İçeriğe atla

Dış iskelet

Dış iskelet, omurgasız hayvanlardan eklembacaklılar ve yumuşakçalarda görülen iskelet türü. Üzerinde canlı doku bulunan iskelete yer iskeleti denir.

Görevi

Canlıları dıştan gelen etkilere karşı korur. Su ve ısı kaybın önler. Büyümeye yardımcı olmaz. Kaslar iskelete içeriden bağlanmıştır. İskeletin üzerinde vücut örtüsü bulunmaz. Ektoderm kökenlidir.

Yapısı

Arının salgıladığı organik ya da inorganik maddelerden oluşur. Dış iskelet midye, salyangoz gibi yumuşakçalarda, ıstakoz gibi kabuklularda, CaCO3'ten meydana gelmiştir. Eklembacaklılardan böceklerde iskelet azotlu bir polisakkarit olan kitinden yapılmıştır. Dış iskelet, canlının büyümesine önemli bir engeldir. Dış iskelete sahip canlılar, çeşitli uyum şekilleriyle bu engeli aşmaya çalışmışlardır. Istakoz ve yengeçler dış kabuklarının arka tarafını sertleştirmez. Bu bölgenin çatlamasıyla, hayvan dışarı çıkar. Salyangoz ve midyeler kabuklarına yeni ekler yaparlar.

Ayrıca bakınız

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Kabuklular</span> Eklembacaklılar şubesine ait bir alt şube

Crustacea veya Kabuklular, Arthropoda şubesine bağlı bir hayvan altşubesidir. Çoğu deniz ve tatlı sularda, az bir miktarı ise karaların nemli bölgelerinde yaşar. Hepsi kanatsızdır. Kabuklu dış iskeletleri, yarık ayak şekilli bacakları, iki çift antenleri ve solungaç solunumları karakteristiktir. Böceklerde bir çift anten bulunur. Akrep ve örümcekler ise antensizdir.

<span class="mw-page-title-main">İskelet</span> vücudun destek yapısını oluşturan kısmı

İskelet, çoğu hayvanın vücudunu destekleyen yapısal çerçevedir. Farklı iskelet türleri vardır: bir organizmanın vücut şekline yapısal destek sağlayan sert bir dış kabuk olan dış iskelet; organların ve yumuşak dokuların bağlı olduğu iç sert bir çerçeve olan iç iskelet; ve vücut sıvılarının basıncı ile desteklenen esnek bir iç yapı olan hidroskelet.

<span class="mw-page-title-main">Kafadanbacaklılar</span> bacak uzvu kafasına çok yakın bölgede bulunan canlılara verilen isim

Kafadan bacaklılar (Cephalopoda), çok hücreli omurgasız hayvanların yumuşakçalar (Mollusca) şubesinin en gelişmiş sınıfı. Başları büyük olup gözleri ve sinir sistemleri iyi gelişmiştir. Başlarının ön kısmından çekmenli veya çengelli kollar uzanır. Bunlarla avlarını yakalar ve sürünebilirler.

<span class="mw-page-title-main">Yumuşakçalar</span>

Yumuşakçalar, ilkin ağızlılar (Protostomia) kladı, Lophotrochozoa üst şubesinden bir hayvan şubesidir. Ahtapot, kalamar gibi kafadan ayaklılar, salyangoz ve sümüklü böcek gibi karından ayaklılar, midyeler ve kitonlar bu şubedendir. Çizgili kas ilk defa bu sınıfta ortaya çımıştır. Yaklaşık 85,000 yaşayan türü bulunur.

<span class="mw-page-title-main">Sümüklüböcek</span>

Sümüklüböcek aslında eklembacaklı türü olan böcek değil, gastropoda (karındanbacaklılar) sınıfından, kabukları körelmiş ya da hiç bulunmayan yumuşakçaların (mollusca) ortak adıdır.

İç iskelet, omurgalılara özgü iskelet türü.

<span class="mw-page-title-main">Istakoz</span>

Istakozlar (Nephropidae), denizlerde yaşayan bir kabuklu familyasıdır. Renkleri türlere göre değişiklik gösterse de mavinin tonlarından yeşil, kahverengiye kadar renklerde görülebilir. 30-35 cm boy 4-5 kiloya kadar büyüyebilirler.

<span class="mw-page-title-main">Yengeç</span>

Yengeç, On ayaklılar (Decapoda) takımından Brachyura infra takımını oluşturan kabuklu türlerin ortak adı. Tipik olarak çok kısa bir kuyrukları vardır, karın ise toraksın altına gizlenmiştir. Genellikle kalın bir dış iskelete sahiptirler ve bir çift kıskaç ile donatılmışlardır. Yengeçler tüm dünya okyanuslarında bulunurken; ayrıca birçok çeşit tatlısu ve karada yaşayan türü de vardır. Yengeçlerin boyutları sadece birkaç mm olan bezelye yengeçi ile bir bacağının boyu 4 metreye kadar çıkabilen Japon örümcek yengeci arasında değişiklik gösterir.

<span class="mw-page-title-main">Omurgasızlar</span> bir omurgası olmayan hayvanlara verilen genel bir ad

Omurgasızlar, omurgası olmayan hayvanlara verilen genel bir addır. Omurgasız olarak adlandırılan canlıların yapılarında hiçbir iç iskelet bulunmaz. Bazı omurgasız hayvanların vücudunu destekleyen bir dış iskelet bulunur.

<span class="mw-page-title-main">Midye</span> yumuşakça türü

Mytilus galloprovincialis veya Midye, Mytilus cinsine bağlı bir yumuşakça türüdür.

<span class="mw-page-title-main">Deniz kabuğu</span> denizde yaşayan bir hayvan tarafından oluşturulan sert, koruyucu dış tabaka

Deniz kabukları, deniz salyangozu, midye, istiridye, denizdişi gibi kabuklu yumuşakçaların deniz kıyılarına vuran kabukları. İçinde yaşayan canlının kabuğu terk etmesi sonucu kıyıya vurdukları kabul edilmektedir. Yerli halklarca süs malzemesi olarak kullanıldığı gibi koleksiyon yapanlar tarafından da toplanırlar.

<span class="mw-page-title-main">Kitin</span>

Kitin önemli polisakkaritlerden biridir. Eklembacaklılar tarafından dış iskeletin kurulmasında kullanılan ve mantarların hücre çeperini oluşturan karbonhidrata kitin denir.

<span class="mw-page-title-main">Çin şapkası</span>

Çin şapkası, kabuğu koni biçiminde, dalgalı kıyılarda yaşayan ve su yosunuyla beslenen bir yumuşakça türü.

<span class="mw-page-title-main">Deniz salyangozu</span> tuzlu suda yaşayan salyangoz türü

Deniz salyangozu, tuzlu suda yaşayan karından bacaklılardan yumuşakçaların ortak adı. Bu ad tatlı sularda ve karada yaşayan salyangozların dışında denizde yaşayan ve kabukları olanları kapsar; denizde yaşasalar bile kabukları olmadığı için deniz sümüküböceği, deniztavşanı, Nudibranchia gibi gruplar bu adlandırmaya dahil değildir.

Fosilleşme organizmaların mineral çöküntülerin içine gömülerek zaman içinde mineraller üzerinde kalıplarının çıkması işlemidir. Jeolojik devirlerde deniz, göl ve karalarda yaşamış olan hayvanlar öldükleri zaman yumuşak kısımları çürümüş, sert kısımları olan kabukları (kavkılar), iskeletler, dişler deniz yahut göl dibinde sedimanlar içine gömülerek orada bazı fiziksel ve kimyasal etkiler altında muhafaza olmuşlardır. İşte organizmaların tortul taşlar içinde rastlanan tüm bu kalıntılarına fosil adı verilir. Çeşitli hayvansal ve bitkisel organizmaların böylece fosil haline gelmesi olayına da fosilleşme denir.

<span class="mw-page-title-main">Gelgit havuzu</span> Deniz kıyısında deniz suyuyla dolu, gelgit ile denizden ayrılmış kayalık havuz

Gelgit havuzları ya da kaya havuzları, deniz suyu ile dolu, deniz kıyısında kayalık havuzları vardır. Bu havuzların çoğu sadece düşük gelgit gibi ayrı ayrı havuzlardan oluşur.

<span class="mw-page-title-main">Yumuşakçaların evrimi</span>

Yumuşakçaların evrimi, omurgasız hayvanların en büyük gruplarından biri olan yumuşakçaların evrimleşme sürecini konu alır. Bu şube, karından bacaklılar, midyeler, denizdişleri ve kafadan bacaklılar gibi grupları kapsar. Yumuşakçukların fosilleri neredeyse eksiksizdir ve çoğu deniz canlısının fosilinden çok daha iyi bir şekilde korunmuştur. Kimberella ve Odontogriphus gibi çok eski zamanlarda yaşamış fosillerin bile Yumuşakçalar grubuna dahil olduğu düşünülmüştür.

<span class="mw-page-title-main">Radula</span>

Radula yumuşakçalar tarafından beslenme için kullanılan anatomik bir yapıdır. Bazen memelilerdeki dil ile karşılaştırılır. Çok az derecede dişli, kitinli bir şeritten oluşur. Radula genellikle, yiyecek yemek borusuna girmeden önce yiyeceği kazımak veya kesmek için kullanılır. Radula yumuşakçalara özgüdür ve bivalvia hariç her yumuşakça sınıfında bulunur. Bivalvia ise radula yerine kirpik kullanır. Kirpikler, ağza ufak organizmaları sallanarak getiren ince tellerdir.

<span class="mw-page-title-main">Pteriomorphia</span>

Pteriomorphia, Autobranchia altsınıfına bağlı bir hayvan infrasınıfıdır.

<span class="mw-page-title-main">Yumuşakça kabuğu</span>

Yumuşakça kabuğu; salyangozları, istiridyeleri, deniz dişleri kabuklarını ve diğer birkaç sınıfı içeren Mollusca (yumuşakçalar) şubesindeki hayvanların yumuşak kısımlarını çevreleyen, destekleyen ve koruyan kalkerli bir dış iskelettir. Kabuklu yumuşakçaların hepsi denizde yaşamaz; karada ve tatlı suda yaşayan birçok tür vardır.