AIDS, ilk kez 1980'lerin başında Orta ve Güney Afrika'da gündeme gelen ve giderek ürkütücü boyutlara ulaşan, etkeni HIV (İngilizce: Human Immunodeficiency Virus / Türkçe: İnsan bağışıklık yetmezliği virüsü) olan bir enfeksiyon hastalığıdır. HIV, bağışıklık sistemindeki akyuvarların (özellikle CD4+ lenfositler) yapısını bozarak ve sayısını azaltarak vücudun enfeksiyonlara karşı direncini ortadan kaldırır.
Sarılık (ikter; icterus), bir hastalık değil, çoğu karaciğerle ilgili olan bazı hastalıkların belirtisidir. İkter tablosunda gözakı (sklera), deri, mukozalar ve organlar sarıya boyanır. En önemli nedeni kandaki bilirubin düzeyinin artmasıdır. Normalde periferik kanın 100 ml’sinde 1 mg kadar bilirubin bulunur. Kandaki bilirubin düzeyinin 2.5 mg’ın üzerine çıkmasına “hiperbilirubinemi”, bunun neden olduğu klinik tabloya "sarılık; ikter (icterus)” adı verilir.
Karaciğer sirozu veya kısaca siroz, uzun süreli karaciğer hasarının neden olduğu, karaciğer fonksiyonunun yaygın ve çoğu zaman geri dönüşümsüz olarak bozulmasıyla karakterize kronik ve ilerleyici bir hastalıktır. Karaciğerde meydana gelen hasar sonucu zamanla normal karaciğer dokusunun yerini fibröz skar dokusu alır ve bu da karaciğer fonksiyonlarının bozulmasına yol açar. Hastalık tipik olarak aylar veya yıllar içinde yavaşça gelişir. Erken belirtiler arasında yorgunluk, halsizlik, iştah kaybı, açıklanamayan kilo kaybı, bulantı, kusma ve karnın sağ üst kadranında ağrı olabilir. Hastalık ilerledikçe belirtiler arasında kaşıntı, alt bacaklarda şişme, karında sıvı birikmesi, sarılık, kolay morarma ve ciltte örümcek benzeri kan damarlarının gelişmesi yer alabilir. Karında biriken sıvı spontan enfeksiyonlara yol açabilir. Daha ciddi komplikasyonlar arasında hepatik ensefalopati, özofagus, mide veya bağırsaklardaki genişlemiş damarlardan kanama ve karaciğer kanseri yer alır. Sirozun evreleri arasında kompanse siroz ve dekompanse siroz yer almaktadır.
Hepatit B virüsü, halk arasında sarılık olarak bilinen Hepatite yani "karaciğer iltihaplanması"na neden olan bir virüstür. "HBV" olarak kısaltılmaktadır. HBV; 40-45 nm boyutlarında olan bir virüstür. Genetik materyali çift DNA içerir. Virüs oldukça bulaşıcıdır.
Cinsel yolla bulaşan hastalık (CYBH) veya cinsel yolla bulaşan enfeksiyon (CYBE), daha eski adıyla zührevi hastalık, özellikle vajinal seks olmak üzere anal seks, oral seks, bazen de sürtünme yoluyla cinsel ilişkiyle bulaşabilen enfeksiyonların genel adıdır. CYBE'ler genellikle başlangıçta semptomlara neden olmadığından başkalarına bulaştırma riskleri fazladır. İngilizce literatürde Cinsel yolla bulaşan enfeksiyon terimi, semptomatik hastalığı olmayan vakaları da kapsadığından cinsel yolla bulaşan hastalık veya zührevi hastalık terimlerinin yerine tercih edilmektedir. CYBE'lerin belirti ve bulguları olarak vajinal akıntı, penis akıntısı, cinsel organların üzerinde veya çevresinde ülserler ve pelvik ağrı sayılabilir. Bazı CYBE'ler kısırlığa neden olabilmektedir.
Hepatosellüler karsinom (HCC) karaciğerin primer kanseri. Karaciğer tümörleri ile karıştırılmamalıdır.
Hepatit C özellikle karaciğeri etkileyen bir enfeksiyondur. Hastalığa, hepatit C virüsü (HCV) sebep olur. Hepatit C, genellikle herhangi bir belirtiye sahip değildir ancak kronik enfeksiyon, karaciğerde yara oluşumu ve uzun yıllar sonra siroza sebep olabilir. Aynı zamanda, bazı durumlarda, sirozlu hastalarda, karaciğer yetmezliği ve karaciğer kanseri ya da ölümcül kanamaya sebebiyet verebilecek, yemek borusu ve midedeki damarlarda aşırı şişmeye yol açabilir.
Erkek erkeğe seks veya erkeklerle seks yapan erkekler, bir veya birden fazla erkek birey tarafından yapılabilen cinsel ilişki türüdür. Tarih boyunca hemen her toplumda heteroseksüel ve eşcinsel insanlar tarafından uygulanmıştır. Erkek erkeğe seks günümüzde bazı ülkelerde yasal olarak kabul edilmemektedir.
Hepatit, karaciğer hücrelerinde inflamasyon ile karakterize tıbbi durumdur. İsim Yunanca hepar (ἧπαρ); hepat- (ἡπατ-), karaciğer kökünden ve sonek -itis, "inflamasyon" 'dan türemiştir (c. 1727) Karaciğerdeki inflamasyon zamanla kendini sınırlayabilir ya da fibrozis ve siroza ilerleyebilir.
Hepatit A, hepatit A virüsünün (HAV) karaciğerde yol açtığı akut bir bulaşıcı hastalıktır. Çoğu vakada, özellikle küçüklerde çok az belirti verir ya da hiç vermez. Hastalığın bulaşması ile belirtilerin ortaya çıkması arasındaki süre iki ila altı haftadır. Hastalık belirti verdiğinde bu belirtiler tipik olarak sekiz hafta devam eder. Bu belirtiler arasında halsizlik, bulantı, kusma, ishal, sarılık, ateş ve karın ağrısı sayılabilir. Hastaların yaklaşık %10–15'inde hastalığın bulaşmasını izleyen altı ay içerisinde belirtilerin tekrarlandığı görülür. Akut karaciğer yetmezliği nadiren görülür ve daha çok yaşlılarda rastlanır.
Laurence David Kramer, Amerikalı oyun yazarı; senarist, romancı, halk sağlığı ve LGBT hakları aktivisti.
Hepatit B hastalığı (sarılık), karaciğeri etkileyen hepatit B virüsünün (HBV) neden olduğu bulaşıcı bir hastalıktır ve bir tür viral hepatittir. Hem akut hem de kronik enfeksiyona neden olabilir. Virüs bulaştıktan sonra hastalık bulgularını yaratması, sonrasında iyileşmesi ve virüse ait vücutta bir iz kalmaması akut enfeksiyon iken, virüsün karaciğer hücrelerine yerleşerek orada uzun süreli bulunması ve çoğalması ise kronik enfeksiyondur.
Hepatit D, hem viroid hem de virüsoid ile benzerlikler paylaşan küçük, küresel zarflı bir partikül olan hepatit delta virüsünün (HDV) neden olduğu bir viral hepatittir HDV, bilinen beş hepatit virüsünden biridir: A, B, C, D ve E. HDV, yalnızca hepatit B virüsü (HBV) varlığında yayılabildiği için bir uydu virüs olarak kabul edilir. HDV bulaşı eş zamanlı olarak HBV enfeksiyonu yoluyla gerçekleşebilir (birlikte-enfeksiyon) ya da kronik hepatit B veya hepatit B taşıyıcılığında sonradan gelişebilir.
Viral hepatit, viral bir enfeksiyona bağlı olarak gelişen karaciğer iltihabıdır. Nispeten hızlı başlangıçla seyreden akut formda veya kronik formda ortaya çıkabilirler.
Tenofovir disoproksil, kronik hepatit B ve HIV/AIDS'i önlemek ve tedavi etmek için kullanılan bir ilaçtır. HIV tedavisinde genellikle diğer antiretrovirallerle birlikte kullanılması önerilir. Yüksek risk altındaki kişilerde maruziyetten önce ve iğne batması yaralanması gibi potansiyel maruziyetten sonra HIV/AIDS'in gelişimini önlenmek için kullanılabilir. Hem tek başına hem de birlikte emtricitabine/tenofovir ve efavirenz/emtricitabine/tenofovir olarak formülüze edilmiştir.
Entekavir (ETV) Hepatit B virüsü sebepli (HBV) enfeksiyonu tedavisinde kullanılan bir ilaçtır. HIV/AIDS tedavisinde de yer almıştır. Entecavir, tablet veya solüsyon olarak ağızdan kullanılır.
Hepadnaviridae; bir virüs ailesidir. İnsanlar, maymunlar ve kuşlar doğal konakçı olarak bilinir. Şu anda bu ailede 5 cins arasında bölünmüş 18 tür vardır. En bilinen üyesi hepatit B virüsüdür. Bu aile ile ilişkili hastalıklar arasında şunlar vardır: hepatit, hepatoselüler karsinomlar ve siroz gibi karaciğer enfeksiyonları. Blubervirales takımındaki tek ailedir.
2009 Gujarat hepatit B salgını, 2009 yılında Hindistan'ın kuzey Gujarat eyaletindeki Modasa'da ortaya çıkan bir hepatit B salgınıdır. 125'ten fazla kişi enfekte oldu ve 49'a kadar kişi öldü. Salgınların ardından birkaç doktor soruşturuldu ve tutuklandı.
Hepatit A aşısı, hepatit A'yı önleyen bir aşıdır. Vakaların yaklaşık %95'inde etkilidir ve en az yirmi yıl ve muhtemelen kişinin tüm yaşamı boyunca sürer. Verilmişse, bir yaşından sonra başlanarak iki doz önerilir. Kas içine enjeksiyon yoluyla verilir. İlk hepatit A aşısı 1991'de Avrupa'da ve 1995'te Amerika Birleşik Devletleri'nde onaylanmıştır. Dünya Sağlık Örgütü'nün Temel İlaçlar Listesi'nde yer almaktadır.
2022 yılında, çeşitli ülkelerden Dünya Sağlık Örgütü'ne (WHO) çocuklarda kökeni bilinmeyen şiddetli akut hepatit vakaları bildirilmiştir. Daha önce, Ekim 2021'de, ABD'nin Alabama eyaletindeki bir çocuk hastanesinde, kaynağı bilinmeyen ciddi hepatit vakaları tespit edildi.