Yahudilik, Yahudi milletinin kolektif inancını, kültürünü, hukukî kurallarını ve medeniyetini içeren etnik bir dindir. İlk İbrahimî din olmasının yanı sıra insanlık tarihindeki en eski dinler arasında da yer alan Yahudilik, monoteizm temelli dinlerin ilk örneğidir. Yahudilik, riayetkâr Yahudiler tarafından "Avraham'ın YHVH ile yaptıkları sözleşmenin bir ifadesi" olarak yorumlanır. Geniş metinleri ve uygulamaları, çeşitli teolojik pozisyonları ve örgütlenme biçimlerini kapsayan Yahudilik, bir İbrani felsefi görüşü olmakla birlikte aynı zamanda bir dünya görüşüdür. Torah, Tanah'ın bir parçasıdır ve Midraş ile Talmud gibi ikincil metinlerle birlikte temsil edilen tamamlayıcı bir sözlü geleneğin parçasıdır. Dünya çapındaki toplam 14 ila 15 milyon takipçisi ile Yahudilik, en büyük onuncu dindir.
Tevrat, İbrani Kutsal Kitabı'nın ilk beş kitabının, yani Tekvin, Çıkış, Levililer, Sayılar ve Tesniye kitaplarının derlemesidir.
Kutsal Topraklar, İbrahimi dinler Yahudilik, Hristiyanlık ve İslam için önem arz eden, günümüzde üzerinde İsrail ve Filistin'in bulunduğu topraklara verilen özel isimdir. Aynı topraklara İsrail Diyarı veya Vadedilmiş Topraklar da denir.
Celile, kuzey İsrail'de bulunan bir bölgedir. Celile, geleneksel olarak Yukarı Celile ve Aşağı Celile şeklinde ikiye ayrılmış tepelik bölgeye atfedilir. Günümüzde, İsrail'deki Karmel Dağı'nın kuzeydoğusundaki bölgeyi kastetmek için kullanılır.
Tarihte Yahudilik ile İslam arasındaki etkileşimin tarihi, İslamın Arap Yarımadası'nda doğup buradan yayılmaya başladığı 7. yüzyıla kadar uzanır. Gerek Yahudiliğin gerekse İslamın kökenleri Ortadoğu'da, İbrahim'e dayandığından, her ikisi de İbrahimi olarak kabul edilir. Yahudilik ile İslam'ın paylaştığı birçok ortak yön bulunmaktadır: temel dini görünümü, yapısı, hukuk felsefesi ve uygulaması ile İslam ile Yahudilik birbirine benzer. Gerek bu benzerliklerden ötürü, gerekse Müslüman kültürü ve felsefesinin İslam dünyası içinde yaşayan Yahudi cemaatleri üzerindeki etkisi yoluyla, geride kalan 1.400 yıl boyunca bu iki din arasında kesintisiz ve hatrı sayılır bir fiziki, teolojik ve siyasi örtüşme ortaya çıkmıştır.
Judeo-Paganizm Yahudiler için dünya elementlerine bağlı bir din yaratma amaçlı başlatılan bir akımdır. Yahudilik, Neopaganizm ve Kabbala ilkelerinin karışımıyla oluşturulmuştur. Yahudi Paganistler Yahudiliğin kökenini ve eski çağlardaki komşularının inançlarını araştırırlar. Fikir alışverişinde bulunma amaçlı toplanırlar. Bu felsefenin merkezini İbrani tanrıçalar, Lilith, Panteizm gibi konular oluşturur.
Yahudi tarihi, Yahudi halkının, inancının ve kültürünün tarihidir. Yahudi tarihi yaklaşık altı bin yıllık bir süreyi ve yüzlerce farklı topluluğu kapsadığından, burada ancak genel bir şekilde ele alınabilmektedir. Aşağıda sıralanan ana maddelerde ve bu maddede belirtilen her ülkedeki Yahudi topluluklarının ayrı tarihlerine ek bilgiye ulaşılabilir.
Yahudi mezarlığı diğer mezarlıklar gibi ölülerin gömüldüğü yer olup Hristiyan mezarlarında bulunmayan niteliklere sahiptir.
Makkabiler, Selevkos İmparatorluğu'na bağlı uydu devlet olan Yahudiye'nin kontrolünü eline geçiren Yahudi asi ordusudur. MÖ 164 ila MÖ 63 yılları arasında Haşmonayim hanedanlığı olarak Yahudilik dinini tekrar hayata geçirip İsrail Diyarının sınırlarını genişletti ve Helenizmin etkisini azalttı.
Kripto-Yahudilik veya Gizli Yahudilik, gizlice Yahudiliği uygulamak fakat topluma karşı farklı bir dini uyguluyormuş gibi görünmektir; bu dinin takipçilerine, "gizli" anlamına gelen Yunanca κρυπτός (kriptos) sözcükten gelir "kripto Yahudiler" denir. Kripto Yahudi terimi atalarının bazı Yahudi geleneklerini takip eden fakat genelde Katoliklik gibi farklı bir dinden gözükenlere de denir. Bu fenomen Orta Çağ'da Yahudilerin 1492'de İspanya'dan kovulmasıyla başladı.
Yohanan Hurkanus Haşmonayim (Makkabiler)in MÖ 2. yüzyılda lideriydi. Görünen o ki, "Hurkanus" ismini tahta geçtiği zaman almıştır.
Yahudilikte Yeruşalim veya Yahudilikte Kudüs, MÖ 10. yüzyıldan beri Yahudilerin odağı ve ruhani merkezi olmuştur; 4 kutsal şehirden en kutsalıdır:
- "Üç bin yıl önce, tahta geçip on iki kabileyi bir araya getiren Davud, ulusları Kudüs'te birleştirilip İsrail'i oluşturuldu... Bin yıl boyunca Kudüs, özgür Yahudilerin, kraliyet ailesinin, yasama konseyinin ve mahkemelerin mekanını oluşturdu. Sürgünde, Yahudi ulusu antik başkentleriyle ilişkilendirildi. Yahudiler, her nerede olurlarsa olsunlar, şehrin yeniden kurulması için dua ettiler."
- "Yahudilerin Kudüs ile olan bağı asla kesilmedi. Üç milenya boyunca Kudüs, Yahudi inancının merkezi oldu ve nesiller boyunca sembolik değerini korudu."
- "Yahudilikte Kudüs'ün merkeziyeti o kadar güçlüdür ki seküler bir Yahudi dahi ona olan bağlılığını dile getirip onsuz modern bir İsrail Devleti düşünemez... Yahudiler için, sırf var olduğu için, Kudüs kutsaldır... Yine de Kudüs'ün kutsal karakteri üç bin yıl öncesine dayanır."
- "3000 yıl önce Davud Kudüs'ü başkent yaptığından beri şehir Yahudi varlığı açısından merkezi rol oynamaktadır."
- "Yahudiler için bu şehir üç bin yıl boyunca ruhani, kültürel ve ulusal yaşamın odağı olmuştur."
- "Kudüs 3000 yıl önce Yahudi halkının merkezi olmuştur."
- "Yahudi halkı kaçınılmaz bir şekilde Kudüs şehrine bağlıdır. Başka hiçbir şehir tarihte, politikada, kültürde, dinde, ulusal yaşamda ve halkın şuurunda Kudüs'ün yerini almamıştır. Yaklaşık MÖ 1000'lerde Kral Davud şehri Yahudi devletinin başkenti yaptığından beri Yahudi halkının ulusal kimliğinin en derin ifadesi olmuştur."
- Kudüs, Yahudi dini idrağına uzunca bir süredir yerleşmiştir ve Yahudiler, Samuel Kitabı ve Zebur'da anlatıldığı gibi, Kral Davud'un şehri ele geçirmek ve burada bir tapınak kurmak istemesini çalışmış ve kişiselleştirmişlerdir. Kral Davud'un Kudüs'e olan arzusu popüler dua ve şarkılarda yer bulmuştur. Yahudiler, Kudüs'ün ileride tüm insanoğlunun ibadet merkezi ve dünyanın ruhani başkenti olacağına inanmaktadır.
Yahudi diasporası, günümüz Yahudilerinin ataları olan inançlı İbranilerin anavatanı Kenan topraklarından zorla çıkartılıp, dünyanın diğer bölgelerine zorunlu göçe mecbur bırakılmaları ile başlayan, Yahudilerin 'İsrail Diyarı' dışındaki oluşumu. Modern İbranicede "dağınık" anlamına gelen Tefutzot (תפוצות) kelimesi Alman asıllı Amerikan akademisyen Simon Rawidowicz tarafından 1930'larda kullanılmaya başlandı.
Filistin Yahudileri, tarihin herhangi bir anında Filistin'de yaşamış Yahudilere denir. İsrail devleti kurulmadan önce Filistin Yahudilerine "Yahudi cemaati" anlamına gelen Yişuv denmekteydi. 1881'de Yahudilerin Filistin'e olan göçleri başlamadan önce bölgede yaşayan Yahudilere "Eski Yişuv", 1881'den sonra göç edenlere "Yeni Yişuv" denmeye başlandı. Modern İsrail devleti 1948'de kurulduktan sonra, Filistinli Yahudiler İsrail vatandaşı olduğundan, "Filistinli Yahudi" terimi kullanılmamaya başlandı.
Yahudi sembolizmi ele alındığında "sembol" için kullanılan İbranice kelime ot'tur. Erken Yahudilikte bu terim sadece işaretler için kullanılmakla kalmayıp, Tanrı ile insan arasındaki dini bağın sembolu olarak da kullanılmıştır.
İkinci Tapınak, Kudüs'teki Tapınak Tepesi'nde bulunan Yahudi kutsal tapınağıydı. MÖ 516 ve y. MS 70 arasında ayakta kaldı. İkinci Tapınak dönemine adını vermiştir.
Üçüncü Tapınak veya Hezekiel Tapınağı, Hezekiel kitabında mimari olarak tasvir edilen tapınaktır. Hezekiel burası için, ebedi mabet ve Kudüs'te bulunan Tapınak Tepesi'ndeki İsrail'in Tanrısı'nın kalıcı mekanı demektedir.
Kutsal yerler, dinlerin özel dini önem atfettiği yerlerdir. Bunlar genellikle hacılar tarafından ziyaret edilen yerlerdir.
Yahudi felsefesi, Yahudiler tarafından yürütülen tüm felsefeleri içerir. Modern Haskala ve Yahudi kurtuluşuna kadar Yahudi felsefesi, tutarlı yeni fikirleri Rabbânî Yahudilik geleneğiyle uzlaştırma girişimleriyle meşguldü, böylece yeni ortaya çıkan Yahudi olmayan fikirleri benzersiz bir Yahudi skolastik çerçeve ve dünya görüşü içinde örgütledi. Modern topluma kabul edilmeleriyle birlikte laik eğitime sahip olan Yahudiler, içinde bulundukları dünyanın taleplerini karşılamak için tamamen yeni felsefeler benimsediler veya geliştirdiler.
Yahudiliğin kökenleri, özellikle çok tanrılı antik Kenan dininden evrimleşen, daha sonra Babil diniyle birlikte var olan ve Babil inancının unsurlarını, Tanah'ın erken peygamberlik dönemi kitaplarında yansıtıldığı gibi Yahova'ya ibadete bağlayarak bir araya getiren (Synkretizm), çok tanrılı antik Sami dinlerinin ortasındaki Tunç Çağı'na uzanır.