İçeriğe atla

Döner kanatlı hava aracı

Hong Kong'da görev yapan bir AS332 helikopteri, yangınla mücadele amaçlı kullanılan bir su bombasını gösteri sırasında bırakırken.

Dönerkanat ya da dönerkanatlı uçaklar,[1] dikey bir şafta bağlı olarak dönen pallerin (kanatların) ürettiği kaldırma kuvvetiyle yerçekimini yenen ve uçuşunu gerçekleştiren hava araçlarıdır. Tek bir şafta bağlı pallerden oluşan sistem de rotor olarak adlandırılır. Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü tarafından yapılan dönerkanat tanımı, "uçuş için bir ya da birden fazla rotor tarafından desteklenen hava aracı" şeklindedir.[2] Dönerkanat dendiğinde akla gelen hava araçları genellikle helikopter, cyclocopter, autogyro ve gyrodynedır. Bazı melez (hibrit) dönerkanatlı hava araçları ise motorlarıyla tahrik ettikleri ana rotorlarına ek olarak, fazladan itki sağlayan ek motorlar, pervaneler ve sabit taşıma yüzeylerine de sahip olabilirler.

Dönerkanat sınıfları

Helikopter

Helikopterler, motorları tarafından döndürülen ana rotor (ve dolayısıyla da palleri) ya da rotorlar vasıtasıyla dikey iniş ve kalkış yapabilen, havada asılı kalabilen (hover), ileriye, geriye ve yanlara doğru uçabilen dönerkanatlı hava araçlarıdır. Helikopterlerin bir ya da daha fazla ana rotor içeren farklı tipleri bulunmaktadır.

Tek bir ana rotora sahip olan helikopterler, rotorun dönüş yönünün tersi yönünde oluşan antitork kuvvetini dengeleyecek bir kuvvet kaynağına ihtiyaç duyarlar. Uygulamalarına çok nadir rastlansa da antitork sistemine ihtiyaç duymayan helikopterler de vardır ve bu helikopterler rotorlarını ve pallerini, pal uçlarında yer alan jet itki sistemlerinin sağladığı güçle döndürürler. Antitork sistemlerine örnek olarak kuyruk rotoru, Fenestron ve NOTAR (No Tail Rotor / Kuyruk Rotoru Yok) verilebilir.

Cyclogyro konsept tasarımı.

Cyclogyro/Cyclocopter

Cyclocopter, helikopterlerde olduğu gibi motor ya da motorlar tarafından tahrik edilen ana rotor vasıtasıyla uçuşunu gerçekleştirir, buna ek olarak ise yatay eksen etrafında dönen ve dönme eksenine paralel pallere de sahiptir. Helikopterlere alternatif oluşturması amacıyla birkaç ülke tarafından geliştirme çalışmaları yürütülse de ileri uçuşta verimsizliğin yanı sıra düşük üst hız limiti, yüksek gürültü ve titreşim seviyesi, düşük menzil ve düşük uçuş irtifası gibi dezavantajları vardır. Bazı uçabilen Cyclogyro prototipleri günümüzde ABD, Avusturya, Çin ve Kore'de mevcuttur.

Autogyro

Alman tasarımı bir autogyro

Autogyro (gyrocopter, gyroplane ya da rotaplane de kullanılabilir) gibi dönerkanatlı hava araçları, otorotasyon prensibi kullanılarak döndürülen ve bu sayede kaldırma kuvveti üreten bir rotora sahiptir. Bu araçlarda motor da bulunur ancak bu motor, rotoru döndürmek ve kaldırma kuvveti üretmek için değil, tıpkı uçaklardaki gibi ileri yönde yatay doğrultuda itki üretmek için kullanılır.

Autogyro rotoru görünürde helikopter rotoruna benzese de çalışma prensibi olarak farklıdır. Bu rotorun dönebilmesi için, rotor diskinin içinden akan bir hava akımına ihtiyaç vardır. Diğer bir deyişle Autogyro rotoru dönmek ve kaldırma kuvveti üretmek için, rotasyon prensibine göre etrafından akan hızlı bir hava akımına ihtiyaç duyar. İlk autogyrolar kanatları, burun kısmında yer alan motorları ve yine burun kısmına monte edilmiş pervaneleriyle (çekici) günümüz uçaklarına benziyorlardı. Sonraki yıllarda ortaya çıkan autogyrolarda ise motor ve pervane (itici), aracın arka kısmında yer almaktadır.

Autogyro, 1920 yılında Juan de la Cierva tarafından icat edildi. İlk autogyro test uçuşları ise Etienne Dormoy tarafından Buhl A-1 Autogyro ile yapıldı.

Gyrodyne

Fairey adlı firmanın rotodyne prototipi.[3]

Gyrodyne tipi dönerkanatlı hava araçlarının rotorları, helikopterlerde olduğu gibi iniş, kalkış ve askı (hover - havada asılı kalma) durumunda aracın kendi motorları tarafından döndürülür. Ancak ileri yöndeki hareket ve antitork kuvveti, aracın kanatlarında, yanlarında ya da arka kısmında yer alan pervane ya da jet motorlarıyla sağlanır. Araç belli bir hıza ulaştıktan sonra rotorlar artık kaldırma kuvveti üretmek için ihtiyaç duydukları gücün tamamını ya da çok büyük bir kısmını, autogyrolardada olduğu gibi aracın ileri yöndeki hareketinden sağlarlar. Gyrodyne ne kadar hızlanırsa, rotorların kendi motorlarına olan ihtiyacı da o ölçüde azalır; ancak yine de seyir esnasında paller üzerinde oluşan sürtünme kuvvetini yenmek amacıyla kendi motorlarından faydalanır. Bu da pallerin hatve açısının (palin yatay düzlemle yaptığı açı) ve flap hareketlerine (kanat çırpma hareketi) duyulan ihtiyacın azalmasını sağlar. Bu şekilde tahrik edilen bir rotor, yüksek seyir hızlarında, geriye doğru hareket eden pallerin stall durumuna düşmesi ve kaldırma kuvveti üretememesi gibi durumların önlenmesi açısından, autogyroların serbest olarak dönebilen ve kendi itki sistemine sahip olmayan rotorlarına göre daha avantajlıdır.

Rotor kite

Rotor kite (rotorlu uçurtma) ya da diğer adıyla gyroglider, herhangi bir itki sistemi tarafından tahrik edilmeyen bir dönerkanatlı hava aracıdır. Helikopter ya da autogyro gibi dönerkanatlarda olduğu gibi rotor ya da rotorları tarafından üretilen kaldırma kuvvetiyle uçarlar. Helikopterlerin aksine autogyro ve rotor kite, doğrudan rotorları tahrik etmek için kullanılan bir itki kaynağına sahip değildirler. Autogyro, kendisine ileri yönde itki sağlayan bir güç kaynağına sahiptir ve rüzgar gülüne benzer şekilde, ileri yönde hareketin yarattığı aerodinamik etki sebebiyle rotor ya da rotorların dönmesi sağlanır. Rotor kite ise hiçbir şekilde bir güç kaynağına sahip değildir. Bunun yerine başka bir hava aracından atılabilirler ve yine rüzgar gülünde olduğu gibi rotorların dönüşü sağlanır. Diğer bir yöntem de planörlerdekine benzer şekilde farklı bir araç tarafından çekilmeleri; bu sayede hız kazanmaları ve havalanmalarının sağlanmasıdır.

Rotor yapısı

Pallerin sayısı

Dönerkanatların pal sayıları, araçtan beklenen gerekliliklere göre farklılık gösterebilir. İstisnai örnekler mevcut olsa da bu sayı genelde 2 ila 7 arasında değişmektedir.

Rotorların sayısı

Dönerkanatlı bir hava aracı, bir ya da birden fazla rotora sahip olabilir. Bu kullanım şekilleri aşağıdaki gibi özetlenebilir:

  • Tek rotor: İlave bir ana rotor bulunmadığından dolayı, antitork kuvveti oluşturacak bir kaynağa ihtiyaç duyarlar. Tipjet gibi istisnalar, bu tanımın dışında tutulabilir. Günümüzde en çok kullanılan tek rotorlu döner kanatlar, helikopterlerdir.
  • Çift rotor: Bu tip dönerkanatlı hava araçları, antitork kuvveti oluşturmak için ilave bir kaynağa ihtiyaç duymazlar. Bir ana rotorun tahrik edilmesi sırasında oluşan tork kuvveti, diğer rotorun ters yönde tahrik edilmesiyle oluşan tork tarafından dengelenir. Böylece antitork kuvveti sağlanmış olur. Aynı şekilde rotorlardan kaynaklanan kuvvetler birbirini dengelediği için, aracın yatay eksende dönmesini engelleyecek dikey stabilizeye de (dikey dengeleyici) ihtiyaç yoktur. Çift rotorlu dönerkanat tipleri, aşağıdaki gibi sıralanabilir:
    • Tandem: Arka arkaya.
    • Transverse: Yan yana.
    • Koaksiyel/Eş eksenli: İki farklı rotor diski, eş eksenli olarak üst üste konumlanmıştır ve birbirlerinin tersi yönlerde dönerler. Bu sayede ayrıca bir antitork sistemine olan ihtiyaç da ortadan kalkar.
    • Birbiri içinden geçen (Intermeshing): İki farklı şafta iki ayrı rotor bağlıdır. Bu tip dönerkanatlarda, şaftlar ve rotorlar birbirlerine göre hassas bir açıyla (neredeyse 90 derece) monte edilmişledir. Aynı şekilde pallerin de konumları, hareket esnasında birbirlerine çarpmayacak şekilde belirlenmiştir. Synchropter olarak da adlandırılırlar.
  • Üç rotorlu: Yaygın olmayan bu konfigürasyona örnek olarak sadece, 1948 yılında geliştirilen Cierva Air Horse modeli gösterilebilir. Bu büyüklükteki bir hava aracı için tek rotorun yeterli olmayacağı düşünülerek üç rotorlu olarak tasarlanmıştır. Birden fazla ana rotora sahip dönerkanatların aksine tüm rotorlar aynı yönde dönmektedir. Hem antitork kuvveti oluşturmak hem de aracın yatay eksende dönmesini engellemek için tüm rotorların eksenleri birbirlerine göre açılıdır. Bu sayede oluşan yatay kuvvetler, antitork görevi görürler.
  • Dört rotorlu: Quadrotor ya da quancopter olarak da adlandırılan bu dönerkanatlar, istisnai tasarımlar haricinde ikisi saat yönünde diğer ikisi de saat yönünün tersine dönen dört adet rotora sahiptir.
  • Beş ve üzeri rotorlu: Bu tip dönerkanatlar genelde multirotor olarak adlandırılırlar ancak yaygın olarak altı rotorlu modellere hexacopter,[4] sekiz rotorlu modellere de octocopter[5] denir. Bu modellerde karşılıklı rotorlardan biri saat yönünde dönerken diğeri de saat yönünün tersine dönmektedir. Genel olarak insansız hava aracı uygulamalarında karşımıza çıksalar da son dönemlerde insanlı multicopter çalışmaları da hız kazanmış ve bazı prototipler başarılı uçuşlar gerçekleştirmiştir.

Kaynakça

  1. ^ Oxford English Dictionary
  2. ^ "ICAO Annex 7." Retrieved on 30 September 2009.
  3. ^ Photo: J Thinesen, SFF 28 Ağustos 2009 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. photo archive
  4. ^ "Hexacopter - the radio controlled hexacopter flying machine". 11 Ekim 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Nisan 2016. 
  5. ^ "Octocopter will someday kill someone - Hack a Day". 21 Mart 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Nisan 2016. 

Dış bağlantılar

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Uçak</span> Motorlu hava taşıtı

Uçak veya tayyare; hava akımının başta kanatlar olmak üzere kanat profilli parçaların alt ve üst yüzeyleri arasında basınç farkı oluşturması sayesinde havada tutunarak yükselebilen, uçma özellikli motorlu bir hava gemisi ve hava taşıtıdır. Pistonlu ya da jet motorlu, sabit kanatlı ve havadan ağır pek çok hava taşıtı uçak kategorisine dahildir. Günümüzde en temel uçak tipleri, yolcu uçağı, savaş uçağı, kargo uçağı olarak bilinirken, farklı coğrafi şartlara göre özelleştirmiş uçaklar da mevcuttur.

<span class="mw-page-title-main">Helikopter</span>

Helikopter, dikey kalkış ve iniş yapabilen döner kanatlı bir hava taşıtıdır. İsmin kökü Yunancada heliko pteron yani hareketli kanatlar anlamından gelir. Fransız Gustave Ponton d'Amécourt tarafından 1861'de ortaya atılmıştır. 1907 yılında Fransız Paul Cornu ilk motorlu helikopteri uçurmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Kanat</span> hayvan ya da cansız bir objenin uçmasını sağlayan organ ya da parça

Kanat, uçma veya hareket etme amacıyla kullanılan ve genellikle kuşlar, böcekler veya uçaklar gibi hayvanlar veya araçlar tarafından kullanılan bir yapıdır. Kanatlar, aerodinamik prensiplere dayalı olarak tasarlanmış ve şekillendirilmiştir, böylece hava akışını kontrol ederek uçuş veya hareket sağlayabilirler. Kanat belli bir evrimsel ve biyolojik süreç sonrası oluşabilmesinin yanı sıra beşeri olarak da modellenebilip uçmak veya bir sıvı içerisinde hareket sağlamak için de özelleştirilebilmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Kanat profili</span>

Kanat profili veya aerofoil, kanat, yelken, dümen, pervane kanadı, rotor veya türbin gibi bir akışkan içindeki hareketi kaldırma kuvveti oluşturabilen nesnenin kesit şeklidir.

<span class="mw-page-title-main">Sürükleme</span>

Sürükleme; akışkanlar mekaniğinde bir cismin, bir akışkan içindeki hareketine gösterdiği direnç. Sürükleme İngilizce drag sözcüğüne atfen "D" harfi ile gösterilir.

<span class="mw-page-title-main">Boeing CH-47 Chinook</span> çift motorlu ardardına çift rotorlu ağır yük helikopteri

CH-47 Chinook Boeing firması tarafından üretilen, çift motorlu ve diğer helikopter türlerinden farklı olarak ardardına çift rotorlu ağır yük helikopteridir. Saatteki maksimum hızı 315 km/s'tir. Ana görevi askerî birlik, topçu ünitesi ve mühimmat taşımaktır.

<span class="mw-page-title-main">Uçuş denetimleri</span>

Uçuş denetimleri ya da kumanda yüzeyleri; pilota uçağın uçuş yönü ve yeryüzüne göre durumunu (attitude) kumanda etme yetisi sağlayan uçak parçalarının genel adıdır.

<span class="mw-page-title-main">Pervane</span>

Pervane ya da uskur, döner bir milin üzerine yerleştirilmiş, uygun bir aerodinamik ya da hidrodinamik biçim verilmiş palalardan oluşan; itme veya çekme gücü sağlayan alet. Pervaneler hava ve su taşıtlarında kullanılır.

<span class="mw-page-title-main">Kalkış</span>

Kalkış; uçabilen canlılar ve hava taşıtlarının yer, su ve diğer yüzeylerle temasının kesilerek uçmaya başlaması. Uzay araçları ve roketlerin yeryüzü ile büyük bir açı yapacak şekilde rampadan yaptığı kalkışa genellikle fırlatma denir.

<span class="mw-page-title-main">Cayrokopter</span>

Cayrokopter veya otojir, döner kanatlı ve pervaneli bir hava taşıtı. İleri hareket için bir pervanesi ve dikey hareket (taşıma) için motorsuz ve serbest dönen bir rotoru bulunur. Helikopterin atalarından olan cayrokopterler II. Dünya Savaşı'ndan sonra yerini ağırlıklı olarak daha verimli olan helikopterlere bırakmış olsa da hâlen eğlence, keşif ve helikopter eğitimi gibi amaçlarla yaygın olarak kullanılır. Cayroplanör ise motoru olmayan bir cayrokopterdir ve süzülmeden önce başka bir hava aracı ile çekilmesi gerekir.

<span class="mw-page-title-main">Tırmanış (uçuş)</span>

Tırmanış veya tırmanma, uçuşun evrelerinden biri. Bir hava aracının kendi takati ve/ya etki eden çeşitli kuvvetler vasıtasıyla bulunduğu irtifâdan daha yüksek bir irtifâya erişmesidir. Havacılıkta daha çok kalkış sonrasında bir hava aracının seyahat irtifâsına veya seviyesine erişmesi evresini tanımlamakta kullanılır.

<span class="mw-page-title-main">Kumandalı helikopter</span> Hava taşıtı

Kumandalı helikopter ya da RC helikopter, model helikopterlerdir. Model uçak yapım farklılıkları, aerodinamik ve uçuş eğitimi nedeniyle daha farklıdır. Kumandalı helikopterler temel tasarım ögelerinden biri olan [örneğin toplu pist kontrolü ] ile daha iyi manevra yapabilir. Daha iyi manevraya yönelik tasarımlarda kullanılması genellikle zordur, fakat akrobasi yetenekleri için daha işe yarar.

<span class="mw-page-title-main">Kuyruk rotoru</span>

Kuyruk rotoru, tek rotorlu helikopterlerin kuyruğunun uç kısmında, dikey veya dikeye yakın bir şekilde bulunan, ana rotora göre boyut olarak daha küçük olan rotor. Kuyruk rotoru, ana rotorun neden olduğu kendi etrafında dönme hareketini engellemek için bir kuvvet uygular ve pilotun helikopteri döndürmesini sağlar.

<span class="mw-page-title-main">Darrieus rüzgâr türbini</span>

Darrieus rüzgâr türbini, rüzgar enerjisinden elektrik üretmek için kullanılan bir tür dikey eksenli rüzgâr türbinidir (DERT). Türbin, dönen bir şaft veya çerçeve üzerine monte edilmiş bir çok kavisli kanat profili kanatlarından oluşur. Kanatların kavisi, kanadın yalnızca yüksek dönüş hızlarında gerilim altında gerilmesine olanak tanır. Düz kanatlar kullanan birkaç yakından ilişkili rüzgar türbini vardır. Türbinin bu tasarımı, Fransız havacılık mühendisi Georges Jean Marie Darrieus tarafından patentlenmiştir; patent başvurusu 1 Ekim 1926'da yapılmıştır. Darrieus türbinini aşırı rüzgar koşullarından korumak ve kendi kendine çalışmasını sağlamak konusunda büyük zorluklar vardır.

Uçuş dinamikleri, dış uzayda ya da hava boyunca uçan taşıtların kontrolü, stabilitesi ve performansı üzerine yapılan inceleme ve çalışmalardır. Zamana göre onun motoru üzerine etkiyen kuvvetlerin onun davranışını ve hızını nasıl etkilediğine dikkat eder.

<span class="mw-page-title-main">Kuşların uçuşu</span>

Kuşların uçuşu, kuşların havalanarak uçtuğu çoğu kuş türü tarafından kullanılan ana hareket şeklidir. Uçuş, kuşların beslenmesine, üremesine, avcılardan kaçınmasına ve göç etmesine yardımcı olur.

<span class="mw-page-title-main">Reaksiyon kontrol sistemi</span>

Reaksiyon kontrol sistemi (RCS) duruş kontrolü ve bazen de tahrik sağlamak için iticileri ve reaksiyon kontrol tekerleklerini kullanan bir uzay aracı sistemidir. Harrier "sıçrayan jet" gibi geleneksel kanatlı uçuş hızlarının altında kısa veya dikey kalkış ve iniş yapan bir uçağın kararlı duruş kontrolünü sağlamak için yönlendirilmiş motor itişinin kullanılması, reaksiyon kontrol sistemi olarak da ifade edilebilir.

<span class="mw-page-title-main">Rüzgar türbini aerodinamiği</span>

Rüzgarın enerjisi, rüzgar türbininin dönen kanatlarına rüzgarın uyguladığı aerodinamik kuvvetler yoluyla türbinin alternatöründe elektrik enerjisine çevrilir. Bu nedenle aerodinamik hesaplamalar rüzgar türbininde önemlidir. Çoğu makine gibi rüzgar türbinleri de hepsi farklı enerji kazanım kavramlarına dayanır.

<span class="mw-page-title-main">Otorotasyon</span>

Otorotasyon veya tam adıyla Otomatik Rotasyon, helikopter başta olmak üzere diğer döner kanatlı havacılık aletlerinin ana rotor sisteminin, rotoru hareket ettiren motor gücünden ziyade rotor boyunca hareket eden havanın etkisiyle döndüğü bir uçuş durumudur.

<span class="mw-page-title-main">Eksenel kompresör</span>

Eksenel kompresör, gazları sürekli olarak basınçlandırabilen bir gaz kompresörüdür. Gazın veya çalışma sıvısının esas olarak dönme eksenine paralel veya eksenel olarak aktığı, dönen, kanat profili bazlı bir kompresördür. Bu, sıvı akışının kompresör boyunca bir "radyal bileşen" içereceği santrifüj kompresör, eksenel santrifüj kompresörler ve karışık akışlı kompresörler gibi diğer döner kompresörlerden farklıdır.