Demokrasi veya el erki, halkın yasaları müzakere etme ve yasal düzenlemelere karar verme yetkisine veya bunu yapmak için yönetim görevlilerini seçme yetkisine sahip olduğu bir yönetim biçimidir. Kimin "halk" kabul edildiği ve yetkinin insanlar arasında nasıl paylaşıldığı veya hangi yetkilerin verildiği konuları zaman içinde ve farklı ülkelerde farklı oranlarda değişiklik göstermiştir. Demokrasinin özellikleri arasında genellikle toplanma özgürlüğü, örgütlenme özgürlüğü, mülkiyet hakları, din özgürlüğü, ifade özgürlüğü, vatandaşlık, yönetilenlerin rızası, genel oy hakkı, özgürlük hakkından ve yaşam hakkından haksız yere mahrum bırakılmamak ve azınlık hakları yer alır. Türkçeye kelimesinden geçmiştir.
Antik Roma, MÖ 9. yüzyılda İtalya Yarımadası'nda kurulan Roma şehir devletinden doğarak tüm Akdeniz'i çevreleyen bir imparatorluk hâline gelen medeniyetin adıdır. Yaklaşık 2.200 yıl boyunca varlığını sürdürmüş olan Roma uygarlığı bir monarşiden oligarşi ve cumhuriyetin bileşimi bir demokrasiye ve daha sonra da otokratik bir imparatorluğa dönüşmüştür.
Quirinus, Roma mitolojisindeki büyük tanrılardan biri. Durumu biraz mistiktir.
İnsan ve Yurttaş Hakları Bildirisi Fransız Devrimi'nin temelini oluşturan, 26 Ağustos 1789’da demokrasi ve özgürlük sebep gösterilerek yayımlanan temel metinlerden birisi olmuştur.
Roma Krallığı, Antik Roma döneminde Roma şehri ve topraklarının monarşi ile yönetildiği dönemdir. Efsaneye göre Roma'yı Romulus ve Remus kardeşler kurmuştur. Eski çağ tarihçileri, Roma Krallığı'nın başlangıcı olarak MÖ 753 tarihini verirler. Roma’nın krallık dönemi politik tarihi hakkında bilinenler oldukça azdır. Arkeolojik bulgulara göre Roma krallık döneminde geniş caddelerin ve görkemli yapıların inşa edilmeye başlandığı büyük bir şehir olma yolundaydı. Roma henüz bu dönemde Latium bölgesinde yaşayan Latin şehirleri birliğinin önderiydi. Etrüskler, üzerinde egemenlik kurdukları Latin köylerini birleştirip Roma kentini kurarken yerli halkı kentin kurulmasında zorla çalıştırmışlar. Bu durum iki toplumun arasını açmıştır. Latin halkının zamanla güçlenen aristokratları, iki buçuk yüzyıl sonra ayaklanarak MÖ 509 yılında Etrüsk kralını kovmuşlar ve Roma Cumhuriyeti'ni kurmuşlardır.
Roma Cumhuriyeti, Antik Roma uygarlığında hükûmetin cumhuriyet şeklinde işlediği dönem. Geleneksel olarak MÖ 509 yılında krallığın devrilmesiyle başlayan dönemdir. Bu dönemde ilk iki yüzyıl boyunca, Cumhuriyet toprakları İç İtalya'dan bütün Akdeniz dünyasına kadar genişledi. Sonraki yüzyılda Roma; Kuzey Afrika, İber Yarımadası, Yunanistan ve şu anki Güney Fransa'da egemenlik kurarak daha da büyüdü. Roma Cumhuriyeti, son iki yüzyılı sırasında, hem Fransa'nın kalanına hem de Makedonya ile Anadolu'nun büyük kısmına egemen oldu.
Lucius Cornelius Sulla Felix veya genel olarak bilinen ismiyle Sulla, MÖ 82 ile MÖ 79 arasında Roma Cumhuriyeti diktatörlüğü yapmış olan Romalı general ve devlet adamı. Diğer Romalı yöneticilerden farklı olarak iki defa geldiği konsüllük makamına ikinci gelişi, diktatörlüğü sürerken gerçekleşmiştir.
Roma Senatosu, MÖ 509'da kurulan Roma Cumhuriyeti ve onun devamı Roma İmparatorluğu'nun başlıca yönetim meclisidir. Batı Roma İmparatorluğu 5. yüzyılda sona erdiyse de Roma Senatosu 6. yüzyılın sonlarına kadar toplanmaya devam etmiştir. Senatus kelimesi Latincede yaşlı anlamına gelen senexden gelir. Etimolojik olarak Senato "Yaşlılar Meclisi" demektir.
Kadın hakları, kadınların erkeklerle eşit şekilde sahip olduğu sosyoekonomik, siyasi ve yasal hakların tamamına verilen isim.
Decemviri, Roma Cumhuriyeti'nde bir görevi yerine getirmeleri için atanmış ve Latince "On Adam" anlamına gelen terim. Bu on kişilik görev takımları, Konsüler imperium ile kanunların yazılması, açılan davaların değerlendirilmesi, kurbanların kesilmesi ve kamu arazilerinin bölüştürülmesi gibi değişik konularda görev yapmak üzere atanmışlardır.
Roma Kralı Roma Krallığı'nın başmagistrası. Romanın kurucusu olan ve bu sebeple kendiliğinden kral olan Romulus hariç tüm Krallar Roma halkı tarafından yaşam boyu seçilmişler, Krallardan hiçbiri tahta çıkmak için askerî gücüne güvenmemiştir. İlk dört kralın seçimlerinin kalıtsal ilkelere göre yapıldığına dair bir bilgi yoksa da, beşinci kral Tarquinius Priscus'tan itibaren kraliyet mirası kralın soyundan gelen kraliyet kadınları tarafından devam ettirilmiştir. Sonuç olarak, antik tarihçiler kralların seçiminde soylarından çok erdemlerine bakıldığını vurgularlar.
Servius Tullius, Antik Roma Krallığı'nın MÖ 578-MÖ 535 yılları arasında tahta çıkmış altıncı ve Etrüsk hanedanının ikinci Roma Kralı.
Nasyonal Sosyalist Program, Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisi'nin 25 maddeden oluşan resmî parti programıdır. 24 Şubat 1920 tarihinde Adolf Hitler ve Anton Drexler tarafından yazılmıştır.
Comitia curiata ya da Curiata Meclisi, Romulus'un, Roma halkı arasında yaptığı ayrıma (curia) dayandırılan ve her biri patrici kökenli on soydan oluşan meclisin genel adıdır. Krallık zamanında kurulan bu meclis, önceleri konsülleri seçmekle ve yüksek mahkeme görevini icra etmekle sorumlu tutulmuştur. Zamanla, görev ve sorumlulukları genişletilerek; yüksek memurlara emretme yetkisi -imperium- vermek, vasiyetlere ve evlat edinmelere tanıklık etmek, rahiplerin resmi olarak göreve başlamalarına onay vermek gibi, daha kapsamlı bir hale getirilmiştir. Cumhuriyetin sonlarına doğru da politik anlamdaki önemini yitirerek, yalnızca patricii sınıfını ilgilendiren bir meclis halini almıştır.
Comitia Centuriata, Roma'nın altıncı kralı Servius Tullius döneminde, esasen askeri ve mali zorunluluklar sonucu kurulan meclis.
Hırvatistan Anti-faşist Devlet Ulusal Kurtuluş Konseyi veya kısaca ZAVNOH, II. Dünya Savaşı sırasındaki anti-faşist direniş sırasında Hırvatistan'daki arasında en yüksek yönetim organı. Hırvatistan devletinin kurucu unsuru olarak görev almıştır. Son toplantısında ismini Hırvatistan Halk Parlamentosu olarak değiştirdi. Örgütsel olarak Yugoslavya Anti-faşist Ulusal Kurtuluş Konseyi'nin (AVNOJ) bir parçası idi.
Antik Roma'da vatandaşlık özgür bireylerin yasalar, mülkiyet ve yönetim ile ilgili olarak elde ettiği ayrıcalıklı siyasi ve hukuki bir statüdür.
- Romalı kadınlar sınırlı bir vatandaşlık biçimine sahipti. Oy kullanamazlardı veya seçimler için aday olamazlardı. Zengin kadınlar, inşaat projelerine, dini törenlere veya diğer etkinliklere kaynak sağlayarak kamusal hayata katılabilirlerdi. Kadınların mülk edinme, iş yapma ve boşanma hakları vardı ancak yasal hakları zamanla değişiklik gösterdi. Evlilikler, Cumhuriyet döneminde önemli bir siyasi ittifak biçimiydi.
- Bağımlı devlet veya müttefik (socii) vatandaşları Roma vatandaşlığının sınırlandırılmış biçimi olan Latin vatandaşlığı haklarına sahipti. Yine de seçme seçilme hakkı yoktu.
- Azat edilmiş kölelere doğrudan vatandaşlık verilmiyordu. Aynı zamanda magistratus olma hakları da yoktu. Azat edilmiş kölelerin çocukları doğuştan özgür vatandaş oluyordu. Horatius bunlardan biriydi.
- Köleler bir eşya olarak görüldüğü için kişilik haklarından yoksundu. Zaman içinde, Roma yasalarınca az da olsa korundular. Bazı köleler, sunduğu hizmetlerin karşılığında veya efendileri öldüğünde serbest bırakıldı. Özgür olduklarında, Roma toplumuna katılmak için birkaç engelle karşılaştılar. Bir kişinin doğuştan ziyade yasayla vatandaş olabileceği ilkesi Roma mitolojisinde yer almıştır; Romulus, savaşta Sabinleri yendiğinde, Roma'da bulunan savaş esirlerine vatandaş olabileceklerine söz verdi.
1973 Suriye Arap Cumhuriyeti Anayasası 13 Mart 1973'te kabul edildi ve 27 Şubat 2012'ye kadar yürürlükte kaldı. Anayasa, Suriye'nin karakterini Arap, demokratik ve cumhuriyetçi olarak tanımlar. Ayrıca, pan-Arap ideolojisine uygun olarak, ülkeyi daha geniş Arap dünyasının bir bölgesi ve halkını Arap ulusunun ayrılmaz bir parçası olarak konumlandırır. Anayasa, Arap Sosyalist Baas Partisinin gücünü sağlamlaştırdı. Anayasanın 8. maddesi partiyi "toplumda ve devlette önde gelen parti" olarak tanımlar, oysa Suriye - çoğu kez inanıldığı gibi - resmi anlamda tek partili bir sistem değildi.
Roma İmparatorluğu'nun yasama meclisleri, Roma İmparatorluğu'ndaki siyasi kurumlardı. İkinci Roma İmparatoru Tiberius'un hükümdarlığı sırasında, Roma meclisleri (komiteler) tarafından sahip olunan yetkiler senatoya devredildi. Meclislerin etkisizleştirilmesi, onların Roma'nın ayaktakımından oluşmalarının yanında başka nedenlerle de kaçınılmaz hale gelmişti. Seçmenler, genel olarak, önlerine konulan önemli sorunların ve soruların esası konusunda bilgisizdi ve çoğu zaman oylarını en yüksek teklifi verene satmaya istekliydiler.
Roma Cumhuriyeti'nin anayasası, Roma Cumhuriyeti'nin prosedürel adalet yönetimine rehberlik eden öncelikle yazılı olmayan, fakat daha sonra yazılı hale gelen, bir dizi kural ve geleneklerden oluşur. Anayasa, Roma Krallığı zamanında oluşmuş, fakat cumhuriyet boyunca önemli ölçüde değişmiştir. MÖ 133'ten itibaren cumhuriyetin kural ve normlarının çökmeye başlaması rejimi önce otokrasi, daha sonra ise mutlak monarşiye götürecekti. Cumhuriyet anayasası üç ana kola ayrılabilir:
- İktidarın en yüksek merci olarak hizmet eden ve magistratusları seçme, yasaları kabul etme veya reddetme, adaleti uygulama ve savaş veya barış ilan etme yetkisine sahip olan, halktan oluşan meclis,
- Pleb konseyine tavsiyede bulunan Senato,
- Cumhuriyeti, halk meclisi adına yönetmek için seçilen, dini, askeri ve yargı yetkilerini kullanan ve meclislere başkanlık etme ve toplantıya çağırma hakkını bulunan Magistratus.