Maskülizm esas olarak erkeklerin deneyimleri üzerine kurulmuş toplumsal teori ve politik bir hareket tarzıdır. Maskülizmin çoğu sözcüsü bir yandan toplumsal ilişkilerin eleştirisini yaparken bir yandan da toplumsal cinsiyet (gender) eşitsizlik ve erkeklerin hakları ve sorunları gibi konular üzerine yoğunlaşmaktadırlar. Maskülizmi savunan kişiye "maskülist" denir. Tarihte bu adlandırmaya uygun görüşleri (maskülizmi) ilk kez ortaya koyan kişi sosyalist bir teorisyen olan Ernest Belfort Bax idi. Bununla birlikte zaman içinde maskülist çevrelere muhafazakâr kesimler de dahil olmuştur.
Feminizm, kadınların haklarını tanıyarak bu hakların korunması amacıyla eşitsizliklerin ortadan kaldırılmasına yönelik çeşitli ideolojiler, toplumsal hareketler ve kitle örgütlerinden oluşan hareket. Sözcüğün köken olarak Latince "femina" ve onun Fransızca türevi olan "féminisme" sözcüğünden geldiği ve Türkçe eş anlamlısının hatunculuk olduğu belirtilmektedir. Kadın hareketi doğrudan kadınları ilgilendiren ve dolaylı olarak kültürü ilgilendiren konularda bilinç uyandırır. Feminizmin temel amaçları; eğitim, iş, çocuk bakımı, yönetim gibi konularda eşit haklara sahip olmaktan, yasal kürtaj hakkından, kadın sağlığı konusunda ilerlemelere, tacizin ve tecavüzün engellenmesinden lezbiyen haklarına kadar uzanır.
Açılmak ya da coming out, kişinin cinsel yönelimini veya cinsel kimliğini, uygun gördüğü kişilere, "kendi isteğiyle" beyan etmesi. İngilizce coming out of closet kavramının kısaltması olan bu terim Türkçede de kullanılmaya başlanmıştır. Outing ise, eşcinsel bir bireyin cinsel yöneliminin, "kendi isteği olmaksızın", topluma ifşa edilmesidir. Bu duruma maruz kalmış ünlü kişiler arasında daha önce evlenip baba olmuş, cinsel yönelimi öğrenildiğinde toplum tarafından yargılanmış şarkıcı Elton John ve yazar Oscar Wilde da vardır.
Judith Butler, feminist felsefe, kuir (queer) kuram, siyaset felsefesi ve etik dallarına katkı sağlamış Amerikalı postyapısalcı filozof. Kaliforniya Üniversitesi, Berkeley'de Retorik ve Karşılaştırmalı Edebiyat bölümlerinde profesör olmanın yanı sıra European Graduate School'da Hannah Arendt Felsefe Profesörü'dür. Butler 1984'te Yale Üniversitesi'nden, akabinde Arzu Özneleri: Yirminci Yüzyıl Fransa'sında Hegelci Yansımalar adıyla basılan felsefe dalında doktora derecesi aldı.
Avatar: Son Havabükücü, ABD kaynaklı Emmy Ödüllü çizgi dizi. Asya etkileri taşıyan dövüş sanatları ve elementler etrafında dönen "Avatar Aang" ve arkadaşlarının dünyayı acımasız Ateş Kralı'ndan kurtarmak için çıktıkları macerayı anlatmaktadır. Dizinin senaryosu bir kitap serisi olarak yazılmıştır. Her sezon bir "kitap" ve her bölüm bir "bölüm" olarak tanımlanır. İlk olarak Kasım 2004'te yayınlanması planlanan dizi, ancak 21 Şubat 2005'te televizyonda gösterilmeye başlamıştır. Dizi ayrıca DVD olarak piyasaya çıkmıştır. Michael Dante DiMartino ve Bryan Konietzko yapımcı ekibin başındadır. Dizi, NickToons'da 6-11 yaş arası grubun dışında da çok yüksek reytinglere ulaşmıştır. Dizinin bu büyük başarısı üzerine 2. ve 3. sezonun siparişi verilmiştir. 3. sezon ABD'de başlamış ve 2008 yılında bitmiştir. Dizideki kahramanların oyuncak figürleri, bilgisayar oyunları, kart oyunları vb. satışa sunulmuştur.
Kuir veya Queer, heteroseksüel veya cisseksüel olmayan insanlar için kullanılan bir şemsiye tabirdir.
Drag queen, eğlence veya moda için genellikle abartılı feminen tavırlar ve toplumsal kadın rolleri benimseyerek kadın kıyafetleri giyen kişi. Drag queen kişilikler genellikle erkekler tarafından yaratılır.
Feminist hareket kadınlara oy hakkı, eğitim olanaklarının geliştirilmesi, erkek-kadın arasındaki gelir adaletsizliğinin indirgenmesi, boşanmada erkeklerin çıkarına olan prosedürlerin nötrlenmesi, kadınların gebelik ve kürtaj gibi konularda kendi başlarına karar alabilmesi ve gelir edinme gibi konularda batı toplumlarına köklü değişiklikler getirmiştir. Harvard Psikoloji Profesörü Steven Pinker'a göre feminizm ev içi şiddeti ve hatta eşleri tarafından öldürülen erkek sayısını altıda bir oranında azaltan bir faktör olmuştur.
Feminist etik, geleneksel etik teorilerinin, çoğunlukla erkek egemenliğinde olduğu için, kadının ahlaki deneyimine az değer verildiği inancına dayanan bir etik yaklaşımdır ve bu nedenle etiği dönüştürmek için bütüncül bir feminist yaklaşımla yeniden şekillendirmeyi seçer.
Cinsiyet kimliği, kişinin kendi cinsiyetine ilişkin kişisel duygusudur. Cinsiyet kimliği, bir kişinin atanmış cinsiyetiyle ilişkili olabilir veya ondan farklı olabilir. Çoğu bireyde, cinsiyetin çeşitli biyolojik belirleyicileri, bireyin cinsiyet kimliğiyle uyumludur ve tutarlıdır. Cinsiyet ifadesi tipik olarak bir kişinin cinsiyet kimliğini yansıtır, ancak bu her zaman böyle değildir. Bir kişi, belirli bir toplumsal cinsiyet rolüyle tutarlı davranışlar, tutumlar ve görünümler ifade etse de, bu tür ifadeler mutlaka cinsiyet kimliklerini yansıtmayabilir. Cinsiyet kimliği terimi, 1964 yılında psikiyatri profesörü Robert J. Stoller tarafından icat edildi ve psikolog John Money tarafından popüler hale getirildi.
Toplumsal cinsiyet, kadınlık ve erkeklik ile ilgili ve bunlar arasında ayrım yapan özellikler dizisidir. Bağlama bağlı olarak bu, cinsiyete dayalı sosyal yapıları ve cinsiyet kimliğini içerebilir. Çoğu kültür, cinsiyetin iki kategoriye ayrıldığı ve insanların birinin veya diğerinin parçası olarak kabul edildiği bir cinsiyet ikiliği kullanır; bu grupların dışında olanlar ikili olmayan şemsiye terim kapsamına girebilir. Güney Asya'daki hicralar gibi bazı toplumların "erkek" ve "kadın" dışında belirli cinsiyetleri vardır; bunlara genellikle üçüncü cinsiyetler denir.). Çoğu akademisyen, cinsiyetin sosyal organizasyon için merkezi bir özellik olduğu konusunda hemfikirdir.
İkili cinsiyet, sosyal sistem veya kültürel inanç yoluyla cinsiyetin iki farklı, zıt maskülen ve feminen formda sınıflandırılmasıdır.
Cis, biyolojik cinsiyeti ile cinsiyet kimliği eşleşen kişileri ifade eder. Mesela, birisi biyolojik olarak kadınsa "cis" kadındır. Bu terim transın zıttıdır.
Postgenderizm ya da Post Cinsiyetçilik, toplumsal cinsiyetin kültürel, psikolojik ve sosyal olarak aşınmasından doğan
Lhamana, geleneksel Zuni kültüründe genellikle kadınların kendi kültürlerinde sergiledikleri sosyal ve törensel rolleri üstlenen erkeklerdir. Kadın ve erkek kıyafetlerinin bir karışımı giyiyorlar ve işlerinin çoğu genellikle Zuni kadınlarının dolu olduğu alanlarda oluyor. Bazı çağdaş lhamana bireyleri, kızılderilicilik iki ruhlu topluluğa katılır.
Feminist teoride, heteroataerkillik veya cisheteroataerkillik, cis erkeklerin ve heteroseksüellerin, cis dişilerin ve diğer cinsel yönelimlerin ve cinsiyet kimliklerinin üzerinde yetkiye sahip olduğu sosyopolitik bir sistemdir. Bu terim, kadınlara yönelik ayrımcılıkla LGBTQ bireylere yönelik ayrımcılığın aynı cinsiyetçi sosyal ilkeden kaynaklandığını vurgular.
Kuir silinmesi, kuir gruplarını kasıtlı veya kasıtsız olarak kayıtlardan kaldırmaya veya kuir gruplarının önemlerini göz ardı etmeye veya küçümsemeye yönelik heteronormatif bir kültürel eğilimdir. Kuir silinmesi, popüler ve bilimsel metinler de dahil olmak üzere bir sürü yazılı ve sözlü metinde bulunabilir. Kuir tarihçisi Gregory Samantha Rosenthal, LGBT tarihinin hedeflenen kentsel planlama ve geliştirme yoluyla kamu algısından dışlanmasını “kuir halkların kamuoyundan uzaklaştırılması” ile sonuçlanarak bu silinme biçimine atıfta bulunur.
"Drag king"ler çoğunlukla erkeksi drag giysileri giyen ve bireysel veya grup rutininin bir parçası olarak erkek cinsiyet klişelerini kişileştiren kadın performans sanatçılarıdır. Tipik bir drag gösterisi, dans, oyunculuk, stand-up komedi ve şarkı söylemeyi, canlı veya önceden kaydedilmiş parçalarla dudak senkronizasyonunu içerebilir. Drag kralları genellikle abartılı bir şekilde maço erkek karakterler olarak oynarlar, inşaat işçileri ve rapçiler gibi marjinalleştirilmiş erkeklikleri tasvir ederler ya da Elvis Presley, Michael Jackson ve Tim McGraw gibi erkek ünlüleri taklit ederler.
Toplumsal cinsiyet ve cinsel çeşitlilik (GSD) veya basitçe cinsel çeşitlilik, bu çoğulluğu oluşturan kimliklerin, davranışların veya özelliklerin her birini belirtmeye gerek kalmadan cinsiyet özelliklerinin, cinsel yönelimlerin ve cinsiyet kimliklerinin tüm çeşitliliğini ifade eder.
Faʻafafine, kendilerini Samoa, Amerikan Samoası ve Samoa diasporasında üçüncü bir cinsiyete sahip veya ikili olmayan bir role sahip olarak tanımlayan kişilerdir. Geleneksel Samoa toplumunda tanınan bir cinsiyet kimliği / cinsiyet rolü olarak Samoa kültüründe önemli bir yeri olan faʻafafine doğumda erkek olarak atanmakla beraberCinsiyet ataması, Polinezya'ya özgü bir şekilde hem eril hem de dişil cinsiyet özelliklerini sergiler. Tavırları, belirgin şekilde kadınsı tavırlardan geleneksel erkeksi tavırlara kadar geniş bir yelpazede uzanır.