İçeriğe atla

Cilve

Cilve, şirin görünmek için takınılan hal tavır ve davranışlardır.

Cilve anlamı pek çok kişi için yanlış bilinen bir sözcüktür. Genellikle cilvenin cinsel çekicilik için yapılan hali olan işve ile karıştırılır. Anlamını nazlanmak ya da naz ile karıştıranlar da vardır. Cilve ve cilveli sadece kadınlara ait bir hal değildir. Çocuklar doğal olarak cilveler yaparlar. Güzel cilve yapan kadın için "cilve kutusu", "cilveli" denir. Cilve yazılı edebiyatta ve halk edebiyatında sık kullanılan bir sözcüktür. Birçok türkü cilve ve cilveli üzerinedir. Hatta bazı içecekler içinde kullanıldığı görülür "cilveli 2 Haziran 2021 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi." kahve gibi.

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Edebiyat</span> sözlü ya da yazılı anlatıma dayanan sanat

Edebiyat, yazın veya literatür, dil aracılığıyla; duygu, düşünce, hayal, olay, durum veya herhangi bir olgunun edebî bir tarzda ve etkili bir şekilde yazılı veya sözlü anlatımını gerçekleştiren; malzemesi söz ve ses; muhatabı insan olan bir sanat dalıdır. Edebî yazılar yazan sanatçılara edebiyatçı denir. Daha kısıtlayıcı bir tanımla, edebiyatın; bir sanat formu olarak oluşturulan yazılar olduğu düşünülmüştür. Bunun nedeni, günlük kullanımdan farklı olarak edebiyatın, dil ürünü olmasıdır.

<span class="mw-page-title-main">Televizyon</span> bir vericiden elektromanyetik dalga hâlinde yayınlanan görüntü ve seslerin, ekranlı ve hoparlörlü elektronik alıcılar sayesinde yeniden görüntü ve sese çevrilmesini sağlayan haberleşme aygıtı

Televizyon veya kısaca TV, bir vericiden elektromanyetik dalga hâlinde yayımlanan görüntü ve seslerin, ekranlı ve hoparlörlü elektronik alıcılar sayesinde yeniden görüntü ve sese çevrilmesini sağlayan haberleşme sistemidir. Aynı zamanda kitle iletişim aracı da olan televizyon, yayımlanan görüntü ve sesleri alıcıya ulaştıran elektronik cihazdır.

Aks-i müfred, bir sözcükteki harflerin sondan başa doğru alınması halinde yine anlamlı bir sözcüğün meydana gelmesini ifade eden edebiyat terimidir.

<span class="mw-page-title-main">Biyografi</span> Bir insanın yaşamındaki olayların belirli bir sıraya göre anlatıldığı edebiyat türüdür

Biyografi ya da yaşam öyküsü, bir kişinin yaşamını ayrıntılı bir biçimde açıklayan bir edebiyat türüdür. Kişi kendi hayatını anlatıyorsa buna otobiyografi, şairlerin yaşam hikâyesi anlatılıyorsa da buna tezkire denir. Biyografiler eğitim, iş, ilişkiler ve ölüm gibi temel olaylardan daha fazlasını içerir. Bir biyografi, bir konunun yaşam öyküsünü sunar, deneyimle ilgili samimi ayrıntılar da dahil olmak üzere yaşamlarının çeşitli yönlerini vurgular ve öznenin kişiliğinin bir analizini içerir.

<span class="mw-page-title-main">Sembolizm</span>

Sembolizm ya da simgecilik, en genel anlamıyla farklı anlamlara gelen ya da farklı öğeleri simgeleyen çeşitli sembollerin kullanımıdır. Sembolizme sanatta, özellikle resim, müzik ve edebiyat alanlarında rastlanır.

<span class="mw-page-title-main">Sanskrit</span>

Sanskrit, Hint-Avrupa dil ailesinin Hint-İran koluna bağlı bir dildir. Sanskrit ve lehçeleri, Antik Hindistan'da lingua franca statüsüne sahip olmuştur. Dil aynı zamanda Hititçe ve Miken Grekçesinden sonra kaydedilmiş en eski Hint-Avrupa dili olmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Fince</span> Sondan eklemeli Finlandiyanın resmi dili

Fince (

<span class="mw-page-title-main">Anglosaksonlar</span> eski bir Cermen halkı

Anglosaksonlar, Anglus, Sakson ve Jüt karışımı bir Cermen halkı. 5. yüzyıldan itibaren Romalıların Britannia olarak isimlendirdiği adayı istila etmiş ve 865'teki Viking istilasına kadar adanın tamamını yönetmişlerdir; Viking istilasından Norman istilasına kadar geçen sürede ise bazen adanın bir kısmını, bazen tamamını yönetmiş ve bazen de adanın kontrolünü tamamen Vikinglere kaptırmışlardır. Vikinglerin gelişiyle İngiltere'deki Anglosakson kontrolü önemli ölçüde zayıflamış ve Normanların gelişiyle birlikte tamamen sona ermiştir.

Bir cümlede, bir dizede iki sözcüğün ya da sözcük topluluklarının yerleri değiştirilerek yapılan söz sanatına akis veya aks denir.

<span class="mw-page-title-main">Kitap</span> ciltli veya ciltsiz olarak bir araya getirilmiş, basılı veya yazılı kâğıt yaprakların bütünü

Kitap ya da betik, bir kenarından birleştirilerek dışına kapak takılmış, yani ciltlenmiş kâğıt, parşömen, vb. malzemeden üretilmiş üzeri baskılı sayfaların bir araya gelmesiyle oluşan okumalıktır.

<span class="mw-page-title-main">Otobiyografi</span>

Otobiyografi ya da öz yaşam öyküsü, yazarın kendi yaşam öyküsünü anlattığı edebiyat türüdür. Kaynak olarak kişi kendini ve aile büyüklerinden aldığı bilgileri kullanır. Yazarın kendinden söz ederken nesnel olması zor olduğundan otobiyografi yazmak güçtür. Otobiyografilerde yazar kendine ait sanat eserleri, düşünceleri ve yaptığı ya da katkısının olduğu önemli işleri okuyucuya aktarır. Bu yazılı anlatım türü aynı zamanda iyi bir belgeseldir. Bu alanda çalışacaklara ve yazarın yaşadığı dönemin özelliklerine kaynaklık eder.

Romans, özellikle Orta Çağ şövalyelik sistemini anlatışıyla karakterize olmuş bir edebiyat türü. 12. yüzyıl Fransası'nda ortaya çıkmıştır. Benzer tarzda yazılmış öncülü eserler de bazen aynı isimle anılsa da ayrı bir tür olarak romans, Akitanya düşesi Eleanor'un aristokratik çevresinde ortaya çıkmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Erotik</span> Cinsel olarak uyarılan konularla önemli ölçüde ilgili olan medya, edebiyat veya sanat

Erotik, geniş anlamda herhangi bir edebi veya sanatsal eserdir. Şehvetli, cinsel uyarıcı veya tahrik edicidir, ancak genellikle pornografik olarak kabul edilmez. Erotik sanat, resim, heykel, drama, film veya müzik dahil olmak üzere erotik içeriği tasvir etmek için herhangi bir sanatsal formu kullanabilir. Erotik edebiyat ve erotik fotoğrafçılık popüler türler haline geldi.

<span class="mw-page-title-main">Demon</span> cin ve şeytan anlamında kullanılmış bir terim

Cinnî ya da demon, Hristiyan edebiyatında kötü niyetli doğaüstü varlık taifesidir. Terimin kökeni eski Yunancada tamamen farklı anlamlarda kullanılmış olan daimon sözcüğüdür.

<span class="mw-page-title-main">Vedat Türkali</span> Türk yazar, senarist

Abdülkadir Pirhasan, Türk roman ve senaryo yazarı, şairdir.

Önbölüm, bir veya birkaç bölüm hâlinde önceden tamamlanmış bir edebiyat eseri veya sinema filminde anlatılan olayların öncesini veya başlangıcını konu eden ama onlardan sonra oluşturulmuş en son bölüm veya bölümlere verilen addır. Oldukça yeni tarihlerde kullanılmaya başlanmış bir sözcük olan önbölüm, İngilizce prequel kelimesinin karşılığı olarak türetilmiştir. Özgün prequel ise iki sözcüğün birleştirilmesiyle türetilmiştir. Bu sözcüklerden ilki öncesi, önceki anlamına gelen bir ön ek olan pre, diğeri de edebiyat ve sinemada devam bölümü anlamına gelen sequel kelimesidir.

Basit sözcük, Türkçede hiçbir yapım eki almamış veya başka bir sözcükle birleşmemiş sözcük. Yalın haldeki basit sözcük aynı zamanda o sözcüğün köküdür.

İstifham, okuyucunun dikkatini çekmek, duygu ve düşünceleri daha etkili kılmak için bu duygu ve düşüncelerin soru biçiminde verilmesidir.

Bildirme eki veya bildirme koşacı, Türkçede yükleme kesinlik, belirsizlik, ihtimal gibi anlamlar katan -dir eki. Türkçedeki dört ek-fiilden biridir. Eklendiği kelimedeki ses kurallarına uyarak -dır, -dur, -dür, -tir, -tır, -tur ve -tür hâllerine dönüşebilir:

<span class="mw-page-title-main">Çin edebiyatı</span> Doğu Asyaya ait yazın türü

Neredeyse her kültürünün edebiyatı gibi Çin edebiyatı, hem geçmişte hem de günümüzde toplumun ve yaşamın yansıması olmanın yanı sıra tek başında bir siyasi meseledir. Mükemmel okuma ve yazma beceri ve belagat sahipleri sıklıkla yüksek seviyede memurluk statüsünü kazanırlardı. Bu durum ayrıca çoğunlukla etkin şekilde Çin felsefesinin gelişiminde katkıda bulunma fırsatını sağlardı. Üstelik bazı krallar şair ya da edebiyatçı olarak başarı elde etmiştir.