Yaprak, bitkilerde fotosentez, transpirasyon ve solunumun gerçekleştiği temel organlardır. Gövde ve yan dalların üzerindeki boğumlardan çıkan ve büyümesi sınırlı olan yapılardır.
Sıtma, hastalık yapıcı bir grup parazit olan plazmodiumların, dişi anofel sivrisinekleriyle insanlara bulaşmasıyla yayılan ateşli bir hastalıktır.
Simav Çayı, kaynağını Simav yakınlarındaki Şaphane Dağları'ndan alır. Susurluk ovası'nda kuzeye yönelir ve en son Karacabey'den geçerek Marmara Denizi'ne dökülür. Marmara Denizine dökülen en büyük ırmaktır. Antik adı 'Makestos'dur.
Endemik, epidemiyolojide bulaşıcı bir hastalığın dışarıdan herhangi bir etki olmadan belli bir popülasyonda varlığını sürdürebilmesi durumunu tanımlar. Endemi ve andemik olarak da anılır. Örneğin İngiltere'de, suçiçeği hastalığı endemik olmasına rağmen, sıtma endemik değildir. Her yıl, İngiltere'de dışarıdan bulaşan birkaç sıtma vakası görülmesine karşın, popülasyon içinde kalıcı bir şekilde aktarımı mümkün değildir. Çünkü bu hastalığı insandan insana taşıyabilecek Anopheles cinsi sivrisinekler mevcut değildir.
Sarıhumma Grip benzeri bir tablodan, ağır karaciğer hastalığı ve kanamalı ateşe kadar geniş bir hastalık tablosuna yol açan akut viral bir hastalıktır.
Acıgöl, Afyonkarahisar ve Denizli il sınırları içerisinde bulunan tektonik göl. B Sınıfı Sulak Alan olarak koruma altına alınmıştır.
Plasmodium falciparum, Plasmodiidae familyasına ait bir tek hücreli türü.
Diptera veya Sinek, Holometabola üsttakımına bağlı bir hayvan takımıdır.
Kancalar, Sakarya ilinin Karasu ilçesine bağlı bir mahalledir.
Ayvalı, Erzurum ilinin Oltu ilçesine bağlı bir kırsal mahalledir.
Evci, Samsun ili Terme ilçesine bağlı bir mahalledir.
Anofel (Anopheles), yaklaşık 400 türü bulunan bir sivrisinek cinsidir.
Spor, döllenme özelliğinde olmayan, monoploit bir üreme hücresidir. Ancak her spor, başka bir hücre ile birleşmeden, tek başına yeni bir organizma oluşturabilir. Sporların dış yüzeyinde bulunan bir örtü, onları çevrenin olumsuz şartlarından koruma özelliği kazandırır. Uygun koşullara düşen her spordan, monoploit bir döl oluşur. Bazı tek hücrelilerde, mantarlarda, su yosunlarında, kara yosunu ve eğrelti otu gibi yerleşik bitkilerde görülür.
Dang humması veya deng humması (İngilizce: dengue fever), dang virüsü kaynaklı bir enfeksiyondur. Sivrisinekler dang virüsünü bulaştırır. İnsanların kemikleri kırılır gibi şiddetli ağrı çekmesine neden olduğu için, Dang humması “kırık kemik humması” olarak da bilinir. Dang hummasının semptomlarından bazıları şunlardır: baş ağrısı, kızamık görünüşlü cilt kızarıklıkları ve kaslarda ve eklemlerde ağrı. Dang humması, az sayıda insanda hayatı risk haline gelebilir. Bunlardan ilki hemorajik ateş olup kan damarlarında kanama ve sızıntının yanı sıra trombositlerde düşük seviyede kan görülmesine neden olur. İkincisi dang şoku sendromudur ve tehlikeli derecede düşük tansiyona neden olur.
Ronald Ross, İngiliz doktor. Sıtma konusundaki çalışmaları nedeniyle 1902 yılında Nobel Fizyoloji veya Tıp Ödülünü aldı. Anofel cinsi sivrisineklerin gastrointestinal sisteminde sıtma parazitini keşfi ile sıtmanın Anofel cinsi sivrisinekler tarafından aktarıldığını buldu ve bu sayede hastalık ile mücadelenin temellerini atmış oldu.
Carlos Juan Finlay, sarıhumma araştırmalarının öncüsü olarak kabul edilen, Kübalı bilim insanıdır.
Skeeter sendromu, sivrisinek sokmasına karşı gelişen abartılı alerjik reaksiyon olarak tanımlanır.
Theodor Albrecht Edwin Klebs, Alman-İsviçreli bir mikrobiyologdu. Özellikle bulaşıcı hastalıklar konusundaki çalışmaları ile tanınır. Çalışmaları modern bakteriyolojinin yolunu açmış ve Louis Pasteur ve Robert Koch'a ilham vermiştir. Klebs-Loeffler bakterisi olarak adlandırılan difteriye neden olan bir bakteriyi tanımlayan ilk kişidir.
John N. Belkin (1913-1980) Amerikalı bir böcek bilimciydi.
Sivrisinek kaynaklı hastalıklar;, sivrisinekler tarafından bulaştırılan bakteri, virüs veya parazitlerin neden olduğu hastalıklardır. Her yıl yaklaşık 700 milyon insan sivrisinek kaynaklı bir hastalığa yakalanmakta ve 725.000'den fazla ölümle sonuçlanmaktadır.