Salma omurga ya da işler omurga, yelkenli teknelerin altında bulunan, temelde denge sağlamaya yarayan ağırlıktır. Yelkenlerin yarattığı kuvvete dengeleyici bir ters kuvvet üretmesi gerektiğinden genelde kurşundan yapılır. Zira eğer yeteri kadar ağır olmazsa tekne sert bir rüzgârda alabora olabilir. Salmanın bir diğer önemli işlevi de yandan gelen rüzgârın tekneyi rüzgâr altına sürüklemesine engel olmaktır. Bu iki işlevinden ötürü salma, yelkenli teknelerin temel parçalarından biridir.

Meteoroloji veya hava bilgisi, atmosferde meydana gelen hava olaylarının oluşumunu, gelişimini ve değişimini nedenleri ile inceleyen ve bu hava olaylarının canlılar ve dünya açısından doğuracağı sonuçları araştıran bir bilim dalı. Türkçeye, Fransızca météorologie sözcüğünden geçmiştir. Ayrıca meteoroloji bilimi, Dünya'daki atmosferin her türlü fiziksel, dinamik ve kimyasal durumuyla ve yeryüzüne yakın atmosfer ile etkileşimleriyle ilgilenmektedir.

Hava durumu ya da kısaca hava, yaşam ve insan aktiviteleri üzerindeki etkisini de göz önüne almak koşuluyla atmosferin belirli bir anda, belirli bir bölgedeki hali. Bazen çoğul olarak havalar şeklinde kullanılır. Hava durumu kavramı ile genellikle uzun dönemde gerçekleşen yani iklimsel değişimler değil, atmosferdeki kısa dönemde gerçekleşen değişimler kastedilir. Gökyüzünün görüş, bulutluluk, nem, yağış, sıcaklık ve rüzgâr durumu gibi çeşitli özelliklerini ifade eder.

Uçak veya tayyare; hava akımının başta kanatlar olmak üzere kanat profilli parçaların alt ve üst yüzeyleri arasında basınç farkı oluşturması sayesinde havada tutunarak yükselebilen, uçma özellikli motorlu bir hava gemisi ve hava taşıtıdır. Pistonlu ya da jet motorlu, sabit kanatlı ve havadan ağır pek çok hava taşıtı uçak kategorisine dahildir. Günümüzde en temel uçak tipleri, yolcu uçağı, savaş uçağı, kargo uçağı olarak bilinirken, farklı coğrafi şartlara göre özelleştirmiş uçaklar da mevcuttur.

Charles Thomson Rees Wilson, yılları arasında yaşamış, X-ışınları, radyoaktivite ve kozmik ışın çalışmalarında kullanılmış “sis odası” buluşuyla 1927 yılında Nobel Fizik Ödülü kazanmış İskoç fizikçi ve meteorologtur.

Füze, genellikle bir sevk maddesi, jet motoru veya roket motoruyla desteklenen, kendi kendine hareket edebilen, havada giden menzilli bir silahtır.

Balıkçılık; denizlerde, göllerde ve akarsularda balıkların ve diğer deniz ürünlerinin çeşitli yöntemlerle avlanmasıdır. Balığın yanı sıra midye, karides, ıstakoz, pavurya, istiridye ve ahtapotun hatta balina gibi deniz memelilerinin avlanması da balıkçılık kapsamına girer. Gölet, havuz ya da denizlerdeki suni tesislerde balık ve diğer deniz hayvanlarının üretilmesi de balıkçılığın bir parçasıdır. Amatör balıkçılık, ticari balıkçılık, zanaatkar balıkçılık, rekreasyonel balıkçılık, kültür balıkçılığı gibi balıkçılık yöntemleri bulunur.

Kanat, uçma veya hareket etme amacıyla kullanılan ve genellikle kuşlar, böcekler veya uçaklar gibi hayvanlar veya araçlar tarafından kullanılan bir yapıdır. Kanatlar, aerodinamik prensiplere dayalı olarak tasarlanmış ve şekillendirilmiştir, böylece hava akışını kontrol ederek uçuş veya hareket sağlayabilirler. Kanat belli bir evrimsel ve biyolojik süreç sonrası oluşabilmesinin yanı sıra beşeri olarak da modellenebilip uçmak veya bir sıvı içerisinde hareket sağlamak için de özelleştirilebilmektedir.

Gemi dünya denizlerini, okyanuslarını, nehir, göl ve diğer yeterince derin su yollarını dolaşan, mal ve yolcu taşıyan veya savunma, araştırma ve balıkçılık gibi özel görevleri yapan büyük bir deniz taşıtı’dır. Gemiler genellikle boyut, şekil, yük kapasitesi ve amaca göre teknelerden ayrılır. Yelken çağı'nda "gemi", en az üç Kabasorta arma‘lı direkleri ve tam cıvadra yelken planıyla yelkenli gemi olarak tanımlanır.

Yağmur, atmosferik su buharından yoğunlaşan ve daha sonra yerçekiminin etkisiyle düşen su damlacıklarıdır. Yağmur, su döngüsünün önemli bir bileşenidir ve Dünya'daki tatlı suyun çoğunun birikmesinden sorumludur. Hidroelektrik santralleri, mahsul sulama ve birçok ekosistem türü için uygun koşullar için su sağlar.
Amfibiyen taşıt, karada tekerlekli veya paletli otomobil, suda gemi olarak çalışabilen taşıtlardır. II. Dünya Savaşı sırasında başlıca iki türü ortaya çıkmıştır. ABD deniz piyadeleri için geliştirilen ve daha çok tanka benzeyen LVT ile kara kuvvetlerinin desteği ile geliştirilen hem lastik tekerlekli bir kara aracı hem uskurlu bir tekne olarak çalışan DUKW ‘dur. Amfibi araçlara benzemesine rağmen Hoverkraft gibi hava yastıklı araçlar amfibi sınıfına girmemektedir.

Fırtına rüzgârın hızlı bir şekilde esmesine denir. Rüzgâr hızı 27 knot üzerine çıktığında, yani 7 bofor ve üzeri olduğunda fırtınamsı rüzgâr, 34 knot üzerine çıktığında, yani 8 bofor ve üzeri olduğunda rüzgâra artık fırtına denir.

Çiy, havadaki su buharının soğuk bir yüzey üzerinde sıvı hale geçmesi sonucu oluşan su damlacıkları. Atmosferik sınır tabakadaki hava parselinin aktüel buhar basıncının, yüzeyin sıcaklığına ait doymuş buhar basıncından daha yüksek olması sonucu, havadaki su buharının soğuk bir yüzey üzerinde yoğunlaşarak sıvı faza geçmesidir. Bahar aylarında bulutsuz gecelerde gerçekleşen radyasyon kaybı, yeryüzeyine temas eden ince bir hava tabakasında fazlaca soğumaya neden olur ve çiy de genellikle bu durumda -nem, sıcaklık ve basınç koşulları da uygunsa- gerçekleşir. Yer/cisim sıcaklığı donma seviyesinin altında ise, çiy yerine kırağı gerçekleşir. Çiy, meteoroloji biliminde yağış kategorisine girmez. Hatta klimatolojik rasat cetvellerinde meteorolojik hadise değil, müşahede olarak rapor edilir.

USS Nautilus (SSN-571), nükleer enerjiyle çalışan ilk denizaltı gemisi.

Hoverkraft (İngilizce:Hovercraft), sakin ve hareketli hâlde iken, tüm ağırlığı sürekli oluşturulan hava yastığı tarafından taşınan deniz aracıdır. Hafif oldukları için çok yüksek hızlara ulaşabilirler. Bir bakıma gemi ile uçak arasındaki büyük hız farkı aralığında bir köprüdürler. Bir hava tabakası üzerinde hareket ederler. Hava direnci, su direncine göre çok az olduğundan daha düşük direnç gösterirler. ACV ve CAB diye adlandırılan iki çeşidi vardır. ACV’lerin hava yastıkları tamamen elastik bir etek ile çevrelenmiştir.
Bu madde, Yıldız Geçidi evrenindeki yıldız gemilerini içeren bir listedir.

Ekranoplan, ilk olarak Rusların Hazar Denizi'nde hızlı nakliyat yapabilmek amacıyla geliştirilen ve üretilen, deniz seviyesindeki muazzam kararsız bölgede yüksek hızlara ulaşabilen bir kargo aracıdır. Yüzeye yakın olan kanatları sayesinde fazladan bir kaldırma kuvveti oluşturur. Aracın deniz ile arasındaki mesafenin azalarak sürtünme kayıplarının en aza inmesi hedeflenmiştir. Ancak en büyük problem büyük dalgalar ve belirsiz hava koşulları olmuştur bu nedenle deniz seviyesinden en fazla 3 metre yükseklikte gidebilecek şekilde tasarlanmıştır. Aynı zamanda 5 metrelik dalga koşuluna kadar kalkış, istikrarlı “uçuş seyri” ve güvenli “iniş” yapabilmektedir.

Dunkerque Tahliyesi, diğer adıyla Dinamo Harekâtı, Britanya Ordusunun Fransa'nın Dunkerque (İngilizce: Dunkirk) kıyılarında 400 bin askerle kuşatılması üzerine Kraliyet Donanması ve Dunkerque filosu sayesinde 338.226 askerin tahliye edilmesidir. Tahliye sırasında 68.111 asker geride kalmıştır.

Su hattı, bir geminin gövdesinin, suyun yüzeyiyle buluştuğu çizgidir. Spesifik olarak, aynı zamanda uluslararası yük hattı ve Plimsoll hattı olarak da bilinen, geminin su çekimini ve belirli su türleri ile sıcaklıklar için kaldırma kuvvetini özellikle ortaya çıkabilecek dalgalara karşı güvenli bir şekilde korumak için yüklenebileceği yasal sınırı belirten özel bir işaretin adıdır. Değişen su sıcaklıkları bir geminin su çekimini etkileyecektir, çünkü ılık su soğuk sudan daha az yoğundur ve daha az kaldırma kuvveti sağlar. Aynı şekilde tatlı su, tuzlu su veya deniz suyundan daha az yoğundur ve kaldırma kuvveti üzerinde aynı azaltıcı etkiye sahiptir.

Atlantik Savaşı, tarihteki en uzun, en büyük ve en karmaşık deniz savaşı olarak bilinir. Mücadele, II. Dünya Savaşı'nın patlak vermesiyle başlamış, Mayıs 1945'teki Alman teslimine kadar sürmüştür. II. Dünya Savaşı'nın ilerleyişine göre savaşa dahil olan ülkeler, deniz muharebelerinden geriye çekilmek durumunda kalan ülkeler olmuştur. Atlantik Savaşı'nın ilk dönemlerinde İngiltere, alman denizaltıları (U-bot) karşısında zorluk yaşamıştır, savaşa ABD'nin katılmasıyla ve teknolojik gelişmelerin muharebe sahasına uygulanmasıyla beraber U-bot saldırıları geriletilmiştir.