
Sisamlı Pisagor, Antik İyonya'nın en ünlü düşünürlerinden birisidir. Yunan düşünür ve Pisagorculuğun kurucusudur. Siyasal ve dinsel öğretilerini daha çok Magna Graecia'da yayan Pisagor, önce Platon ve Aristo'nun felsefelerini sonra ise tüm Batı felsefesini etkiledi. Yaşam öyküsünün çoğu halk efsaneleriyle gölgelendirilmiştir, ancak Sisam adasında bir mücevher oymacısı olan Mnesarchus'un oğlu olduğu neredeyse kesindir.

Kriminoloji ya da suç bilimi suçun açıklamasını yapan, suçlu davranışın nedenlerini inceleyen, suçun önlenmesi ve suçlulukla mücadele ile ilgilenen bir bilimsel öğretidir.

Adli bilimler veya kriminalistik, maddi gerçeğin ortaya çıkarılmasıyla suçların ve hukuki uyuşmazlıkların çözümüne çalışılan bilimler demeti. Kimi kaynaklarda "bilimsel polislik" olarak da nitelenmektedir. Ceza hukuku ve medeni hukuk konularında hukuki karar almayı destekler.

Ceza ya da yaptırım, genel anlamıyla suç karşılığında insanlara veya kuruluşlara uygulanan bir yaptırımdır. Ceza Arapça kökenli bir kelimedir. Anlamı, yapılan kötü bir eylemin karşılığıdır.

Thomas Henry Huxley, İngiliz biyolog. Darwin'in evrim kuramının en önemli savunucularından, felsefede agnostisizm kavramını ilk kez ortaya atan, Darwin'in buldoğu lakabıyla bilinen İngiliz biyoloji bilgini.

Cezaevi ya da hapishane, hüküm giymiş kişilerin cezalarını çekmesi için hapsedildikleri yerler. Türkçede zindan ve mahpushane sözcükleri de zaman zaman -özellikle eski metinlerde- aynı anlamda kullanılır. Tutukluların, hükümlülerden ayrı olarak tutulduğu yere ise tutukevi denir.

Adalet, en geniş bağlamda, hem adil olanın sağlanmasını hem de felsefi açıdan neyin adil olduğunun tartışmasını içerir. Adalet kavramı; etik, akılcılık, hukuk, din, eşitlik ve hakkaniyeti de içeren birçok alana, farklı görüşlere ve perspektiflere dayanmaktadır. Sıklıkla adaletin genel tartışması felsefe, dinbilim ve dindeki genel durumu ve hukuk bilimi ve hukukun uygulanması gibi prosedürel adalette bulunan iki farklı alana yoğunlaşır.
Ölüm cezası olarak da bilinen ve daha önce adli cinayet olarak adlandırılan idam cezası, bir suçun cezası olarak bir kişinin öldürülmesinin devlet tarafından onaylanmış uygulamasıdır ve genellikle kişinin söz konusu cezayı gerektiren normları ihlal etmekten sorumlu olduğu sonucuna varmak için yetkili, kurallarla yönetilen bir süreci takip eder. Bir suçlunun bu şekilde cezalandırılmasını emreden hüküm, ölüm cezası olarak bilinir ve cezanın yerine getirilmesi eylemi infaz olarak adlandırılır. Ölüm cezasına çarptırılan veya infaz edilmeyi bekleyen mahkumlara "idam mahkumu" denir. Etimolojik olarak idam terimi, kafa kesme yoluyla infaz anlamına gelir, ancak infazlar asma, vurma, zehirli iğne, taşlama, elektrik verme ve gaz verme gibi birçok yöntemle gerçekleştirilir.

Kıbrıslı Zenon. MÖ 334-262 yılları arasında yaşamış olan, Stoa Okulunun kurucusu, Yunan filozof.

Nors veya İskandinav mitolojisi, İskandinavya'da yaşamış Kuzey Cermen halklarının Hristiyanlık öncesi dinleri, inanışları ve efsaneleri. Cermen mitolojisinin bir parçası olan İskandinav mitolojisi, Anglosakson mitolojisi ve Kıtasal Cermen mitolojisi ile yakından ilişkilidir.
Suç, kanunlar tarafından yanlış veya zararlı olduğu için ceza tehdidiyle yasaklanan ve bazı durumlarda cezalandırılabilen davranıştır. Genel olarak suç, saptanan ve saptanamayan suçlar olarak ikiye ayrılır. Saptanamayan suçların gerçekleşip gerçekleşmedikleri belirsiz olduğu veya kanıtlanamadıkları için cezalandırılmaları söz konusu değildir. Ceza hukukunda suça göre para cezası, tutuklama, hapis, hatta ölüm cezası verilebilir.

Rönesans felsefesi, 14. yüzyıl sonlarından başlayıp 16. yüzyıl ortalarına kadar geçen dönemde, özellikle de 15. yüzyılda ortaya çıkan çok yönlü felsefi gelişmeleri adlandırır. Rönesans felsefesi, genel olarak felsefe tarihinde bir geçiş dönemi felsefesi olarak kabul edilir. Bilimde ve düşünce alanında yeni gelişmeler meydana gelmeye başlamış, ortaya çıkan yeni perspektifler ve bilgiler rönesans felsefesini, Orta Çağ düşüncesiyle Yeni Çağ düşüncesi arasında köprü rolünü oynamaya yöneltmiştir.

İnsansılar veya insansı maymunlar (Hominoidea), Eski Dünya maymunlarından bir primat üst familyası. İnsansılar üst familyası iki familyaya bölünür: Gibongiller veya küçük insansı maymunlar (Hylobatidae) ve insangiller veya büyük insansı maymunlar (Hominidae).

Juliette veya Erdemsizliğe Övgü — Fransız düşünür Marquis de Sade'ın başyapıtlarından Justine serisinin devamıdır. Her iki roman 1797'de toplam 10 cilt olarak isimsiz şekilde yayınlanmıştır. Serinin 6 cildi Juliette'e aittir ve 65 pornografik çizim içerir.
Powerpuff Girls, Emmy Ödüllü kazanmış Craig McCracken tarafından yapılmış bir Amerikan animasyon serisidir. 1992 yılında yaratıldığında adı Whoopass Stew'dir. ABD'de Cartoon Network'te 18 Kasım 1998 tarihinde başlamış 25 Mart 2005 tarihinde bitmiştir, Türkiye'de ise ilk önce Kanal D'de 18 Mart 2002-30 Eylül 2003 tarihleri arasında yayınlanmış, sonra da Cartoon Network'te 28 Ocak 2008 yayınlanmaya başlanmıştır, bölümlerinin ne zaman bittiği bilinmiyor.
Hardcore pornografi, 20. yüzyılın ikinci yarısında ortaya çıkan; cinsel içerikli film ve görsellerde şartsız bir sansürsüzlüğü savunan akım. Akım özellikle Amerika Birleşik Devletleri ve İngiltere'de yayılmıştır. Bu akımın etkisinde gelişen bir eğlence sanayisi oluşmuştur.
Filogenetikte, bir soy ya da taksonun ilkel özelliği bir kladın ya da klad grubunun ortak atasından kalıtsal olarak geçmiş ve o zamandan beri de çok az değişikliğe uğramış bir özelliktir. Buna karşın klad grubunun içinde olduğu görünen bir özellik ise yani kladın içinde herhangi bir alt grupta görülen ama tamamında görülmeyen özellik ise gelişmiş ya da türemiş bir özelliktir. Klad, ortak ataları ve onun soyundan gelen organizmaların tamamının oluşturduğu bir gruptur.

Francisco Suárez, İspanyol Cizvit rahibi, skolastik filozof ve teolog.

Ceza sosyolojisi, cezanın genel olarak meşrulaştırma amacı ve dağıtım ilkesi olarak niçin ve nasıl ceza verdiğimizi anlamaya çalışır. Ceza, kasten acı çektirmeyi ve/veya hak ve özgürlüklerden yoksun bırakılmayı kapsar. Ceza sosyologları genellikle yasayı çiğnemeyle ilgili olarak devlet tarafından yapılan eylemleri inceler. Örneğin, vatandaşlar şiddet eylemlerinin meşrulaştırılmasına neden itiraz etmez?

Sapma veya sapma sosyolojisi, resmi kuralları ihlal eden davranışları, eylemleri araştırmaktadır. Örnek olarak sapma sosyolojisi, toplum kuralların ihlalini, suç vb. durumları ele almaktadır.[3]Sapma teriminin olumsuz bir anlamı olsa da, sosyal kuralların çiğnenmesi her zaman olumsuz bir eylem oluşturmamaktadır. Bazı durumlarda kuralların ihlal edilmesine rağmen, davranış olumlu veya toplum tarafından kabul edilebilir olarak adlandırılabilir.