İçeriğe atla

Cerrahi

Bir ameliyat anı

Cerrahi, ilaçla ya da başka tedavi yöntemleriyle iyileştirilemeyen hastalıkların, yaralanmaların, vücuttaki yapı bozukluklarının ameliyatla onarılmasına ya da hastalıklı organı kesip çıkararak iyileştirilmesine dayanır. Tıbbın en eski dallarından biridir. Cerrahide bilgi ve becerinin bir arada bulunmasından dolayı hem bilim hem sanat olarak kabul edilir. Genellikle lokal anestezi veya genel anestezi altında uygulanmaktadır.[1] Ameliyatı alan kişi tipik olarak bir kişidir (yani bir hasta), ancak aynı zamanda insan olmayan bir hayvan da olabilir (yani veteriner cerrahi).

Cerh, yara; cerrahi, yara ile uğraşan bilim; cerrah ise yara ile uğraşan kişi anlamına gelmektedir.[2]

Ameliyat yapma eylemine cerrahi prosedür veya ameliyat ya da kısaca "ameliyat" denilebilir. Cerrahi cerrahi aletler, cerrahi tesis (ameliyathane) veya cerrahi hemşire ile yapılır. Çoğu cerrahi prosedür bir çift operatör tarafından gerçekleştirilir: ameliyatı gerçekleştiren ana operatör olan bir cerrah ve ameliyat sırasında prosedür içi manuel yardım sağlayan bir cerrahi asistanı.

Tarihçe

Genel hekimler işe başlayacakları takdirde Hipokrat Yemini ederler.

Cerrahi, insanlığın ilk günleriyle birlikte oluşmuştur. Yaşamak için avlanan insanlar yaralandıklarından kanamayı durdurma amaçlı olarak yaprak ve çeşitli bitkiler ile otlardan yararlanıldıkları bilinmektedir. Ayrıca hastalıkların doğaüstü güçlerden kaynaklandığına, cinlerin ya da kötü ruhların işi olduğuna inanılan tarih öncesi Cilalı Taş Devri'nde saralı (epilepsi) hastaları tedavi amacıyla uygulanan en eski cerrahi yöntemlerden biri, hastalığın vücuttan uzaklaşıp gidebilmesi için hastanın kafatasında küçük bir delik açmaktı. Başta İngiltere ve Fransa olmak üzere Avrupa'nın çeşitli yerlerinde ve Peru'da tarih öncesinden kalma delik kafatasları bulunmuştur. Cezayir, Melanezya ve dünyanın bazı yerlerindeki ilkel kabileler arasında bu yöntem bugün bile uygulanmaktadır.[3]

Eski Hindular özellikle idrar kesesi taşlarının ameliyatla çıkarılmasında ve plastik cerrahide ustalaşmışlardı. Zina suçuna verilen cezalardan biri burun kesmek olduğu için, Hint cerrahlar sık sık plastik burun ameliyatları yapmak zorunda kalıyor ve bunun için, hastanın yanağından uygun boyutta bir doku parçası keserek burnun kesilen yerine bu parçayı dikiyorlardı.

Mısır Çağı

Tıp sahasında bilinen ilk yazılı belgeler (papirus) Eski Mısırlılara aittir.[4] Bulunan belgelerde, tıp, cerrahi gibi çeşitli hastalıklarda ilgili veriler bulunmuştur. Eski mısırlılar eczacılık konusunda da oldukça ilerlemişlerdi. Heredot'un da belirttiği üzere branşlaşma başlamıştı. Isı ile koterizasyon yaygınlaşmıştı. Dikkat çeken bir diğer özellik ise temizliğe verilen önemdi. Beyni parçalarına ayırarak beyin loblarını ve kıvrımlarını incelemişlerdir.

Mezopotamya

Asur ve Babil devletlerinde hayvanların iç organlarına bakılarak yöntemler uygulandığından anatomide paralel olarak gelişti. Büyüklüğü ve kanlanışı nedeniyle karaciğer saygı duyulan bir iç organdı. Bilinen ilk anatomik modelleri kilden yapılmış koyun karaciğeridir. Hammurabi kanunlarında tıp ve ticaret yasalarla düzenlenmişti. Cerrahi dönemine göre oldukça gelişmişti. Yapılan işlemlerin belirli bir ücreti vardı ve hekim hataları göze-göz, dişe-diş kanunuyla cezalandırılıyordu.

Ambroise Paré (1510–1590), modern askeri cerrahinin babası olarak kabul edilir.

Yunan ve Roma Dönemi

Bu dönemde cerrahi uzmanlık dalı olmuştu. Yunan cerrahlara, Asklpieia adı verilmiş yarı resmi okullarda eğitim verilmekteydi. Bu eğitimler, yüzyıllar sonra süregelen modern eğitimin bir başlangıcıydı. M.ö. 460-370 yılları arasında yaşamış olan Hipokrat, İlkçağ'ın en büyük hekim ve cerrahıdır. "Cerrahi üzerine" adlı eserinde cerrahın özellikleri, ne bilmesi gerektiği ve tedavi basamakları hakkında geniş bilgi vermektedir. Eserlerinde kırıklar, yaralar, ülser ve hemoroid ameliyatlarından söz etmiştir.

Aristo'ya göre dolaşımın merkezi ayarlayıcısı kalpdi. Kan ise damarlardan geçerek vücudu besleyen bir sıvıydı. Arterlerin insanın ölümünden sonra içi boş olduğundan bu dönemde, arterlerin hava taşıdığına inanılmıştır. İskenderiye okulunun cesaretiyle bilinen doktoru Praksagoras bağırsak tıkanıklığında karnın açılmasını, tıkanan kısmın çıkarılması ve sonrasında dikilmesini öneriyordu (M.ö. 300). Onun öğrencisi olan Herofilus zamanında insan anatomisi konusunda büyük ilerleme görülmüştü. Kalp kapakları, beyin kısımları ve duodenum tanımlanmış, sinirlerin gerçek işlevi anlaşılmış ve motor ile duyu sinirleri ayrılmıştı. M.s. 130'da Bergama'da doğmuş olan Galen daha önceleri bilindiğinin aksine arterlerde havanın değil kanın taşındığını deneylerle gösterdi. Ayrıca bu dönemde cerrahi tıptan ayrıldı ve 2 ayrı dal olarak gelişimlerine devam ettiler.

Ortaçağ Avrupası

Hieronymus Fabricius, Operationes chirurgicae, 1685

Bu dönemde Avrupa kilisenin tesirinde karanlık bir dönem yaşamaktaydı. Önceleri cerrahi aşağılanan bir dal olmasına karşın, barutun bulunmasıyla 14. yüzyıl başlarında gelen savaşlarla cerrahide önemin artmasına sebebiyet verdi. Ambroise Paré modern cerrahide önemli bir yere gelmişti. 14. yüzyılda berberler ile cerrahlar loncası birleşip, aralarında anlaştılar. Bu anlaşmalar arasında berber, sadece diş hekimliği konusunda sınırlı kalıp cerrahlık yapmayacak, cerrah ise berberlik ile ilgili işlere karışmayacaktı.[3]

Cerrahi branşları

Pek çok farklı cerrahi branşı bulunmaktadır. Bunlar:

Ayrıca bakınız

Kaynakça

  1. ^ "Cerrahi nedir". 7 Eylül 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Eylül 2014. 
  2. ^ "Meb, Cerrahi modülü (s. 5)" (PDF). 2 Mart 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 2 Mart 2014. 
  3. ^ a b "Ozelbodrumhastanesi.com Cerrahini tarihçesi" (PDF). ozelbodrumhastanesi. 8 Eylül 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 8 Eylül 2014. 
  4. ^ "Cerrahinin tarhiçesi". 8 Eylül 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Eylül 2014. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Tıp</span> hastalıkların teşhisi, tedavisi ve önlenmesi için çalışma alanı

Tıp, bir hastaya bakma, teşhis, prognoz, önleme, tedavi, yaralanma veya hastalıklarının palyasyonunu yönetme ve sağlığını geliştirme bilimi ve uygulamasıdır. Tıp, hastalıkların önlenmesi ve tedavisi yoluyla sağlığı korumak ve iyileştirmek için geliştirilen çeşitli sağlık uygulamalarını kapsar. Çağdaş tıp, yaralanma ve hastalıkları teşhis etmek, tedavi etmek ve önlemek için biyomedikal bilimleri, biyomedikal araştırmaları, genetiği ve tıbbi teknolojiyi, tipik olarak farmasötikler veya cerrahi yoluyla, ancak aynı zamanda psikoterapi, harici ateller ve traksiyon, tıbbi cihazlar, biyolojikler ve iyonlaştırıcı radyasyon gibi çeşitli tedaviler yoluyla uygular.

Plastik cerrahi veya tam adıyla plastik, rekonstrüktif ve estetik cerrahi, vücut üzerindeki çeşitli yapıların yeniden yapılması, şekillendirilmesi, ciddi doku kayıplarının giderilmesini ve her türlü estetik girişimi kapsayan cerrahi bir disiplindir. Pediatrik plastik cerrahi türü de vardır. Kozmetik, estetik tıp, estetik cerrahi plastik cerrahinin en bilinen kısımlarıdır. Bilinenin aksine plastik cerrahi alanının büyük kısmını estetik cerrahi dışında rekonstüktif cerrahi, kraniyofasiyal cerrahi, el cerrahisi, el nakli, mikrocerrahi ve yanık tedavisi oluşturmaktadır. Rekonstrüktif ve estetik cerrahi olmak üzere iki ana kategoriye ayrılmıştır.

Beyin ve sinir cerrahisi, nörocerrahi ya da nöroşirürji merkezi ve periferik sinir sistemi bozukluklarının mekanik müdahale yoluyla tedavisini yapan bir cerrahi uzmanlık dalıdır. Bu dalda uzmanlık alan tıp doktorlarına nörocerrah ya da nöroşirürjiyen denmektedir. Bu uzmanlık eğitiminin sonrasında daha üst ihtisas dalları olarak spinal, fonksiyonel, tümör, vasküler, pediatrik nöroşirürji gibi dalları da vardır.

<span class="mw-page-title-main">Hastane</span> sağlık kurumu

Hastane ya da sayrılarevi, hasta ve yaralılara acil sağlık hizmetlerini ayakta veya yatarak veren tıp merkezi ve sağlık kurumu. Devlet hastaneleri, özel sağlık kuruluşları, vakıf hastaneleri ve üniversite hastaneleri gibi çok çeşitli sağlık kuruluşu işletme türleri vardır. Uzman sağlık bilimi ve yardımcı sağlık personeli ve tıbbi ekipman ile hasta tedavisi sağlar.

Çene Cerrahı, Türkiye 'de Diş hekimliği Fakültesinden Diş Hekimi olarak mezun olduktan sonra, Ağız, Diş, Çene Hastalıkları ve Cerrahisi Anabilim dalında uzmanlık eğitimi alarak uzman sıfatını kazanan kişilerdir. Çene cerrahları, Ağız boşluğu, dişler, çene kemikleri ve yüzdeki komşu dokularının cerrahi işlemlerini gerçekleştiriler. Bu cerrahi müdahalelerin başlıcaları; tümör ve kist ameliyatları, çene kırıkları, diş çekimi, gömülü ve zorlu diş çekimleri, endodontik cerrahi, ekstraoral-intraoralapse drenajı, ortodontik ameliyatlar, rekonstrüktif çene-yüz cerrahisi, implant cerrahisi, TME hastalıkları tedavisi ve cerrahisi, Ağız hastalıkları teşhis ve tedavileri, Laser cerrahisi.

<span class="mw-page-title-main">Rinoplasti</span> burna kalıcı şekil verme, estetik olarak burun şeklini değiştirme operasyonu

Rinoplasti, yaygın plastik cerrahi türüdür. Burnu yeniden şekillendirme; yapılandırma ameliyatıdır. Amaç burnu fonksiyonel ve estetik açıdan daha iyi hale getirmektir. Tıp dilinde rinoplasti estetik burun ameliyatı anlamına gelir. Burun iskeleti ve yumuşak dokularının yeniden şekillenerek yüze göre uyumlu ve orantılı bir hale getirilmesi ameliyatıdır. Özellikle kişinin yüzüne göre planlanması gereken ve kemik, kıkırdak, yumuşak dokular ve cilde şekil verilen bir ameliyattır. Son yıllarda aşırı kıkırdak ve kemik çıkarımı yapılan eski yöntemler bırakılmış ve "yapısal rinoplasti" konsepti hakim olmuştur. Burun estetiği ile burun cerrahisi konusunda eğitim alan kulak burun boğaz uzmanları ve plastik cerrahlar ilgilenmektedir. Ameliyatın hem estetik hem de burun içi septumunun düzeltilmesini de içeren şekline septoplasti veya septorinoplasti denir. Ameliyatsız rinoplasti, alarplasti, rinektomi, frontal sinüs trefinasyonu, antral lavaj da burun estetiği ameliyatlarına aittir.

Orhan Bumin,, kalp ve göğüs cerrahisinde birçok yeni tekniği Türkiye'de ilk uygulayan hekimdir.
1941'de İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi'ni askeri hekim olarak bitirdi. Ertesi yıl Gülhane Askeri Tıp Akademisi'nin II. Hariciye Kürsüsü'nde asistan oldu. 1947'de genel cerrahi uzmanı olarak toraks cerrahisi eğitimi için Milli Savunma Bakanlığı tarafından ABD'ye gönderildi. Orada çeşitli hastanelerde çalışarak deneyimini artırdı ve 1950'de Türkiye'ye döndü. 1953'te I. Hariciye Kliniği bünyesinde Bumin'in direktörlüğünde Göğüs Cerrahisi bölümü kurulmuştur. 1958'de Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne doçent olarak geçti. 1961'de profesörlüğe yükseltildi. 1980'lerin başında emekli oluncaya değin bu görevini sürdürdü.
Bumin, akciğer loplarının çıkarılması (pnömektomi), daralmış kalp kapakçıklarının kesilerek açılması, yemek borusunun bir bölümünün ameliyatla alınması ve organın çalışmasını engelleyecek derecede kalınlaşan akciğer zarının soyulması gibi ameliyatlarla, Türkiye'de kalp ve göğüs cerrahisinde yeni tekniklerin ilk uygulayıcısı olmuştur. Akciğer zarının soyulması sırasında, solunum yolu tıkanmalarını önlemek için soluk borusundan tüp sokarak bayıltma tekniğinin de öncüsüdür.
Mide bağırsak cerrahisinde de uyguladığı yeni bir ameliyat yöntemine tıp literatüründe "Bumin" adı verildi. Başlıca yapıtları Akciğer Vereminin Cerrahi Tedavisi (1954), Mitral Darlığının Cerrahi Tedavisi ve Komissürotomi (1955), Sindirim Sistemi Cerrahisi (1961) ve Cerrahide Muayene Usulleri ve Hastalıklardaki Bulgular (1976).

Tıp, Türkiye'de üç ana akademik bölüm altında gruplandırılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Hacettepe Üniversitesi Kastamonu Tıp Fakültesi</span>

Hacettepe Üniversitesi Kastamonu Tıp Fakültesi Hacettepe Üniversitesi'nin 13 fakültesinden biri olarak 2007 yılında Kastamonu'da kurulmuştur. Hacettepe Üniversitesi Kastamonu Tıp Fakültesi'ne 2007-2008 öğretim yılında biri okul birincisi kontenjanından olmak üzere 21 öğrenci alınarak öğrenime başlanmıştır. Hacettepe Üniversitesi Kastamonu Tıp Fakültesi'nde öğrenim hakkı kazanan öğrenciler 361.730 taban puanla kontenjanlara yerleşmişlerdir. ÖSS taban puanlarına göre Hacettepe Üniversitesi Kastamonu Tıp Fakültesi Türkiye genelinde 72 tıp fakültesi arasında 6. sırada yer almıştır.

<span class="mw-page-title-main">TOBB ETÜ Hastanesi</span>

TOBB ETÜ Hastanesi, TOBB ETÜ Sağlık ve Eğitim Kurumları A.Ş.'ye ait olan ve Ankara'nın Çankaya ilçesine bağlı Söğütözü semtinde bulunan özel hastane.

<span class="mw-page-title-main">Berlin Alman Kalp Merkezi</span>

Berlin Alman Kalp Merkezi, Berlin'de kâr amacı gütmeyen bir kamu vakfı olarak kurulmuş olan, bir tıp ve araştırma merkezidir. Merkez kardiyovasküler hastalıkların tedavisinin yanı sıra, kalp ve akciğer transplantasyonu alanında da uzmanlaşmıştır.

Ankara Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi; Ankara'nın Çankaya ilçesinde bulunan bir eğitim ve araştırma hastanesiydi. 2019 yılında, tüm personel ve tıbbi ekipmanlarıyla birlikte Ankara Bilkent Şehir Hastanesi'ne taşınarak kapatılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Fakoemülsifikasyon</span>

Fakoemülsifikasyon veya fako, gözün iç lensinin ultrasonik bir el aygıtı ile emülsiyon haline getirildiği ve gözden aspire edildiği (emildiği) modern bir katarakt cerrahisidir. Emilen sıvılar, ön kamarayı korumak için dengeli tuz çözeltisi ile sulanarak (irrigasyonla) değiştirilir.

Ortognatik cerrahi; Düzeltici çene cerrahisi veya basitçe çene cerrahisi olarak da bilinen, çene ve alt yüzün yapı, büyüme, uyku apnesi dahil hava yolu sorunları, TME bozuklukları, özellikle iskelet uyumsuzluklarından kaynaklanan maloklüzyon sorunları, diğer ortodontik diş ısırıklarından kaynaklanan durumlarını düzeltmek, diş telleri ile kolayca tedavi edilemeyen problemlerin yanı sıra, düzeltmenin yüz estetiğini ve benlik saygısını iyileştirmek için düşünülebileceği çok çeşitli yüz dengesizlikleri, uyumsuzluklar, asimetriler ve yanlış orantıları düzeltmek tasarlanan cerrahidir.

<span class="mw-page-title-main">Bogomolets Ulusal Tıp Üniversitesi</span>

Bogomolets Ulusal Tıp Üniversitesi,

Çocuk cerrahisi veya Pediatrik cerrahi; fetüslerin, bebeklerin, çocukların, ergenlerin ve genç yetişkinlerin cerrahi hastalıkları ile ilgilenen bir cerrahi alt uzmanlık alanıdır.

Uzman hekim; herhangi bir tıp dalında normal tıp eğitiminin üzerine eğitim görme ve bu daldaki sınavları tamamlayanlara verilen ünvandır. Aynı şekilde diş hekimliğinde de uzman diş hekimi kavramı mevcuttur.

Hacettepe Erişkin Hastanesi; Hacettepe Üniversitesi Hastaneleri bünyesinde Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne bağlı olarak hizmet veren bir üniversite hastanesidir. Bünyesinde hizmet veren yaklaşık 800 hekim ve 730 yatak kapasitesi ile Ankara'daki en büyük sağlık kuruluşlarından biridir. Ayda ortalama 60.000 hastanın başvurduğu hastanede dünya standartlarına uygun olarak kalp, karaciğer ve böbrek nakli yapılmaktadır.

Hacettepe İhsan Doğramacı Çocuk Hastanesi; Hacettepe Üniversitesi Hastaneleri bünyesinde Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne bağlı olarak hizmet veren bir üniversite hastanesidir.

<span class="mw-page-title-main">Veteriner cerrahi</span>

Veteriner cerrahisi, hayvanlar üzerinde veteriner hekimler tarafından gerçekleştirilen cerrahidir ve prosedürler üç geniş kategoriye ayrılır: ortopedi, yumuşak doku cerrahisi ve beyin cerrahisi. Eklem replasmanı, kırık onarımı, kraniyal çapraz bağ eksikliğinin stabilizasyonu, onkolojik (kanser) cerrahi, fıtık disk tedavisi, komplike gastrointestinal veya ürogenital prosedürler, böbrek nakli, deri greftleri gibi ileri cerrahi prosedürler veteriner hekimler tarafından gerçekleştirilir. Çoğu genel uygulama veteriner hekimleri, kısırlaştırma ve küçük kitle eksizyonları gibi rutin ameliyatları gerçekleştirebilir.