İçeriğe atla

Camiel Eurlings

Camiel Eurlings
Camiel Eurlings
AB - Rusya İşbirliği Komitesi başkanı
Avrupa Parlamentosu Türkiye raportörü
Görevde
Makama geliş
27 Eylül 2006
Kişisel bilgiler
Doğum 16 Eylül 1973 (51 yaşında)
Valkenburg - Houthem, Hollanda
Partisi Christian Democratic Appeal
Bitirdiği okul Eindhoven Teknik Üniversitesi, Sint-Maartenscollege
Mesleği Demokrat
Dini Katolik, Hristiyan

Camiel Eurlings, 16 Eylül 1973 Valkenburg - Houthem doğumlu Avrupa Parlamentosu üyesi, Hristiyan demokrat, Hollandalı politikacı. AB - Rusya İşbirliği Komitesi başkanı, aynı zamanda Türkiye'nin Avrupa Birliği sürecinde Avrupa Parlamentosu Türkiye raportörüdür.

Türkiye Raporu

Hollandalı Hristiyan demokrat üye Camiel Eurlings tarafından kaleme alınan Türkiye raporu Avrupa Parlamentosu Genel Kurulunda 27 Eylül 2006'da onaylanmıştır.

Raporda, Türkiye'nin Avrupa Birliği sürecinde Türkiye'den ifade özgürlüğünü kısıtlayan yasaları kaldırıp reformları sürdürmesi, Kıbrıs'a limanlarını açması ve Ermenistan ile ilişkilerini geliştirmesi gibi çağrılar yapılmıştır.

Eylül ayı başında, Dışişleri Komisyonu tarafından görüşülen rapora genel kurulda 80 kadar değişiklik önergesi verilmiştir.

Dışişleri Komisyonu'nun rapora eklediği; Türkiye'nin üye olmadan önce Ermeni soykırımını tanıması talebi, genel kurulda rapordan çıkarılmıştır.

sosyalist, liberal ve Yeşil parlamenterlerin bu konuda verdikleri değişiklik önergesi, 282'ye karşı 320 "evet" oyuyla kabul edilmiştir.

Bununla birlikte nihai raporda, Ermenistan ile diplomatik ilişki başlatılmasında Türkiye'nin ön koşulsuz olarak adım atması ve sınır kapısını bir an önce açması istenmiştir.

Ayrıca, "Önceki parlamento kararlarında da ifade edildiği gibi Parlamento, Türkiye'nin Ermeni soykırımını tanıması çağrısını yineler." denmiştir.

Dışişleri Komisyonu'nda rapora giren Süryani ve Pontuslu Rumlara soykırımın da tanınması şeklindeki talep de rapordan çıkarılmış, bunun yerine Ermenilerle ilişkilerin geliştirilmesi istenen bölümde aynı tutumun Pontuslu Rumlar ve Süryaniler gibi diğer azınlıklara da uygulanması istenmiştir.

Eurlings tarafından hazırlanan ve bağlayıcı özelliği olmayan tavsiye niteliğindeki rapor, Türkiye'ye reform sürecini hızlandırma çağrısında bulunmuştur.

Bu bağlamda öne çıkarılan alanlar, ifade özgürlüğü, dini haklar ve azınlık hakları, sivil-asker ilişkileri, kadın hakları, sendikalar, kültürel haklar, yargının bağımsızlığı ve reformların uygulanması olmuştur.

Hükûmetin hazırladığı dokuzuncu reform paketinin memnuniyetle karşılandığı ifade edilen raporda, yeni terörle mücadele yasasının temel hak ve özgürlükleri kısıtlayıcı unsurlar içermemesi talep eidlmiştir.

Türkiye'nin limanlarını Rum gemilerine açması da talep edilen raporda, "Kıbrıs dahil tüm AB üyelerinin tanınması, müzakere sürecinin zorunlu parçasıdır." denilmiştir.

Taslak raporda, PKK sert bir dille kınanırken, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın geçen yıl yaptığı "cesaretlendirici açıklamanın ardından Türk hükümetinin Kürt sorununa demokratik çözüm araması" çağrısına yer veriliyor.

Raporun "İnsan Hakları ve Azınlıkların Korunması" başlığı altında, AP'nin son raporundan bu yana dini özgürlükler bağlamında ilerleme sağlanmamış olmasından "esef duyulduğu" belirtilirken, Türkiye'ye dini azınlıkların ruhbanlarını eğitmede ve mülk edinmede karşılaştıkları sorunları ortadan kaldırması çağrısı yapılmıştır.

Raporda, Alevilerin tanınması ve korunması istenirken, cem evlerinin de dini merkezler olarak tescil edilmesi, dini eğitimin gönüllülük esasına göre düzenlenmesi ve sadece Sünni inancını yansıtmaması gibi talepler yer almaktadır.[1]

  1. ^ "Arşivlenmiş kopya". 10 Aralık 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Ocak 2007. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Avrupa Birliği'nin genişlemesi</span> Avrupa Birliğine zaman içinde olan değişimleri ele alan madde.

Avrupa Birliği'nin genişlemesi, Avrupa Birliği'nin yeni üye devletleri kabul etme sürecidir. Bu süreç ilke defa altı ülkenin Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu adı altında 1952'de başladı. Genişleme sürecinde AB, 2007'de Bulgaristan ve Romanya'nın da katılımı ile 27 ülkeye çıktı. 1 Temmuz 2013'te Hırvatistan birliğin 28. üyesi olmuştur. 2020'de Birleşik Krallık'ın birlikten ayrılmasıyla üye sayısı tekrar 27'ye düşmüştür.

Vicdani ret, bir bireyin politik görüşleri, ahlaki değerleri veya dinsel inançları doğrultusunda zorunlu askerliği reddetmesidir. Vicdani retçiler kendilerini antimilitarist ya da pasifist olarak tanımlayabilmektedirler.

<span class="mw-page-title-main">Baskın Oran</span>

Baskın Oran, Türk siyasetçi ve Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü öğretim üyesi.

<span class="mw-page-title-main">Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin dış ilişkileri</span>

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC), sadece Türkiye tarafından tanınmakta, diğer ülkeler ve Birleşmiş Milletler (BM) tarafından tanınmamaktadır. Ülke, hukuken Kıbrıs Cumhuriyeti'ne bağlıdır. Birçok devlet ve uluslararası kuruluş, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni de facto (fiili) devlet olarak tanımlamaktadır. Buna karşılık, uluslararası camianın Kıbrıslı Türklere karşı tutumu 2004'teki Annan Planı oylaması sonucu sempatiye dönüşmüştür. Bu sayede, KKTC devleti/kurumları bazı uluslararası politik, sportif, bilimsel, turistik ve kültürel örgütlere üye olmuşlardır.

[ ' 1959 ' ] Türkiye, Avrupa Ekonomik Topluluğu'na (AET) ortaklık için başvurdu.

<span class="mw-page-title-main">İfade özgürlüğü</span> kişinin görüş ve fikirlerini iletme hakkı

İfade hürriyeti, ifade özgürlüğü, Birleşmiş Milletler tarafından İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'nde ilan edilen, birçok ülke tarafından kabul edilen, bireylerin veya toplulukların fikir ve görüşlerini sansür, yasal yaptırım veya tehdit korkusu olmaksızın ifade etme hakkıdır. Birçok devlet ifade özgürlüğünü anayasal koruma altına almıştır. Konuşma özgürlüğü ve ifade özgürlüğü siyasal bağlamda dönüşümlü olarak kullanılan terimler olsa da, ifade özgürlüğünün hukuki anlamı, iletişim araçları arasında fark gözetmeksizin bilgi ve fikirlerin aranması, erişilmesi ve yayılmasına yarayan her tür faaliyeti kapsar.

<span class="mw-page-title-main">Türkiye'nin Avrupa Birliği üyelik süreci</span> Türkiyenin Avrupa Birliğine devam eden katılım süreci

Türkiye, 14 Nisan 1987 tarihinde AB'nin öncülü olan Avrupa Ekonomik Topluluğuna (AET) tam üye olmak için yaptığı başvurunun ardından Avrupa Birliği'ne (AB) üye ülke olarak katılımını müzakere etmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Fransa-Türkiye ilişkileri</span>

Fransa-Türkiye ilişkileri, Fransa Cumhuriyeti ile Türkiye Cumhuriyeti'nin süregelen uluslararası politikaları içerir.

<span class="mw-page-title-main">Bulgaristan-Türkiye ilişkileri</span>

Bulgaristan-Türkiye ilişkileri, Türkiye ile Bulgaristan'ın sürdürdüğü uluslararası politikaları içerir.

<span class="mw-page-title-main">Amsterdam Antlaşması</span>

Amsterdam Antlaşması, 2 Ekim 1997 tarihinde Avrupa Birliği üyesi ülkelerce imzalanmış ve 1992 yılında imzalanan Maastricht Antlaşması'nın koşullarında köklü değişikler yapmıştır. Antlaşma 1 Mayıs 1999 tarihinde yürürlüğe girmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Türkiye'de insan hakları</span> Türkiyede yaşam hakkı, işkence, ifade özgürlüğü, dini özgürlükler, örgütlenme özgürlüğü ve benzeri konular

Türkiye'de insan hakları, çeşitli uluslararası hukuk anlaşmaları ile koruma altına alınmıştır. 1982 Anayasasının 90. maddesine göre uluslararası hukuk kurallarının iç hukuka karşı üstünlüğü kabul edilmiştir. Fakat yaşam hakkı, işkence, ifade özgürlüğü, dini özgürlükler, örgütlenme özgürlüğü gibi konularda sorunlar ve tartışmalar sürmektedir. Bu nedenle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinde yıllardır Rusya ile birlikte en çok sayıda davası görülen ülke konumundadır.

<span class="mw-page-title-main">Avrupa Birliği'nin gelecekteki genişlemesi</span>

Avrupa Birliği'nin gelecekteki genişlemesi, demokratik olan, serbest piyasaya sahip olan ve Avrupa Birliği hukukuna uygun seviyeye gelebilecek olan her Avrupa ülkesine açıktır. Geçmişteki genişleme Avrupa Birliği'ne üye ülke sayısını kurulduğundan beridir altıdan yirmi yediye çıkarmıştır.. Giriş kriterleri 1993'te kabul edilen Kopenhag Kriterleri ve Maastricht Anlaşması'nın 49. maddesinde belirtilir. Bir ülkenin Avrupalı olup olmadığı Avrupa Birliği kurumları tarafından yapılan siyasi değerlendirmeyle ortaya çıkar.

<span class="mw-page-title-main">Arnavutluk'un Avrupa Birliği üyelik süreci</span>

Arnavutluk'un Avrupa Birliği üyelik süreci, 28 Nisan 2009 tarihinde Avrupa Birliği'ne üye olmak için başvuruda bulunması ile resmen başlamıştır.

Türkiye'de vicdani ret, kanunlarda hak olarak tanınmadığı ve vicdani retçilerle ilgili özel bir düzenleme yapılmadığı için vicdani retçiler, diğer tüm askerlik çağına gelmiş erkek Türk vatandaşları ile aynı şekilde muamele görürler. Türkiye'de vicdani ret kararından sonra alınan cezaya rağmen askerlik görevi için çağrının ve silah altına alınma emrinin devam etmesi sebebiyle retçiler ya retlerinden vazgeçip askerlik görevini yerine getirmekteler ya da sivil itaatsizliğe devam etmekteler. Reddinde ısrar edenler ya firari olarak yaşamakta ya da silah altına alınmalarına rağmen verilen görevleri reddettikleri için askeri cezaevlerine atılmaktadırlar.

Soykırımların İnkârının Cezalandırılmasına İlişkin Yasa, Fransız Parlamentosu tarafından kabul edilen ancak Fransa Anayasa Konseyi tarafından "anayasaya aykırılık" gerekçesiyle iptal edilip yürürlüğe girmeyen yasa. Kısaca "inkâr yasası" olarak da anılan yasa, "Ermeni Soykırımı"nın varlığının inkâr edilmesi, aşağılanması ve önemsizleştirilmesi gibi davranışlarda bulunanların 1 yıl hapis ve/veya 45 bin avro para cezası ile mahkûm edilmesini öngörmüştür.

<span class="mw-page-title-main">Finlandiya-Türkiye ilişkileri</span> Finlandiya Cumhuriyeti ve Türkiye Cumhuriyeti arasındaki diplomatik ilişkiler

Finlandiya–Türkiye ilişkileri, Finlandiya ve Türkiye arasındaki dış ilişkileri kapsamaktadır.

Perinçek-İsviçre Davası, İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek ile İsviçre Federal Hükûmeti adına İsviçre arasında Ermeni Soykırımı'nın inkârı üzerine 2007-2015 yılları arasında süren yargı süreci. 15 Ekim 2015 tarihinde Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Büyük Dairesi tarafından açıklanan kesin karar ile Doğu Perinçek'in ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine hükmedildi ve İsviçre Devleti mahkûm edildi.

<span class="mw-page-title-main">Anayasal Demokrat Parti</span> Rus İmparatorluğunda liberal bir siyasi parti

Anayasal Demokrat Parti veya Kadetler, Rus İmparatorluğunda liberal bir siyasi partiydi. Parti üyelerine Kadetler denilirdi. Bu isim partinin Rusça isminin kısaltmasından ileri gelir; K-D harflerinden oluşan parti adının kısaltmasının Rusça okunmasıdır. Kadetler ismi, Rus İmparatorluğunda askeri okul öğrencilerine verilen kadet ismiyle karıştırılmamalıdır. Partinin teorik hattını Konstantin Kavelin'in eserleri çizmiştir. Tarihçi ve siyasetçi Pavel Milyukov partinin varlığı süresince tek lideri olmuştur. Kadetler özellikle teknokratlar ve sanayiciler tarafından destek görmüştür. Ekim Devriminden sonra yasa dışı ilan edilmiş ve kapatılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Avrupa Birliği-Türkiye ilişkileri</span> Avrupa Birliği ile Türkiye Cumhuriyeti arasındaki diplomatik ilişkiler

Avrupa Birliği-Türkiye ilişkileri, Avrupa Birliği kurulduktan bir yıl sonra, 1959'da Türkiye'nin başvurusu ile başlamıştır. Bu başvuru, Demokrat Parti lideri Adnan Menderes tarafından yapılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Ukrayna'nın Avrupa Birliği üyelik süreci</span>

28 Şubat 2022'de Rusya tarafından istila edildikten kısa bir süre sonra Ukrayna, Avrupa Birliği'ne (AB) üyelik başvurusunda bulundu. Ukrayna devlet başkanı Volodimir Zelenski, "yeni bir özel prosedür" kapsamında derhal kabul talebinde bulundu ve sekiz AB ülkesinin başkanları, katılım sürecinin hızlandırılması çağrısında bulundu. Avrupa Komisyonu başkanı Ursula von der Leyen, Ukrayna'nın katılımını desteklediğini ancak sürecin zaman alacağını belirtti. 1 Mart 2022'de Avrupa Parlamentosu, Ukrayna'nın resmi üyelik adayı olmasını tavsiye etti. 10 Mart 2022'de Avrupa Birliği Bakanlar Konseyi, Avrupa Komisyonu'ndan başvuruyla ilgili görüşünü istedi. 8 Nisan 2022'de von der Leyen, Zelenskyy'ye bir anket sundu, Ukrayna bu anketi 17 Nisan'da yanıtladı.