İçeriğe atla

CHOP

Kontrol Edilmiş

CHOP, yaygın olarak kullanılan bir kemoterapi rejimidir. Bu terim, dört farklı ilacın baş harflerinden oluşur: Cyclophosphamide (C), Hydroxydaunorubicin (H) (doksorubisin olarak da bilinir), Oncovin (O) (vinkristin olarak da bilinir) ve Prednizon (P). Bu ilaç kombinasyonu, özellikle lenfoma türlerinden biri olan non-Hodgkin lenfoma (NHL) tedavisinde sıklıkla kullanılır.

Kullanım Alanları

CHOP, non-Hodgkin lenfoma tedavisinde kullanılır, ancak diğer lenfoma türlerinde ve bazı lösemi vakalarında da uygulanabilir. Özellikle difüz büyük B hücreli lenfoma gibi hızlı büyüyen lenfoma türlerinde yaygın olarak tercih edilir.

Tedavi rejimi, genellikle her üç haftada bir uygulanır ve toplamda 6 ila 8 kür arasında değişen tedavi döngülerini içerir.

Yan Etkileri

CHOP tedavisi güçlü bir kemoterapi rejimi olduğundan, hastalar çeşitli yan etkilerle karşılaşabilirler. Bu yan etkiler arasında şunlar yer alır:

  • Enfeksiyon
  • Anemi
  • Bulantı ve Kusma
  • Kabızlık
  • Anoreksi veya İştah Kaybı
  • Nöropati
  • Alopesi (Saç Dökülmesi)
  • Ağız Yaraları

Tedavi Protokolü

CHOP tedavisi hastanın "genel durumu, yaş, hastalığın evresine göre" doktor tarafından kişiye özel olarak planlanır. Tedavi hedeflenen kürden oluşur; her kür 21 gün sürer. Bu süre boyunca hastaya belirli bir sırayla ilaçlar verilir.

Her kür arasında, hastaya ilaçların yan etkilerinden kurtulması ve vücudunun toparlanması için bir dinlenme dönemi verilir. Bu dinlenme süresi genellikle 14 ila 21 gün arasındadır.[1]

Kaynaklar

  1. ^ "CHOP Tedavisi" (PDF). Hematoloji Uzmanlık Derneği. 9 Ağustos 2024. 18 Ekim 2011 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Ağustos 2024. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Radyoterapi</span> Genellikle kanseri tedavi etmek için iyonlaştırıcı radyasyon kullanan terapi

Radyoterapi, iyonlaştırıcı ışın kullanarak kanser hastalığının tedavisidir. Hedef, tümör dokusunu komşu sağlıklı dokuları koruyarak yok edilmesidir. Bu konu ile ilgili anabilim dalına Radyasyon Onkolojisi adı verilir. İyonlaştırıcı ışınların biyolojik etkilerini Radyobiyoloji bilim dalı inceler. Radyoterapi kanser tedavisinde tek başına ya da cerrahi ve/veya kemoterapi ile birlikte kullanılabilir. Cerrahi tedavi ile benzer sonuçlar elde edilen hastalıklarda, organın koruyucu yaklaşım prensibi ile organ kaybı ve ilişkili fonksiyon kaybını önlediğinden tercih edilebilen tedavi yöntemidir.

Kemoterapi, "ilaçla (Sitotoksik) tedavi" anlamına gelmekle birlikte, daha çok kanser hücrelerini etkileyen kanser ilaçları kullanılarak yapılan tedavi için kullanılan terimdir. Bunun için kullanılan ilaçlara "antikanser" ilaçlar da denmektedir. Kemoterapi tedavisinde tek başına "antikanser" ilaçlar veya cerrahi ve radyoterapi ile birlikte uygulanabilir.

<span class="mw-page-title-main">Sitalopram</span> Seçici serotonin geri alım inhibitörü (SSRI) sınıfının antidepresanı

Sitalopram, Citalopram diye de geçebilir. Seçici serotonin gerialım inhibitörüdür (SSRI). Serotonine özgüllüğü en yüksek, en seçici moleküldür. Karaciğer sitokrom (CYP) enzim ailesiyle az etkileşir. Bu sayede ilaç etkileşimlerinden az etkilenir. Polifarmasiye uygundur. Özellikle geriyatrik popülasyonda daha çok tercih edilir.

<span class="mw-page-title-main">Ketoprofen</span> Ağrı kesici ve ateş düşürücü etkiye sahip bir ilaç etken maddesi

Ketoprofen, ağrı kesici ve ateş düşürücü etkiye sahip bir ilaç etken maddesidir. Non steroidal antiinflamatuar ilaçların propiyonik asitler sınıfındandır.

<span class="mw-page-title-main">Hastalığı modifiye eden antiromatizmal ilaç</span> birçok otoimmün hastalıkta hastalığın ilerlemesini yavaşlatmak için kullanılan ilaçlar

Hastalık modifiye eden antiromatizmal ilaç (DMARD) birçok otoimmün hastalıkta hastalığın ilerlemesini yavaşlatmak için kullanılan ilaçlardır. Bu ilaçlar ilk olarak romatoid artrit tedavisi için üretilmişlerdir ama birçok başka hastalıkta da kullanılmaya başlamışlardır, bu hastalıklar arasında Crohn hastalığı, sistemik lupus eritematozus, idyopatik trombositopenik purpura (ITP), myasthenia gravis sayılabilir.

Hodgkin hastalığı, Hodgkin lenfoma ya da Hoçkin lenfoma, lenf nodüllerinde tümöral büyüme biçiminde başlayarak gelişen hastalık. 1832'de Thomas Hodgkin tarafından tanımlandığı için onun adıyla anılır. Ayrıca lenfogranülamatoz; lenfadenom, malin granuloma gibi adlarla da tanımlanır. Nedeni bilinmemektedir. En sık genç erişkinlerde ve 55 yaş üzerinde görülür. Hodgkin lenfomada hastanın yaşı, cinsiyeti ve hastalığın evresi, tümör yükü, histopatolojik alt tipine bağlı olarak radyoterapi, kemoterapi ya da hematopoietik kök hücre nakli tedavi için uygulanabilir. Hodgkin lenfoma, bir lenf nodu grubundan diğerine sırayla yayılır ve sistemik belirtilerin gelişmesiyle hastalık ilerler. Hodgkin hücreleri mikroskopla incelendiğinde, histopatolojik bulgu olarak karakteristik çok çekirdekli Reed-Sternberg hücreleri görülür. Geçmişinde, Epstein-Barr virüsünün neden olduğu Enfeksiyöz Mononükleoz hastalığı bulunanların Hodgkin lenfomaya yakalanma riski artmıştır.

<span class="mw-page-title-main">İntravenöz tedavi</span> Damar içine verilen ilaç

İntravenöz tedavi veya Damar içi tedavi, herhangi bir sıvı, ilaç veya besin kaynağının doğrudan kişinin damarına uygulayan tıbbi bir tekniktir. Damar içi tedavi özellikle rehidrasyon veya bireyin akli denge kaybı gibi herhangi bir sebepten ötürü, ağızdan sıvı veya yiyecek alamaması durumunda sıkça kullanılan bir yöntemdir. Ayrıyeten elektrolit dengesizliğini düzeltmek veya ilaç, kan bağışı ve elektrolit gibi tedavileri uygulamak için de kullanılabilir.

<span class="mw-page-title-main">Kortikosteroid</span>

Kortikosteroid, böbrek üstü bezlerinde salgılanan bir steroid hormon türü ve bu hormonların sentetik analoglarına verilen addır. Glukokortikoid olan kortizon ile hidrokortizon kan şekeri seviyesi ve inflamasyon tepkisinde, mineralokortikoid olan aldosteron ise böbrek borucukları düzeyinde, su ve sodyumun geri emilimini ve potasyumun atılımını kolaylaştırarak su mineral dengesinde rol oynarlar.

Asiklovir veya Aciclovir ya da Acyclovir, ZMA olarak kısaltılır. Acycloguanosine molekülünün kimyasal ismidir. Zovirax®, Hernovir®, Aklovir®, Asiviral®, Virosil® ve Acyl® gibi ticari isimler altında pazarlanan bir guanozin analoğu antiviral ilaçtır. En yaygın olarak kullanılan antiviral ilaçlarlardan birisidir, öncelikle Herpes simpleks virüs enfeksiyonları tedavisinde kullanılır, bunlar arasında varisella (suçiçeği) ve herpes zoster (zona) tedavisi de yer alır.

Hodgkin dışı lenfoma (HDL) veya non-Hodgkin lenfoma (NHL), Hodgkin lenfomaları dışında her tür lenfomayı içeren çeşitli bir grup kan kanseridir. HDL türlerinin seyri yavaştan çok agresife kadar önemli ölçüde değişir.

<span class="mw-page-title-main">Akut lenfoblastik lösemi</span>

Akut lenfoblastik lösemi veya kısa ismi ile Akut lenfoid lösemi, halk arasında 'kan kanseri' olarak bilinen Lösemi'nin hızla gelişen (akut) en bilindik iki türünden biri. Tıpta kısa olarak 'ALL' olarak tanımlanır. Her lösemide olduğu gibi ALL'de de akyuvarlar'ın evriminin önceki aşaması olan Lenfoblast Kemik iliği'de çoğalır ve kana karışır ve bölünme amaçlı bu hücre bölünmüş akyuvar, alyuvar ve trombositleri yok eder ve kişide enfeksiyon, kanama ve halsizlik oluşur. ALL genelde 18 yaşından küçük çocuklarda görülse de büyüklerde görülebilir. Akut Lenfoblastik Lösemi'ye yakalanmış kişilerin ilk şikayetleri; halsizlik, baş dönmesi, kalp çarpıntısı, kolay kanama, ciltte morarmadır. ALL isminden de bilidiği üzere lenf bezlerini bozduğundan lenf bezlerinde şişme, bununla birlikte Karaciğer ve dalak'ta da şişmeler tanı koymak için birkaç şikayettir.

Duloksetin; majör depresif bozukluk, yaygın anksiyete bozukluğu, fibromiyalji ve nöropatik ağrıyı tedavi etmek için kullanılan bir ilaçtır. Ağız yoluyla alınır. Yaygın yan etkiler arasında ağız kuruluğu, mide bulantısı, yorgunluk hissi, baş dönmesi, ajitasyon, cinsel sorunlar ve terlemede artış bulunur. Şiddetli yan etkiler arasında intihar riski, serotonin sendromu, mani ve karaciğer sorunları sayılabilir. Kullanımı durdurulursa antidepresan yoksunluk sendromu ortaya çıkabilir. Hamileliğin ilerleyen dönemlerinde kullanımın bebeğe zarar verebileceğine dair endişeler vardır. Bir serotonin-norepinefrin geri alım inhibitörüdür.Nasıl çalıştığı tam olarak net değildir. Duloksetin, 2004 yılında Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa Birliği'nde tıbbi kullanım için onaylanmıştır. Jenerik bir ilaç olarak mevcuttur. 2017'de, on altı milyondan fazla reçeteyle Amerika Birleşik Devletleri'nde en sık reçete edilen 46. ilaç olmuştur.

Eskiden ametopterin olarak bilinen metotreksat (MTX), bir kemoterapi ajanı ve bağışıklık sistemi baskılayıcıdır. Kanser, otoimmün hastalıklar ve ektopik gebelik tedavisinde ve tıbbi düşüklerde kullanılır. Kullanıldığı kanser türleri arasında meme kanseri, lösemi, akciğer kanseri, lenfoma, gestasyonel trofoblastik hastalık ve osteosarkom bulunur. Kullanıldığı otoimmün hastalık türleri arasında sedef hastalığı, romatoid artrit ve Crohn hastalığı bulunur. Ağız yoluyla veya enjeksiyon yoluyla verilebilir.

Fludarabin bir pürin analoğu ve antineoplastik ajandır. Genellikle fludarabin fosfat olarak bilinen ve Fludara markası altında satılan 5-O-fosforile edilmiş formu olarak kullanılır. Lösemi ve lenfoma tedavisinde kullanılan kemoterapi ilacıdır. Bunlar arasında kronik lenfositik lösemi, Hodgkin olmayan lenfoma, akut miyeloid lösemi ve akut lenfositik lösemi bulunur. Damar içine enjeksiyon yoluyla veya ağız yoluyla verilir.

Prokarbazin, Hodgkin lenfoma ve beyin kanserlerinin tedavisinde kullanılan bir kemoterapi ilacıdır. Hodgkin hastalığı için sıklıkla klormetin, vinkristin ve prednizon ile birlikte kullanılırken, glioblastoma multiforme gibi beyin kanserleri için lomustin ve vinkristin ile birlikte kullanılır. Genellikle ağız yoluyla alınır.

Oksijen tedavisi, solunum yolu hastalıkları, karbonmonoksit zehirlenmesi, yara iyileşmesi, enfeksiyonlar, zehirli ısırıklar ve diğer durumlarda vücuda yeterli oksijen sağlamak için kullanılan bir tıbbi tedavidir. Oksijen tedavisi, hastanın burun, ağız veya maske yoluyla soluduğu havanın oksijen konsantrasyonunu artırarak veya basınçlı bir odada oksijen vererek uygulanabilir. Oksijen tedavisi, vücudun dokularına daha fazla oksijen ulaşmasını sağlayarak, hücrelerin yenilenmesini, enfeksiyonlarla savaşmasını, kan dolaşımını iyileştirmesini ve yaşlanma belirtilerini azaltmasını destekler.

<span class="mw-page-title-main">Dakarbazin</span> farmasötik ilaç

Dakarbazin, imidazol karboksamid olarak da bilinir ve DTIC-Dome markası altında satılır. Melanom ve Hodgkin lenfomasının tedavisinde kullanılan bir kemoterapi ilacıdır. Hodgkin lenfoma tedavisi için sıklıkla vinblastin, bleomisin ve doksorubisin ile birlikte kullanılır. İlacın uygulaması damara enjeksiyon yoluyla yapılır.

ABVD, Hodgkin lenfoma tedavisinde birinci basamakta kullanılan ve daha eski MOPP protokolünün yerini alan bir kemoterapi rejimidir. Aşağıdaki kemoterapi ilaçlarının eşzamanlı tedavisini içerir:

MOPP, Hodgkin lenfomasını tedavi etmek için kullanılan bir kombinasyon kemoterapi rejimidir. Bu kısaltma, rejimin bileşen ilaçlarından türetilmiştir:

BEACOPP, Hodgkin lenfomasının tedavisinde kullanılan bir kemoterapi rejimidir. Almanya Hodgkin Çalışma Grubu tarafından geliştirilmiştir ve evre II üzerinde olan veya erken evre olup risk faktörleri bulunan hastalar için uygulanmaktadır. Hastalar genellikle 21 günlük döngüler halinde tedavi görür, 15. ve 21. günler arasında ilaç verilmez. Daha yoğun bir rejim olarak 14 günlük döngüler de mevcuttur. Genellikle BEACOPP tedavi süreci dört, bazen altı ila sekiz döngüden veya ABVD ile kombinasyondan oluşur. Bazı ülkelerde BEACOPP hala deneysel bir tedavi olarak kabul edilse de, Almanya ve Avusturya gibi ülkelerde standart bir tedavi olarak uygulanmaktadır. Amerika Birleşik Devletleri'nde ise BEACOPP yerine genellikle ABVD tercih edilir. Bunun nedeni, BEACOPP'un ikincil neoplazilere yol açma potansiyeline sahip olduğuna dair endişelerdir. Ancak, GHSG HD14 çalışmasının nihai sonuçları, BEACOPP'un ABVD'ye kıyasla tedaviye bağlı ölüm veya ikincil kanserler açısından genel bir fark göstermediğini ortaya koymuştur.