İçeriğe atla

CD-RW

Philips marka yeniden yazılabilir bir CD

CD-RW, İngilizce Compact Disc Re-Writable kelimelerinin kısaltmasıdır. Tekrar yazılabilen CD demektir.[1]

İlk yazılabilir CD CD-Erasable (CD-E) (Silinebilir Yoğun Ağırşak) olarak tasarlandı ve yapılan değişikliklerden sonra 1997 yılında CD-RW ismini aldı. Herhangi bir CD, bilgileri üzerindeki polikarbon plastik yüzeye işlerken CD-RW üzerindeki iki farklı yüzeye: dielektirik yüzey ve faz değişim materyaline işler. Faz değişim materyali ise kimyada AgInSbTe (Silver-Indium-Antimony-Tellurium) olarak tanımlanan çok özel bir maddeden oluşur.CD yazıcısı, lazerin ısısıyla yansıma niteliğinde bir yansıma meydana getirir. Lazer, çukur (pit) oluşturarak, yansıyan ışığın daha fazla saçılmasını sağlar. Böylece karanlık alanlar oluşur. Bu sistemin geri dönüşü mümkündür.

Bir CD-RW kaydedicisi 700 MB (Megabyte) veriyi bir CD-RW'a yaklaşık olarak 1000 kez yazabilir. Teoride bir CD-RW 1000 defa silinebilir ve yeniden yazılabilir olsa da pratikte bu sayıya ulaşmak pek mümkün olamamaktadır. Bunun en önemli sebebi ise medyanın iyi korunmaması olmaktadır. CD-RW'lerin mutlaka bir CD kutusu içerisinde fiziki etkilerden ve parlak ışık kaynaklarından korunması önerilmektedir.

Kaynakça

  1. ^ "Instructional Technology - Illinois College". www2.ic.edu. 24 Mayıs 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Mayıs 2021. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Optik</span> fizik biliminin bir alt dalı

Optik, ışık hareketlerini, özelliklerini, ışığın diğer maddelerle etkileşimini inceleyen; fiziğin ışığın ölçümünü ve sınıflandırması ile uğraşan bir alt dalı. Optik, genellikle gözle görülebilen ışık dalgalarının ve gözle görülemeyen morötesi ve kızılötesi ışık dalgalarının hareketini inceler. Çünkü ışık bir elektromanyetik dalgadır ve diğer elektromanyetik dalga türleri ile benzer özellikler gösterir.

<span class="mw-page-title-main">DVD</span>

DVD, CD-ROM görünümünde elektronik kayıt ortamıdır. İngilizce Digital Versatile Disc sözcüklerinin akronimidir. CD'ye göre, çok daha yüksek kayıt kapasitesine sahiptir. DVD-Video, DVD-Audio, DVD-ROM, DVD-RAM, DVD-R ve DVD-RW gibi çeşitleri vardır. Gündelik yaşamda, teknik tanımı dikkate alınmadan ve sözcüğün açılımı düşünülmeden, yaygın olarak, DVD üzerine kaydedilmiş, film ya da video anlamında kullanılır.

<span class="mw-page-title-main">CD</span> sayısal optik veri saklama ortamı

Compact Disc ya da Yoğun Disk, Philips ve Sony ortaklığı ile geliştirilmiş sayısal optik veri saklama ortamıdır. 1982'de Sony şirketinde çalışan Norio Ogha tarafından icat edilmiş ve aynı yıl 1 Ekim 1982'de satışa çıkan ilk disk ve yürütücü sırasıyla Billy Joel'in 52nd Street'i ve Sony'nin CDP-101'i idi. CD'ler bu tarihten sonra ticari olarak günümüze kadar satılmaya devam edilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Fare (bilgisayar)</span> bilgisayar ekranında bir işaretçiyi hareket ettirmek için kullanılan elde tutulan cihaz

Fare,, genellikle avuç içinde tutulan, hareketleri bilgisayar ekranındaki imlecin hareketlerini kontrol eden, bilgi giriş aygıtıdır. Fare modeline göre üzerinde bir veya daha fazla sayıda tuş ve tekerlek bulunabilir. İlk bilgisayar faresi 1964 yılında Douglas Engelbart tarafından yapıldı. Fare el hareketlerini mekanik, LED'li optik, lazerli optik yöntemle algılayabilir. Fare elde ettiği bilgileri bilgisayara kablo, kızılötesi, radyo dalgalar veya Bluetooth ile aktarabilir.

<span class="mw-page-title-main">Lazer</span> ışığın uyarılmış radyasyon ile yükseltilmesini sağlayan bir optik düzenek

Lazer ışığın uyarılmış radyasyon ile yükseltilmesini sağlayan bir optik düzenektir. İsmini "Light Amplification by Stimulated Emission of Radiation" kelimelerinin baş harflerinden alır ve bu, "ışığın uyarılmış ışıma ile yükseltilmesi" anlamına gelir. İlk lazer, 1960 yılında Theodore Maiman tarafından Charles Townes ve Arthur L. Schawlow'un teorileri baz alınarak üretilmiştir. Lazerin ışıktan daha düşük mikrodalgafrekanslarında çalışan versiyonu olan "maser" ise Townes tarafından 1953 yılında bulunmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Optik disk sürücüsü</span> ışığa duyarlı veri depolama medyalarından veri okumak veya bu medyalara veri yazmak amacıyla kullanılan cihaz

Optik sürücü adı verilen aygıtlar, ışığa duyarlı veri depolama medyalarından veri okumak veya bu medyalara veri yazmak amacıyla kullanılırlar.

<span class="mw-page-title-main">EPROM</span>

Erasable Programmable Read Only Memory veya kısaca EPROM, güç kaynağı kapatılsa bile üzerindeki veriyi saklayabilen bir çeşit bilgisayar hafıza yongasıdır. Diğer bir deyişle bu veriler kalıcıdır. Bir kere programlandıktan sonra EPROM, sadece kuvvetli mor ötesi ışığa maruz kaldığında silinebilir.

<span class="mw-page-title-main">Optik disk</span>

Bilgisayarcılık, seslerin çoğaltılması ve video sektöründe optik disk düz, çembersel, genellikle polikarbonat bir disktir ve bunun üstündeki veriler depolanmış olarak çıkıntılar halinde içerisindeki düz bir yüzeyde bulunmaktadır. Bu verilere genellikle, disk üzerindeki özel bir maddenin bir lazer diyot vasıtasıyla ışıma yaptırılmasıyla erişilir. Çıkıntılar yansıyan lazer ışığının biçimini bozar.

Arabellek altaşımı, bilgi işlemde iki cihaz veya işlem ile haberleşmede kullanılan arabelleğe, verinin okuma hızından daha düşük bir hızla beslenmesi durumudur. Bu durum, arabellekten okuma yapan program veya cihazın arabellek tekrar doldurulurken işlemini durdurmasını gerektirir ve arabelleğe konulan verinin genellikle böyle işlem başlama ve durdurma erişimlerine uygun olmaması nedeniyle istenilmeyen ve bazen çok önemli yan etkilere neden olabilir.

Yansıma, homojen bir ortam içerisinde dalgaların yansıtıcı bir yüzeye çarparak yön ve doğrultu değiştirip geldiği ortama geri dönmesi olayına denir. Yansımanın genel örnekleri ışık, ses ve su dalgalarıdır. Düzlem aynalarda yansıma, saydam ortamda hareket eden ışığın herhangi bir yüzeye çarpıp geri dönmesi olayıdır. Yansıma olayında ışığın hızı, frekansı, rengi yani hiçbir özelliği değişmez. Sadece hareket yönü değişir.

HD DVD-RW HD DVD-R ile aynı kapasiteye sahip HD DVD'nin tekrar yazılabilir bir çeşididir. Tipik olarak tek katmanda 15 GB, çift katmanda ise 30 GB veri depolayabilir. Format Toshiba tarafından üretildi ve 2006'nın başlarında HD DVD Tanıtım Grupu tarafından kabul edildi.

<span class="mw-page-title-main">DVD-RW</span>

Bir DVD-RW disk tekrar yazılabilir bir optik diskdir ve depolama kapasitesi tipik 4,7 GB kapasiteye sahip bir DVD-R ile aynıdır. Format Pioneer tarafından Kasım 1999'da geliştirildi ve DVD Forum tarafından kabul gördü. DVD-RAM gibi değildir, bu DVD oynatıcılarının yaklaşık %75'i tarafından oynatılabilinir.

<span class="mw-page-title-main">DVD-R</span>

DVD-R bir kaydedilebilir DVD formatıdır. Her ne kadar orijinal standart kapasite olan 3.95 GB Pioneer tarafından geliştirilmiş olsa bile tipik bir DVD-R'nin depolama kapasitesi 4.71 GB dır. Her iki değer selefi (atası) olan CD-R'nin 700 MB olan kapasitesinden daha fazladır

DVD+R bir kez yazılabilen 4,7 GB depolama kapasitesine sahip olan 2295104 sektörlü optik disktir. DVD-R 'den biraz daha fazla kapasiteye sahiptir. 2002'nin ortalarında DVD+RW Anlaşması olarak bilinen şirketler topluluğu tarafından üretilmiştir. DVD Forum tarafından üretilen DVD-R formatıyla rekabet halindedir. Bu yüzden DVD Forum tarafından kabul tanınmadı. Dolayısıyla 25 Ocak 2008'e kadar DVD+R formatı resmî değildi.

<span class="mw-page-title-main">Gabriel Lippmann</span> Fransız-Lüksemburglu fizikçi ve mucit

Jonas Ferdinand Gabriel Lippmann, Fransız-Lüksemburglu fizikçi ve mucit. Nobel fizik ödülünü aldığı konu fotoğrafik olaylarda renklerin karışmasını engelleyen bir yöntem buldu.

<span class="mw-page-title-main">Dağınık yansıma</span>

Dağınık yansıma, gelen ışığın yüzeye geldiği açıyla yansıması yerine birçok açıyla yansıması durumudur. İdeal dağınık yansıma yüzeyinde, yüzeyi çevreyen yarım küre içerisinde her doğrultuda eşit aydınlanma şiddeti görülür.

<span class="mw-page-title-main">Newton halkaları</span>

Newton halkaları, ışığın iki yüzey, tipik olarak küresel bir yüzey ve bitişik dokunan düz bir yüzey, arasındaki yansımasıyla bir girişim deseninin oluşturulduğu bir olgudur. Bu konu hakkında ilk niceliksel incelemeleri yapan İngiliz fizikçi Isaac Newton tarafından 1666 yılında keşfedildi. Dışbükey bir cam parçası tümsek yüzü aşağıya gelecek şekilde düz bir cam üzerine yerleştirildiğinde, iki parça arasında bir hava katmanı oluşur. Bu hava katmanı ve tümsek merceğin değişen kalınlığı, merkezden itibaren yarımsal dalga boyu kaymalarına neden olur. Bu sisteme ışık gönderilirse merceğin değme noktası merkez olmak üzere eş merkezli çemberler oluşur. Oluşan bu konsantrik halkaların üst üste geldiği ve tepe noktalarının çakıştığı yerde ışık parlaklaşır; ancak tepe ve çukur noktalarının kesiştiği yerde ışık yok olur. Yansıyan ve kırılan ışıktan oluşan bu desenler birbirinin tamamlayıcısıdır. İşte oluşan bu girişim desenine Newton halkaları denir. İki halka arasındaki uzaklık λ, eğrilik yarıçapları R, N ise görünen parlak halka sayısıdır. Aşağıdaki formülle oluşan desenin incelemesi yapılabilir:

<span class="mw-page-title-main">Kırınım ağı</span>

Optikte kırınım ağı, ışığın kırınım yolu ile farklı yönlerdeki hüzmelere dağılmasını sağlayan periyodik bir optik alettir. Buz hüzmelerin yönü ağın periyoduna ve gelen ışığın dalga boyuna bağlıdır.

<span class="mw-page-title-main">Veri kayıt ortamı</span> bilginin kaydı için fiziksel depolama ortamı

Veri kayıt ortamı, verilerin üzerine kaydedilip saklandığı ortamların genel adı.

<span class="mw-page-title-main">Dijital ortam</span>

Dijital ortam, verilerin üzerine kaydedilip saklandığı ortamların genel adı.