İçeriğe atla

Buzul dalgası

Buzul dalgası, bir buzulun normalden 100 kat daha hızlı hareket ederek oldukça önemli oranda ilerlediği kısa süreli olaya verilen isimdir. Bu şekilde dalgalanan buzullar belirli bölgelerde toplanır. Özellikle Svalbard, Kanada Arktik Adaları ve Alaska'da buzul dalgaları ile hareket eden buzullara rastlanır. Buzul dalgaları düzenli ve periyodik aralarla oluşur ve iki buzul dalgası arasında geçen döneme sakin dönem denir. Bu dönemde buzulların hızları oldukça düşüktür ve hatta geri çekilmeler de olabilir.

Teori

Kritik kütle

Buzul dalgalarının oluşmasını açıklayan birçok teori oldu. Kabul edilmiş teorilerden biri olan ve 1969'da Meier&Post tarafından önerilen teoriye göre buzulun üst kısmında biriken kütlenin kritik düzeye gelmesi yani normal olarak biriken su miktarından fazla olması dalgayı başlatır. Bu da buzul alt bölgeden kayabilmesi için yüzme özelliğinin artmasıyla oluşur.

Biçim değiştiren yatak hipotezi

Ayrıca buzulların üzerinde bulundukları kayaların jeolojik özelliklerinin de dalgaların oluşumunda belirli bir rol oynadığı önerildi. Kaya tipi buzulun dengesini ve hareket hızını etkileyebilir. Buzul dalgasına uğrayan buzulların tortul kayaçlar üzerinde yer aldıkları düşünülmektedir. Bu da buzul dalgasına uğrayan buzulların neden bazı bölgelerde toplandıklarını açıklar.

Ayrıca bakınız

Kaynakça

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Elektromanyetik radyasyon</span>

Elektromanyetik radyasyon, elektromanyetik ışınım, elektromanyetik dalga ya da elektromıknatıssal ışın bir vakum veya maddede kendi kendine yayılan dalgalar formunu alan bir olgudur. Elektromanyetik dalgalar, yüklü bir parçacığın ivmeli hareketi sonucu oluşan, birbirine dik elektrik ve manyetik alan bileşeni bulunan ve bu iki alanın oluşturduğu düzleme dik doğrultuda yayılan, yayılmaları için ortam gerekmeyen, boşlukta c ile yayılan enine dalgalardır. Elektromanyetik dalgalar, frekansına göre değişik tiplerde sınıflandırılmıştır. Bu tipler sırasıyla :

<span class="mw-page-title-main">Moren</span>

Moren veya buzultaş, doğrudan doğruya buzulların ilerlemesi veya gerilemesi sırasında, buzulun taşıyarak oluşturduğu tabakalaşmamış depolara genel olarak verilen bir terimdir. Glasiyal koşullar ve süreçler ile taşınan ya da biriktirilmiş olan malzemenin her tanesine moren adı verilir.

<span class="mw-page-title-main">Rüzgâr</span> Yüksek basınç alanından Alçak basınç alanı arasındaki yatay yönlü hava hareketi

Rüzgâr ya da yel, hava veya diğer gazların gezegen yüzeyine göre doğal hareketidir. Rüzgârlar, onlarca dakika süren fırtına’lardan, kara yüzeylerinin ısınmasıyla oluşan ve birkaç saat süren yerel meltemlere, Dünyanın iklim bölgeleri arasındaki güneş enerjisinin soğurulma farkından kaynaklanan küresel rüzgârlara kadar çeşitli ölçeklerde oluşur. Büyük ölçekli atmosferik dolaşımın iki ana nedeni, ekvator ve kutuplar arasındaki farklı ısınma ve dünyanın dönüşüdür. Tropik ve subtropik bölgelerde, arazi ve yüksek platolar üzerindeki alçak ısıl dolaşımlar muson sirkülasyonlarını yönlendirir. Kıyı bölgelerinde deniz meltemi/kara meltemi döngüsü yerel rüzgârları belirler. Değişken arazi yapılı bölgelerde dağ ve vadi meltemleri hakimdir.

<span class="mw-page-title-main">Toros Dağları</span>

Toros Dağları ya da kısaca Toroslar, Türkiye'nin Akdeniz kıyılarına paralel olarak, Teke Yarımadası'ndan Suriye'ye, hatta iç kesimlere de uzayarak Irak sınırına varan, içinde birçok sıradağı da barındıran bir dağ zinciridir. Bu zincirin en yüksek noktası 3.767 metrelik Kızılkaya zirvesidir.

<span class="mw-page-title-main">Buzul</span> büyük kar ve buz kütlesi

Buzul, dağ zirvelerinde yaz kış erimeyen ve yer çekiminin etkisiyle yer değiştiren büyük kar ve buz kütlesidir. Eğimli arazilerde yıllar boyunca biriken kar kütlesinin önce buzkar, sonra da buza dönüşmesiyle oluşur. Buzullar okyanuslardan sonra dünya üzerindeki ikinci büyük su deposu ve en büyük tatlı su deposudur, tatlı suyun % 98,5'ini oluştururlar. Hemen hemen her kıtada buzullara rastlanır. Dünya'nın belirli bölgeleri, bütün yıl erimeyen ve "buzul" adını alan buzlarla kaplıdır. Bunlar kutup bölgeleriyle yüksek dağların tepeleridir. Buzul oluşabilecek bölgenin deniz yüzeyinden yüksekliği, enlemin artmasıyla azalır. Ekvator yakınlarında 0° enlem çevresinde buzullara rastlamak için Runewenzorilerin 4.400 m yüksekliğine çıkmak gerekirken, Alplerde (45°) 2500 m'ye, Norveç'te (60°) 1500 m'ye çıkmak yeterlidir. Kutupta buzullara deniz yüzeyinde rastlanır.

<span class="mw-page-title-main">Deniz seviyesi</span> Terim

Deniz seviyesi, atmosfer ile deniz yüzeyinin birleştiği yükseklik. Deniz seviyesi, Dünya'nın bir veya daha fazla su kütlesinin ortalama yüzey seviyesidir. Yeryüzündeki tüm yüksekliklerin ve denizaltındaki tüm derinliklerin tanımlanmasında kullanılan referans seviyedir. Deniz seviyeleri birçok faktörden etkilenebilir ve jeolojik zamanlar içerisinde büyük farklılıklar gösterdiği bilinmektedir. Dünya üzerindeki herhangi bir bölgenin deniz seviyesi; gel-git, atmosfer basıncı ve rüzgâr gibi nedenlerle kısa süreli değişiklikler gösterir. Kısa vadedeki değişimler ise Dünya'nın iklim değişikliklerine bağlıdır. Örneğin; 20. yüzyılda mevcut deniz seviyesindeki yükselmenin küresel ısınmadan kaynaklandığı varsayılmaktadır. Deniz seviyesinin ölçülmesi; devam eden iklim değişikliğine ilişkin ön görüler sunabilir. Bu değişimler nedeniyle deniz seviyesini, deniz yüzeyinin uzun vadedeki tüm hareketlerinin ortalaması alınarak hesaplanmış olan ortalama deniz seviyesi şeklinde tanımlamak daha doğru olur. Ortalama deniz seviyesi, uluslararası şekilde MSL kısaltması ile gösterilir. Türkçe yayınlarda zaman zaman ODS kısaltması kullanılır.

<span class="mw-page-title-main">Joseph Alois Schumpeter</span> Avusturyalı ekonomist (1883 – 1950)

Joseph Alois Schumpeter, Avusturyalı iktisatçı ve siyaset bilimcidir. Çalışmaları ile siyasi iktisada önemli katkılarda bulunmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Kumul</span>

Kumullar, rüzgâr tarafından uçurularak bir yerde yığılan ve toplanan kum yükseltileridir. Kumul oluşumu için, ortamda kum'un bulunması ve çevrede kapalı bir bitki örtüsünün olması gerekir. Bazı çöl kumulları kilometrelerce uzunlukta ve birkaç yüz metre yükseklikte olabilir. Gevşek yapılı kumullar sürekli yer değiştirir. Bazı çöllerde kumulların yer değiştirme hızları yılda 100 metreye kadar çıkar. Kumullar Dünya'da yoğunluklu olarak sıcak ekvator kuşağında bulunurlar ve Venüs'te Mars'ta ve Satürn'ün uydularından Titan'da farklı karışım ve yoğunlukta bulunabilirler.

<span class="mw-page-title-main">Vadi</span> coğrafyada tepeler arasındaki alçak alan

Vadi ya da koyak, akarsuyun içinde aktığı, kaynaktan ağıza doğru sürekli inişi bulunan ve birkaç kilometre ile binlerce kilometre arasında olabilen coğrafi alandır. Kısaca vadi, iki dağın arasında zamanla oluşan çukurluktur. Vadiler, akarsuların yaptığı aşınmayla yanlamasına, derinlemesine gelişir. Genellikle dağ ya da tepelerle çevrelenirler.

Yansıma, homojen bir ortam içerisinde dalgaların yansıtıcı bir yüzeye çarparak yön ve doğrultu değiştirip geldiği ortama geri dönmesi olayına denir. Yansımanın genel örnekleri ışık, ses ve su dalgalarıdır. Düzlem aynalarda yansıma, saydam ortamda hareket eden ışığın herhangi bir yüzeye çarpıp geri dönmesi olayıdır. Yansıma olayında ışığın hızı, frekansı, rengi yani hiçbir özelliği değişmez. Sadece hareket yönü değişir.

<span class="mw-page-title-main">Dalga (su)</span>

Dalga, deniz dalgaları çeşitli etkenler sonucu meydana gelir. Öncelikle rüzgâr, dalgaların oluşmasında başlıca bir faktördür. Rüzgârlar deniz yüzeyinde enerji ile bir itki meydana getirirler ve bunun sonucunda dalgalar oluşur. Ayrıca depremler sonucunda tsunami denen büyük dalgalar meydana gelebilir.

S dalgaları, tektonik tabakada enine hareket eden elastik dalga türüdür. 0.90 ve 5.6 km/s arası hızda hareket ederler ve P dalgalarından yavaşlardır. Artçı dalga olarak da tanımlanırlar.

<span class="mw-page-title-main">Büyük tasarım sarmal galaksi</span>

Büyük tasarım sarmal galaksi, daha karmaşık yapısal özelliklere sahip olan çoklu-kol ve topaklanmış sarmalların aksine iyi tanımlanmış belirgin kolları olan bir sarmal galaksi türüdür. Büyük tasarım galaksinin sarmal kolları, birçok radyan aracılığıyla galaksi etrafında net bir şekilde uzanır ve galaksi yarıçapının büyük bir bölümü üzerinde gözlenebilir. M81, M51 ve M74'ün de dahil olduğu sarmal galaksilerin, yaklaşık olarak yüzde onluk bir bölümü büyük tasarım sarmal olarak sınıflandırılır.

<span class="mw-page-title-main">Kıyı gerilemesi</span> suatlındaki deniz yatağının su seviyesinin üstüne çıkmasıyla yaşanan jeolojik süreç

Kıyı gerilemesi, suatlındaki deniz yatağının su seviyesinin üstüne çıkmasıyla yaşanan jeolojik süreçtir. Kıyı bölgelerinin morfolojik yapısı birçok doğal ve beşeri faktöre bağlı olarak değişebilmektedir. Yer sistemini oluşturan alt sistemler ve öğelerde oluşan değişimler kısa sürede kıyı bölgelerine de yansımaktadır. Özellikle kıyı çizgileri bu değişimlere karşı duyarlıdır. Kıyı bölgelerinin morfolojisinin gelişiminde esas olarak dalgaların aşındırma, taşıma ve biriktirme faaliyetleri etkili olmakla birlikte, aralarında karmaşık ilişkiler bulunan çok çeşitli etmen ve süreçlerin etkili olduğu görülür. Bu nedenle kıyılar ve onların morfolojisi yer sisteminde oluşan değişmelere karşı duyarlı alanlar olup bu değişimi yansıtırlar. Kıyı çizgisi oluşumunu kontrol eden belirli morfodinamik koşulların değişmesi ile çarpıcı bir hızla değişebilir. Bu değişmeler hem doğal, hem de insan faaliyetleri nedeniyle gerçekleşebilir.

<span class="mw-page-title-main">Kıyı coğrafyası</span>

Kıyı coğrafyası, kıyıların ve kıyıdaki yer şekillerinin oluşumu, oluşum koşulları ve dağılımı ile ilgilenen Fiziki coğrafya bilim dalıdır.

<span class="mw-page-title-main">Çeken akıntı</span> Kırılan dalgaların ters yönünde akan belirli bir su akımı türü

Rip akıntısı, olarak adlandırılan bir rip akımı, dalgaların kırıldığı plajların yakınında meydana gelebilen, kırılan dalgaların ters yönünde akan belirli bir su akımı türüdür.

<span class="mw-page-title-main">Soliton</span>

Matematikte ve fizikte, soliton sabit bir hızda yayılım gösterirken kendi şeklini koruyan ve kendi kendini güçlendiren tekil dalgalardır .Solitonlar, boşluktaki dağıtıcı ve doğrusal olmayan etkilerin birbirini iptal etmesiyle oluşmuştur. Solitonlar, fiziksel sistemleri tanımlamak için kullanılan doğrusal olmayan dağıtıcı kısmi ayrımsal eşitlilklerin yayılma sınıfının çözümleri olarak bulunmuuştur.

<span class="mw-page-title-main">Sonik patlama</span> ses hızı aşılması patlaması

Sonik patlama, bir nesne havada ses hızından daha hızlı hareket ettiğinde oluşan şok dalgalarıyla ilişkilendirilen sestir. Sonik patlamalar, insan kulağına bir patlama ya da gök gürlemesi gibi gelen, muazzam miktarlarda ses enerjisi üretir. Ateşlenen bir merminin patlama sesi veya bir kamçının sesi küçük sonik patlamalar olarak sayılabilir.

<span class="mw-page-title-main">Tropikal dalga</span> tropikal bölgelerde oluşan atmosferik bir olgu

Tropikal dalga ; Atlantik Okyanusu'nun içinde ve çevresinde, kuzeyden güneye doğru hareket eden nispeten alçak hava basıncına sahip uzun bir dönence olan bir tür atmosferik yataktır. Aynı zamanda tropikal dalga tropikal bölgelerde oluşan atmosferik bir olgudur. Yüksek hava basıncı alanları ile alçak hava basıncı alanları arasında hareket ederken yoğun yağış, fırtına ve kasırga oluşumuna neden olabilir.