İçeriğe atla

Buz tabakası

Vatnajökull, İzlanda

Buz tabakası, 50.000 km2den küçük buz kütlelerine denir. Daha büyük alanı kaplayan buz kütleleri buz örtüsü olarak nitelendirilir. Buz tabalakarı coğrafi unsurlarla sınırlı değildir (dağlar vb. sınırlayıcı unsurların üstünde oluşurlar). Öte yandan coğrafi unsurlarla sınırlanan benzer boyurraki buz kütlelerine buz alanı denir.

Buz tabakaları bulundukları alanın jeomorfolojisine büyük etki yaratırlar. Buzul erimeye başladığında buzulsal erozyon ve oyulma gözlemlenir.

Dünya üzerinde toplam yaklaşık 30 milyon km3 buz bulunur. Ortalama sıcaklığı -20 °C ve -30 °C arasındadır. Buz tabakasının çekirdeği -15 °C ve -20 °C arasında değişiklik gösterir.

Yüksek enlemlerde bulunan buz tabakaları Polar buz tabakaları olarak bilinir.

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Jüpiter</span> Güneş Sisteminde yer alan en büyük gezegen

Jüpiter, Güneş Sistemi'nin en büyük gezegenidir. Güneş'ten uzaklığa göre beşinci sırada yer alır. Adını Roma mitolojisindeki tanrıların en büyüğü olan Jüpiter'den alır. Büyük ölçüde hidrojen ve helyumdan oluşmakta ve gaz devi sınıfına girmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Atmosfer</span> Bir gök cismini çevreleyen gaz katmanları

Atmosfer, gaz yuvarı veya hava yuvarı herhangi bir gök cisminin etrafını saran ve gaz ile buhardan oluşan tabaka.

<span class="mw-page-title-main">Bulut</span> serbest bir hava kütlesinde toplanmış, gözle görülebilir su damlacıkları, buz kristalleri veya her ikisinin karışımından oluşan yapı

Bulut, serbest bir hava kütlesinde toplanmış, gözle görülebilir su damlacıkları, buz kristalleri veya her ikisinin karışımından oluşan yapıdır. Bulutlar yer seviyesinden yüksekte bulunur. Yer seviyesinde oluşan sığ bulut katmanları ise sis olarak adlandırılır.

<span class="mw-page-title-main">Hint Okyanusu</span> Okyanus

Hint Okyanusu, kuzeyde Asya, batıda Afrika ve Arabistan Yarımadası, doğuda Malay Yarımadası, Sunda Adaları ve Okyanusya tarafından çevrilen, dünyanın üçüncü büyük okyanusudur. Agulhas Burnu'nun güneyinde 20° Doğu boylamının geçtiği yerde Atlas Okyanusu'ndan; 147° Doğu boylamının geçtiği yerde de Pasifik Okyanusu'ndan ayrılır. En kuzeyde Basra Körfezi'nde, 30° enlemine kadar uzanır. Dünya sularının %20'sini kapsar. Afrika'dan Avustralya'ya kadar okyanusun genişliği 10.000 kilometre kadardır. Bu alanda yaklaşık olarak 73.566.000 km² yer kaplar. Hacminin yaklaşık olarak 292.131.000 km³ olduğu tahmin edilmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Güney Kutbu</span> Dünyanın en güney noktası

Güney Kutbu, Dünya ekseninin alt kısmında kalan noktayı tanımlar.

<span class="mw-page-title-main">Türkiye'nin coğrafi bölgeleri</span> Türkiyenin fiziksel coğrafya esas alınarak belirlenmiş 7 coğrafi bölgesi

Türkiye'nin coğrafi bölgeleri, 6 Haziran-21 Haziran 1941 tarihleri arasında Ankara'da toplanan Birinci Coğrafya Kongresi tarafından belirlenmiştir. Kongre ilk, orta ve lise müfredat programları ile okul kitapları, coğrafya terimleri ve coğrafi isimlerin yazılması, Türkiye Coğrafyası'nın ana hatları ve yerlerin adlandırılması üzerinde çalışmalar yapmak amacıyla toplanmıştı. Bu çalışmanın sonucunda Türkiye'nin üç tarafının denizlerle çevrilmiş olması, dağların Anadolu'nun iç kesimlerini kıyılardan ayırması, iklim, ulaşım ve bitki örtüsü gibi kriterler dikkate alınarak Türkiye'nin coğrafi bölgeleri belirlenmiştir. İdari sınırları baz alan Türkiye'nin İBBS'si ile karıştırılmamalıdır.

<span class="mw-page-title-main">Buz</span>

Buz, suyun donmuş haline verilen addır. Oda koşullarında 0 °C ve altında bulunur. Buzun yoğunluğu suyun yoğunluğundan az olduğu için su üstünde yüzebilir.

<span class="mw-page-title-main">Dağ</span> çevresindeki karasal alanlardan daha yüksek olan kara kütlelerine verilen ad

Dağ, çevresindeki karasal alanlardan daha yüksek olan kara kütlelerine verilen addır. "Dağlık" sıfatı, dağlarla ilişkili ve kaplı alanları tanımlamak için kullanılır.

<span class="mw-page-title-main">Buzul</span> büyük kar ve buz kütlesi

Buzul, dağ zirvelerinde yaz kış erimeyen ve yer çekiminin etkisiyle yer değiştiren büyük kar ve buz kütlesidir. Eğimli arazilerde yıllar boyunca biriken kar kütlesinin önce buzkar, sonra da buza dönüşmesiyle oluşur. Buzullar okyanuslardan sonra dünya üzerindeki ikinci büyük su deposu ve en büyük tatlı su deposudur, tatlı suyun % 98,5'ini oluştururlar. Hemen hemen her kıtada buzullara rastlanır. Dünya'nın belirli bölgeleri, bütün yıl erimeyen ve "buzul" adını alan buzlarla kaplıdır. Bunlar kutup bölgeleriyle yüksek dağların tepeleridir. Buzul oluşabilecek bölgenin deniz yüzeyinden yüksekliği, enlemin artmasıyla azalır. Ekvator yakınlarında 0° enlem çevresinde buzullara rastlamak için Runewenzorilerin 4.400 m yüksekliğine çıkmak gerekirken, Alplerde (45°) 2500 m'ye, Norveç'te (60°) 1500 m'ye çıkmak yeterlidir. Kutupta buzullara deniz yüzeyinde rastlanır.

<span class="mw-page-title-main">Deniz seviyesi</span> Terim

Deniz seviyesi, atmosfer ile deniz yüzeyinin birleştiği yükseklik. Deniz seviyesi, Dünya'nın bir veya daha fazla su kütlesinin ortalama yüzey seviyesidir. Yeryüzündeki tüm yüksekliklerin ve denizaltındaki tüm derinliklerin tanımlanmasında kullanılan referans seviyedir. Deniz seviyeleri birçok faktörden etkilenebilir ve jeolojik zamanlar içerisinde büyük farklılıklar gösterdiği bilinmektedir. Dünya üzerindeki herhangi bir bölgenin deniz seviyesi; gel-git, atmosfer basıncı ve rüzgâr gibi nedenlerle kısa süreli değişiklikler gösterir. Kısa vadedeki değişimler ise Dünya'nın iklim değişikliklerine bağlıdır. Örneğin; 20. yüzyılda mevcut deniz seviyesindeki yükselmenin küresel ısınmadan kaynaklandığı varsayılmaktadır. Deniz seviyesinin ölçülmesi; devam eden iklim değişikliğine ilişkin ön görüler sunabilir. Bu değişimler nedeniyle deniz seviyesini, deniz yüzeyinin uzun vadedeki tüm hareketlerinin ortalaması alınarak hesaplanmış olan ortalama deniz seviyesi şeklinde tanımlamak daha doğru olur. Ortalama deniz seviyesi, uluslararası şekilde MSL kısaltması ile gösterilir. Türkçe yayınlarda zaman zaman ODS kısaltması kullanılır.

<span class="mw-page-title-main">Fiziki coğrafya</span> coğrafyanın iki önemli alt alanından biri

Fiziki coğrafya coğrafyanın büyük alanlarından biridir. Fiziki coğrafya; insan coğrafyasının alanı olan kültürel çevre aksine, atmosfer, hidrosfer, biyosfer ve jeosfer gibi doğal çevrelerin süreç ve değişimlerini inceleyen doğa bilimi dalıdır.

<span class="mw-page-title-main">Yağış</span> havadaki su buğusunun yoğunlaşma sonunda sıvı ya da katı durumda yere düşmesi

Yağış, hava kütlelerinin soğuk bir hava tabakası ile karşılaşarak, soğuk bir yerden geçerek ya da yükselerek soğuması sonucunda içerisindeki su buharının yoğuşarak sıvı veya katı halde yeryüzüne inmesi olayıdır. Plüvyometre adı verilen bir âletle ölçülür. Yıllık yağış miktarı mm, cm ve m olarak, günlük yağış miktarı ise kg/m² ile ifade edilir. Yıllık toplam yağış miktarının bir alanda oluşturduğu yükseklik baz alındığı için uzunluk birimleriyle ifade edilir. Birçok farklı formda meydana gelebilir, bunlar yağmur, kar, graupel, dolu ve sulusepkendir.

<span class="mw-page-title-main">Tortul kayaçlar</span>

Üç ana kayaç türünden biri olan tortul kayaçlar, yeryüzünde en çok görülen kayaç türüdür. Dünya'nın yüzeyinin yaklaşık yüzde 75'ini yerkabuğunun ise yaklaşık yüzde 8'ini kaplarlar. Bu kayaçlar genellikle tabakalı olarak bulunurlar ve içerisinde organizma kalıntıları (fosil) bulundururlar. Sarkıt ve dikitler bu kayaçların oluşturduğu jeolojik yapılara örneklerdir. Tortul kayaçların büyük bir kısmı dış etmenler tarafından yeryüzünün aşındırılmasıyla meydana gelen çeşitli büyüklükteki unsurların (sediman) taşınarak çukur sahalara biriktirilmesi sonucu oluşmuşlardır. Bu olaya genel anlamda tortullaşma denir. Biriken unsurlar önceleri boşluklu gevşek bir yapıya sahiptirler. Fakat zamanla sıkışıp sertleşirler. Bir birikme sahasında, sonradan biriken unsurlar öncekiler üzerinde birikerek ağırlıkları vasıtasıyla basınç yaparlar. Bu basınç sonucu unsurlar, aralarındaki boşlukların küçülmesi ve büyük ölçüde ortadan kalkmasıyla sıkışır ve sertleşirler. Tortul depoların veya kayaçların oluştukları ortamlar yerden yere farklılık gösterirler.

<span class="mw-page-title-main">Sis</span> atmosferik olay

Sis, yatay görüş mesafesini 1 km'nin altına düşüren bir hava olayıdır. Stratüs bulutlarının yerde veya yere yakın seviyede oluşması olarak da bilinir. Hava içindeki su buharının yoğuşması veya donarak kristalleşmesi sonucu ortaya çıkan çok küçük su damlacıkları veya buz kristallerinden meydana gelir. Görüşü fazla düşürmeyen hafif sise pus denir.

<span class="mw-page-title-main">Batı Antarktika</span>

Batı Antarktika ya da Küçük Antarktika, Antarktika kıtasının iki önemli bölgesinden biri, Antarktika Yarımadası dahil kıtanın batı yarıküresinde yer alan parçasıdır. Batı Antarktika buz tabakası ile kaplıdır. Doğu Antarktika'dan Transantarktik Dağları ile ayrılır. Bölge 100 yıldan uzun süredir Batı Antarktika olarak adlandırılmaktadır. 1902'de Balch 1905'te Otto Nordenskjöld ilk kez kullananlardır. Ancak asıl kullanım Uluslararası Jeofizik Yılı (1957-1958) sonrasındaki araştırmalarda iki bölgeye ayrılmasının yararlı olduğu düşüncesinin yaygınlaşmasından sonra 1962 yılında ABD Antarktika Adları Danışma Komitesi tarafından onaylanmasından sonra başlamıştır.

<span class="mw-page-title-main">Batı Antarktika buz tabakası</span> Batı Antarktikayı kaplayan kıtasal buz tabakasının bir bölümü

Batı Antarktika buz tabakası, Transantarktik Dağları'nın batısında uzanan ve Batı Antarktika'yı kaplayan Antarktika kıtasal buz tabakasının bir bölümüdür.

<span class="mw-page-title-main">Halkalı fok</span> memeli türü

Halkalı fok fokgiller familyasından Arktik ve subarktik bölgede yaşayan bir yüzgeçayaklı türüdür. Görece küçük boyutlu olan halkalı fokların boyu nadiren 1,5 m.'yi geçer. Adını kürkündeki koyu renkli beneklerin çevresinde bulunan açık gri halkalardan alır. Kuzey Yarımküre'de buz üstünde yaşayan en yaygın fok türüdür. Yaşam alanı Arktik Okyanusu'ndan Bering Denizi ve Ohotsk Denizi'ni geçerek Pasifik Okyanusu'nda en güneyde Japonya'nın kuzey kıyılarına kadar, Atlantik Okyanusu'nda da Grönland ve İskandinavya kıyıları ile en güneyde Newfoundland'a kadar uzanır ve ayrıca Avrupa'nın kuzeyinde tatlısuda yaşayan iki türü de bulunur. Halkalı foklar kutup ayılarının ana avlarından biridir ve çok uzun süredir Arktik bölgede yaşayan yerli halkların sofralarında yer alır.

<span class="mw-page-title-main">Deniz seviyesinin yükselmesi</span> İklim değişikliği nedeniyle deniz seviyelerinde mevcut ve öngörülen artış

Deniz seviyesinin yükselmesi, küresel ısınma ile bağlantılı olarak dünyanın ortalama deniz seviyesindeki son ve öngörülen artışla yaşanan deniz seviyesinin değişmesi durumuna denir.

<span class="mw-page-title-main">Buz örtüsü</span> Büyük buzul kütlesi

Buz örtüsü veya örtü buzulu, 50.000 km²'den büyük buzulsal buz kütlesi. Dünya üzerine yayılmış olan büyük boyutlardaki buz tabakalarıdır. Bu tabakalar genelde yüksek kutuplarda bulunur ve etrafında yüzeyin yüksekliği azalmaktadır. Örtü buzulları yüksek kutuplarda bulunan volkanik adalar, vadiler ve dağları kaplar. Örtü buzulları, yüzeylerinde bulunan buzun tabakalarının aşındırılması ve yerleştirilmesi sonucu oluşan yüksekliği ile önemli bir geçiş noktası oluştururlar. Örtü buzulları, aşırı soğuk iklim koşulları nedeniyle etrafında pek çok bitki ve hayvan türünün yaşamasına olanak vermezler.

<span class="mw-page-title-main">Antarktika Buz Tabakası</span>

Antarktika Buz Tabakası, Dünya'nın iki kutup buz tabakasından birisi. Antarktika kıtasının yaklaşık %98'ini kaplamaktadır ve dünyadaki en büyük bütün buz kütlesidir. Yaklaşık 14 milyon kilometrekarelik bir alanı kaplar ve 26,5 milyon metreküp buz içerir. Bir kilometre küp buz yaklaşık bir metrik gigaton ağırlığındadır, yani buz tabakası 26.500.000 gigaton ağırlığındadır. Dünyadaki tüm tatlı suyun yaklaşık yüzde 61'i Antarktika buz tabakasında tutulur, bu da deniz seviyesinin yaklaşık 58 m yükselmesine eşittir. Doğu Antarktika'da buz tabakası büyük bir kara kütlesine dayanırken, Batı Antarktika'da yatak deniz seviyesinden 2.500 m'den daha fazla uzanabilir.