İçeriğe atla

Burun akıntısı

Burun bölmesindeki sümük doku'dan cıvık sümüğün serbest akışı.

Nedenleri

Düşük sıcaklık (Soğuk hava)

Burun akıntısı, özellikle sıcaklıkların düşük seyir ettiği kış aylarında yaygınlaşır. Soğuk mevsime vücudun doğal tepkisi ile termodinamiğin kombinasyonudur. Solunan havanın vücuda doğru sıcaklıkta girmesini sağlamak da geniz sıvısının görevlerindendir. Soğuk ve kuru havalarda sıvının kuruması vücudu daha fazla sıvı üretmeye tetikler.

Enfeksiyon

Burun akıntısı, Grip ve Nezle gibi başka bir hastalığın semptomu da olabilir

Alerjenler

Polen ve toz gibi belirli maddelere alerjisi olan bireylerde, duyarlaşan bağışıklık sisteminin tepkisi, artan mukus üretimi

Ağlamak

Burun akıntıyla ağlamak da ilişkilidir, duygusal bir ağlama veya gözün tahriş olması gibi

Kafa travması

Beyin ve omurilik ile alakalıCerebrospinal kafa travmalarında bulgu olma özelliğini de taşır.

Diğer

Madde yoksunluğu, egzersiz yapmak ve tümör bazı diğer nedenlerdendir.

Tedavisi

Çoğunlukle tek başına tedavi edilmez ve bağlı olduğu semptomların yok olması ile durur. Burun spreyi çeşitleri mevcuttur.

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Helyum</span> Atom numarası 2, kısaltması He olan element

Helyum, sembolü He ve atom numarası 2 olan kimyasal element. Periyodik cetvelin birinci periyot 8A grubunda yer alan bir gazdır. Kokusuz, renksiz bir gazdır ve yanmaz.

<span class="mw-page-title-main">Burun</span> koku alma organı

Burun, anatomik olarak hayvan ve insan yüzü üzerinde alınla üst dudak arasında bulunan, dışa çıkıntılı, iki delikli koklama ve solunum organıdır. İnsan burnu ve hayvan burnu arasında birçok anatomik farklar bulunur.

<span class="mw-page-title-main">Su</span> H2O formülüne sahip kimyasal bileşik, yaşam kaynağı

Su, Dünya üzerinde bol miktarda bulunan ve tüm canlıların yaşaması için vazgeçilmez olan, kokusuz ve tatsız bir kimyasal bileşiktir. Sıklıkla renksiz olarak tanımlanmasına rağmen kızıl dalga boylarında ışığı hafifçe emmesi nedeniyle mavi bir renge sahiptir.

<span class="mw-page-title-main">Kar</span> bir yağış çeşidi

Kar, beyaz, parlak, çoğunlukla altıgen şekilli, buz kristallerinden oluşan bir yağış çeşididir. Buz kristalleri 0 °C altında su buharının yoğunlaşması ile oluşur.

<span class="mw-page-title-main">Hâl değişimi</span>

Hâl değişimi, bir maddenin moleküller arası potansiyel enerjisinin ısı alarak ya da vererek değişmesi sonucu meydana gelen olay.

<span class="mw-page-title-main">Azot</span> simgesi N ve atom numarası 7 olan element

Azot ya da nitrojen, simgesi N olan bir element olup atom numarası 7'dir. Renksiz, kokusuz, tatsız ve inert bir gazdır. Azot, dünya atmosferinin yaklaşık %78'ini oluşturur ve tüm canlı dokularında bulunur. Azot ayrıca, amino asit, amonyak, nitrik asit ve siyanür gibi önemli bileşikler de oluşturur.

<span class="mw-page-title-main">Körfez Akıntısı</span> Sıcak Atlas Okyanusu akıntısı

Körfez Akıntısı, Kuzey Atlantik Akıntısı'nın bir parçası olan, Meksika Körfezi'nden başlayıp Birleşik Krallık'ın kuzeyine kadar devam eden sıcak su akıntısı. Kuzey Ekvator Akıntısı'nca beslenir. Avrupa'nın kuzeyindeki iklimi yumuşatarak yaşanabilir kılar.

<span class="mw-page-title-main">Kriyojenik</span>

Kriyojeni, fizikte çok düşük sıcaklıklarda yapılan üretim ve işlemler için kullanılan terimdir.Kriyojenist ise bu düşük sıcaklıklarda bu işlemleri yapan kişiye denir. Kriyojenist Celcius ve Fahrenheit'ın yerine mutlak değerler içeren Kelvin ve rankin skalalarını baz alır. Kriyojeni terimi çoğu zaman kurgu veya popüler kültürde yanlış olarak kullanılır. Bu bilim dalı birkaç terim içerir. Örneğin kriyobiyoloji, düşük sıcaklıkların organizmalara etkisini inceleyen bir biyoloji dalıdır. Kriyoameliyat, -196 santigrat dereceye kadar düşük sıcaklıklarda yapılan kanser hücreleri yok etme ameliyatlarına denir. Kriyoni, insan ve hayvan parçalarını gelecekte tekrar canlandırabilecek olan kriyomuhafazanın gelişmekte olan tıbbi teknoloji dalıdır. Sahadaki araştırmacılar kriyobiyoloji, kriyojeni, akışbilimi'nin de içinde bulunduğu birçok bilimin sonuçlarını uygulamaya koymaya çalışıyorlar. Kriyoelektronik, düşük sıcaklıklardaki süperiletkenliği inceleyen bilim dalıdır. Kriyotronik, kriyoelektroniğin pratik uygulamasıdır. Kriyoetik, kriyoniklerin etiksel içeriklerini inceleyen daldır. Kimin vücudunu dondurup öldürücü koşullardan kurtulmak ve gelecekte tedavi edilebilip önlenebilecek şeyler için vücudunu dondurmak istediğine odaklanır.

<span class="mw-page-title-main">Klima</span>

Klima, elektrikli klima veya pasif soğutma ve havalandırmalı soğutma dâhil olmak üzere çeşitli diğer yöntemlerin kullanımıyla daha konforlu bir iç ortam elde etmek için kapalı bir alandaki havanın ısı ve nem kontrol edilmesi işlemidir. Klima, "ısıtma, havalandırma ve klima" (HVAC) sağlayan sistem ve teknikler ailesinin bir üyesidir.

<span class="mw-page-title-main">Donma</span> maddenin sıvı halden katı hale geçme olayı

Donma, bir maddenin sıvı halden katı hale geçmesine denir. Donmanın meydana geldiği sıcaklığa da donma sıcaklığı denir. Donma, erimenin tersi olarak da ifade edilebilir. Örneğin, su 0 derece Celsius'ta donar. Çoğunlukla maddelerin donma ve erime noktaları aynı olmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Lateks</span> polimer mikropartiküllerin sulu bir ortamda kararlı dağılımı

Lateks, papatya ve sütleğen gibi pek çok bitkiden çıkarılan süte benzer madde. Bitkinin kesilen bir kısmından süzülür ve hava ile karşılaştığında katılaşır. Kauçuk ağacından çıkarılan lateks, doğal kauçuğun başlıca kaynağıdır.

<span class="mw-page-title-main">Çiy</span>

Çiy, havadaki su buharının soğuk bir yüzey üzerinde sıvı hale geçmesi sonucu oluşan su damlacıkları. Atmosferik sınır tabakadaki hava parselinin aktüel buhar basıncının, yüzeyin sıcaklığına ait doymuş buhar basıncından daha yüksek olması sonucu, havadaki su buharının soğuk bir yüzey üzerinde yoğunlaşarak sıvı faza geçmesidir. Bahar aylarında bulutsuz gecelerde gerçekleşen radyasyon kaybı, yeryüzeyine temas eden ince bir hava tabakasında fazlaca soğumaya neden olur ve çiy de genellikle bu durumda -nem, sıcaklık ve basınç koşulları da uygunsa- gerçekleşir. Yer/cisim sıcaklığı donma seviyesinin altında ise, çiy yerine kırağı gerçekleşir. Çiy, meteoroloji biliminde yağış kategorisine girmez. Hatta klimatolojik rasat cetvellerinde meteorolojik hadise değil, müşahede olarak rapor edilir.

Sümük, burun boşluklarında ve bronşlardan gelen yapışkan sıvı.

<span class="mw-page-title-main">Sis</span> atmosferik olay

Sis, yatay görüş mesafesini 1 km'nin altına düşüren bir hava olayıdır. Stratüs bulutlarının yerde veya yere yakın seviyede oluşması olarak da bilinir. Hava içindeki su buharının yoğuşması veya donarak kristalleşmesi sonucu ortaya çıkan çok küçük su damlacıkları veya buz kristallerinden meydana gelir. Görüşü fazla düşürmeyen hafif sise pus denir.

<span class="mw-page-title-main">Kedi nezlesi</span>

Bulaşıcı Kedi nezlesi, kedilerde görülen, Herpesviridae ailesinden kedil herpesvirus 1 yolaçtığı bir üst solunum yolu enfeksiyonudur. Kedi gribi adıyla da bilinir. Viral solunum hastalıkları, özellikle bakımevleri gibi kedi nüfusunun çok ve yoğun olduğu yerlerde, ciddi olabilir. Kedilerdeki solunum hastalığı vakalarının yarısını teşkil eden kedi nezlesi, bu hastalıkların en önemlisidir ve tüm Dünya'da görülür.

<span class="mw-page-title-main">Peste des petits ruminants</span>

Peste des petits ruminants, PPR, Ovine rinderpest, Pneumoenteritis comlex veya küçük ruminant vebası. Viral bir koyun-keçi hastalığıdır. Bu hastalık koyun ve keçilerin yüksek ateş, gözyaşı ve burun akıntısı, ağız lezyonları, sindirim sistemi mukozasında hemoraji, gastroenteritis, ishal, öksürük, bronco-pneumoni semptomları ile karakterize, mortalite ve morbitide oranı yüksek viral bir hastalıktır.

Sıcak çarpması, aynı zamanda güneş çarpması olarak da bilinen bu tıbbi durum çevresel koşullar nedeniyle ısıya maruz kalınması ve termoregülasyon eksikliği nedeniyle vücut sıcaklığının 40,6 °C'nin üzerine çıktığı hipertermi olarak tanımlanan ciddi bir ısıya bağlı hastalıktır. Vücut sıcaklığının homeostaz noktasından fizyolojik nedenlerle yükselmesi olan ateşten farklıdır. Önleyici tedbirler çok miktarda soğuk sıvı almak ve parketmiş araçların içi gibi kısa sürede aşırı ısınabilen ve havalandırılmayan ortamlardan yani aşırı sıcak ve nemden uzak durmaktır. Tedavisi, fiziksel olarak vücudun sıcaklığının düşürülmesini gerektirir.

Bulut fiziği, fiziksel işlemlerdeki çalışmalardır ve bu oluşuma, büyümeye ve atmosfer bulutlarının çökelmesine yol açar. Bulutlar sıvı suyu mikroskobik damlacıklar halinde içerir, buzların küçük kristalleri veya ikisi de. Bulut damlacıkları başlangıçta su buharının yoğunluğunun yoğun çekirdeğin üzerinde olmasıyla oluşur aynı zamanda Köhler teorisine göre havanın aşırı doymuşluğu kritik değeri aşar. Kelvin etkisinden dolayı bulut yoğunlaşma çekirdeği bulut damlacıkları formasyonu için gereklidir, eğimli yüzeyden dolayı bu buhar basıncındaki doyma ile tasvir edilebilir. Küçük çapta, aşırı doymuşluk miktarı yoğunlaşmanın çok büyük olması için gereklidir, bu doğal bir şekilde gerçekleşmez. Raoult ilkesi, çözelti nasıl buhar basıncına bağlı bunu tasvir eder. Yüksek konsantrasyonda, bulut damlacıkları küçük olduğunda, çekirdeğin oluşumu dışından küçük olması aşırı doymuşluk gerektirir.

<span class="mw-page-title-main">Isıl denge</span>

Isıl denge, kimya biliminde maddelerin son sıcaklıklarının eşit olma durumudur. Isıl denge değeri her daim, bir araya konulan maddelerin ilk sıcaklıkları arasında bir değerdedir. Isıca yalıtılmış bir kaba hem sıcak hem de soğuk su koyulursa, sıcak sudan soğuk suya enerji aktarımı gerçekleşir. Enerji aktarımı her zaman sıcaktan soğuğa doğrudur. Böylece etkileşim sonucunda sıcak madde soğur, soğuk madde ısınır. Bu olay, sıcaklıklar eşitlenene kadar devam eder. Bu durum "Qalınan = Qverilen" şeklinde sembolize edilir.

<span class="mw-page-title-main">Rinovirüs</span> virüs cinsi

Rinovirüs insanlarda görülen en yaygın viral enfeksiyonlardan olan soğuk algınlığının en büyük nedenlerinden biridir. Rinovirüsler, Picornaviridae familyasındaki Enterovirüs cinsine aittir. Rinovirüslerin olmak üzere üç farklı türü vardır ve bu virüs türlerinin yüzeylerindeki proteinlere (serotiplere) göre tanımlanmış yaklaşık 160 adet tipi bulunmaktadır. Rinovirüsler, çıplak bir nükleokapsidli, pozitif iplikli RNA virüsleridir. 30 nanometre boyları ile doğada bulunan en küçük virüs türlerindendir. Vaksinya (Çiçek) virüsü ve Su çiçeği virüsünden yaklaşık 300 nanometre küçüktür, ortalama bir grip virüsü ise ortalama 80-120 nanometre arasındadır. 100'den fazla serotipe sahip olması ve çabuk evrimleşmesi nedeniyle rinovirüslerin neden olduğu soğuk algınlığına karşı henüz aşı geliştirilememiştir. Rinovirüse halk arasında "gergedan virüsü" de denmektedir.