İçeriğe atla

Bulutkapan Ali Bey

Bulutkapan Ali Bey
Ölüm1773
Tanınma nedeniOsmanlı Devleti’ne isyan ederek Mısır, Hicaz ve Suriye’de yarı otonom bir hükûmet kurmaya çalışmıştır.

Bulutkapan Ali Bey (Ali Bey el-Kebir) (ö. 1773), XVIII. yüzyılın ikinci yarısında Osmanlı Devleti’ne isyan ederek Mısır, Hicaz ve Suriye’de yarı otonom bir hükûmet kurmaya çalışmış Gürcü asıllı Kölemen beyidir.

Lakapları

Osmanlı kaynaklarında “Bulutkapan”, arşiv belgelerinde “Büyük”, Arap kaynaklarında ise, “el-Kebîr” lakapları ile anılır. Osmanlı arşiv belgelerinde geçen “Büyük” lakabı, onu çağdaşı olan Mısır beylerinden “Küçük” lakabı ile anılan diğer Ali Bey’den ayırmak için kullanılmıştır.[1]

Yaşamı

Abhazya doğumlu Gürcü bir köle olarak küçük yaşta Mısır’a götürüldü.[a][2][b][3] Efendisi, Kazdağlı hanesinin reisi ve Mısır’ın yarı bağımsız ilk Memlûk emiri olan efendisi İbrahim Kethüda idi. Çöl bedevîlerinin Arabistan’da hac kafilelerine saldırıları karşısına cesaret göstererek “Bulut Kapan” lakabını kazandı.[4] Memluk beylerinin gelebileceğinin en yüksek makam olan şeyhül-beledlik için İbrahim Kethüda'nın ölümünden sonra beyler arasında başlayan mücadelede yükseldi. Şeyhül-beledlik, Osmanlı Devleti'nin Mısır meseleleriyle alakalı yazışmalarında de facto yetki sahibi tüm Memlûk beylerinin lideri için kullanılırdı. Bulutkapan Ali Bey, yeniçerileri kendi safına çekmeyi başardı ve şeyhül-beled seçilebildi.

Kahire'deki Osmanlı valisi Gürcü Mehmed Paşa onu 1764'te hac emirliğine tayin ederek Mısır'dan uzaklaştırırken bir daha Mısır'da dönmemesini de tembih ettiğinden zoraki Arabistan yolunu tuttu.[4] 1767'de Hicaz sürgününden dönerek tekrar şeyhül-beled oldu. Gücünü pekiştirmek ve benzer bir mağduriyet yaşamamak için paralı asker topladı; idari makamlara taraflarını tayin eti ve hasımlarını tasfiye edip mallarına el koydu. 1768'de Mısır'a rakipsiz kaldı.Kendi hanesini hükûmete dönüştürmeye çalışan Bulutkapan'ın bu çabası Dersaadet'e bildirilp, katli emredilyse de bu kâğıt üzerinde kaldı.[4] Osmanlılar'ın 1768'te başlayan Osmanlı-Rus savaşı ile meşgul olması, Bulutkapan Ali Bey'in gücünü arttırmasına imkân tanıdı. Mısır ve Suriye'nin tüccar tabakasıyla temasa geçti, zanaat ve ticareti kontrolüne alıp, kaynakların kendi hazinesine yönlendirdi.

Ali Bey, Mısır'da iktidarını kurduktan sonra Hicaz ve Suriye'ye yöneldi. Kölesi Muhammed Ebu Dhahab, önce Yenbu'yu, ardından tüm Hicaz'ı onun adına zaptetti. Kahire'den gönderdiği düzmece bir fermanla Mekke'ye Şerîf Abdullah'ı şerif tayin etti. Yeni şerif Cuma hutbesini Ali Bey adına okudu. Ardından Kahire'deki Osmanlı paşasını da azletti ve yine düzmece bir fermanla Hasan Bey'i valiliğe tayin etti.

Bulutkapan, Osmanlı Devleti'nin Ruslarla savaşmakla meşgul oluşundan faydalanarak yaklaşık dört sene tamamen Mısır'ı ve kısmen Filistin, güney Suriye ve Hicaz'ı elinde bulundurdu. Osmanlı Devleti'ne vergi göndermedi ve 1768'de kendi adına sikke bastırdı. 1769'da Bab-ı ali ile tüm bağını kesti. Mısır'ın tüm kaynaklarını ordusunu büyütmek, ziraî ve ticarî zenginliğini yaymak için kullandı.

Bulutkapan, 1770 tarihinde İsmail Bey'i birlikleriyle Gazze'ye göndererek Suriye seferini başlattı. Ardından Muhammed Ebu Dhahab'ı komutasındaki daha büyük bir orduyu gönderdi. Sene sonunda Yafa, Nablus, Gazze ve Ramla Bulutkapan adına fethedildi. Akka'da hükümranlığını ilan eden Zahir Ömer'in de desteğini alan Bulutkapan'ın orduları Haziran 1771'de Şam yakınlarında Osmanlı valisi Osman Paşa'nın ordusunu yendi ve Şam'a hakim oldu.

Muhammed Ebu Dhahab, ordunun Şam'dan sonra Halep'e yönelmesini isteyen Bulutkapan'ın bu emrine itaat etmeyip Kahire'ye dönünce Bulutkapan'ın isyanı sona erdi. Yaygın bir kanıya göre Muhammed Ebu Dhahab, Osman Paşa'nın verdiği para nedeniyle savaşı terk etmişti. Bulutkapan, ona bir suikast düzenlediyse de Muhammed Ebu Dhahab kaçarak kurtuldu. Eski müttefikleri kendisine karşı birleşip ana üssünü ele geçirdiler ve İstanbul'a bağlılık bildirirken Bulutkapan Ali Bey Suriye'ye kaçtı. Zâhir el Ömer'den ve Rus filosu kumandanından yardım sağlayarak Yafa'yı kuşatan Ali Bey, sekiz aylık kuşatmadan sonra Yafa'yı ele geçirdiyse de 1773'te Salihiye'de Muhammed Ebu Dhahab'a karşı yenilgiye uğradı, yakalanıp hapsedildi.

Osmanlı Devleti, Mısır'a vâli olarak Kara Halil Paşa'yı tayin ettiyse de Bulutkapan Ali Bey isyanından sonra Mısır'da bir daha nizam sağlayamamıştır.[4]

Ayrıca bakınız

Notlar

  1. ^ Alī Bey al-Kabīr (c. 1140–87/1728–73), an Egyptian mamlūk of Georgian origin, rose to become one of the most powerful political figures of Egypt.[2]
  2. ^ "The rebellious Ali Bey al-Kabir was Georgian..."[3]

Kaynakça

  1. ^ "Feridun Emecen, Ali Bey, Bulutkapan, Türk Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi Cilt 2 Yıl 1989". 24 Eylül 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Ağustos 2015. 
  2. ^ a b Crecelius 2007.
  3. ^ a b Hathaway & Barbir 2013, s. 99.
  4. ^ a b c d "Mısır'da âsi bir Memlûk:Bulut Kaptan Ali Bey (El-Kebîr)" (PDF). 53. Ankara: Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Dergisi. 2013. 29 Temmuz 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 19 Ağustos 2015. 

İlgili Araştırma Makaleleri

Ridâniye Muharebesi, 22 Ocak 1517 yılında Osmanlı Devleti ile Memlûk Sultanlığı arasında geçen muharebedir. Muharebeyi I. Selim komutasındaki Osmanlı ordusu kazanmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Mercidâbık Muharebesi</span> I. Selim komutasındaki Osmanlı ordusu ile Kansu Gavri komutasındaki Memlük ordusu arasında gerçekleşen muharebe

Mercidâbık Muharebesi 24 Ağustos 1516 tarihinde I. Selim komutasındaki Osmanlı Devleti ordusu ile Kansu Gavri komutasındaki Memlûk Devleti ordusu arasında gerçekleşen muharebedir. Suriye'nin Halep şehrinin kuzeyinde gerçekleşen muharebe, Osmanlı ordusunun mutlak zaferiyle sonuçlanmıştır. Muharebenin sonucunda Memlûk Sultanı Kansu Gavri ölmüş, Memlûk kuvvetleri bozulmuş ve Suriye toprakları Osmanlı Devleti egemenliğine açılmıştır. Jane Hathaway'ın yazdığına göre Kansu Gavri'nin cesedi hiç bulunamadı ve çok geçmeden, onun cinler tarafından alınıp kaçırıldığına dair rivayetler yayıldı. Memlük İmparatorluğu, kuruluşundan beri, tarihi boyunca böyle bir meydan muharebesi kaybetmemiş ve hiçbir hükümdarını muharebe meydanında bırakmamıştır. Moğollar, İlhanlılar, Timur bile Memlükler'i böylesine bir mağlubiyete uğratamamışlardır. Bu bozgundan sonra Mısır'ı değilse bile, Suriye, Lübnan, Filistin, hatta Hicaz'ı Osmanlılar'ın eline düşmekten koruyabilecek hiçbir kuvvet kalmamıştır.

<span class="mw-page-title-main">Memlûk Devleti</span> Geç dönem Orta Çağda Mısır ve Suriyede hüküm sürmüş olan bir devlet (1250–1517)

Memlûk Devleti resmî adıyla ed-Devletü't-Türkiyye, Eyyûbîlerin çöküşü ile Osmanlı İmparatorluğu'nun Mısır'ı ele geçirmesi arasında geçen üç yüzyıla yakın zaman diliminde Mısır ve Suriye'de hüküm sürmüş olan devlet. Memlûk Devleti'ni 1250 ve 1382 yılları arasında kurucu aile Bahrî Memlûkler idare etmiş, 1517 yılına kadar ise Burcî Memlûkler yönetimi ele almıştır. Tarihyazınında devlet bu iki hâne başlıkları altında incelenmiş olup Bahrî Memlûklerin Türk kökenli olması dolayısıyla bu devirde yöneticiler daha çok Türklerden oluşurken daha sonraki dönemde Çerkesler asıl unsur olmuşlardır. Tarihçiler arasında; Memlûk devletinin Türk sultanlar döneminde askeri ve siyasi olarak doruğa ulaştığı, ardından ise Çerkesler döneminde uzun süreli bir gerileme dönemine girdiğine dair evrensel bir fikir birliği vardır.

Ağa Hüseyin Paşa, Osmanlı ordusu kumandanı, serasker, vali, vezir ve devlet adamı.

<span class="mw-page-title-main">Kavalalı İbrahim Paşa</span> Mısırlı general ve Mısır ve Sudan valisi (1789-1848)

Kavalalı İbrahim Paşa, kazandığı askeri başarılarla Mısır'da Kavalalı yönetiminin yerleşmesinde önemli rol oynayan Mısır valisi.

Kayıtbay ya da tam adıyla El-Eşref Seyfeddin Kayıtbay, Memluk sultanlarından Çerkes kökenli Burci hanedanının on sekizinci hükümdarı. 1468 ile 1496 yılları arasında Memluk sultanlığı yapmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Cezzâr Ahmed Paşa</span> Bir Osmanlı paşası

Cezzar Ahmed Paşa, Napolyon Bonapart'a karşı Akka Kalesi'ni savunmasıyla ünlü Osmanlı veziri. Sayda bölgesindeki çatışmaları yatıştırarak, çeyrek yüzyılı aşkın süre tam bir egemenlik kurmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Diriye Emirliği</span>

Diriye Emirliği veya İlk Suûdi Devleti, 1744 yılında kuruldu. Şeyh Muhammed bin Abdülvahhab, Diriye'ye yerleştiğinde Diriye Prensi Muhammed bin Suud Vahhabî'nin dâvâsını desteklemeye ve benimsemeye hazırdı.

<span class="mw-page-title-main">Hicaz</span> Suudi Arabistanının batısında bir bölge

Hicaz, Arap Yarımadası'nda günümüz Suudi Arabistan'ının batısında bir bölgedir. Hicaz kelimesi Arapçada "engel, bariyer" anlamına gelir. Kızıldeniz boyunca kuzeydeki Ürdün'den güneydeki Asir bölgesine doğru uzanır.

<span class="mw-page-title-main">Yafa</span> İsrail Devletinde yerleşim birimi

Yafa, dünyanın en eski yerleşim merkezlerinden biri kabul edilen İsrail'deki bir liman şehridir. Yafa, günümüzde Tel Aviv şehrinin bir parçası olarak kabul edilmekte ve tam adı Tel Aviv-Yafa olarak geçmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Mekke Şerifliği</span> 1517-1917 yılları arasında var olmuş özerk bölge

Mekke Şerifliği ya da Hicaz Şerifliği, Osmanlı döneminde Arap Yarımadasının batı kısmında yer alan, Mekke ve Medine şehirlerini kapsayan Hicaz bölgesinin yönetimine verilen isimdi. Mekke Şerifliği geleneksel olarak İslam Peygamberi Muhammed'in torunu Hasan bin Ali'nin soyundan gelen şerifler tarafından yönetilirdi.

<span class="mw-page-title-main">I. Muhammed (Memlûk sultanı)</span> Memlûk Sultanı

I. Muhammed ya da Muhammed bin Kalavun, Mısır ve Suriye'de üç dönem saltanat sürmüş olan Türk asıllı Bahri hanedanından dokuzuncu Memluklu sultanı.

<span class="mw-page-title-main">Mısır Hidivliği</span>

Mısır Hidivliği, 1867 yılında Osmanlı İmparatorluğu'nun Mısır Valisi Kavalalı Mehmet Ali Paşa torunu tarafından kurularak 1914 yılına kadar Mısır ve Sudan'ın büyük bir bölümünün yönetimini elinde tutan, iç işlerinde serbest dış işlerinde Osmanlı İmparatorluğu'na bağlı Türk özerk devlettir. Mısır Hidivliği, kurulduğu 1867'ten 1914 yılına kadar Kavalalı Mehmed Ali Paşa'nın soyundan gelen Kavalalılar Hanedanı tarafından yönetilmiştir. Devamında 1953 senesine kadar Mısırı Kavalalılar İngilizlerin himayesinde kontrol ettiler.

<span class="mw-page-title-main">1831-1833 Osmanlı-Mısır Savaşı</span> Osmanlı İmparatorluğu ile Mısır Eyaleti arasında 1831-1833 yıllarında süren savaş

1831-1833 Osmanlı-Mısır Savaşı, Birinci Osmanlı-Mısır Savaşı ya da İlk Suriye Savaşı, Kavalalı Mehmet Ali Paşa'nın Osmanlı Devleti'ne karşı Filistin, Lübnan, Suriye ve Anadolu'ya düzenlediği seferdir.

<span class="mw-page-title-main">Muhammed Murad Bey</span>

Muhammed Murad Bey, İbrahim Bey ile Mısır'daki Memlüklerin Çerkes asıllı lideri, süvari komutanı ve Mısır'ın İbrahim Bey ile birlikte ortak hükümdarıydı. Murat Bey, sıklıkla zalim olarak anlatılsa da bir o kadar enerjik, cesur bir savaşçı olarak bilinir.

Muhammed Ebu Dehab (1735-1775), Memlük Emiri ve Mısırın yöneticisiydi.

<span class="mw-page-title-main">Muhammed Şerif Paşa</span>

Muhammed Şerif Paşa, Türk asıllı Mısırlı devlet adamı.

<span class="mw-page-title-main">Hicaz Krallığı</span> Orta Doğuda Hicaz bölgesinde hüküm sürmüş bir devlet

Hicaz Haşimi Krallığı, Orta Doğu'da Hicaz bölgesinde Haşimi Hanedanlığı tarafından yönetilmiş bir devletti. Arap İsyanı esnasında Mekke Şerifi Hüseyin'in Osmanlı ordusunu Arabistan Yarımadası'ndan sürmek için Britanya İmparatorluğu güçleri ile ittifak içinde mücadele etmesi sonrasında Osmanlı İmparatorluğu I. Dünya Savaşı'nda Britanya İmparatorluğu'na yenilerek, bölgeyi tamamen kaybetmiş ve Hicaz millî bağımsızlığını kazanmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Mehmed Ali Paşa'nın Mısır iktidarı olması</span>

Mehmed Ali Paşa'nın Mısır iktidarı olması, Osmanlı İmparatorluğu, Mısır'ı yüzyıllarca yöneten Mısırlı Memlûklar ve Osmanlı'nın hizmetindeki Arnavut paralı askerler arasındaki uzun, dört yönlü bir iç savaşın ardından Mısır'da iktidara geldi. Çatışma, Ali liderliğindeki paralı askerlerin zaferiyle sonuçlandı.

<span class="mw-page-title-main">Hac emiri</span>

Hac emiri, Emirü'l-hac veya Emir-i hac, 7. yüzyıldan 20. yüzyıla kadar birbirini takip eden Müslüman imparatorluklar tarafından her yıl düzenlenen Hac kervanını korumakla görevli komutana verilen pozisyon ve unvandı. Abbasiler döneminden beri, biri Şam'dan diğeri Kahire'den hareket eden iki ana kervan vardı. Her iki kervana, kervan için para ve erzak sağlamak ve Hicaz'daki Müslümanların kutsal şehirleri Mekke ve Medine'ye giden çöl yolu boyunca kervanı korumak olan bir emirü'l-hac atanırdı.