İçeriğe atla

Broca alanı

Broca alanı veya Broca bölgesi insansı[1] beynin ses üretimiyle bağlantılı işlevleri yürüten bir bölgesidir.

Ses üretimi, iki hastada meydana gelen bozulmaları Pierre Paul Broca bildirdiğinden beri Broca bölgesiyle ilişkilendirilmektedir. O hastalar, beyinlerinin arka alt frontal girusunda meydana gelen yaralanmadan sonra konuşma yetilerini yitirmişlerdi.[2] O zamandan beri, tanımlamış olduğu yaklaşık bölge Broca bölgesi ve ses üretimi eksikliği de Broca afazisi diye anıldı. Broca bölgesi şimdi, Brodmann'ın sitoarkitektonik haritasında 44 ve 45 numaralı alanlara karşılık gelen, alt frontal girusun pars opercularis ve pars triangularis kısımları olarak tanımlanmaktadır.[2] Kronik afazi çalışmaları çeşitli dil ve konuşma işlevlerinde Broca bölgesinin önemli bir rol oynadığını ortaya çıkarmıştır. Ayrıca, işlevsel MRI çalışmaları Broca bölgesindeki çeşitli dil görevleriyle ilişkili aktivasyon dokularını tanımladı. Fakat, beyin tümörleri tarafından Broca bölgesinin yavaş yıkımının konuşma yetilerini nispeten bozulmamış olarak bırakması, bölgenin işlevlerini beynin yakınlardaki bölgelerine kaydırdığını akla getirmektedir.[3]

Anatomi ve bağlantı

Brodmann alan 44.
Brodmann alan 44.

Broca bölgesi genellikle, beyin topografisinin ya sulki gibi dış yapı işaretleri ya da belirli bir referans alanındaki koordinatlarının belirtilmesi aracılığıyla görsel denetimi ile tanımlanır. Şu an kullanılmakta olan Talairach ve Tournoux atlası Brodmann'ın sitoarkitektonik haritasını bir şablon beyin üzerine yansıtır. Çünkü Brodmann'ın bölümlendirmesi sitoarkitektonik sınırların öznel görsel denetimine dayalıydı ve ayrıca Brodmann yalnızca bir beynin sadece bir yarıküresini analiz etti. Ayrıca, şekil, boyut ve sulkal ve giral yapıya bağlı konum açısından beyinler arasındaki hatırı sayılır çeşitlilik nedeniyle, ortaya çıkan yerelleşme hassasiyeti sınırlıdır.[4]

Bununla beraber sol yarıküredeki Broca bölgesi ve sağ yarıküredeki homologu genellikle alt frontal girusun pars triangularis (PTr) ve pars opercularis (POp) bölümlerini ima etmek için kullanılan isimlerdir. PTr ve POp, yalnızca olasılıksal olarak alt frontal girusu sırasıyla 44 ve 45 numaralı ön ve arka sitoarkitektonik alanlara bölen yapısal işaretler aracılığıyla Brodmann'ın sınıflandırma şemasıyla tanımlanır.[5]

45 numaralı bölge, motor, bedenduyusal ve alt paryetal bölgelerden daha çok getirici bağlantılar alan 44 numaralı alanla karşılaştırıldığında, prefrontal korteksten, üst temporal girustan ve üst temporal sulkustan daha çok getirici bağlantı alır.[5]

45 ve 44 numaralı alanların hücre mimarileri ve bağlantıları arasındaki farklılıklar bu alanların farklı işlevleri olabileceği izlenimini uyandırmaktadır. Gerçekten de son yapılan beyin görüntüleme çalışmaları gösterdi ki, sırasıyla 45 ve 44 numaralı alanlara karşılık gelen PTr ve Pop, insanda dil algısı ve eylem tanıma/anlama konularında farklı işlevsel roller oynuyor.[5]

Broca bölgesinin yeniden incelenmesi

Brodmann alan 45.
Brodmann alan 45.

Son zamanlarda yapılan bir çalışmada, Leborgne ve Lelong'un (Paul Pierre Broca'nın hastaları) koruma altına alınmış beyinleri yüksek çözünürlükü volumetrik MRI kullanılarak yeniden incelendi. Bu çalışmanın amacı beyinleri üç boyutta incelemek ve kortikal ve subkortikal lezyonların kapsamını daha ayrıntılı tanımlamaktı. Çalışma ayrıca subkortikal ilişkinin ölçüsüyle, frontal lobdaki lezyonun tam bölgesini şimdi Broca bölgesi olarak bilinen bölgeyle ilişkili olarak tespit etmenin yollarını da aradı.[2]

Broca'nın hastaları

Leborgne

Leborgne, Paul Pierre Broca'nın bir hastasıydı. Herhangi bir sözcük veya söz öbeği oluşturamıyordu. Sürekli üretebildiği sözcük 'tan' kelimesiydi. Ölümünden sonra, sol frontal lobunda bir lezyon keşfedildi.

Lelong

Lelong, Paul Pierre Broca'nın başka bir hastasıydı. Onun da konuşma üretkenliği azalmıştı. Yalnızca beş kelime söyeleyebiliyordu, bunlar 'yes' (evet), 'no' (hayır), 'three' (üç), 'always' (her zaman) ve 'lelo' (kendi adının yanlış bir şekilde telaffuzu). Otopside, yan frontal lobun Leborgne'dakiyle aynı bölgesinde bir lezyon bulundu. Bu iki durum Paul Pierre Broca'nın konuşmanın bu belirli alanda yerelleştiğine inanmasına yol açtı.

MRI bulguları

Paul Pierre Broca'nın iki tarihî hastasının beyinlerinin yüksek çözünürlüklü MRI ile muayenesi birçok ilginç bulguyu oluşturdu. İlk olarak MRI bulguları Broca bölgesinin dışında bazı başka bölgelerin de hastaların üretken konuşma yetisinin azalmasında katkısının olabileceği izlenimini uyandırdı. Bu bulgu önemlidir; çünkü Broca bölgesindeki lezyonlar tek başına geçici konuşma bozulmasına sebep olabilirse bile, şiddetli konuşma tutukluğuna neden olmayacağı bulunmuştur. Bu yüzden, Broca ile üretken konuşma yetisinin yokluğu olarak gösterilen afazinin, başka bölgelerdeki lezyonlardan da etkilenmiş olabileceği olasılığı vardır. Başka bir bulgu ise, önceleri Broca tarafından konuşma için kritik olarak dikkate alınan bölgenin, Broca bölgesi olarak bilinen bölgeyle tamamen aynı olmadığıydı. Bu çalışma, dil ve bilişin bir zamanlar düşünüldüğünden çok daha karmaşık olduğuna ve çeşitli beyin bölgesi şebekelerinin katılımıyla gerçekleştiğine daha fazla kanıt sunmaktadır.

Broca bölgesi olmadan konuşma

Dil yetisini bozmadan Broca bölgesine hasar verilebileceği bilindiğinden konuşma işleminde Broca bölgesinin rolü sürekli sorgulanmıştır. Bir bilgisayar mühendisi olayında yavaş büyüyen bir glioma çıkarıldı. Tümör ve ameliyat sol alt ve orta frontal girusa, kaudat çekirdeğin başına, iç kapsülün anterior (ön) kısmına ve ön odacığa hasar verdi. Kaldırmadan sonraki üç ayda ufak tefek dil sorunları vardı fakat birey profesyonel işine geri döndü. Bu ufak sorunların içinde ikiden fazla özne, çoklu sebep sonuç bağlacı veya dolaylı anlatım içeren karmaşık cümleleri sentetik olarak oluşturamama vardı. Bu sorunlar araştırmacılar tarafından çalışma belleği sorunlarından dolayı olarak açıklandı. Ayrıca sorunların eksikliğini, yanındaki serebral korteksteki sinirsel esneklikle ve sağ yarıküredeki homolog bölgeye bazı işlevlerin kaymasıyla kapsamlı telâfi edici mekanizmalara atfettiler.[3]

İşlevleri

Dil algısı

Uzun bir süre boyunca Broca bölgesinin rolünün dil algısından çok dil üretimine tahsis edildiği sanılıyordu. Ancak, son kanıtlar Broca bölgesinin aynı zamanda dil anlamada da önemli bir rol oynadığını gösteriyor. Broca bölgesinde lezyonları bulunan ve gramer kurallarına uymayarak konuşan hastalar, cümlelerin anlamlarını tespit etmek için sözdizimsel bilgi kullanma yeteneğinden de yoksunluk gösterdiler.[6] Ayrıca, birçok beyin görüntüleme çalışmaları karmaşık cümlelerin işlenmesi sırasında Broca bölgesinin ve özellikle sol alt frontal girusunun pars opercularis bölümünün ilişkisini gösterdi.[7] Dahası, son zamanlarda fonksiyonel manyetik rezonans görüntüleme (fMRI) deneylerinde fazlaca belirsizlik içeren cümlelerin kurulması sonucunda alt frontal girusun daha etkin bir durumda olduğu bulundu.[5] Bu nedenle alt frontal girusun etkinlik seviyesi ve sözcüksel belirsizlik düzeyi, yüksek belirsizlik içeren içerikle ilişkili artan geri alım taleplerinden dolayı birbirleriyle doğrudan orantılıdır.

Eylem tanıma ve üretimi

Son deneyler Broca bölgesinin çeşitli bilişsel ve algısal görevlere katıldığını göstermiştir. Bordmann'ın 44 numaralı bölgesinin motorla ilişkili işlemlere yaptığı bir önemli katkısı daha bulunmuştur. Hareket eden hayvanlara benzeyen anlamlı el gölgelerinin gözlemi frontal dil bölgesini etkinleştirir, bu da Broca bölgesinin kuşkusuz başkalarının eylemlerini yorumlamada rol oynadığını göstermektedir.[8] Kavrama ve manipülasyon eylemleri yürütülürken de Brodmann'ın 44 numaları alanında etkinlik bildirildi.[9]

Konuşma ile ilgili jestler

Konuşma ile ilgili jestlerin sözcüksel veya cümlesel belirsizliği (iki anlamlılığı) azaltabileceğinden, konuşma ile ilgili jestlerin varlığında algının gelişmesi gerektiği tahmin edilmiştir. Gelişmiş algının sonucunda da, Broca bölgesinin katılımı düşürülmeliydi.[5]

Birçok beyin görüntüleme çalışması da anlamlı kol hareketleri gösterildiğinde Broca bölgesinin etkinliğini göstermiştir. Son zamanlarda yapılan bir araştırma sözcük ve jestin, amaç ve gaye gibi belirli jest yönlerinin tercümesi düzeyinde ilişkili olduğuna kanıt oluşturmuştur.[10] Jest yönlerinin sözcüklerle tercümesinin Broca bölgesinde yapıldığı bulgusu, evrim açısından dilin gelişimini de açıklar. Nitekim, birçok yazar konuşmanın jestlerden oluşan bir ilkel iletişimden evrildiğini önermiştir.[8][11] (Aşağıdaki Dilin Evrimi bölümüne bakın)

Afazi

Afazi yazma, okuma, konuşma ve dinleme gibi tüm tarzları etkileyen ve beyin hasarı sonucunda oluşan edinilmiş dil bozukluğudur. Genelde kişinin hayatının tüm alanlarında değişiklikler yaratan kronik bir durumdur.[12]

Broca afazisi ve diğer afazilerin karşılaştırılması

Broca afazisi olan hastalar, "ne söylemek istediklerini bilen ama onları söyleyemeyen" bireylerdir.[12] Kendilerine söylenmekte olan şeyleri anlarlar; ancak akıcı olarak konuşamazlar. Ayrıca akıcı olmayan afazi olarak da bilinir. Diğer semptomlar arasında akıcılık, telaffuz, sözcük bulma, sözcük tekrarı ve üretimi ve karmaşık gramer içeren cümleleri hem konuşurken hem yazarken anlama sorunları bulunabilir.[2] Bu özellikler onları başka tür afazisi olan bireylerden ayırt eder. Diğer afazi türlerinde kendilerine söyleneni anlamada daha çok zorluk yaşanabilir. Ayrıca okurken ve yazarken Broca afazisi olan bireylerin verdiğinden daha çok mücadele verebilirler. Broca afazisi bulunan bireylerde de kendi dillerinin çıktısını izlemek için iyi bir yetenek olmasına rağmen, diğer afazi türleri kendi dil başarımlarının daha az farkında olabilirler. Ayrıca lezyonun bölgesi (hasarlı beyin alanı) farklı tür afazilerde değişiklik gösterir.

Farklı Afazi Türlerinin Temel Karakteristikleri
[12]
Afazi türü Tekrarlanma Adlandırma İşitsel Algı Akıcılık
Broca Orta şiddetli Orta şiddetli Hafif zorluk Akıcı değil, güçlükle, yavaş
Wernicke Hafif şiddetli Hafif şiddetli Kusurlu Akıcı parafazik
İletim Zayıf Zayıf Nispeten iyi Akıcı
Karışık Transkortikal Orta Zayıf Zayıf Akıcı değil
Transkortikal Motor İyi Hafif şiddetli Hafif Akıcı değil
Transkortikal Duyu İyi Orta şiddetli Zayıf Akıcı
Küresel Zayıf Zayıf Zayıf Akıcı değil
Anomik Hafif Orta şiddetli Hafif Akıcı

Dilin evrimi

İnsan dilinin kökenini açıklayacak çeşitli modeller sunulmuştur. İnsan dilinin, "bir dizi amaca yönelik el/ağız eylem sunumlarına dayalı, düşük primatlarda zaten bulunan örtük bir iletişim sisteminin evrimsel gelişimi" olarak evrildiği düşünülmektedir.[8] Anlamlı eylemlerin gözlemi sırasında Broca bölgesinin yer aldığı bulgusu bu düşünceyi desteklemektedir. Motor dizilerinin amaç yönünden yorumlanarak eylemlerin anlamlandırılmasında Broca bölgesinin öncülünün yer aldığı hipotez edildi. Daha sonra da bu yeteneğin evrim sırasında genelleştirilerek bu bölgeye anlamlarla başa çıkma yeteneğinin verildiği savunuldu. Hareket eden hayvanlara benzeyen anlamlı el gölgelerinin gözlemi sırasında etkinleşmiş frontal dil bölgeleri, insan dilinin zaten jestsel tanımada görev alan nöral substratlardan evrilmiş olabileceğine kanıt sunmaktadır. Bu nedenle, çalışmalar gösterdi ki insandaki Broca bölgesinin konuşmanın birleştirmenin ve iletişim jestlerini dekode etmenin motor merkezi olduğunu gösterdi. Bu fikirle tutarlı olarak, maymunların ve insanların bilinen atasındaki motor denetimini düzenleyen nöral substratın bilişsel ve dilsel yeteneği artıracak şekilde dönüşmüş olması muhtemeldir.[11]

Başka bir son bulgu da şempanzelerde iletişim amaçlı el jestleri ve ses sinyallerinin üretimi sırasında subkortikal ve neokortikal bölgelerdeki önemli etkinleşme alanlarını gösterdi.[13] Ayrıca şempanzelerin insanlarla iletişim kurmak için kasıtlı olarak el jestleri ve bunların yanı sıra ses sinyalleri ürettiği bulgusu, insan dilinin öncüllerinin hem davranışsal hem de nöroanatomikal düzeylerde var olduğu izlenimini uyandırmaktadır.

Kaynakça

  1. ^ Claudio Cantalupo & William D. Hopkins (29 Kasım 2001). "Nature Asymmetric Broca's area in great apes". Nature. 414 (505). doi:10.1038/35107134. 17 Nisan 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 16 Kasım 2010. 
  2. ^ a b c d N. F. Dronkers, O. Plaisant, M. T. Iba-Zizen, and E. A. Cabanis (2007). "Paul Broca's Historic Cases: High Resolution MR Imaging of the Brains of Leborgne and Lelong". Brain. 130 (Pt 5). s. 1432–1441. doi:10.1093/brain/awm042. PMID 17405763. 
  3. ^ a b [6] ^ Plaza K, Gatignol P, Leroy M, Duffau H. (2009). Tümör parça alımından sonra Broca bölgesi olmadan konuşma. Neurocase.9:1-17. PMID 19274574
  4. ^ Yosef Grodzinsky and Andrea Santi (2008). "The Battle for Broca's Region". Trends in Cognitive Sciences. 12 (12). s. 474–480. doi:10.1016/j.tics.2008.09.001. PMID 18930695. 
  5. ^ a b c d e Jeremy I. Skipper, Susan Goldin-Meadow, Howard C. Nusbaum, and Steven L. Small (2007). "Speech-Associated Gestures, Broca's Area, and the Human Mirror System". Brain and Language. 101 (3). s. 260–277. doi:10.1016/j.bandl.2007.02.008. PMC 2703472 $2. PMID 17533001. 
  6. ^ David Caplan (2006). "Why is Broca's Area Involved in Syntax?". Cortex. 42 (4). s. 469–471. PMID 16881251. 
  7. ^ Tanja Crewe, Ina Bornkessel, Stefan Zysset, Richard Wiese, D. Yves von Cramon, and Matthias Schlesewksy (2005). "The Emergence of the Unmarked: A New Perspective on the Language-Specific Function of Broca's Area". Human Brain Mapping. 26 (3). s. 178–190. doi:10.1002/hbm.20154. PMID 15929098. 
  8. ^ a b c Luciano Fadiga, Laila Craighero, Maddalena Fabbri Destro, Livio Finos, Nathalie Cotilon-Williams, Andrew T. Smith, and Umberto Castiello (2006). "Language in Shadow". Social Neuroscience. 1 (2). s. 77–89. doi:10.1080/17470910600976430. PMID 18633777. 
  9. ^ Luciano Fadiga and Laila Craighero (2006). "Hand Actions and Speech Representation In Broca's Area". Cortex. 42 (4). s. 486–490. PMID 16881255. 
  10. ^ Maurizio Gentilucci, Paolo Bernardis, Girolamo Crisi, and Riccardo Dalla Volta (2006). "Repetitive Transcranial Magnetic Stimulation of Broca's Area Affects Verbal Responses to Gesture Observation". Journal of Cognitive Neuroscience. 18 (7). s. 1059–1074. doi:10.1162/jocn.2006.18.7.1059. PMID 16839281. 
  11. ^ a b Philip Lieberman (2002). "On the Nature and Evolution of the Neural Bases of Human Language". Yearbook of Physical Anthropology. Cilt 45. s. 36–62. PMID 12653308. 
  12. ^ a b c "What is Aphasia". Atlanta Aphasia Association. 2006. 21 Kasım 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Aralık 2008. 
  13. ^ Jared P. Taglialatela, Jamie L. Russell, Jennifer A. Schaeffer, and William D. Hopkins (2008). "Communicative Signaling Activates 'Broca's' Homolog in Chimpanzees". Current Biology. 18 (5). s. 343–348. doi:10.1016/j.cub.2008.01.049. PMC 2665181 $2. PMID 18308569. 

İlgili Araştırma Makaleleri

Türköz'e göre serebral lateralizasyon kavramı, beynin asimetrik fonksiyonlarının oluşmasında rol alan organik anlamlı tüm etkenleri ve mekanizmaları içerir. Anatomik, embriyolojik, patolojik, kimyasal ve hormonal çalışmalar ile bu teori ve klinik örnekleri ortaya konabilmiştir. İnsan beyninde gözlenen asimetriler, makroskopik, yollarla ilgili ve sitoarşitektonik asimetrilerdir. Neanderthal insanının fosil kafatasları üzerinde sylvian fissure’lerin izlerine bakıldığında, soldakinin uzun ve gergin oluşu ayrıca, sol oksipital ve sağ frontal lobun daha uzun olması bu asimetriyi destekleyen bulgulardan biridir.

Pierre Paul Broca Fransız hekimi ve antropolog.

<span class="mw-page-title-main">Temporal lob</span> İnsanların beyninde bulunan dört lobdan biri

Temporal lob, memelilerin beynindeki serebral korteksin dört ana lobundan biridir. Temporal lob, memeli beyninin her iki serebral hemisferindeki lateral fissürün altındadır.

<span class="mw-page-title-main">Serebral korteks</span> kafada bir bölüm

Serebral korteks veya beyin korteksi, insan ve diğer memeli beyinlerindeki serebrumun sinir dokusundan oluşan dış tabakasıdır. Beynin diğer kısımlarının çoğunun beyaz renkte olmasını sağlayan yalıtımın kortekste bulunmamasından dolayı rengi gridir. Korteks serebrum ve serebellumun dış kısımlarını örter ve kalınlığı 1,5-5,0 mm arasında değişir. Korteksin serebrumu örten kısımı serebral korteks olarak adlandırılmaktadır.

Afazi (Türkçe: söz yitimi), beynin bazı bölgelerinde meydana gelen işlev bozukluğu sonucu ortaya çıkan konuşma, konuşulanı anlama, tekrarlama, okuma-yazma gibi becerilerin gerçekleştirilememesi sorunu.

Retrograd amnezi (RA), bir hastalık ya da yaralanma öncesi yaşanan olayların ve öğrenilen bilgilerin hafızadan silinmesidir. Retrograd amnezi Ribot Kanunu ile bağlantılı görülmektedir. Buna göre hastaların travmaya yakın olayları hafızadan silmeleri eski anılara oranla daha muhtemeldir.

<span class="mw-page-title-main">Sinirdilbilim</span>

Sinirdilbilim, sinir dil bilimi, beyin dil bilimi ya da nörolinguistik; insan beyninde dil kavraması, üretimi ve edinilmesini denetleyen sinirsel mekanizmalara ilişkin çalışmaları kapsayan akademik alandır. Disiplinlerarası bir alan olarak sinir dil bilimi; sinir bilimi, dil bilimi, bilişsel bilim, iletişim bozuklukları ve nöropsikoloji gibi dallardan yöntemler ve teorilerden faydalanır. Birçok farklı geçmişi olan sinir dil bilimi araştırmacıları, bu alana çeşitli deneysel tekniklerin yanı sıra büyük oranda farklılık gösteren teorik bakış açıları getirmiştir. Sinir dil bilimi dalında yapılmış çalışmalar ağırlıklı olarak ruh dil bilimi (psikolinguistik) ve kuramsal dil biliminden kaynaklanan modellerin kullanımıyla şekillendirilmiş ve beynin ruh ile kuramsal dil bilimi dallarında dilin üretimi ve kavrayışı için şart olduğu önerilen işlemleri nasıl uyguladığını araştırmaya odaklanır. Sinir dil bilimcileri, beynin dil ile ilgili bilgileri işleme almak için kullandığı işlevbilimsel mekanizmaları araştırır ve afaziyoloji, beyin görüntüleme, elektrofizyoloji ve bilgisayar modellemesini kullanarak dilbilimsel ve ruhdilbilimsel teorileri değerlendirirler.

<span class="mw-page-title-main">Brodmann alanı</span> serebral korteksinin bölümleri

Brodmann alanları, insan ve diğer primat beynlerindeki histolojik yapısı ve hücrelerin organizasyonu ile tanımlanan serebral korteksinin bölümleridir.

Bilişsel nöropsikoloji, beynin yapısı ve işlevinin belirli psikolojik süreçlerle nasıl ilişkili olduğunu anlamayı amaçlayan bilişsel psikolojinin bir dalıdır. Bilişsel psikoloji, zihinsel süreçlerin yeni anılar saklama ve üretme, dil üretme, insanları ve nesneleri tanıma, akıl ve problem çözme yeteneğimizin bilişsel yeteneklerimizden nasıl sorumlu olduğunu inceleyen bilimdir. Bilişsel nöropsikoloji, normal bilişsel işlevsellik modellerinin çıkarımını sağlamak amacıyla beyin hasarı veya nörolojik hastalığın bilişsel etkilerini incelemeye özel bir vurgu yapar. Kanıtlar, beyin bölgelerinde eksiklik gösteren ve çift ayrışma sergileyen hastaların beyin hasarlı bireysel vaka çalışmalarına dayanmaktadır. Çifte ayrışma iki hasta ve iki görevi içerir. Bir hasta bir görevde bozulmuş, diğerinde normal iken diğer hasta ilk görevde normal, diğerinde ise bozulmuştur. Örneğin, A hastası basılı sözcükleri okumada başarısız olmasına rağmen konuşulan sözcükleri normal şekilde anlıyor olabilir. Öte yandan B hastası yazılı sözcükler anlamada normal ve konuşulan sözcükleri anlamada başarısız olacaktır. Bilim insanları bu bilgiyi, sözcük anlama için nasıl tek bir bilişsel modülün olduğunu açıklamak için yorumlayabilirler. Bunun gibi çalışmalardan araştırmacılar, beynin farklı alanlarının son derece uzmanlaşmış olduğunu ortaya koyuyor. Bilişsel nöropsikoloji, beyin hasarlı hastalarla da ilgilenen bilişsel sinirbilimden ayırt edilebilir, ancak bilişsel süreçlerin altında yatan sinirsel mekanizmaları ortaya çıkarmaya odaklanmıştır.

Bilişsel nöropsikoloji, beynin yapısı ve işlevinin belirli psikolojik süreçlerle nasıl ilişkili olduğunu anlamayı amaçlayan bilişsel psikolojinin bir dalıdır. Bilişsel psikoloji, zihinsel süreçlerin yeni anılar saklama ve üretme, dil üretme, insanları ve nesneleri tanıma, akıl ve problem çözme yeteneğimizin bilişsel yeteneklerimizden nasıl sorumlu olduğunu inceleyen bilimdir. Bilişsel nöropsikoloji, normal bilişsel işlevsellik modellerinin çıkarımını sağlamak amacıyla beyin hasarı veya nörolojik hastalığın bilişsel etkilerini incelemeye özel bir vurgu yapar. Kanıtlar, beyin bölgelerinde eksiklik gösteren ve çift ayrışma sergileyen hastaların beyin hasarlı bireysel vaka çalışmalarına dayanmaktadır. Çifte ayrışma iki hasta ve iki görevi içerir. Bir hasta bir görevde bozulmuş, diğerinde normal iken diğer hasta ilk görevde normal, diğerinde ise bozulmuştur. Örneğin, A hastası basılı sözcükleri okumada başarısız olmasına rağmen konuşulan sözcükleri normal şekilde anlıyor olabilir. Öte yandan B hastası yazılı sözcükler anlamada normal ve konuşulan sözcükleri anlamada başarısız olacaktır. Bilim insanları bu bilgiyi, sözcük anlama için nasıl tek bir bilişsel modülün olduğunu açıklamak için yorumlayabilirler. Bunun gibi çalışmalardan araştırmacılar, beynin farklı alanlarının son derece uzmanlaşmış olduğunu ortaya koyuyor. Bilişsel nöropsikoloji, beyin hasarlı hastalarla da ilgilenen bilişsel sinirbilimden ayırt edilebilir, ancak bilişsel süreçlerin altında yatan sinirsel mekanizmaları ortaya çıkarmaya odaklanmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Orta serebral arter</span>

Orta beyin atardamarı ya da diğer adıyla orta serebral arter (MCA) beynin dış yüzeyinde sylvian yarık içerinde seyrederek beynin dış yüzeyinin büyük kısmını besler. Bu arter internal karotid arterden çıkar. Direkt olarak Willis poligonunun yapısına katılmaz. Önce anterior serebral arter ve arkada posterior komünikan arter ile posterior serebral arter ile dolaylı bağlantı içerisindedir.

<span class="mw-page-title-main">Broca afazisi</span>

Broca afazisi olarak da bilinen ekspresif afazi, anlama genel olarak bozulmadan kalmasına rağmen, dil üretme yeteneğinin kısmen kaybolması ile karakterize edilen bir afazi türüdür. Ekspresif afazisi olan bir kişi normalden daha çok efor sarf ederek konuşma sergileyecektir. Konuşması genellikle önem arz eden kelimeleri içerir, ancak edatlar ve bağlaçlar gibi gerçek bir anlama sahip olmayıp, sadece dilbilgisel işleve sahip kelimeleri içermez. Bu "telgraf konuşması" olarak bilinir. Kişinin amaçladığı mesaj hala anlaşılabilir, ancak cümleleri dilbilgisel olarak doğru olmayacaktır. Çok şiddetli ekspresif afazi formlarında, bir kişi sadece tek kelimeli ifadeleri kullanarak konuşabilir. Ekspresif afazide tipik olarak anlama yetisi, karmaşık dilbilgisini anlamada zorluk nedeniyle hafif ila orta derecede bozulmuştur.

Wernicke alanı, Wernike'nin konuşma alanı olarak da adlandırılır, serebral korteksin konuşmaya bağlı olan iki bölümünden biridir, diğeri Broca'nın alanıdır. Dilin üretiminde yer alan Broca'nın aksine, yazılı ve sözlü dilin anlaşılmasında rol oynar. Geleneksel olarak, sağ elini kullananların yaklaşık% 95'inde ve sol elini kullananların %60'ında sol yarıküre olan baskın serebral yarımkürede üstün temporal girusta yer alan Brodmann bölgesi 22'de bulunduğu düşünülmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Beyin asimetrisi</span> Beynin asimetrik olması

İnsan nöroanatomisinde, beyin asimetrisi en az iki farklı şekilde görülebilir:

<span class="mw-page-title-main">İfade afazisi</span>

Broca afazisi olarak da bilinen ifade afazisi, anlama genel olarak bozulmadan kalmasına rağmen, dil üretme yeteneğinin kısmen kaybolması ile bilinen bir afazi türüdür. İfade afazisi olan bir kişinin konuşması normalden çok daha zahmetlidir. Konuşması genellikle önem arz eden kelimeleri içerir ancak edatlar ve bağlaçlar gibi gerçek bir anlama sahip olmayıp sadece dilbilgisel işleve sahip kelimeleri içermez. Bu "telgraf konuşması" olarak bilinir. Kişinin amaçladığı mesaj hala anlaşılabilir ancak cümleleri dilbilgisel olarak doğru olmayacaktır. Çok şiddetli ifade afazisi çeiştlerinde, bir kişi sadece tek kelimeli ifadeleri kullanarak konuşabilir. İfade afazisinde tipik olarak anlama yetisi, karmaşık dilbilgisini anlamada zorluk nedeniyle hafif ila orta derecede bozulmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Reseptif afazi</span>

Reseptif afazi, duyusal afazi veya arka afazi olarak da bilinen Wernicke afazisi, bireylerin yazılı ve sözlü dili anlamakta zorlandıkları bir afazi türüdür. Wernicke afazisi olan hastalar, tipik konuşma hızında, düzgün bir söz dizilimi olan ve zahmetsiz bir akıcı konuşma gösterirler. Yazma da tıpkı konuşma gibi içerik veya anlamdan yoksun olma eğilimindedir. Çoğu durumda, Wernicke afazisi olan bireylerde motor kusurlar (hemiparezi) oluşmaz. Bu nedenle, çok fazla anlamı olmayan büyük miktarda konuşma üretebilirler. Wernicke afazisi olan kişiler genel olarak konuşmalarındaki hatalarını ve anlamsızlığın farkında değildirler. Genellikle en belirgin dil eksikliklerinin bile farkına varmazlar.

<span class="mw-page-title-main">Kafa travması</span>

Kafa travması, kafatası veya beyinde travma sonrası gerçekleşen herhangi bir yaralanmadır. Travmatik beyin hasarı ve kafa travması terimleri tıp literatüründe sıklıkla birbirinin yerine kullanılmaktadır. Kafa yaralanmaları çok geniş bir alanı kapsamaktadır. Kafa yaralanmaları kaza, düşme, fiziksel saldırı veya trafik kazaları gibi birçok nedenle olabilir.

Üst temporal sulkus (STS), beynin temporal lobundaki superior temporal girusu orta temporal girustan ayıran sulkustur. Bir sulkus, beynin en büyük kısmına, serebruma doğru kıvrılan derin bir oluktur ve bir girus, beynin dışına doğru kıvrılan bir sırttır.

Primer progresif afazi (PPA), dil yeteneklerinin yavaş ve aşamalı olarak bozulduğu bir tür nörolojik sendromdur. Diğer afazi türlerinde olduğu gibi, PPA'ya eşlik eden semptomlar sol yarıkürenin hangi kısımlarının önemli ölçüde hasar gördüğüne bağlıdır. Bununla birlikte, diğer afazilerin çoğundan farklı olarak PPA, beyin dokusundaki sürekli bozulmadan kaynaklanır ve bu da erken semptomların daha sonraki semptomlara göre çok daha az zararlı olmasına yol açar. PPA'lı kişiler yavaş yavaş konuşma, yazma, okuma ve genel olarak dili anlama becerilerini kaybederler. Sonunda neredeyse her hasta dilsizleşir ve hem yazılı hem de sözlü dili anlama yeteneğini tamamen kaybeder. Her ne kadar ilk başta diğer zihinsel işlevler sağlam kalırken yalnızca dil yeteneklerinde bozulma olarak tanımlansa da, artık PPA'lı kişilerin çoğu olmasa da çoğunun hafıza bozukluğu, kısa süreli hafıza oluşumu ve yürütücü işlevler kaybı yaşadığı kabul edilmektedir. İlk kez 1982 yılında M. Marsel Mesulam tarafından ayrı bir sendrom olarak tanımlanmıştır. Primer ilerleyici afazilerin, frontotemporal lober dejenerasyon (FTLD) bozuklukları ve Alzheimer hastalığı spektrumu ile klinik ve patolojik bir örtüşmesi vardır. Bununla birlikte, PPA, Alzheimer hastalığından etkilenenlerin aksine, PPA'lı kişilerin genellikle kendilerine bakma, işlerini sürdürme ve ilgi alanlarını ve hobilerini takip etme becerilerini sürdürebilmeleri nedeniyle Alzheimer hastalığıyla eşanlamlı olarak kabul edilmez.

Psikolojide logore veya logorrhoea aşırı söz ve tekrarlamaya neden olan ve tutarsızlığa neden olabilen bir iletişim bozukluğudur. Logore bazen akıl hastalığı olarak sınıflandırılır, ancak daha yaygın olarak akıl hastalığının veya beyin hasarının bir belirtisi olarak sınıflandırılır. Bu rahatsızlık sıklıkla Wernicke afazisinin bir belirtisi olarak rapor edilir; beynin dil işleme merkezindeki hasar ben-merkezli konuşmada zorluk yaratır.