Lenfatik sistem veya lenfoid sistem, omurgalılarda dolaşım sistemi ve bağışıklık sistemi'nin bir parçası olan bir organ sistemi'dir. Geniş bir lenf ağından, lenfatik damarlardan, lenf düğümlerinden, lenfatik veya lenfoid organlardan ve lenfoid dokulardan oluşur. Damarlar lenf adlı berrak bir sıvıyı kalbe doğru taşır.
Plastik cerrahi veya tam adıyla plastik, rekonstrüktif ve estetik cerrahi, vücut üzerindeki çeşitli yapıların yeniden yapılması, şekillendirilmesi, ciddi doku kayıplarının giderilmesini ve her türlü estetik girişimi kapsayan cerrahi bir disiplindir. Pediatrik plastik cerrahi türü de vardır. Kozmetik, estetik tıp, estetik cerrahi plastik cerrahinin en bilinen kısımlarıdır. Bilinenin aksine plastik cerrahi alanının büyük kısmını estetik cerrahi dışında rekonstüktif cerrahi, kraniyofasiyal cerrahi, el cerrahisi, el nakli, mikrocerrahi ve yanık tedavisi oluşturmaktadır. Rekonstrüktif ve estetik cerrahi olmak üzere iki ana kategoriye ayrılmıştır.
Beyin ve sinir cerrahisi, nörocerrahi ya da nöroşirürji merkezi ve periferik sinir sistemi bozukluklarının mekanik müdahale yoluyla tedavisini yapan bir cerrahi uzmanlık dalıdır. Bu dalda uzmanlık alan tıp doktorlarına nörocerrah ya da nöroşirürjiyen denmektedir. Bu uzmanlık eğitiminin sonrasında daha üst ihtisas dalları olarak spinal, fonksiyonel, tümör, vasküler, pediatrik nöroşirürji gibi dalları da vardır.
Çevresel sinir sistemi (ÇSS), beyin ve omurilik haricindeki sinirler ve gangliyondan oluşur. ÇSS'nin ana işlevi, merkezi sinir sistemi (MSS) ile organ ve uzuvlar arasındaki iletişimi (bağlantıyı) sağlamaktır. Omurga ve kafatası gibi kemiklerle veya kan-beyin bariyeri ile korunan MSS'nin aksine ÇSS'nin koruması yoktur. Bu yüzden toksinler ve mekaniksel hasarlara maruz kalabilir. Çevresel sinir sistemi, somatik sinir sistemi ve otonom sinir sistemine ayrılır. Bazı yazılı medyada bunlara duyu sistemi de dahil edilir. Şekilde mavi ile gösterilenler ÇSS'e ait ana sinirlerdir. Ayrıca ÇSS, sinir sisteminin büyük bir bölümünü oluşturur.
İnsan beyni, insan sinir sisteminin merkezi organıdır ve omurilikle birlikte merkezi sinir sistemini oluşturur.
Horner sendromu, Claude Bernard-Horner sendromu, Claude-Bernard-Horner sendromu veya Bernard-Horner sendromu, sempatik sinir sistemi hasarının neden olduğu klinik bir sendromdur.
Rekürren larengeal sinir Vagus sinirinden çıkan karışık bir sinirdir, sağda ve solda toplam iki tanedir. Sağ tarafta kanı boyun ve kollara taşıyan damarın altından geçip boğaza çıkarken; sol tarafta aortanın döndüğü yerin altından geçerek yemek borusu, soluk borusu, boğaz gibi boyun organlarını donatır. Boğaz kaslarını sinirlerle donatan rekürren larengeal sinir, sağ ve sol ses tellerini hareket ettirerek seslemeyi de sağlar.
Ampütasyon, bir uzvun tamamının ya da bir kısmının kesilip atılması. Yaralanma, hastalık ve ameliyat yoluyla gerçekleşebilir.
Yüzeysel grup sırt kasları üst eksteremiteleri gövdeye bağlar. Üst ekstremitelerin hareketleri ile ilgilidirler. Servikodorsal bölgede bulunurlar. Bölgenin yüzeyel fasyası kalın ve güçlü olup; yağ dokudan oluşur. Genel yüzeyel fasya ile devamlıdır. Bölgenin derin fasyası sıkı fibröz dokudur. Bu fasya ligamentum nuchae, tüm sırt omurlarının processus spinosuslarına ve ligamentum supraspinaleye tutunur. Lateralde ise scapulanın acromion ve spina scapula kısımlarına tutunur. Buradan itibaren fascia deltoidea ve fascia axillaris ile devam eder.Önde ise fascia pectoralis ile devamlıdır.
- Trapezius
- Latissimus dorsi
- Levator scapulae
Yaralanma, zararlı bir fiziksel etki sonucu biyolojik bir organizmanın hasar görmesidir. Travma ise, tehlikeli sonuçlar ortaya çıkarabilecek daha ağır bir yaralanma türüdür.
Abdominal travma, abdomendeki ciddi yaralanmalara denir. Künt veya penetran tarzda olabilir. Abdominal travma sonucu abdominal organlar hasar görebilir. Karın ağrısı, karında morarma, karın bölgesinde hassasiyet, karın bölgesinde sertlik ve bükülmeye direnç abdominal travma belirtisi olabilir. Abdominal travma sonucu kan kaybı ve enfeksiyon riski oluşur. Ultrasonografi, bilgisayarlı tomografi ve peritoneal lavaj tanıda kullanılan yöntemlerdendir. Tedavi için ameliyat gerekebilir. Karnın üst kısımlarındaki yaralanmalar sonucu karaciğer ve/veya dalak hasar görebilir.
Eril üreme sistemi, insan üremesi sürecinde rol oynayan birkaç cinsel organdan oluşur. Bu organlar vücudun dışında ve pelvisin içinde bulunur.
Sinir, çevresel sinir sistemindeki kapalı, kablo benzeri sinir lifleri demetidir.
Mimik kasları, fasiyal sinir tarafından kontrol edilen mimik hareketlerinin yapılmasını sağlayan bir grup çizgili iskelet kasıdır. Bu kaslara yüz kasları da denir.
Thyrohyoid kas, boyunda bulunan küçük bir iskelet kasıdır. Hyoidi aşağı (deprese), larynxi yukarı (elevasyon) çeker.
Karpal tünel veya karpal kanal, insan vücudunda ön kol ile el arasında palmar bilek bölgesinde yer alan geçit. Tünel, bilek kemikleri ve fleksör retinakulum ile sınırlanmıştır. Normal bireylerde, önkol kaslarının fleksör grubuna ait birkaç kasın tendonları ile median sinir karpal tünelden geçer.
Hipoglossal sinir 12. kraniyal sinirdir. Vagus sinirinin uyardığı palatoglossus kası hariç dilin tüm intrinsik ve ekstrinsik kaslarını innerve eder. Saf motor nöronlardan oluşan bir sinirdir. Beyin sapında hipoglossal sinir çekirdeğinden çıkan lifler aşağı oksipital kemiğin hipoglossal kanalına doğru ilerler. Bu kanaldan geçerek boynun önünden yukarı dil altına doğru yönlenir. Dilin kasları içerisinde terminal dallarını verir.
Aksesuar sinir, sternocleidomastoid ve trapezius kaslarını uyaran sinir. Kraniyal sinirler içerisinde 11. kranial sinir olarak tanımlanır. Sternocleidomastoid (SCM) kası kafanın karşı ve aşağı doğru döndürülmesini sağlarken, trapezius kası ise omuz ve skapula hareketlerinden sorumludur.
Anatomik terminoloji, uluslararası alanda anatomist, zoolog ve sağlık uzmanlarınca kullanılması amacıyla hazırlanmış bilimsel bir anatomi terminoloji standardıdır. Anatomik terimler Antik Yunan dönemine ve Latince'ye ait kelimeler, ön ek ve son ekler barındırırlar. Bu terimler uzmanlar arasında anlaşma açısından bir standard sağlar ve anlam karmaşasını ortadan kaldırır. Örneğin, el bileğinde oluşan bir yarayı tarif ederken kullanılan anatomik terimler yaranın tam olarak nerede olduğunu, konunun uzmanlarına kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tarif eder. Her uzmanlık alanının kendine has terimleri olur. 1998 yılında hazırlanan standardın adı Terminologia Anatomica yani Anatomik Terminoloji dir. Öte yandan 2017'de yayınlanan makalesinde Strezelec bu standardın içerdiği hataları nedeniyle eleştirilerini sunmuştur.
Pazu veya biceps omuz ve dirsek arasındaki üst kolun önünde yer alan büyük bir kas. Kasın her iki başı da skapula üzerinde ortaya çıkar ve üst önkola bağlı tek bir kas gövdesi oluşturmak üzere birleşir.