
Budizm, bugün dünya üzerinde yaklaşık 500 milyonu aşkın inananı bulunan bir dindir. İlk önce Hindistan’da ortaya çıkmış, daha sonra zaman içinde Güneydoğu ve Doğu Asya’da yayılmıştır.

Buddha, Sanskrit dilinde “uyanmak, idrak etmek, bilinçlenmek” anlamına gelen “budh” fiilinin geçmiş zaman kipidir. "Uyanmış, idrak etmiş, bilinçlenmiş” anlamına gelir.
Satori sözcüğü uyanıp aydınlanma anlamına gelir; Zen Budizmin temel amaçlarından biridir. Aslında Sakyamuni Buddha'nın Gaya'daki Bodhi ağacı'nın altında aydınlanması olayını anlatmak için kullanılan tam ve aşılamaz aydınlanma kavramıyla eş anlamlıdır.

Zen, kökeni Hindistan'daki Dhyana (ध्यान) okuluna kadar uzanan bir Mahāyāna Budist okulunun Japoncadaki ismidir. Hindistan'dan Çin'e geçen okul, burada Ch'an (禪) olarak ismini duyurmuştur. Tang Hanedanlığı döneminde Çin'de belli başlı Budist okullar arasına giren Ch'an, Çin'den Kore, Vietnam ve Japonya'ya yayılmıştır. 20. yüzyılda Batı'da tanınmaya başlanan bu okul, İngilizce ve diğer Batı dillerine Zen ya da Zen Budizm ismiyle girmiştir.

Sidarta Gotama, yaygın olarak Buda olarak bilinir, MÖ 6 veya 5. yüzyılda Hindistan'da yaşadığı tahmin edilen ve Budizm'in kurucusu olduğu düşünülen din adamı. "Buda" bir lakap olup kendisine ölümünden yüzyıllar sonra atfedilmiştir. Sanskritçede "uyanmış kişi" anlamına gelen Buda, peşine düştüğü yaşam ve ölümün ardındaki gerçeğin arayışı sonucu Sidarta Gotama'da oluşan ruhani aydınlanmayı anlatmak için kullanılan bir ünvandır.

Bodhi ağacı, Hindistan'ın Bihar Eyaletindeki Mahabodhi Tapınağı yakınlarında bulunan kutsal hintinciri türüne ait bir ağaçtır. Gautama Buddha bu ağacın altında tam ve aşılamaz aydınlanmaya ulaştığı için, Bodhi, yani bilgelik ağacı olarak adlandırılmıştır.

Bodhisattva, Budist düşüncede kendini tüm duyarlı canlıların Budalığa ulaşmasına yardımcı olmaya adamış kişidir. Sanskrit Bodhisattva kelimesi "aydınlanma ('bodhi') ve gerçek ('sattva')" kelimelerinden oluşmuştur.
Bodhi hem Pāli, hem de Sanskrit dillerinde "aydınlanma" anlamına gelen, ancak genellikle "uyanış" veya "bilmek" olarak çevrilen kavram. Budh kökü uyanmak, farkına varmak, bilmek, anlamak anlamına gelir; "Buddha" kelimesi ise "uyanmış olan" anlamında kullanılır. En yaygın olarak Budizm'de kullanılsa da, bodhi diğer Hint felsefelerinde de çeşitli bağlamlarda kullanılan bir kavramdır.

Asoka veya MÖ 304 ile MÖ 232 arasındaki adıyla Dhamma, "Adil, Dindar, Erdemli"), MÖ 273 ile MÖ 232 arasında egemen olan Maurya Hanedanlığı'nın Hint imparatoruydu. Asoka, bir dizi askeri fetihten sonra günümüzde Hindistan'ın bulunduğu alana hükmetmiştir. İmparatorluğu; günümüzdeki Pakistan, Afganistan ve İran'ın batısındaki topraklardan, Hindistan'ın doğusunda yer alan Bengal ve Assam eyaletlerine ve güneyde Karnataka eyalet sınırları içinde kalan Mysore'a kadar uzanan bir alana yayılmıştı.
Theravada ; kelime anlamı olarak, "Yaşlıların öğretisi" ya da "Eski öğreti") günümüze ulaşan en eski Budist okuldur. Kökeni, Buda’nın ilk mensubu olan keşişler (rahipler) topluluğuna dayanmaktadır. Mahayana (büyük taşıt) geleneğinden gelen Budistler tarafından küçük taşıt olarak da adlandırılır. Göreceli olarak daha tutucu ve genel olarak erken dönem Budizmine en yakınıdır. Yüzyıllardan beri Sri Lanka ve güneydoğu Asya'nın en yaygın dinidir. Aynı zamanda güneybatı Çin, Vietnam, Bangladeş, Malezya, Filipinler ve Endonezya'da kimi etnik gruplar tarafından izlenmektedir; Singapur ve Avustralya'da da gittikçe popülerlik kazanmaktadır. Günümüzde dünya çapında Theravada Budistlerin sayısı 100 milyonun üzerindedir. Ayrıca son yıllarda Theravada, Batı'da ve Hindistan'da da kök salmaya başlamıştır.
Mahayana sutraları geniş bir kapsamı olan, Mahayana Budistleri tarafından Buda'nın orijinal öğretisini temsil ettiği kabul edilen sutralar, yani yazılardır. "Mahayana"'dan bahseden ilk sutra, muhtemelen ilk defa 1. yüzyılda derlenen Lotus Sutra'dır.
Dharma terimi Budizmde başlıca iki anlamda kullanılmaktadır:
- Gautama Buddha'nın kişiyi aydınlanmaya ulaştıran öğretileri
- Dünyayı oluşturan etmenler, olgular (dharmalar)
Budizm genelde bir din olarak kabul edilir; ancak kimi zaman Budizm için “ruhani felsefe” tanımı da yapılmaktadır. Bunun nedeni Budizm'de mutlak bir yaratıcı tanrı fikri bulunmamasıdır. Buda'nın yaşadığı dönemlerden itibaren, bir yaratıcı kavramının bulunmayışı Budist düşüncenin ayırt edici özelliklerinden biri olagelmiştir. Budizmin yaklaşımı klinik ve sistematiktir; Dört Yüce Gerçek’te Buda ızdırap sorununu analiz etmiş, kökenindeki nedeni teşhis etmiş ve ızdırabı ortadan kaldıracak reçeteyi yazmıştır. Buda’nın öğretilerine göre, sekiz katlı asil yolu izleyen tüm duyarlı varlıklar, “bensizlik” (anatta) kavramının kavranması yoluyla cehaleti, dolayısıyla acıyı ortadan kaldırabilir. Bu nedenle, Budizm bir yaratıcı tanrı kavramına değil, ahlak, meditasyon ve bilgelik kavramlarına dayanmıştır. Bu açıdan Budizm, nihai bir "benlik" tanımlayan Hindu düşüncesiyle çelişir.
Vipassanā (Pāli) ya da vipaśyanā kelime anlamıyla içgörü demektir; Budizm'de gerçekliğin doğasının içgörü yöntemiyle sezilmesi anlamına gelir. Düzenli olarak Vipassana uygulayan kişiye Vipassi (vipasya) adı verilir.

Lumbinī Nepal'de Hindistan sınırı yakınlarındaki Rupandehi bölgesinde bir Budist hac merkezidir. Kraliçe Mayadevi'nin sonradan Buda olarak anılacak olan Siddhartha Gautama'yı burada doğurmuştur. Lumbini, Kushinagar, Bodh Gaya ve Sarnath ile birlikte Buda'nın hayatında önemli yer tutan dört yerden biri olarak kabul edilir.

Kuşinagar (कुशीनगर), Kusinagar veya Kusinara Hindistan'ın Nepal sınırı yakınlarındaki Uttar Pradeş eyaletine bağlı bir kasabadır. Gautama Buddha burada nirvana ulaştığı için, Budistler için önemli bir hac merkezi olarak kabul edilir.

Sarnath (सारनाथ) veya Sārnātha Gautama Buddha'nın Dharma'yı ilk defa öğretmeye başladığı ve Budist Sangha'nın ortaya çıktığı geyik korusudur. Sarnath Hindistan'nın Uttar Pradeş eyaletindeki Varanasi'nin 13 km kuzeydoğusunda yer alır. Lumbini, Bodh Gaya ve Kuşinagar ile birlikte Budistler için önemli dört hac merkezinden biridir.

Mahabodhi Tapınağı, Dünya Mirası listesi arasında yer alan bir Budizm tapınağı. Hac merkezi olan Bodh Gaya bölgesinde yer alır. Gotama Buda'nın burada aydınlanmaya ulaştığı söylenir.
Kutsal yerler, dinlerin özel dini önem atfettiği yerlerdir. Bunlar genellikle hacılar tarafından ziyaret edilen yerlerdir.