
Astronomide galaktik şişkinlik bir sarmal gökadanın yoğun merkezi bölgesidir. Bu şişkinlik, gökadanın geri kalanından net bir şekilde ayrılır. Bir yandan, yüksek yoğunluğu nedeniyle çok daha parlak görünür, diğer yandan da genellikle disk düzleminin çok ötesinde bir şişkinlik gösterir. Çok uzak gökadalar söz konusu olduğunda, şişkinlik genellikle gökadadan görülebilen tek şeydir ve bu şişkinlik, eliptik gökadaları andırır.

Gökada merkezi, Samanyolu Gökadası'nın dönüş merkezidir. Dünya'dan uzaklığı, Samanyolu'nun parlak noktası; Yay, Yılancı ve Akrep takımyıldızları yönünde, 25,000 ışık yılı dir. Samanyolu'nun gökada merkezinde, Sagittarius A* süper büyük kütleli kara delik olduğu şüphesi vardır.

Ötegezegen veya Güneş dışı gezegen, Güneş'in baskın kütleçekim etkisinin dışında başka bir yıldızın veya kahverengi cücenin kütleçekim etkisi içinde olan gezegensel bir gök cismidir. Bir ötegezegenin ilk muhtemel kanıtı 1917 yılında kaydedilmiş, fakat o zamanlar bu şekilde kabul edilmemişti. Tespitin ilk teyidi 1992 yılında gerçekleşmiştir. 1988'de tespit edilen farklı bir gezegen ise 2003 yılında doğrulandı. 20 Ağustos 2024 itibarıyla, 4.963 gezegen sisteminde varlığı doğrulanmış 7.255 ötegezegen bulunmaktadır ve bu gezegen sistemlerinden 1.015 kadarı birden fazla gezegene sahiptir. James Webb Uzay Teleskobu'nun (JWST) daha fazla ötegezegen keşfetmesi ve bunların bileşimleri, çevresel koşulları ve yaşam potansiyelleri gibi özellikleri hakkında daha fazla fikir vermesi beklenmektedir.

Geri yönlü hareket, genel olarak, astronomik bir nesnenin kütle çekimi altında bulunduğu birincil cismin dönüş yönüne göre tam tersi yönündeki yörünge veya dönme hareketi olarak tanımlanmaktadır. Ayrıca bir nesnenin dönme ekseninin salınımı veya üğrümü gibi diğer hareketleri de tanımlayabilir.

Sıcak Neptün, Uranüs ve Neptün'e benzer bir kütleye sahip, fakat onlardan farklı olarak yıldızına 1 AU'dan daha yakın bir yörüngede dolanan bir tür dev gezegendir. 2007 yılında keşfedilen doğrulanmış ilk sıcak Neptün, yaklaşık 33 ışık yılı uzaklıktaki bir ötegezegen olan Gliese 436 b'dir. Son gözlemler, Samanyolu'nda daha önce düşünülenden daha fazla potansiyel sıcak Neptün popülasyonu olabileceğini göstermiştir. Sıcak Neptünler asıl doğal yerinde veya doğal yeri dışında oluşmuş olabilir.

Sagittarius A*, Samanyolu'nun Galaktik Merkezi'ndeki süper kütleli kara deliktir. Yay ve Akrep takımyıldızlarının sınırında, ekliptiğin yaklaşık 5,6° güneyinde, Kelebek Kümesi (M6) ve Lambda Scorpii'ye görsel olarak yakın bir konumda yer alır.

Süper kütleli kara delikler, kara deliklerin en büyükleridir. Milyarlarca güneş kütlesi büyüklüğünde olabilirler. Çoğunlukla -ya da muhtemelen tüm- galaksiler galaktik merkezlerinde bir süper kütleli kara delik bulundururlar. Samanyolu Galaksisi'nin galaktik merkezindeki süper kütleli kara deliğin Sagittarius A* olduğu düşünülmektedir.

Yıldız kaynaklı kara delik, bir yıldızın kütleçekimsel çöküşüyle oluşan bir kara deliktir. Kütleleri yaklaşık 5 ila birkaç on güneş kütlesi arasında değişir. Bunlar süpernova patlamalarının kalıntılarıdır ve bir tür gama ışını patlaması olarak gözlemlenebilirler. Bu kara deliklere ayrıca çökmüş yıldız (collapsar) olarak da atıfta bulunulur.

İkili kara delik, iki kara deliğin birbirine yakın bir yörüngede bulunduğu sistemdir. Yıldızsal ikili kara delik sistemleri ve süper kütleli ikili kara delik sistemleri olarak iki alt grupta incelenebilir. Yıldızsal ikili kara delik sistemleri büyük kütleli çift yıldız sistemlerinin kalıntısıdır. Süper kütleli ikili kara delik sistemlerinin ise galaksilerin birleşmesi ile oluştuğu düşünülmektedir.

Yetim gezegen doğrudan bir yıldızın yörüngesinde bulunmayan gezegen kütleli bir cisimdir. Bu tür cisimler, kendi başına oluşmuş veya herhangi bir yıldıza veya kahverengi cüceye yerçekimsel olarak bağlı olmadıkları bir gezegen sisteminden fırlatılmıştır. Samanyolu tek başına milyarlarca yetim gezegene sahip olabilir.

Laura Ferrarese, FRSC, Kanada Ulusal Araştırma Konseyi'nde çalışan bir uzay bilimi araştırmacısıdır. Birincil çalışması, Hubble Uzay Teleskobu ve Kanada-Fransa-Hawaii Teleskobu verileri kullanılarak gerçekleştirildi.

Olay Ufku Teleskobu, dünyanın dört bir yanındaki radyo teleskopların oluşturduğu büyük bir teleskop dizgesidir. EHT projesi, süper kütleli kara deliği gözlemlemek için yeterli açısal çözünürlüğe sahip birleşik bir dizi oluşturan, Dünya çevresindeki birkaç çok uzun temelli interferometri (VLBI) istasyonundan gelen verileri birleştirir. Projenin gözlemsel hedefleri, Dünya'dan gözlemlenen en büyük açısal çapa sahip iki kara deliği içeriyor: süper dev eliptik galaksinin merkezindeki kara delik Messier 87 ve Samanyolu'nun merkezindeki Sagittarius A*(Sgr A*).

Hiyanus gezegeni, hidrojen bakımından zengin bir atmosfer altında sıvı su okyanusuna sahip özel bir ötegezegen türüdür.

Gaia BH1, Yılancı takımyıldızında yaklaşık olarak 1.560 ışık yılı (478 pc) uzaklıkta bulunan G-tipi ana kol yıldız ve büyük olasılıkla yıldız kütleli bir kara delikten oluşan ikili sistemdir. 2022 yılı itibarıyla gök bilimcilerin bir kara delik içerdiğinden makul ölçüde emin oldukları bilinen en yakın sistemdir, onu Gaia BH2 ve A0620-00 takip eder.

Gezegen kütleli cisim, gök cisimlerinin jeofiziksel tanımına göre hidrostatik dengeyi sağlayacak kadar kütleli, fakat bir yıldız gibi çekirdek füzyonunu sürdürecek kadar kütleli olmayan herhangi bir gök cismidir.

Gezegensel göç, bir yıldızın çevresindeki bir gezegen veya diğer bir nesnenin yakın bölgelerdeki gezegenimsiler veya gaz diski ile etkileşime girmesi sonucu özellikle yarı büyük eksenleri veya diğer yörünge parametlerinin bozuluma uğramasıyla meydana gelmektedir. Gezegensel göç, sıcak Jüpiterlerin en olası açıklamasıdır. Ön gezegen diskinden gezegen oluşumuna ilişkin genel kabul gören teori, bu tür dev gezegenlerin yıldızlarına bu kadar yakın oluşamayacağını, nitekim bu kadar küçük yarıçaplarda yeterli kütle bulunmadığını ve sıcaklığın kayalık veya buzlu gezegenimsilerin oluşumuna izin vermeyecek kadar yüksek olduğunu öngörmektedir.

ESO 444-46, Erboğa takımyıldızında Abell 3558 gökada kümesinin baskın ve en parlak üyesi olan ve yaklaşık olarak 636 MIy (195 Mpc) uzaklıkta bulunan süperdev bir eliptik gökadadır. En yakın komşu süperkümelerden biri olan devasa Shapley Süperkümesi'nin çekirdeğinde yer alır. Yerel evrendeki en büyük gökadalardan biridir ve muhtemelen bilinen en büyük kara deliklerden birini içermektedir. Kara deliğin kütlesi çok belirsizdir ve tahminler 501 milyon M☉ gibi düşük bir değer ile 77,6 milyar M☉ gibi yüksek bir değer aralığında değişir.

Bu, şimdiye kadar keşfedilen en büyük kara deliklerin (ve olası adayların) güneş kütlesi birimleri (M☉, M☉ = yaklaşık 2×1030 kg) cinsinden ölçülen, sıralı bir listesidir.
Kara deliklerin bu listesi kütleye göre düzenlenmiştir ; Bu listedeki bazı öğeler, bir kara deliğin etrafında organize olduklarına inanılan galaksiler veya yıldız kümeleridir. Mümkün olan yerlerde Messier ve New General Catalogue (NGC) adları verilmiştir.

Herhangi bir gezegen, ana yıldızıyla karşılaştırıldığında son derece zayıf bir ışık kaynağıdır. Örneğin Güneş gibi bir yıldız, etrafında dönen gezegenlerden yansıyan ışıktan yaklaşık bir milyar kat daha parlaktır. Bu kadar zayıf bir ışık kaynağını tespit etmenin esas zorluğuna ek olarak, ana yıldızdan gelen ışık, onu silip süpüren bir parlamaya neden olur. Bu nedenlerden ötürü, Ocak 2024 itibarıyla rapor edilen ötegezegenlerin çok azı doğrudan gözlemlendi; hatta daha azı, konak yıldızdan ayrıştırıldı.