Kültür veya ekin, toplumların kendilerine özgü olan ve gelecek nesillere aktardıkları maddi veya manevi her şey.
Ağaç, botanikte çoğu türünde dalları ve yaprakları destekleyen uzun bir sürgüne ya da gövdeye sahip çok yıllık bir bitkidir. Ağaç tanımı, bazı kullanımlarda sadece ikincil büyüme gösteren odunsu bitkileri, kereste olarak kullanılabilen bitkileri ya da belirli bir yüksekliğin üzerindeki bitkileri kapsayacak şekilde daha dar olabilir. Daha geniş tanımlarda ise uzun palmiyeler, eğrelti ağaçları, muz ağaçları ve bambular da birer ağaç olarak kabul edilir. Ağaçlar taksonomik bir grup değildir ancak güneş ışığı için rekabet etmek adına diğer bitkilerden daha fazla yükseğe çıkmanın bir yolu olarak birbirinden bağımsız şekilde evrimleşip gövde ve dalları olan çeşitli bitki türlerini içermektedir. Ağaçlar uzun ömürlü olma eğilimindedir ve bazıları birkaç bin yıl yaşar. Ağaçlar 370 milyon yıldır dünya üzerindeki varlığını sürdürmektedir. Dünyada yaklaşık üç trilyon olgunluğa erişmiş ağacın olduğu tahmin edilmektedir.
Fındık, huşgiller (Betulaceae) familyasından Corylus cinsini oluşturan çalı ve ağaç türlerinin ortak adı.
Baklagiller (Fabaceae), Fabales takımından çoğunu otsu bitkilerin oluşturduğu çalı ve ağaç türlerini de içeren büyük bir familya.
Hayvan, canlılar dünyasının ökaryotlar (Eukaryota) üst âlemindeki hayvanlar (Animalia) âleminde sınıflanan canlıların ortak adıdır. Arapça "canlı varlık" anlamındaki ḥayevān sözcüğünden Türkçeye geçmiş olan "hayvan" sözcüğü, günlük kullanımda esasen insan dışı, nefes alan ve hareket eden canlıları ifade etmek için kullanılsa da, biyolojik bağlamda insanı da içerir. Anadolu ağızlarında hayvan anlamında bav, bobos, böçü, çer, çokgal, dölük, evcimen, evlük, karaböcü, karaltı, medek, tereke, töm gibi sözcükler kullanılmaktadır. Hayvan sözcüğünün eş anlamlısı döngül sözcüğüdür. Hayvanlar âleminin bilimsel ve Latince adı olan "Animalia" terimi ise yine Latince olan ve "yaşayan" ya da "ruh" anlamına gelen animadan türetilmiş animal sözcüğünün çoğuludur. Hayvanlar âlemini tanımlayan bir başka Yunanca bilimsel terim de metazoa'dır (μετάζωα).
Brakte veya Brahte, özellikle kozalak, çiçek ve çiçek durumu gibi üreme yapıları ile birleşik, değişken ve özelleşmiş bir yapraktır.
Kapalı tohumlular, çiçekli bitkiler, anjiyospermler veya bilimsel ismiyle Angiospermae ya da Magnoliophyta; 64 takım, 416 familya ve bilinen yaklaşık 13,000 cins ve 300,000 tür ile kara bitkilerinin en çeşitli grubunu oluştururlar. Açık tohumlu bitkiler gibi kapalı tohumlu bitkiler de tohum üreten bitkilerdir. Çiçeklerinin, tohumlarındaki endospermlerinin ve tohumlarını içeren meyvelerinin özellikleri ile açık tohumlulardan ayrılırlar. Etimolojik olarak anjiyosperm, bir kılıf içinde tohum üreten bir bitki, başka bir deyişle meyve veren bir bitki anlamına gelir. Terim, Yunanca angeion ve sperma ("tohum") kelimelerinden gelir.
Kalsiyum, toprak alkalileri grubundan metalik bir element. Sembolü "Ca"dır. İsmi Latincede “kireç” anlamına gelen “calx” sözcüğünden gelmektedir. İlk defa 1808'de Humphry Davy tarafından kalsiyum hidroksitten elektroliz yoluyla elde edilmiştir.
Greyfurt veya altıntop, sedef otugiller (Rutaceae) familyasından bugün birçok çeşit ve kültür formları yetiştirilen, yaprak dökmeyen meyve türü.
Eklem bacaklılar ya da Arthropoda, omurgasızların en büyük şubesidir.
Devoniyen, Paleozoyik Zaman içinde 419,2 milyon yıl önce sonlanan Silüriyen'den, 358,9 milyon yıl önce Karbonifer'in başlangıcına kadar süren jeolojik bir dönem ve sistemdir. Bu döneme ait kayaçların ilk olarak incelendiği yer olan İngiltere'nin Devon bölgesine atfen adlandırılmıştır.
Karbonifer, Palezoyik Zaman'ın beşinci dönemidir. Yaklaşık 358,9 milyon yıl önce Devoniyen Dönemi'nin sonlanmasıyla başlamış ve 298,9 milyon yıl önce Permiyen Dönemi'nin başlamasıyla sonlanmıştır. Karbonifer, Latince kömür anlamına gelen carbō ve taşımak anlamına gelen ferō sözcüklerinin birleştirilmesiyle oluşturulmuştur. Bundan dolayı Karbonifer, Latincede "karbon-taşıyan" anlamına gelir.
Kral takımyıldızı, kuzey gök yüzünün derinliklerinde yer alan ve Yunan mitolojisinde Etiyopya Kralı Kefeos'un adını taşıyan bir takımyıldızdır. İkinci yüzyıl astronomu Batlamyus tarafından listelenen 48 takımyıldızdan biridir ve günümüzde de 88 modern takımyıldız arasında yer almaktadır.
Yengeç yiyen tilki, Maikong veya Orman tilkisi olarak da bilinir, köpekgiller (Canidae) familyasına dahil Cerdocyon cinsinin günümüzdeki tek türü olup, Güney Amerika'ya özgü orta boylu bir tilkidir.
Birinci Cumhuriyet, resmî adıyla Fransız Cumhuriyeti, tarihçilerin Eylül 1792'den Mayıs 1804'e kadar Fransa'da uygulanan tüm cumhuriyet rejimlerine verdikleri isimdir. Fransız Devrimi'yle gelen gelen Birinci Cumhuriyet, 10 Ağustos 1792'de Tuileries Sarayı'nın Baldırı Çıplaklar tarafından ele geçirilmesinden sonra anayasal monarşinin yerine geldi ve Avrupa'da güç kullanımında yeni bir mücadelenin habercisi oldu. Bu cumhuriyet, egemenliğini Fransa'nın mevcut toprakları üzerinde ve Ren'in sol kıyısında bulunan ve bugünkü Belçika, Lüksemburg ve günümüz Almanya'sının bir bölümünü oluşturan Kutsal Roma İmparatorluğu'nun tüm eyaletleri üzerinde sürdürdü.
Öksürük otu, bilimsel adı Tussilago farfara olan, aster familyasınadan (Asteraceae) Senecioneae oymağına ait Avrupa ve Batı Asya'ya özgü bir bitkidir. Latince adı "öksürük" anlamına gelen "tussis" ve "etkilemek" anlamına gelen "ago" kelimelerinden türemiştir. Geleneksel tıpta kullanılsa da, bitkinin içerdiği zehirli pirolizidin alkaloidleri nedeniyle karaciğer sağlığı açısından risk oluşturur.
Mercimek çorbası, ana malzemesi mercimek olan bir çorbadır; vejetaryen olabilir veya et içerebilir ve kabuklu veya kabuksuz kahverengi, kırmızı, sarı, yeşil veya siyah mercimek kullanabilir. Kabuğu ayıklanmış sarı ve kırmızı mercimekler pişerken parçalanarak koyu bir çorba olur. Avrupa, Latin Amerika ve Orta Doğu'da temel bir besindir.
Damarlı bitkiler aynı zamanda tracheophytes olarak bilinen, yaklaşık 300.000 bitki türünü içeren geniş bir bitki grubudur. Damarlı bitkiler arasında Lycopodiopsida, atkuyruğu, eğrelti, açık tohumlular ve çiçekli bitkiler bulunmaktadır. Bu grup için önerilen isimler arasında Tracheophyta, Tracheobionta ve Equisetopsida sensu lato bulunmaktadır.
Filozoa, Opisthokonta içindeki monofiletik bir gruptur. Bunlar hayvanları ve onların en yakın tek hücreli akrabalarını içerir.
Bazen Ordovisiyen sonu kitlesel yok oluşu veya Ordovisiyen-Silüriyen yok oluşu olarak da adlandırılan Geç Ordovisiyen kitlesel yok oluşu, yerküre tarihinde kabaca 443 myö meydana gelen "beş büyük" kitlesel yok oluştan ilkidir. Nesli tükenen cinslerin yüzdesi açısından genellikle bilinen en büyük ikinci yok oluş olarak kabul edilir. Bu zaman aralığında gerçekleşen küresel yok oluş, deniz canlısı cinslerinin %49-60'ını ve deniz canlısı türlerinin yaklaşık %85'ini ortadan kaldırdı. Çoğu çizelgeye göre Geç Ordovisiyen kitlesel yok oluşunu biyoçeşitlilik kaybının boyutu açısından yalnızca Permiyen–Triyas yok oluşu geçmektedir. Geç Ordovisiyen yok oluşu, tüm büyük taksonomik grupları ani bir şekilde etkileyerek bütün brakiyopod ve bryozoa familyalarının üçte biri ile çok sayıda konodont, trilobit, derisi dikenli, mercan, çift kabuklu ve graptolit grubunun ortadan kaybolmasına neden oldu. Geç Ordovisiyen kitlesel yok oluşu, taksonomik açıdan büyüklüğüne rağmen diğer kitlesel yok oluşlara kıyasla ekosistem yapılarında büyük değişikliklere ve herhangi bir morfolojik yeniliğe sebep olmadı. Biyoçeşitlilik, Silüriyen Dönemi'nin ilk 5 milyon yılı boyunca kademeli olarak yok oluş öncesi seviyelerine geri döndü.