İçeriğe atla

Beta yaprak

Proteinlerin ikincil yapısında β yaprak (β plili yaprak olarak da adlandırılır), alfa sarmaldan sonra en sık görülen biçimdir. Beta yapraklar birbirine en az iki veya üç hidrojen bağı ile yatay bağlanmış beta ipliklerden oluşur, bunlardan plili ve burkulmuş bir yaprak meydana getirir. Bir beta iplik (β iplik olarak da yazılır) 3 ila 10 amino asit uzunluğunda bir polipeptit zincirinden oluşur, polipeptir omurga neredeyse tamamen uzanık (İng. extended) bir konformasyondadır. β yaprakların birleşmesinden kaynaklanan protein yığışımları (agregatlar) ve telcikler (fibriller), çeşitli hastalıkların oluşumunda rol oynar, bunların arasında Alzheimer gibi amiloidoz hastalıkları kayda değerdir.

Katalaz enziminin bir kristal yapısından dört iplikli antiparalel β yaprak parçası örneği. 0,88Å çözünürlüklü PDB koordinat dosyası 1GWE). a) Önden görüntü, bitişik ipliklerdeki peptit NH ve CO grupları arasındaki antiparalel hidrojen bağlarını (noktalı) gösteriyor. Oklar zincirin yönünü gösteriyor, elektron yoğunluk konturları H harici atomları göstermekte. O atomları kırmızı, N atomları mavidir, H atomları sadelik için gösterilmemiştir; yan zincirler sadece ilk yanzincir C atomuna (yeşil) kadar gösterilmiştir. b) a resminin ortasındaki iki β yaprağın yandan görünümü, Cα atomlarındaki sağ elli burkulma ve pli ve yan zincilerin almaşık olarak yaprağın karşılıklı iki tarafında doğru çıkmaları görülmektedir.

Adlandırma sistemi

En yaygın kullanımda β iplik terimi, en az bir diğer iplik ile omurga hidrojen bağları oluşturmuş, uzamış konformasyonlu tek bir bitişik polipeptit parçasına karşılık gelir; buna karşın β yaprak birbirine hidrojen bağlı (H-bağlı) en az iki β iplikten oluşmuş toplaşma (İng. assembly) demektir.

Tarih

İlk β yaprak yapısı William Astbury tarafından 1930'larda önerilmiştir. Paralel veya antiparalel uzamış β ipliklerin peptit bağları arasında hidrojen bağlanması kavramını öne sürmüştür. Ancak, hatasız bir model inşa edebilmek için Astbury, amino asitlerin bağ geometrisi hakkında yeterli veriye sahip değildi, özellikle peptit bağının düzlemsel olduğunu bilmiyordu. Ayrıntılandırılmış bir model 1951'de Linus Pauling ve Robert Corey tarafından önerildi.

Yapı ve doğrultu

Bir antiparalel beta yaprakta, noktalı çizgilerle gösterilmiş hidrojen bağları.
Bir antiparalel beta yaprakta, noktalı çizgilerle gösterilmiş hidrojen bağları. Oksijen atomları kırmızı, azot atomları mavidir.

Geometri

β yaprakların çoğu, diğer yapraklara bitişiktir ve komşularıyla yaygın bir hidrojen bağ ağı meydana getirirler. Bu ağda, bir ipliğin omurgasındaki N-H grupları bitişik bir ipliğin omurgasındaki C=O grupları arasındaki hidrojen bağlarından oluşur. Tamamen düzleştirilmiş β yaprakta, ardışık amino asit yan grupları yukarı, sonra aşağı, sonra yukarı, vb. doğrultulu olurlar. Bir β yapraktaki bitişik β ipliklerin α atomları bitişiktir ve yan zincirler aynı yöne işaret edecek şekilde hizalıdır. β ipliklerin "plili" görünümü Cα atomundaki tetrahedral kimyasal bağlardan meydana gelir; örneğin, eğer bir yan zincir yukarı yönelmişse atomuna olan bağ aşağı olmalıdır, çünkü bağ açısı yaklaşık 109,5°'dır. Pli oluşumu ile arasındaki uzaklığın yaklaşık 6 Å olmasına neden olur, trans konformasyonunda tamamen uzatılmış iki peptit bağındaki 7,6 Å (2 × 3,8 Å) uzaklığı yerine. Hidrojen bağlı β ipliklerde iki bitişik Cα atomu arasındaki "yanlamasına" mesafe yaklaşık 5 Å'dır.

Yaklaşık 100,000 yüksek çözünürlüklü veri noktasının Ramachandran (φ,ψ) çizimi, β yaprak kalıntıları için tipik konformasyon için tercihli bir bölge göstermektedir.

Ancak, β iplikler ender olarak tamamen uzanıktır; kendilerini oluşturan amino asitlerin kiralliği nedeniyle bir burkulma gösterirler. (φ, ψ) = (–135°, 135°) civarındak enerjetik olarak tercihli olan dihedral açılar (Ramachandran çiziminin kabaca üst sol bölgesi), tamamen uzanık konformasyona karşılık gelen (φ, ψ) = (–180°, 180°)'den büyük oranda farklılık gösterir.[1] Burkulma genelde dihedral açı değerlerinin almaşık değişim göstermesi ile ilişkilidir, bu sayede büyük bir yaprak içindeki bireysel β iplikler birbirinden ayrışmaz. Kuvvetle burkulmuş bir β yaprak örneği BPTI proteininde görülebilir. Yan zincirler plilerin katlarından dışarı doğru uzanırlar, yaprak düzlemine yaklaşık dik olarak; ardışık amino asit kalıntıları yaprağın almaşık yüzlerine doğru uzanırlar.

Hidrojen bağı örüntüleri

Peptit zincirleri, N-uç ve C-uçlarına sahip olduklarından yönlüdürler, bundan dolayı β yaprakların da yönlü olduğu söylenebilir. Genelde protein topoloji çizimlerinde C-ucuna doğru bir ok ile gösterilirler. Bitişik β iplikler antiparalel, paralel veya karışık düzenli hidrojen bağları oluşturabilir.

Antiparalel düzende, birbirini izleyen β iplikler ters yönlüdür, öyle ki bir ipliğin ucu öbürünün C-ucuna bitişiktir. Bu düzen, en kuvvetli iplik arası stabiliteyi meydana getirir, çünkü karboniller ve aminler arasındaki iplik arası hidrojen bağlar düzlemsel olur, bu da onların tercihli doğrultusudur. Antiparalel yapraklarda peptit omurgasının dihedral açıları (φ, ψ) yaklaşık (–140°, 135°)'dir. Bu durumda iki atom ve birbirine hidrojen bağlı iki β iplikte birbirlerine bitişikseler, birbirlerinin peptit grupları ile karşılıklı hidrojen bağları oluştururlar; bu, yakın çiftli hidrojen bağları olarak adlandırılır.

Paralel düzende, birbirini izleyen β iplikler aynı yönlüdür; bu doğrultu biraz daha az stabildir çünkü iplikler arası hidrojen bağı örüntüsünün eşdüzlemli olmamasına neden olur. Paralel yapraklarda (φ, ψ) dihedral açıları yaklaşık (–120°, 115°)'dir. Bir motifte birbiriyle etkileşimli beşten az sayıda paralel iplik olması enderdir, muhtemelen daha az sayıda iplikler stabil olmadığı için. Ama, bir diğer neden, paralel β-yaprakların oluşması da temelde daha olmasıdır, çünkü N ve C uçları birbiri ile hizalanmış olan iplikler dizi içinde birbirlerinden uzakta olmak zorundadır. Paralel β-yaprakların daha stabil olabileceğine dair kanıtlar da mevcuttur, çünkü küçük amiloid diziler paralel β-ipliklerden oluşan β-yaprak fibrilleri olarak yığışır, oysa anti-paralel daha stabil olsa anti-paralel fibrillerin oluşması beklenirdi.

Paralel β-yaprak yapılarda iki atom ve birbirine hidrojen bağlı iki β iplikte bitişikseler, birbirleiyle hidrojen bağı kurmazlar. Bir amino asit kalıntısı öbürünü çevreleyen kalıntılarla hidrojen bağları kurar ama bunun tersi olmaz. Örneğin, kalıntı , kalıntı ve ile hidrojen bağları kurabilir. Bunlar, geniş çiftli hidrojen bağları olarak adlandırılır. Buna karşılık, kalıntısı tamamen farklı kalıntılarla hidrojen bağ kurabilir veya hiçbir başka kalıntı ile bağ kurmayabilir de.

Bir iplik, karışık bağlanma düzeni de gösterebilir, bir tarafında paralel iplik, öbürü tarafında antiparalel iplik olabilir. Beta ipliklerin rastgele dağılması varsayımından beklenecek sıklıktan daha ender olarak bu gibi düzenler görülür, bu yüzden bu düzenin anti-paralel düzenden daha az stabil olduğu öne sürülmüştür. Ancak biyoenformatik analizlerle yapısal termodinamik hakkında çıkarımlar yapmak sorunludur, çünkü proteinlerde başka yapısal özellikler de vardır. Ayrıca, protein yapısı hem katlanma kinetiği hem de katlanma termodinamiği tarafından belirlenir, bu yüzden biyoenformatik analizlere dayanarak stabilite çıkarımları yapmakta dikatli olmak gerekir.

β ipliklerin hidrojen bağları mükemmel olmayabilir, beta yumru olarak adlandırılan yerel bozukluklar gösterebilirler.

Hidrojen bağları yaprak düzlemi düzlemi içinde yer alır, peptit karbonil grupları birbirini izleyen amino asit kalıntılarında ters yönlere dönük olurlar; buna karşılık, alfa sarmalda birbirini izleyen karboniller aynı doğrultudadır.

Amino asit eğilimleri

Büyük aromatik kalıntılar (Tyr, Phe ve Trp) ve β-dallı amino asitler (Thr, Val, Ile) β yaprakların ortasındaki β ipliklerde bulunma eğilimindedir. Bazı kalıntılar (Pro gibi) β yaprakların kenarlarında bulunur, muhtemelen yığışma ve amiloid oluşumuna neden olabilecek, proteinler arasında "kenar-kenara" birleşme olmasının önüne geçmek için.[2] Paralel β-yapraklarda dipol momentler bazı kalıntıların (Lys ve Arg gibi) bu yapıya başlık olma eğilimine etki edebileceği öne sürülmüştür.[3] Peptitlerde dipol C-uçtan (kısmen negatif) N-uca (kısmen pozitif) uzanır.

Yaygın yapısal motifler

Bir beta firkete şeması
Protien yapısında Yunan anahtarı motifi.

β yapraklarla ilgili çok basit bir yapısal motif beta firketedir. Bu motifte iki antiparalel iplik, iki ilâ beş amino asit kalıntısından oluşan kısa bir ilmikle birbirine bağlıdır. İlmikte genelde bir glisin veya prolin kalıntısı bulunur, her ikisi de sıkı bir dönüş yapmak için olağandışı dihedral açı konformasyonlarına girebilirler. Ancak, β iplikleri daha karmaşık yollarla da, örneğin alfa sarmal içeren uzun halkalar, hatta bütün protein bölgeleri ile birbirine bağlanabilir.

Yunan anahtar motifi

Yunan anahtar motifi dört bitişik antiparalel iplikten ve onları birleştirici ilmiklerden oluşur. Firketelerle bağlı üç antiparalel iplik vardır. Dördüncü iplik birinciye yanında yer alır ve üçüncüye uzun bir ilmikle bağlıdır. Bu tip yapı protein katlanma sürecinde kolaylıkla oluşur.[4][5] Bu motif, antik Yunan dekorasyon sanatında görülen bir biçime atfen adlandırılmıştır (bakınız menderes (sanat)).

β-α-β motifi

Kendilerini oluşturan amino asitlerin kiralliği nedeniyle, tüm ipliklerde, üst düzey β yaprak yapılarında belli olan, bir "sağ-elli" burkulma vardır. Özellikle, iki paralel iplik arasındaki birleştirici ilmik hemen hep bir sağ-elli bir krosover kirallığı gösterir, yaprağın doğasında olan burkulma bu özelliği kuvvetle destekler. Bu birleştirici ilmik sıklıkla bir sarmal bölge içerir, böyle durumlarda bu biçim β-α-β motifi olarak adlandırılır. Bununla yakından ilişkili bir motif olan β-α-β-α motifi, sık görülen protein üçüncül yapısı olan TIM fıçısının temel bileşenidir.

Beta-menderes motifi
Fare monoklonal antikoru ile kompleksleşmiş Borrelia burgdorferi Protein A'sının dış yüzeyinin bir kısmı

β-menderes motifi

Bir firkete ilmik ile birleştirilmiş 2 veya daha çok ardışık antiparalel β-iplikten oluşmuş bir basit süperikincil protein topolojisi.[6][7] Bu motif β-yapraklarda sıkça görülür. β-fıçı ve β-pervane dahil çeşitli yapı mimarilerinde bulunabilir.

Psi-ilmik motifi
Karboksipeptidaz A'nın bir bölümü.

Psi-ilmik motifi

Psi ilmik (Ψ-ilmik) motifi, iki antiparalel iplikten oluşur, bunlar her iki ikisine de hidrojen bağları ile bağlı bir iplik ile birleştirilmiştir.[8] Tek Ψ-ilmikleri için dört olası iplik topolojisi vardır. Bu motif enderdir çünkü onun oluşuna yol açan sürecin, protein katlanması sırasında meydana gelmesi düşük olasılıklıdır. Ψ-ilmik ilk defa aspartik proteaz ailesinde tespit edilmiştir.[9]

Beta yapraklı proteinlerin yapısal mimarileri

Beta yapraklar tüm-β (İng. all-β), α+β ve α/β bölgelerinde bulunurlar, SCOP protein sınıflandırma sistemine göre, ayrıca genel mimaridi iyi tanımlanmamış pek çok peptit ve küçük proteinde bulunur. tüm-β bölgeler β fıçı, β sandviç, β pervane ve β-sarmallar oluşturabilir

Yapısal topoloji

Bir β yaprağın topolojisi, protein omurgası boyunca hidrojen bağlı β ipliklerin sırasını belirtir. Örneğin, flavodoksin katlaması 21345 topolojili, beş iplikli, paralel β yapraktan oluşur. Yani, kenar iplikler omurga üzerindeki 2. ve 5. β ipliklerdir. Daha açık olarak, β iplik 2, β iplik 1 ile H-bağlıdır, o da β iplik 3 ile H-bağlıdır, o da β iplik 4 ile H-bağlıdır, o da β iplik 5 ile. Bu sonuncusu β yaprağın öbür kenarını oluşturur. Aynı sisteme göre, yukarıda belirtilen Yunan anahtar motifi 4123 topolojisine sahiptir. Bir β yaprağın ikincil yapısı kabaca ipliklerin sayısı, onların topolojisi ve hidrojen bağlarının paralel mi anti paralel mi olduğu ile belirtilebilir.

β yapraklar açık olabilir, yani iki kenar iplikçiğe sahip olabilirler (flavodoxin katlaması veya immünoglobin katlamasında olduğu gibi) veya kapalı beta fıçı olabilirler (TIM fıçısı gibi). β-Fıçılar genelde dekalaj veya kaymaları ile tarif edilir. Bazı açık β yapraklar çok kavislidir ve kendileri üzerine katlanırlar (SH3 bölgesinde olduğu gibi) veya atnalı şekli oluşturabilirler (ribonükleaz katlamasında olduğu gibi). Açık β yapraklar yüz-yüze (beta-pervane bölgesi veya immünoglobin katlaması gibi) veya kenar-kenara birleşip büyük bir β yaprak meydana getirebilir.

Dinamik özellikler

Proteinlerdeki beta-yapraklar Raman spektrometresi ile gözlemlendiklerinde akordeon gibi, düşük frekanslı hareket gösterirler.[10][11]

Paralel β sarmallar

Üç kenarlı, sol elli bir β sarmal proteinin ucundan görünümünün şeritli şeması. (PDB koordinat dosyası 1QRE).

Bir β sarmal birbirine kısa ilmiklerle bağlı, iki veya üç kısa β iplikten oluşan, tekrar eden yapısal birimlerden oluşur. Bu birimler birbirinin üstüne sarmal biçimde dizilerek bir "deste" oluştururlar, öyle ki aynı ipliğin takip eden tekrarları birbirilerine paralel şekilde hidrojen bağları kurar. Daha çok ayrıntı için beta sarmal maddesine bakınız.

Sol elli β sarmallarda, ipliklerin kendileri düzdür ve burkuk değildir; meydana gelen sarmal yüzeyler neredeyse düzdür, düzenli bir üçgen prizma şekil oluştururlar, sağdaki karbonik anhidraz örneğinde görülebileceği gibi. Diğer örnekler Lipid A sentez enzimi LpxA ve böceklerdeki antifriz proteinleridir. Antifriz proteinlerinin bir yüzündeki düzenli Thr yan zincirlerinin dizilimi, buzun yapısını taklit eder.[12]

Üç yüzlü, sağ elli bir β sarmal proteinin ucundan görünümünün şeritli şeması (PDB koordinat dosyası 2PEC).

Sağ elli β sarmallar, soldaki pektat liyaz enzimi veya P22 faj kuyruk çıkıntısındaki gibi, düzensiz bir kesite sahiptir, kenarlarından biri daha uzun ve girintilidir; üç bağlayıcı ilmikten biri sadece iki amino asit kalıntısı uzunluğunda, diğer ise değişken uzunlukta olur, çoğu zaman bir ligand bağlanma veya aktif bölge oluşturacak şekilde yapılanmıştır.[13]

İki kenarlı β sarmal (sağ elli) bazı bakteryel metaloproteazlarda bulunur. İki ilmiğinin her biri 6 kalıntı uzunluğundadır ve yapının bütünlüğünü sağlayan, stabilize edici kalsiyum iyonlarına bağlanır. Bu kalsiyum iyonlarına bağlanmak için GGXGXD motifinin omurgası ve Asp yan zincirinin oksijenleri kullanılır.[14] SCOP sınıflandırmasında bu katlanma beta rulosu olarak adlandırılır.

Patolojide β yapraklar

Monomer hâllerinde düzensiz veya sarmal biçimli olan bazı proteinler, amiloid β (amiloid plaka maddesine bakınız), patolojik durumlarla ilişkili β-yaprak zengini oligomerik yapılar oluşturabilirler. Amiloid β proteinin oligomerik şekli Alzheimer hastalığının gelişimi ile ilişkili olduğu bulunmuştur. Bu proteinin yapısı henüz tamamen çözülmüş olmamakla birlikte, iki iplikli bir β sarmal içerdiği yönünde bulgular vardır.[15]

β yaprak yapısında bulunan amino asit kalıntılarının yan zincirleri öyle düzenlenebilir ki, yaprağın bir yüzündeki yan zincirlerin çoğu hidrofobik, öbür yüzündekilerin ise hidrofilik olabilir.[16] Böylece yaprak, polar ile apolar ortamlar arasında yer alabilir.

Ayrıca bakınız

  • Katlanma (kimya)
  • Üçüncül yapı
  • α sarmal
  • Kolajen sarmal
  • Foldamer

Kaynakça

  1. ^ Voet, Donald (2004). Biochemistry (3.3yayıncı=Wiley bas.). Hoboken, NJ. ss. 227-231. ISBN 047119350X. 
  2. ^ Richardson, J.S., and Richardson, D.C. (2002). "Natural β-Sheet Proteins Use Negative Design to Avoid Edge-to-Edge Aggregation". Proc. Nat. Acad. Sci. USA. 99 (5). ss. 2754-2759. doi:10.1073/pnas.052706099. PMC 122420 $2. PMID 11880627. 
  3. ^ FarzadFard, Fahim (2008). "β-Sheet capping: Signals that initiate and terminate β-sheet formation". Journal of Structural Biology. 161 (1). ss. 101-110. doi:10.1016/j.jsb.2007.09.024. PMID 18006332. 
  4. ^ Tertiary Protein Structure and Folds: section 4.3.2.1 26 Temmuz 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.. From Principles of Protein Structure, Comparative Protein Modelling, and Visualisation 27 Eylül 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
  5. ^ Hutchinson EG, Thornton JM (Nisan 1993). "The Greek key motif: extraction, classification and analysis". Protein Eng. 6 (3). ss. 233-45. doi:10.1093/protein/6.3.233. PMID 8506258. 
  6. ^ "SCOP: Fold: WW domain-like". 4 Şubat 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Haziran 2011. 
  7. ^ "PPS '96 - Super Secondary Structure". 28 Aralık 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Haziran 2011. 
  8. ^ Hutchinson, E. (1996). "PROMOTIF—A program to identify and analyze structural motifs in proteins". Protein Science. 5 (2). ss. 212-220. doi:10.1002/pro.5560050204. PMC 2143354 $2. PMID 8745398. 
  9. ^ Hutchinson EG, Thornton JM (1990). "HERA--a program to draw schematic diagrams of protein secondary structures". Proteins. 8 (3). ss. 203-12. doi:10.1002/prot.340080303. PMID 2281084. 
  10. ^ Painter PC, Mosher LE, Rhoads C (Temmuz 1982). "Low-frequency modes in the Raman spectra of proteins". Biopolymers. 21 (7). ss. 1469-72. doi:10.1002/bip.360210715. PMID 7115900. 
  11. ^ Chou KC (Ağustos 1985). "Low-frequency motions in protein molecules. Beta-sheet and beta-barrel". Biophys. J. 48 (2). ss. 289-97. doi:10.1016/S0006-3495(85)83782-6. PMC 1329320 $2. PMID 4052563. 
  12. ^ Liou, Y.C.; ve diğerleri. (2000). "Mimicry of ice structure by surface hydroxyls and water of a beta-helix antifreeze protein". Nature. 406 (6793). ss. 322-324. doi:10.1038/35018604. PMID 10917536. 
  13. ^ Branden, Carl (1999). Introduction to Protein Structure. New York: Garland. ss. 20-32. ISBN 0815323050. 
  14. ^ Bauman, U.; ve diğerleri. (1993). "Three-dimensional structure of the alkaline protease of Pseudomonas aeruginosa: a two-domain protein with a calcium binding parallel beta roll motif". EMBO Journal. 12 (9). ss. 3357-3364. PMC 413609 $2. PMID 8253063. 
  15. ^ Nelson R, Sawaya MR, Balbirnie M, Madsen AØ, Riekel C, Grothe R, Eisenberg D (Haziran 2005). "Structure of the cross-beta spine of amyloid-like fibrils". Nature. 435 (7043). ss. 773-8. doi:10.1038/nature03680. PMC 1479801 $2. PMID 15944695. 
  16. ^ Zhang S., Holme. T, Lockshkin C., Rich A. Proc. Natl. Acad. Sci, 1993 vol. 90: 3334-3338

Konuyla ilgili yayınlar

Dış bağlantılar

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Protein</span> polipeptitlerin işlevsellik kazanması sonucu oluşan canlıların temel yapı birimi

Proteinler, bir veya daha fazla uzun amino asit artık zincirini içeren büyük biyomoleküller ve makromolekül'lerdir. Proteinler organizmalar içinde, hücrelere yapı ve organizmalar sağlayarak ve molekülleri bir konumdan diğerine taşıyarak metabolik reaksiyonları katalizleme, DNA kopyalama, uyaranlara yanıt verme dahil olmak üzere çok çeşitli işlevler gerçekleştirir. Proteinler, genlerinin nükleotit dizisi tarafından dikte edilen ve genellikle faaliyetini belirleyen özel 3D yapıya protein katlanmasıyla sonuçlanan amino asit dizilimlerinde birbirlerinden farklıdır.

<span class="mw-page-title-main">DNA</span> Canlıların genetik bilgilerini barındıran molekül

Deoksiriboz nükleik asit veya kısaca DNA, tüm organizmaların ve bazı virüslerin canlılık işlevleri ve biyolojik gelişmeleri için gerekli olan genetik talimatları taşıyan bir nükleik asittir. DNA'nın başlıca rolü bilgiyi uzun süre saklamasıdır. Protein ve RNA gibi hücrenin diğer bileşenlerinin inşası için gerekli olan bilgileri içermesinden dolayı DNA; bir kalıp, şablon veya reçeteye benzetilir. Bu genetik bilgileri içeren DNA parçaları gen olarak adlandırılır. Bazı DNA dizilerinin yapısal işlevleri vardır, diğerleri ise bu genetik bilginin ne şekilde kullanılacağının düzenlenmesine yararlar.

<span class="mw-page-title-main">DNA replikasyonu</span> Biyolojik süreç

DNA replikasyonu veya DNA ikileşmesi, tüm organizmalarda meydana gelen ve DNA kopyalayarak kalıtımın temelini oluşturan biyolojik bir süreçtir. Süreç, bir adet çift iplikli DNA molekülüyle başlar ve iki özdeş DNA'nın oluşumuyla son bulur. Orijinal çift iplikli DNA'nın her ipliği, tamamlayıcı ipliğin üretiminde kalıp görevi görür. Hücresel proofreading ve hata kontrol mekanizmaları replikasyonun neredeyse hatasız gerçekleşmesini sağlar.

<span class="mw-page-title-main">RNA</span> nükleotitlerden oluşan polimer

Ribonükleik asid (RNA), bir nükleik asittir, nükleotitlerden oluşan bir polimerdir. Her nükleotit bir azotlu baz, bir riboz şeker ve bir fosfattan oluşur. RNA pek çok önemli biyolojik rol oynar, DNA'da taşınan genetik bilginin proteine çevirisi (translasyon) ile ilişkili çeşitli süreçlerde de yer alır. RNA tiplerinden olan mesajcı RNA, DNA'daki bilgiyi protein sentez yeri olan ribozomlara taşır, ribozomal RNA ribozomun en önemli kısımlarını oluşturur, taşıyıcı RNA ise protein sentezinde kullanılmak üzere kullanılacak aminoasitlerin taşınmasında gereklidir. Ayrıca çeşitli RNA tipleri genlerin ne derece aktif olduğunu düzenlemeye yarar.

<span class="mw-page-title-main">Amino asit</span> Proteinlerin temel yapı taşı

Amino asitler, proteinleri oluşturan temel yapı taşlarıdır.

<span class="mw-page-title-main">Nükleik asit</span> bilinen tüm yaşam için gerekli olan büyük biyomoleküller sınıfı

Nükleik asitler, bütün canlı hücrelerde ve virüslerde bulunan, nükleotid birimlerden oluşmuş polimerlerdir. En yaygın nükleik asitler deoksiribonükleik asit (DNA) ve ribonükleik asit (RNA)'dır. İnsan kromozomlarını oluşturan DNA milyonlarca nükleotitten oluşur. Nükleik asitlerin başlıca işlevi genetik bilgi aktarımını sağlamaktır.

Peptitler tanımlanmış bir düzende, α-amino asitlerin birbirine bağlanmasıyla oluşan kısa polimerlerdir. Bir amino asit kalıntısı ile diğeri arasındaki bağ bir "amit bağ" veya peptit bağı olarak bilinir.

Structural Classification of Proteins veritabanı, protein yapısal bölgelerinin amino asit dizleri ve üç boyutlu yapılarına dayanarak protein yapısal bölgelerinin (domain) elle yapılmış bir sınıflandırmasıdır. İlk kez 1995'te yayımlanmış olan bu veritabanı en az yılda bir yenilenmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Beta dağılımı</span>

Olasılık kuramı ve istatistikte, beta dağılımı, [0,1] aralığında iki tane pozitif şekil parametresi ile ifade edilmiş bir sürekli olasılık dağılımları ailesidir. Çok değişkenli genellemesi Dirichlet dağılımıdır.

<span class="mw-page-title-main">Gamma dağılımı</span>

Olasılık kuramı ve istatistik bilim dallarında gamma dağılımı iki parametreli bir sürekli olasılık dağılımıdır. Bu parametrelerden biri ölçek parametresi θ; diğeri ise şekil parametresi k olarak anılır. Eğer k tam sayı ise, gamma dağılımı k tane üstel dağılım gösteren rassal değişkenlerin toplamını temsil eder; rassal değişkenlerin her biri nin üstel dağılımı için parametre olur.

Ribozom tarafından protein sentezlenirken; bir amino asidin amino grubuyla, diğerinin karboksilik asit grubunun bir su çekilme tepkimesiyle birbirine bağlanması ile oluşan kimyasal bağ.

<span class="mw-page-title-main">Denatürasyon</span>

Denatürasyon, protein veya nükleik asitlerin doğal yapısında mevcut olan sekonder, tersiyer ve kuaterner yapılarının bazı fiziksel ve kimyasal dış etkilerle bozularak primer yapılarına dönüşmeleri sürecidir. Canlı bir hücredeki proteinlerin denatüre olması, hücresel aktivitelerde bozulma ve belki de hücrenin ölümüyle sonuçlanır.

<span class="mw-page-title-main">Alfa sarmal</span>

Protein ikincil yapısında yaygın bir motif olan alfa sarmal (α-sarmal), sağ-elli burgulu bir biçimdir, omurgadaki her bir N-H grubu, kendinden dört amino asit kalıntısı gerideki omurgadaki C=O grubuna bir hidrojen bağı verir. Bu ikincil yapı bazen klasik Pauling-Corey-Branson alfa sarmalı olarak da adlandırılır. Proteinlerin lokal yapı tipleri arasında α-sarmal, en düzenli olan, diziden öngörüsü yapılması en kolay olan ve ayrıca en yaygın olandır.

Dönüş, polipeptit zincirinin doğrultusunu ters çevirdiği bir protein ikincil yapı elemanıdır.

Biyomoleküler yapı biyomoleküllerin yapısıdır. Bu moleküllerin yapısı genelde birincil, ikincil, üçüncül ve dördüncül yapı olarak ayrılır. Bu yapının iskeleti, molekül içinde birbirine hidrojen bağları ile bağlanmış ikincil yapı elemanları tarafından oluşturulur. Bunun sonucunda protein ve nükleik asit yapı bölgeleri oluşur.

Düzensiz sarım veya rastgele sarım, monomerlerin rastgele doğrultulu olup buna rağmen bitişik olanların birbirine bağlı oldukları bir polimer konformasyonudur. Belli bir şekil değil, bir makromolekül topluluğundaki tüm şekillerin istatistik bir dağılımıdır. Bu konformasyonun adının arkasında yatan kavram, spesifik, stabilize edici bir etkileşim olmayınca, polimer omurgasının tüm konformasyonları rastgele "örnekleyeceğidir". Çözelti halinde veya ergime sıcaklığının üzerinde olan, çoğu doğrusal, dalsız homopolimer, (yaklaşık) rastgele sarım şeklini alır. Birbirine eşit uzunlukta olmayan monomerlere sahip kopolimerler dahi rastgele sarım dağılımı gösterir, eğer altbirimler arasında spesifik etkileşim yoksa. Dallı polimerlerin parçaları da rastgele sargı şekli alabilir.

Proteinler her organizmada bulunan önemli bir makromolekül sınıfıdır. Proteinler, 20 farklı tip L-α-amino asitten meydana gelen polimerlerdir. Amino asitler birbiriyle reaksiyona girdikten sonra meydana gelen polimerde bu amino asitlerden arta kalan birimlere amino asit kalıntısı denir. 40 kalıntıdan daha kısa olan zincirler için protein yerine genelde peptit terimi kullanılır. Biyolojik fonksiyonlarını yerine getirebilmek için proteinler uzay içinde belli bir biçim alacak şekilde katlanırlar. Bu katlanmayı yönlendiren güçler, protein atomları arasındaki hidrojen bağı, iyonik etkileşimler, van der Waals kuvvetleri ve hidrofobik istiflenme gibi, kovalent olmayan etkleşimlerdir. Proteinlerin işlevlerini moleküler düzeyde anlayabilmek için genelde onları üç boyutlu yapısının çözülmesi gerekir. Protein yapısını çözmek için X-ışını kristalografisi ve NMR spektroskopisi kullanılır, bunlar yapısal biyolojinin başlıca yöntemleri arasında yer alır.

<span class="mw-page-title-main">Protein birincil yapısı</span>

Peptit ve proteinlerin birincil yapısı, bu moleküllerin yapı birimleri olan amino asitlerin doğrusal sırası veya daha genel olarak, bir proteini oluşturan atomlar arasındaki kovalent bağların spesifikasyonudur.

<span class="mw-page-title-main">Protein ikincil yapısı</span>

Biyokimya ve yapısal biyolojide ikincil yapı, protein veya nükleik asit (DNA/RNA) gibi biyopolimerlerin yerel parçalarının genel, üç boyutlu biçimleridir. Buna karşın, atomlarının üç boyutlu uzaydaki konumları üçüncül yapı tanımlamasına girer.

<span class="mw-page-title-main">Kollajen heliks</span>

Kollajen heliks, üçüncü yapısal motif; kollajen heliksidir.