I. Dünya Savaşı, 28 Temmuz 1914 tarihinde başlayıp 11 Kasım 1918 tarihinde sona eren Avrupa merkezli küresel bir savaştır. II. Dünya Savaşı'na (1939-1945) kadar Dünya Savaşı veya Büyük Savaş olarak adlandırılmıştır. Savaşın taraflarından biri olan Osmanlı İmparatorluğu'nda "Genel Savaş" anlamında Harb-i Umumi, halk arasında ise Seferberlik olarak adlandırılmıştır. 1917'de Amerika Birleşik Devletleri'nin savaşa katılmasına kadar bu savaş ABD basınında Avrupa Savaşı olarak anılmıştır. Savaşan taraflar, çoğunlukla Avrupa, Kafkasya, Amerika, Orta Doğu ve Afrika ile Asya'nın bazı bölgelerinde çatıştılar.
San Remo Konferansı, I. Dünya Savaşı'ndan sonra, 18-26 Nisan 1920'de, Osmanlı topraklarının paylaşılması ve Osmanlı ile yapılacak olan Sevr Antlaşması'nın şartlarını hazırlamak için, İtalya'nın Sanremo şehrinde toplanan milletlerarası konferans.
Emperyalizm, yayılmacılık veya ekspansiyonizm, bir devletin veya ulusun başka devlet veya uluslar üzerinde kendi çıkarları doğrultusunda etkide bulunmaya çalışmasıdır. Etkileyen devlet, etkilenen devletin kaynaklarından "yararlanma" hakkına sahiptir.
Paris Barış Konferansı, I. Dünya Savaşı'nı sona erdiren antlaşmaların hazırlandığı uluslararası bir konferanstır.
İrredantizm ya da kurtarımcılık, İtalyanca kökenli bir sözcük olup dil, din, soy ve kültür birlikteliği olduğu hâlde herhangi bir devletin sınırları dışında yer alan halk ile söz konusu devletin birleşmesi fikridir. Ancak köken itibarıyla negatif bir anlam boyutu vardır. Etimoloji sözlüğünde bu kavram, "yabancı ülke topraklarındaki soydaşları gerekçe ederek yayılma siyaseti" olarak belirtilmektedir. Genelde de siyasal alanda bu anlamda kullanılmaktadır. Bir devletin, kendi sınırına yakın yaşayan soydaşlarının oturduğu bölgeleri ilhak etme politikası olarak anlaşılması söz konusudur. Türk Dil Kurumu, bu kavrama Türkçe alternatif olarak "kurtarımcılık" şeklinde bir sözcük önermektedir.
Sömürgecilik; kolonicilik, kolonyalizm ya da müstemlekecilik, genellikle bir devletin başka ulusları, devletleri, toplulukları, siyasal ve ekonomik egemenliği altına alarak yayılması veya yayılmayı istemesidir.
Fransız sömürge imparatorluğu, 19. ve 20. yüzyılda Britanya İmparatorluğu'nun ardından Dünya'nın en büyük ikinci sömürge imparatorluğuydu. İmparatorluğunun yüzölçümü, anavatan ile birlikte 1900 ile 1939 yılları arasında 13.500.000 km²ye ulaştı. Bu büyüklük toplam karasal alanının %10'u idi. İlk Fransız sömürge imparatorluğu, zirvesinde (1680), 10.000.000 km²'nin üzerine yayıldı, o zamanlar dünyanın sadece İspanyol İmparatorluğu'nun arkasındaki en büyük ikinci imparatorluğu. Fransız Sömürge İmparatorluğu'nun toplam alanı, birinci ve ikinci Fransız sömürge imparatorluklarının bir araya gelmesiyle, dünyanın en büyük ikinci olan 24.000.000 km²'ye ulaştı.
Afrika'nın sömürgeleştirilmesi, 15. yüzyılda köle ticareti ile başlamış ve uzun yıllar sürmüştür. Bunu en iyi anlatan terim İngilizce bir deyim olan "Afrika'ya hücum"dur.
Afrika Cephesi, I. Dünya Savaşı sırasındaki Afrika'ya dağılmış Alman sömürgeleri ile İtilaf Devletleri arasındaki savaşları kapsar. Savaşlar, Afrika'nın genelini etkilemekten çok, sadece Alman sömürgeleri etrafında gerçekleşmiştir.
Portekiz İmparatorluğu, denizaşırı Portekiz veya Portekiz Sömürge İmparatorluğu da denilen, denizaşırı koloniler, fabrikalar ve daha sonra Portekiz tarafından yönetilen denizaşırı topraklardan oluşuyordu.
Karanfil Devrimi, Portekiz'de 25 Nisan 1974 günü şiddet kullanılmadan gerçekleştirilen askerî darbedir. Portekiz'in otoriter bir diktatörlükten demokrasiye geçişini sağlayacak iki yıllık bir değişim döneminin başlangıcı olmuştur.
Portekiz tarihi, bugünkü Portekiz Cumhuriyeti topraklarının tarih öncesi dönemlerden günümüze kadar uzanan tarihini kapsar.
Portekiz Sömürge Savaşları, aynı zamanda Denizaşırı Savaş ve Kurtuluş Savaşı olarak da bilinir, Portekiz Ordusuyla Portekiz'in Afrika'daki sömürgeleri arasında 1961-1974 yılları arasındaki savaşların adı. Soğuk Savaş döneminde Afrika kıtasındaki belirleyici ideoloji ve silahlı çatışmalardır. Portekiz, diğer Avrupa uluslarının aksine 1950 ve 1960'lı yıllarda Afrika'daki sömürgelerini bırakmamıştır. 1960'lı yıllarda sayısız silahlı kurtuluş örgütü ülkelerdeki komünist hareketin de gelişmesiyle bağımsızlık savaşı vermeye başlayacaktır. Bölgede ABD, Çin ve aparthayd yönetimindeki Güney Afrika desteğinde örgütlenen anti-komünist silahlı kuvvetlerle bağımsızlık yanlıları arasında iç savaşa varacak çatışmalar yaşanacaktır. Bölgedeki Portekiz'e karşı en belirgin kurtuluş savaşı veren ülkeler Angola, Mozambik ve Gine-Bissau olacaktır. Angola'da MPLA, Gine-Bissau'da PAIGC, Mozambik'de FRELIMO koordineli verdikleri silahlı mücadele karşısında Portekiz yönetimi zorlansa da öldürücü darbeyi 1974 yılında Lizbon'da gerçekleşen Karanfil Devrimi indirecektir. Portekiz Ordusu içerisinde örgütlenen Movimento das Forças Armadas Afrika'da sürmekte olan kanlı sömürge savaşları ve Salazar yönetiminden genel olarak kamuoyunun rahatsızlığı nedeniyle halkı da arkasına alarak darbe yapmış ve devrim sürecini başlatmıştır. Ülkedeki siyasal yapıda çok önemli değişiklikler gerçekleştiren yeni yönetim sömürgelerde kalan askerî birlikleri hızla geri çekecek ve Afrika'daki sömürgelerde iktidar yerel örgütlere hızla bırakılacaktır. Nisan 1974'te Lizbon'da gerçekleşen Karanfil Devriminin sömürge savaşını sona erdirmesinin ardından sömürge ülkelerindeki yüzbinlerce Portekiz vatandaşı ülkeye geri dönmeye başlamış, askerî personelin yanı sıra değişik etnik kökenden Afrikalı-Portekiz dönmüştür. Bu devasa göçten sonra özellikle Angola ve Mozambik'de uzun yıllar sürecek olan iç savaşlar çıkmıştır. Eski sömürge ülkeleri bağımsızlıklarını ilan ettikten sonra ciddi sorunlarla karşılaşacak, ekonomik ve sosyal gerilemenin yanı sıra, yolsuzluk, yoksulluk, eşitsizlik ve merkezi planlama eksikliği bağımsızlık dönemi üzerine kurulan beklentileri yerine getirmeye engel olacaktır. Afrika'da ilk sömürge sahibi olan Avrupalı ülke olan Portekiz, sömürgelerini de en son terkeden ülke olacaktır. Eski sömürgelerdeki ülkeler olan Angola'da Agostinho Neto, Mozambik'de Samora Machel, Gine-Bissau'da ise Luis Cabral devlet başkanı olacaklardır.
Faşoda Olayı, Faşoda Krizi, Berlin Konferansı (1884) sonrasında Batı Avrupa ülkelerinin Afrika kıtasının tamamını sömürgeleştirmek için yarışa girdikleri Afrika'ya hücum döneminde Fransa ve İngiltere'yi bugünkü adı Kodok olan Faşoda adlı şehirde karşı karşıya getiren uluslararası bunalımdır.
İşgal hareketi veya Küresel işgal hareketi, dünya genelinde 2008-2012 Küresel Ekonomik Kriz nedeniyle başlayan toplumsal ve küresel protesto hareketi.
Afrika Talanı, Afrika'nın talanı veya Afrika'nın kapışılması; Yeni Sömürgecilik (1870–1914) döneminde 1881-1914 yılları arasında emperyalist Avrupa sömürge imparatorlukları tarafından Afrika kıtasının işgal edilip paylaşılması ve sömürgeleştirilmesi talan ve yarışı.
Alman Sömürge İmparatorluğu, Alman İmparatorluğu'nun yurt dışındaki kolonilerini, bağımlılıklarını ve topraklarını kapsamaktaydı. Alman devletleri tarafından kısa ömürlü sömürgeleştirme girişimleri önceki yüzyıllarda meydana gelmişti, ancak önemli sömürge çabaları ancak 1884'te Afrika Talanı ile başladı. Afrika'nın sömürgeleştirilmemiş kalan bölgelerinin çoğunu üzerinde hak iddia eden Almanya, Britanya ve Fransız imparatorluklarından sonra o dönemin üçüncü en büyük sömürge imparatorluğunu kurdu. Alman Sömürge İmparatorluğu; bugünkü Burundi, Ruanda, Tanzanya, Namibya, Kamerun, Gabon, Kongo, Orta Afrika Cumhuriyeti, Çad, Nijerya, Togo, Gana, Yeni Gine ve diğer birçok Batı Pasifik/Mikronezya adası dahil birkaç Afrika-Pasifik ülkelerinin bir bölümünü kapsıyordu.
Almanya, 1914'te tüm kolonilerinin İtilaf Devletleri tarafından savaşın ilk haftalarında işgal edildiği Birinci Dünya Savaşı başladığında sömürge imparatorluğunun kontrolünü kaybetti. Ancak, birkaç sömürge askeri birimi uzak bölgelerde bir süre daha direnmeye devam etti: Alman Güneybatı Afrikası 1915'te, Kamerun 1916'da ve Alman Doğu Afrikası 1918'de teslim oldu.
I. Dünya Savaşı'ndan sonra yapılan Versay Antlaşması ile Almanya tüm kolonilerini kaybetmiştir. Alman sömürge imparatorluğu 1919'da varlığını sona erdirdi. Kaybedilen sömürgeleri geri kazanma planları, İkinci Dünya Savaşı boyunca devam etti ve çoğu zaman bunun Üçüncü Reich'ın bir hedefi olduğundan şüphelendi.
İtalyan İmparatorluğu, İtalya Krallığı'nın sömürgeleri, himayelerini, imtiyazları, bağımlı topraklarını ve güven bölgelerini kapsamaktaydı.
Racconigi Anlaşması 24 Ekim 1909'da İtalya Kralı III. Vittorio Emmanuele ile Rus İmparatoru II. Nikolay arasında Racconigi'de imzalanan gizli bir antlaşmadır.
22 Haziran 1940 Ateşkesi veya İkinci Compiègne Ateşkesi, II. Dünya Savaşı Batı Cephesindeki Fransa Muharebesinde Nazi Almanyası'nın Üçüncü Fransız Cumhuriyeti'ni mağlup etmesi üzerine saat 18:36'da imzalanmıştır. Ateşkes 25 Haziran geceyarısı itibarıyla yürürlüğe girmiştir.