Kalın bağırsak kanseri veya kolorektal kanser kalın bağırsak, rektum ve apandiste görülen kanserli büyümeleri kapsar. Batı dünyasında en sık rastlanan üçüncü kanser tipi ve ölüme yol açan kanserler arasında ikinci sıradadır. Çoğunlukla kalın bağırsakta meydana gelen adenom poliplerden ortaya çıkar.
Tümör (ur; neoplasm; tumor) tanımı önceleri vücuttaki herhangi bir şişlik ya da kitle için kullanılırdı. Sonraları hücrelerin kuralsız ve sınırsız çoğalmaları nedeniyle oluşan kitleler için kullanılmaya başlandı. Yaşamın herhangi bir döneminde organizmanın bir bölümündeki hücreler biyolojik niteliklerini düzenleyici kurallara uyum göstermez ve sınırsız olarak çoğalabilir (otonomi). Bu nitelikleri içeren bir kitleye tümör ya da neoplazm (neoplasm; yeni gelişen kitle) adı verilir. Tümör kitleleri vücudun kendi hücrelerinden yapılıdır.
Beyin tümörleri, kafatası içerisinde büyüyerek beyin üzerine baskı yaparlar. Bulundukları bölgeye ve baskı altında tuttukları beyin alanına göre belirtiler verirler. Ancak kafa içinde yer kaplayan bütün vakalarda olduğu gibi öncelikle kafa içi basıncın artmasına bağlı belirtileri gösterirler. Tümör düzensiz bir şekilde büyümeye devam eder ve genişleme, büyüme imkânı olmayan kafatası içerisinde beyin üzerine baskı yapmaya başlar.
Gırtlak, boynun ön soluk borusunun üst kısmında yer alan bir solunum ve ses organıdır. Boynun ön tarafında; yetişkinlerde 3. ve 6., bebeklerde ise 2. ve 4. boyun omurları hizasında bulunur. Basit bir kutu görünüşünde olan gırtlak; kıkırdak, zar ve bağlardan yapılmış önemli vazifeleri bulunan bir organdır. Solunum yolunun üst kısmını teşkil eder ve aynı zamanda ses organıdır. Bu sebeple gırtlağın yapısı solunum borusunun diğer kısımlarından daha farklı ve karışıktır.
Hematoloji ya da kan bilimi. Tıbbın kan hastalıkları ile ilgili dalına verilen isim.
Kanserler (Habis tümörler, Malign tümörler), genellikle sürekli ve hızlı büyüyen tümörlerdir. Kapsülleri yoktur, büyürken sınır tanımazlar, çevresindeki dokuların ve damarların içine girerler (invazyon, infiltratif büyüme). Sıklıkla metastaz yaparlar. Tedavi edilmeyen ya da tedavisi gecikmiş kanserler ölümcüldür.
Hemangioma, kan damarlarının iyi huylu tümörüdür. Olguların çoğu baş-boyun bölgesinde, 1/3'ü karaciğerdedir. Çocuklarda görülen iyi huylu tümörlerin yaklaşık %7'sini oluşturan hemangiomalar, puberteyle birlikte kendiliğinden gerilemekte ve silinmektedir. Cerrahi yöntemlerle çıkarılan oluşumlarda yineleme (residiv) olasılığı vardır.
Kistik higroma, kan damarlarının kavernöz hemangioma’larına benzeyen iyi huylu bir tümördür. Genellikle çocuklarda, boyun ve koltukaltı (aksilla) bölgesinde ortaya çıkar. Karın içinde oluşan tümörler de görülebilmektedir. Büyük tümörler bulundukları yerlere deformasyonlara neden olurlar.
Fibrom, iyi huylu bağ dokusu urudur. Genellikle iyi huylu bir tümör olarak bilinir. İlaç veya başka bir tedavi şekliyle tedavisi mümkün olmayan ancak ve ancak cerrahi müdahale ile vücuttan alınarak patalojik inceleme sonucu türü anlaşılan bir tür tümördür. Piyasada adı farklı şekillerde alternatif tedavi yöntemleri ile geçeceği şeklinde birtakım tavsiyeler duyabilirsiniz ancak bunların hiçbir faydası olmayacaktır küçük bir cerrahi işlem sonucu kurtulabileceğiniz bir hastalıktır.
Teratom bir tümör türüdür. Terimin etimolojik kökeni eski Yunanca’da “canavar tümör” anlamına gelen bir terimdir. Teratom her üç gelişme hücresi katmanını da içeren, cenine özgü dokulardan oluşmuş bir tümördür. Teratomlar genellikle erkeklerin testislerinde, kadınların yumurtalıklarında ve çocukların kuyruksokumunda ortaya çıkarlar. Teratomlar üç kategoriye ayrılır:
- Doygun teratomlar.
- Doygun olmayan teratomlar.
- Monodermik ya da özel teratomlar.
Baş dönmesi, kişinin uzaydaki konumunu algılayamaması ve dengesini kaybetmesi. Baş dönmeleri çok çeşitli nedenlerle gerçekleşebilir. Büyük bir kısmı tıbbi nedenlerle meydana gelirken kendi ekseni etrafında bir süre dönmek gibi oryantasyonu bozucu suni nedenlerle de baş dönmesi tetiklenebilir. Bazen düşme hissi veya sersemleme ile birlikte görülebilir. Baş dönmeleri aşağıdaki başlıklar altında incelenir:
- Vertigo: Kişinin kendisi ya da çevresindeki nesneler dönüyormuş (yuvarlanıyormuş) hissine kapılması. Vertigo bazen mide bulantısı veya kusma ile birlikte gerçekleşir. Baş dönmesi vakalarının yaklaşık %25'i vertigo sınıfına girer.
- Disequilibrium: En belirgin özelliği dengeyi kaybetmek ve belirli bir yöne doğru düşmektir. Bu sorunda genellikle mide bulantısı veya kusma görülmez.
- Presenkop: Baş dönmesi ile birlikte kasların boşalması ve bayılacak gibi hissetmektir. Presenkoptan bir sonraki aşama senkop yani bayılmadır.
Fibroadenom kadın memesinin en sık görülen benign tümörüdür. Gelişiminde östrojen hormonununda ya da aktivitesinde artışın rol oynadığı düşünülmektedir.
Kraniofaringioma, hipofiz bezinin büyük olasılıkla Rathke kesesi epitelinden köken alan, kistik, epitelyal, iyi huylu bir beyin tümörüdür. Rathke kesesi ön hipofizin embriyonik öncüsüdür. Kraniofaringioma genellikle suprasellar bir tümördür. DSÖ grade 1 olarak sınıflandırılır. Sıklıkla çocuk ve genç erişkinlerde ortaya çıksa da yetişkinlerde de izlenebilir. Optik kiazma bası ile görme kusurları, baş ağrısı başvuru semptomları olabilir.
İnsülinoma, pankreasın insülin salgılayan beta hücrelerinde oluşan bir tümördür. Nöroendokrin tümörlerin nadir bir şeklidir. İnsülinomaların çoğu benign olup, sadece pankreas içindeki kökenlerinde gelişirler, azınlıktaki bazı tipleri ise metastaz yaparlar. İnsülinomalar, işlevsel pankreatik nöroendokrin tümör (PNET) grubunun bir üresidir. "Tıp Konusu Başlıkları" sınıflandırmasında, insülinoma, "adacık hücresi adenomasının" tek tipidir.
Kemik tümörü, kemikteki dokunun neoplastik bir büyümesidir. Kemikte bulunan anormal büyüme benign veya malign olabilir.
Malign kanser sayılabilecek türden tümör türleridir. Kötü huylu bir tümör, oluştuğu bölgede primer tümör diye adlandırılır. Buna karşın bu tümörün vücudun başka yerlerinde oluşturduğu kardeş tümörler ise metastaz diye adlandırılır.
Menenjiom, beyin ve omuriliği kaplayan zarlardan (meninksler) gelişen beyin tümörüdür. Yetişkinlerde en sık görülen birincil beyin tümörüdür. Çoğu meninjiom iyi huylu tümörler olarak sınıflandırılır, geri kalan yüzde 10-15 atipik veya malign (kanserli) tümörlerdir.
Kedilerde kanser, kediler arasında başlıca ölüm nedenidir. Kanser, kontrolsüz hücre büyümesinden kaynaklanır ve vücuttaki çeşitli hücre tiplerini ve organları etkiler. Kedi kanseri başlangıçta vücudun herhangi bir yerinde bir yumru veya yumru olarak kendini gösterir. Etkilenen hücrede hızla büyür; kendini o bölgedeki deri altındaki dokuya bağlar; ve tümöre bağlı olarak vücudun diğer bölgelerine yayılabilir. Kanser, on yaşın üzerindeki kedilerde ölümlerin yaklaşık %32'sini oluştursa da, erken teşhis edilirse başarıyla tedavi edilebilir.
Karaciğer tümörü, karaciğerdeki hücrelerin anormal derecede, kontrolsüz çoğalmasına verilen genel addır. Benign ve malign olmak üzere ikiye ayrılır. Karaciğer kanseri ile karıştırılmamalıdır.
Hava bronkogramı, hava dolu bronşların, alveollerin opaklaşması sonucu görünür hale gelmesi durumudur. Hemen her zaman alveolleri havadan başka bir şeyin doldurduğu patolojik bir sürecin sonucudur.