
Ömer bin Hattab, İslâm peygamberi Muhammed'in sahâbesi ve İslâm Devleti'nin Ebû Bekir'den sonraki ikinci halifesidir. Ehl-i Sünnet, Ömer bin Hattab'ı zaman zaman "Ömer'ul-Farûk" diye anarlar. Şiiler ise Ömer'in hâlifeliğini tanımazlar. 23 Ağustos 634 tarihinde Râşidîn Halifeliği'nin ikinci hâlifesi oldu ve bu görevi, öldürüldüğü yıl olan 644'e kadar sürdürdü.

Dört Halife ya da Râşid Halifeler; Sünnilik'te Râşid halifeler, doğru yola yönlendirilen ve doğru bir model olduğu kabul edilen halifelerdir. Bazıları bu kategoriye Muhammedin torunu Hasan'ın 6 aylık hilafetini de sokarlar. İslam peygamberi Muhammed'in ölümünden sonra ümmete önderlik eden ilk dört halifedir:

Uhud Muharebesi, 23 Mart 625 tarihinde İslam peygamberi Muhammed komutasındaki Müslüman ordusu ile Mekkeli Ebu Süfyan'ın ordusu arasında, Medine yakınlarındaki Uhud Dağı'nda gerçekleşen muharebedir. Muharebenin sonucunda Müslümanlar çok fazla kayıp vermiş, Muhammed yaralanmış ve en önemli sahabelerden biri olan Hamza bin Abdülmuttalib öldürülmüştür.

Hendek Muharebesi veya Ahzab Gazvesi, Muhammed liderliğindeki Medine'de yerleşik Müslümanlarla, birleşik Arap ve Yahudi kabileleri arasında 1 Mart - 24 Mart 627 tarihinde meydana gelmiş muharebedir.
Mute Muharebesi Eylül 629'da, Muhammed'in kuvvetleri ile Bizans İmparatorluğu ordusu ve onların Gassanî vasalları arasında gerçekleşmiştir. Ürdün Nehri'nin doğusundaki Palaestina Salutaris'in Mute köyünde ve günümüz Kerek'inde gerçekleşmiştir.
Muhammed'in Medine ve çevresinde yaşayan Yahudi kabileleriyle irtibata geçtiği birçok yazılı kaynakta anlatılmaktadır. Bu kaynaklarda Muhammed Yahudiler için Ehl-i Kitap diye hitap ederken Müslümanlarla Yahudilerin arasında bir ittifak kurulamadığından bahsedilir.
Muhacirun,, İslam peygamberi Muhammed ile birlikte Mekke'den Medine'ye (Yesrib'e) hicret eden Mekkeli Müslümanlar için kullanılır. İslami Hicri takvimin başlangıcını teşkil eden bu önemli olaya Hicret denir. Medine'de Muhacirun Müslümanları karşılayıp rivayete göre tüm mallarını onlarla paylaşarak yeni bir hayat kurmalarını sağlayan fedakâr Müslümanlara ise Ensar denir.
Arap Yarımadası'ndaki Yahudi kabileler, İslam'dan önce Arap Yarımadası'nda yaşamını sürdürmüş Mizrahi Yahudi gruplarıydı. Bu kabilelerin atalarının İbrani olup olmadığı yüzde yüz belli değildir. Yahudi geleneğinde Rehabitler gibi göçebe kavimlerin antik zamanlarda Yahudiliğe geçtiğinden bahsedilir.

Muhammed, dünyanın en kalabalık ikinci dini olan İslam'ın kurucusu ve merkezî figürü olan dinî, askerî ve siyasi Arap liderdir. Arap Yarımadası'nın tamamını ele geçirerek Müslüman hâkimiyetini tek bir yönetim altında birleştirmiş ve böylece İslam'ın kutsal kitabı Kur'an'ın yanı sıra, öğretileri ile uygulamalarını güvence altına alarak İslami dinî inancın temelini oluşturmuştur. Müslümanlar tarafından Âdem, İbrahim, Musa, İsa ve diğer peygamberlerin daha sonradan tahrif edilmiş tek tanrılı dinlerini onaran ve tamamlayan kişi ve Allah'ın insanlara gönderdiği son peygamber olduğuna inanılır.
Selma bint Amr İslam peygamberi Muhammed'in dedesi Abdilmuttalib bin Haşim'in annesidir. Selma bint Amr İslamiyet'ten önceki ismi Yesrib olan Medine'nin soylu ve güçlü ailelerinden Neccaroğulları'ndandır. Tam künyesi Selma bint Amr bint Zeyd bint Labid bint Khidash bint Ghanm bint Adiyy bint Neccar'dır..Bu aile Yesrib'i yöneten iki kabileden biri olan Hazrec kabilesine bağlıdır.

Hazrec, İslâmiyet’ten önce Medine şehrinde yaşayan bir Arap kabilesinin ismi.
Ebû Dücâne, İslam peygamberi Muhammed'in sahabesidir. Kütüb-i Sitte'de rivayet ettiği hadisleri yer alan Ebû Dücâne, erken dönem İslam tarihinde daha çok kılıç kullanmadaki ustağıyla belirgin efsaneleşmiş savaşçı kişiliğiyle tanınır.

Ali el-Hadî veya Ali Naki, On İki İmam'ın onuncusu, 9. İmam Muhammed el-Cevâd'ın oğlu.

İslam peygamberi Muhammed, 622 yılındaki hicrete kadar yaşamının ilk 52 yılında (570-622) Mekke'de yaşadı. Hayatının bu döneminde çobanlık ve yoğun olarak da ticaretle uğraştı. Peygamberlik ilanıyla peygamberlik görevi, Hatice bint Hüveylid ile evlenmesi ve Hatice'nin ölümünden sonra Sevde bint Zem'a ile evlenmesi bu dönemde gerçekleşmiştir.

Benî Kurayza Muharebesi, Benî Kureyza Muharebesi veya Benî Kurayza Gazvesi, 627 yılında İslam peygamberi Muhammed'in başında olduğu Müslüman güçleri ile Medineli Yahudi kabilesi Benî Kurayza güçleri arasında, Hendek Muharebesi'nin akabinde gerçekleşen savaştır. Savaş, Müslümanların zaferiyle sonuçlanmıştır.

Ebû Abdillâh Utbe b. Gazvân b. Câbir el-Mâzinî, İslam peygamberi Muhammed'in tanınmış bir sahabesidir. İslam'a geçen yedinci kişidir. Habeşistan'a yapılan hicrete katıldı, ancak Medine'ye ikinci hicreti yapmadan önce Mekke'de Muhammed'in yanında kalmak için geri döndü. Bedir (624), Uhud (625), Hendek (627) ve Yememe muharebeleri de dahil olmak üzere birçok çatışmada savaştı.

Medine İslam Devleti, İslâm peygamberi Muhammed'in ve takipçilerinin Mekke'den Hicret olarak bilinen göçünü takiben Medine şehrine geldiği 622 yılından 632 yılındaki ölümüne kadar Arap Yarımadası'na egemen olan teokratik bir devletti. Medine İslam Devleti, ilk İslâm devleti ve Râşidîn Halifeliği'nin öncüsü olarak kabul edilir.
Sad bin Muaz (590-627) Medine'deki Evs kabilesinin lideri ve İslam peygamberi Muhammed'in önde gelen sahabelerinden biriydi. Hendek Savaşı'ndan kısa bir süre sonra öldü.
Abdullah bin Übey bin Selül, Medine'deki Hazreç kabilesinin reisiydi. İslam peygamberi Muhammed'in gelişiyle birlikte İbn Ubeyy görünüşte Müslüman oldu, ancak Müslüman geleneği onun ölümüne kadar İslam'a münafık olduğunu belirtir. Muhammed'le tekrarlanan çatışmalardan dolayı İslami gelenek onu Münafık (ikiyüzlü) ve "Münafikun lideri" olarak etiketlemiştir.
Muhammed'in mucizeleri, İslam peygamberi Muhammed'e atfedilen mucizevi olayları içermektedir.