İçeriğe atla

Benden Selam Söyle Anadolu'ya

Benden Selam Söyle Anadolu'ya
YazarDido Sotiriyu
Yayım2001
YayımcıCan Yayınları
ISBN975-07-0133-X

Benden Selam Söyle Anadolu'ya, Rûm yazar Dido Sotiriyu'nun, Yunanca Matomena Homata (Türkçe: Kanlı Topraklar) başlıklı romanının Türkçe tercümesidir.

Şirince doğumlu ve mübadele nedeniyle Yunanistan'a göç eden bir ailenin kızı olan Dido Sotiriyu'nun bu romanı Abdi İpekçi Barış ve Dostluk Ödülü'ne layık görüldü.

Benden Selam Söyle Anadolu'ya da 1.Dünya savaşı öncesi Anadolu'da yaşayan Rum ve Türklerin kardeşliğini, Ege'nin Yunan işgaliyle yaşadığı kanlı savaş ortamını ve savaş sonrasında iki ülke arasında yaşanan mübadeleyi anlatır[1]:

"Anayurduma selam söyle benden Kör mehmet'in damadı! Benden Selam söyle Anadolu'ya ..Toprağını kanla suladık diye bize garezlenmesin ... Ve kardeşi kardeşe kırdıran cellatların Allah bin belasını versin!"

Benden Selam Söyle Anadolu'ya, 2014 yılında Haluk Işık tarafından tiyatro sahnesine uyarlandı.

Kaynakça

  1. ^ "Benden Selam Söyle Anadolu'ya – Güzel bir dünya için". web.archive.org. 6 Nisan 2022. 6 Nisan 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Nisan 2022. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Anadolu</span> Türkiye topraklarının büyük bölümünü oluşturan Batı Asya yarımadası

Anadolu, Anadolu Yarımadası veya coğrafi olarak Asya Kıtası'nın tüm özelliklerini içerdiğinden Küçük Asya, Asya kıtasının en batısında Karadeniz, Akdeniz ve Ege denizi arasında kalan yaklaşık 755.000 km²'lik bir alanı kaplayan dağlık bir yarımadadır.

<span class="mw-page-title-main">Rum</span>

Rum, Doğu Roma İmparatorluğu sınırları içinde yaşamış ve Roma yurttaşı haklarına sahip olmuş halk veya kişidir. Bu kimselerin çeşitli etnisiteye sahip bireylerden oluşan bir topluluk olmalarına karşın ilerleyen zamanda bu kimselerin konuştukları Latinceyi bırakarak Yunancayı benimsemeleri ve çoğunluğun Müslümanlardan oluştuğu yerlerde yaşamaları nedeniyle daha sonradan bu kelime, Yunanistan dışında Müslüman ülkelerde oturan Yunan asıllı kimseleri ifade etmek için kullanılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Karamanlılar</span> Türk kökenli veya bir kısmı Rum kökenli olduğu düşünülen Türk-Rum mübadelesiyle Yunanistana giden Ortodoks halk

Karamanlılar, Türkiye'de yaşamış, günümüzde başta Yunanistan olmak üzere farklı ülkelere göç etmiş Ortodoks bir Türk veya Rum halkıdır. Karamanlılar, Kapadokya Rumları ile karıştırılmamalıdır.

<span class="mw-page-title-main">Eleftherios Venizelos</span> Yunanistan başbakanı (1864-1936; hd. 1910-1915 & 1917-1920 & 1924 & 1928-1933)

Elefterios Venizelos, Yunanistan'ın eski başbakanı, Megali İdea'nın mimarı ve modern Yunanistan'ın en önemli siyasetçilerinden biriydi.

<span class="mw-page-title-main">Türkiye-Yunanistan nüfus mübadelesi</span> Türkiye ile Yunanistan arasında din esasına dayanılarak gerçekleştirilmiş zorunlu göç

Türkiye-Yunanistan nüfus mübadelesi, 1923 yılında Lozan Barış Antlaşması'na ek olarak yapılan sözleşme uyarınca Türkiye Cumhuriyeti ve Yunanistan Krallığı'nın kendi ülkelerinin yurttaşlarını din esası üzerine tehcir ve zorunlu göçe tabi tutmasına verilen addır. Göçe tabi tutulan kişilere ise mübadil denir.

<span class="mw-page-title-main">Karamanlıca</span>

Karamanlıca ya da Karamanlı Türkçesi, Osmanlı döneminde anadili Türkçe olan Anadolu Rumları (Karamanlılar) tarafından konuşulmuş olan Orta Anadolu Türkçesinin Karamanlılar tarafından Yunan alfabesi ile yazılmış bir biçimidir.

<span class="mw-page-title-main">Dido Sotiriyu</span>

Dido Sotiriyu,, Aydınlı Rum yazardır. Elli Pappa'nın kardeşidir. Çağdaş Yunan edebiyatının önemli yazarlarından biri olan Sotiriyu, Türkçeye Benden Selam Söyle Anadolu’ya başlığıyla tercüme edilen Metomana Homata - başlıklı romanıyla dünya çapında üne kavuştu.

Pontus Ayaklanması, Türk Kurtuluş Savaşı sırasında Kuzey Anadolu'da bağımsız bir Pontus Rum Devleti kurmak amacıyla çıkarılan ayaklanma (1920-1923). 1904'te kurulan Pontus Rum Cemiyeti ile Mukaddes Anadolu Rum Cemiyeti; I. Dünya Savaşı sonunda Batum'dan İnebolu'ya kadar uzanan Kastamonu, Çankırı, Yozgat, Sivas, Tokat, Amasya, Çorum, Gümüşhane ve Erzincan'ın bir kısım toprakları üzerinde bir Rum devleti kurmak için faaliyete geçtiler. Pontusçular, I. Dünya Savaşı sırasında Doğu Anadolu'ya giren ve daha sonra geri çekilen Rus ordularının bıraktığı silahlarla donatılıp İngilizlerden ve Yunanlardan silah yardımı gördüler. Yunanistan'dan gelen gönüllülerin de katılımıyla Pontus Çetecilerinin sayısı 25.000'i buldu. Topal Osman ve silah arkadaşlarının asilerle yaptıkları çarpışmalarda 2.500 tüfek, 1.200.000 mermi ele geçirildi. 11.188 çeteci öldürüldü. 1923'te bölgedeki Rumlar Anadolu'dan çıkarılarak, Pontus Devleti kurma çalışmalarına devam etmeleri önlendi.

<span class="mw-page-title-main">İzmir'in İşgali</span> Yunanistanın 1919-1922 yıllarında İzmirde gerçekleştirdiği işgal

İzmir'in İşgali, I. Dünya Savaşı sonrasında Paris'te toplanan uluslararası barış konferansının kararıyla İzmir kentinin 15 Mayıs 1919'da Yunanistan Krallığı tarafından işgaliyle başlayan ve 7 Eylül 1922'de Yunan ordusunun İzmir'i terk etmesinin ardından 9 Eylül 1922'de Türk ordusunun kente girmesiyle sona eren işgal.

<span class="mw-page-title-main">Yunanistan Krallığı</span> 19. ve 20. yüzyılda Güney Avrupada bir krallık

Yunanistan Krallığı, 1832 yılında dönemin süper güçleri Birleşik Krallık, Avusturya-Macaristan İmparatorluğu, Prusya, Fransa ve Rus İmparatorluğu tarafından ilân edilen devlettir. Bağımsızlık duyurusunun yapılmasının ardından, Osmanlı İmparatorluğu'ndan tam bağımsızlığını eline almış olduğu 30 Ağustos 1832 tarihli antlaşmayla uluslararası düzeyde tanınmıştır. Yunan Bağımsızlık Savaşı'nı yöneten geçici Yunan hükûmetinin üzerine kurulmuş ve 1924 yılında krallık devrilerek yerine ikinci Yunan Cumhuriyeti kurulana dek ayakta kalmıştır. Daha sonra cumhuriyetin 1935 yılında yeniden yerini krallığa bırakmasıyla bu kez 1974 yılına dek Yunanistan topraklarında egemen olmuş ve yedi yıllık bir askerî darbe döneminin ardından bugünkü modern Yunanistan Cumhuriyeti'nin kurulmasıyla tarihe karışmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Osmanlı Yunanistanı</span>

1828 yılında yapılan Edirne Antlaşması ile bağımsızlığını kazanana kadar Yunanistan'ın büyük bir kısmı Osmanlı Devleti sınırları içindeydi.

<span class="mw-page-title-main">Kemerburgaz, Eyüpsultan</span> İstanbulun Eyüpsultan ilçesinde semt

Kemerburgaz, Türkiye'nin İstanbul ilinin Eyüp ilçesine bağlı bir semttir.

<span class="mw-page-title-main">Osmanlı Rumları</span>

Osmanlı Rumları Osmanlı Devletinde yaşayan Rumlara verilen isimdir. Kuruluşundan itibaren pek çok Rum topluluğu Osmanlı sınırları içindeki İç Anadolu (Kapadokya), Ege ve Karadeniz bölgelerinde yaşamıştır ve devletin son dönemlerine kadar önemli rol oynamışlardır. Bugün büyük çoğunluğu Rum Kırımı ve Mübadele'den dolayı Yunanistan'da yaşamaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Dizdarköy</span>

Dizdarköy, Kıbrıs'ın Lefkoşa kazasında köydür.

<span class="mw-page-title-main">Elli Pappa</span>

Elli Pappa veya Elli Ioannidis, Yunan yazar, gazeteci ve aktivist. Dido Sotiriyu'nun kız kardeşidir. Yunanistan Komünist Partisi üyesi olan Pappa, Yunan Direnişi yıllarında Rizospastis gazetesinde çalıştı ve Aralık 1950'de tutuklanıncaya kadar Yunan İç Savaşı sırasında ve sonrasında makaleler yazmaya devam etti.

Lozan Sözleşmesi ve Türk ve Yunan Nüfuslarının Mübadelesine İlişkin Sözleşme olarak da bilinen Türk-Yunan Mübadele Sözleşmesi, Türk Kurtuluş Savaşı Batı Cephesi sonrasında, 30 Ocak 1923'te Lozan'da Yunan ve Türk hükûmetleri temsilcileri tarafından imzalanan arasında bir anlaşmadır. Anlaşma, Ortodoks Hristiyanların Türkiye'den Yunanistan'a ve Müslümanların Yunanistan'dan Türkiye'ye eşzamanlı olarak sınır dışı edilmesini sağladı. Bu gönülsüz nüfus transferleri, 1,5 milyon Anadolu Rumu ve 500.000 Yunanistan Müslümanı olmak üzere yaklaşık iki milyon insanı kapsıyordu.

<span class="mw-page-title-main">50-50 Teorisi</span>

50-50 Teorisi, Türk Kurtuluş Savaşı'nın Batı Cephesi boyunca Yunan ordusu ve Rum isyancılar tarafından Türklere karşı gerçekleştirilen savaş suçlarının Rum Kırımı kadar kötü ve iki olayın aynı şiddette olduğu fikridir. Fikir Türk halkı arasında ilk olarak Türk ordusunun Yunan işgali altındaki topraklarda ilerlemesi ve böylece Türk halkının Yunan ordusunun oluşturduğu tahribata tanık olması ile ortaya çıkmış, ilk kez 1926'da George Horton'ın The Blight of Asia kitabında ele alınmıştır. Her ne kadar Horton kitabında 50-50 Teorisi'nin yanlış olduğunu ve Yunanlar tarafından katledilen Türklerin Rum Kırımı'na "50-50 değil 1'e 10.000 bile olamayacağını" söylese de, Horton'ın bu tavrı hem Türk hem de Türk olmayan akademisyenler tarafından Türk düşmanı ve aşırı Filhelenist olarak yorumlanıp tarihi çarpıtmak ile suçlanmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Millet-i Rûm</span>

Rūm milleti ya da "Roma milleti", Osmanlı İmparatorluğu'ndaki Doğu Ortodoks Hristiyan cemaatinin adıydı. Cemaat, Osmanlı siyasi sistemine tabi olmasına rağmen, belirli bir iç özerkliği vardı.

<span class="mw-page-title-main">Yunan diasporası</span>

Omogenia olarak da bilinen Yunan diasporası, Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi dışında yaşayan Rum topluluklarıdır. Bu yerler Arnavutluk, Kuzey Makedonya, Balkanlar'ın bazı bölümleri, güney Rusya, Ukrayna, Anadolu, Doğu Karadeniz bölgesi, Doğu Anadolu, Gürcistan, Güney Kafkasya, Mısır, güney İtalya ve Korsika'daki Cargèse'dir. Terim aynı zamanda bu geleneksel alanların dışında Yunan göçüyle Avustralya, Kanada ve Amerika Birleşik Devletleri'nde kurulan topluluklara da atıfta bulunur.