İçeriğe atla

Belçika mavisi (sığır)

Belçika mavisi.
Sezaryen izleri görülebilen bir Belçika mavisi.

Belçika Mavisi, Belçika orjinli bir ırkdır. Belçika mavisinin heykelimsi, yoğun kaslı görüntüsü, çift kaslı olarak da bilinir. Çift kaslı fenotipi kalıtsal bir durumdur ve kas hücrelerinin hacminin artışı yerine (hypertrophy) kas hücrelerinin (iplikçiklerinin) sayısının artması sonucu (hyperplasia) oluşur. Bu kalıtsal durum “Piedmontese” türü sığırlarda da bulunur. Her iki türdeki sığırların da yemi kasa çevirmede üstün yetenekleri vardır bu da bu tür sığırların etlerinin yağ oranın düşük olmasını sağlar. Belçika mavisi ismini türün tipik gri-mavi alaca görüntüsünden almış olmasına rağmen kılları beyazdan siyaha kadar farklılık gösterebilir.[1]

Tarihi

Görünümü ilk olarak 1807'de bir çiftlik hayvanları gözlemcisi olan George Culley tarafından belgelenmiştir. Bu tür 19. yüzyılda Belçika'nın merkezi ve kuzeyinde yerel türlerin İngiltere kökenli Shorthorn sığırları ile melezleştirilmesi sonucu elde edilmiştir. Melezlemede Charolais sığırlarının da kullanılmış olması bir ihtimaldir. Belçika mavisi ilk olarak sütçü-etçi melez ırk olarak kullanılmıştır. Modern etçi tür 1950'de Liège ilinde suni tohumlama merkezinde çalışan Professor Hanset tarafından geliştirilmiştir. Türün karakterik (çift kaslılık) mutasyonu düz hat yetiştirme (linebreeding) ile artık ırkın sabit bir özelliği haline gelene kadar sağlanmıştır.

Tür Özellikleri

Belçika mavisinin myostatin (“myo” = kas ve “statin” = dur anlamında) proteinini kodlayan geninde doğal mutasyonu vardır. Myostatin kas gelişimini sınırlayıcı etki gösteren bir proteindir. Bu mutasyon aynı zamanda yağ depolanmasını etkilediği için bu tür sığırların etleri oldukça yağsız olur. Kesilmiş myostatin geni normal kapasitede çalışamaz ve sonucunda hayvanda hızlanmış bir kas gelişimi görülür. Kas artışı başlıca hayvanın kas hücrelerinin (iplikçiklerinin) hipertrofiden hiperplasiye fizyolojik olarak değişimi ile olur. Bu tip gelişme (hiperplazi) anne hamileyken fetusta görülür ve bu yüzden yavru normalden yaklaşık iki kat fazla kas hücresine sahip olarak doğar. Ayrıca yavrunun doğum ağırlığı normal sığırların yavrularının doğum ağırlığından oldukça fazladır.

Belçika mavisi sığırlarının yemi ete dönüştürme oranı diğer sığırlara göre yüksektir. Bu oranın yüksek olmasında kilo alımında artmış protein ve azalmış yağ kompozisyonunun gerçekleşmesidir. Ancak kemik yapıları ve ağırlıkları diğer sığırlarla aynı olduğundan diğer sığırlara oranla daha yüksek bir kas/kemik oranına sahiptirler. Diğer sığırlara oranla yaklaşık %20 daha fazla bir kas verimine sahiptirler. Bu ırkın yüksek kas verimi için, bu değişmiş kilo alma kompozisyounu dengelemek üzere daha fazla protein ağırlıklı bir diyet gereklidir. Besi bitimi sırasında bu tür yüksek enerjili yemlere ihtiyaç duyar ve eğer yüksek lif içeren diyet sunulursa istenilen besi performansını gösteremez.

Çift kaslı bu ırkın değeri üstün karkas özelliğindedir. Ancak düşük yağ oranı yüzünden etin mermerleşmesi (tekstürü) de azalır ve bu etin yumuşaklığın da azalmasına neden olur. Diğer taraftan Belçika Mavisi'nin etinin yumuşaklığında bir değişiklik olmadığını çünkü çok sayıda ve kısa (ufak) kas liflerinden oluştuğunu savunanlar da vardır. Belçika Mavisi'nin etinin kollajen miktarı da düşüktür bu da amino asitlerin verimini arttırarak protein kalitesini yükseltir.

Tür Sorunları

Yeni doğan buzağının çok büyük olmasından dolayı sezaryen operasyonu bu tür için rutin olarak yapılmaktadır. Ayrıca diğer etçi, sütçü veya kombine türlerle melezleme yapıldığında da doğum kanalının darlığından dolayı zor doğum görülebilir.

Verimi

Belçika Mavisi'ni yetiştirmenin karlı olup olmadığı doğum sırasında yaşanan sıkıntılar ve konsantre yemlere olan metabolik ihtiyaçtan dolayı tartışılır durumdadır. Ancak değerli etlerin yüksek oranı, etin yapısı gibi nedenlerle çift kaslı hayvanların karkas değerleri arttırılabilir. Yağ depolamasındaki yavaşlık çoğu zaman kesimi geciktirir bu da bakım giderlerinin artışına neden olur. Belçika Mavisi sığırları yoğun şekilde bakım ve yönetim istediğinden zor koşullarda yetişemezler. Bu gibi nedenlerden dolayı bu türün genel verimi ekonomik olarak halen belirsizdir.

Dipnotlar

  1. ^ "Oklahoma State University breed profile". 11 Ekim 2008 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Kasım 2013. 

Kaynakça

Dış bağlantılar

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Genetik</span> biyolojinin organizmalardaki kalıtım ve çeşitliliği inceleyen bir dalı

Genetik ya da kalıtım bilimi, biyolojinin organizmalardaki kalıtım ve genetik varyasyonu inceleyen bir dalıdır. Türkçeye Almancadan geçen genetik sözcüğü 1831 yılında Yunanca γενετικός - genetikos ("genitif") sözcüğünden türetildi. Bu sözcüğün kökeni ise γένεσις - genesis ("köken") sözcüğüne dayanmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Kartal</span> Görece büyük etobur kuş cinsi

Kartallar, atmacagiller (Accipitridae) familyasına üyedir. Kartal türleri çok geniş bir yelpazede dağılan yırtıcı kuşları kapsar. Türkiye'de genellikle dağlık bölgelerde yaşarlar.

<span class="mw-page-title-main">Kolesterol</span> kan plazmasında taşınan bir tür sterol

Kolesterol, hayvanların vücut dokularındaki hücre zarlarında bulunan ve kan plazmasında taşınan bir sterol, yani bir steroid ve alkol birleşimidir. Daha düşük miktarlarda bitkilerde de bulunur. İlk defa 1754'te safra taşlarında kolesterol bulunduğu için bu maddenin ismi Yunanca chole- (safra) ve steros (katı) sözcükleri ile kimyadaki -ol ekinden türetilmiştir.

Mutasyon ya da değişinim, bir canlının genomu içindeki DNA ya da RNA diziliminde meydana gelen kalıcı değişmelerdir. Mutasyona sahip bir organizma ise mutant olarak adlandırılır.

<span class="mw-page-title-main">Protein biyosentezi</span>

Protein biyosentezi, hücrenin protein sentezlenmesi için gereken bir biyokimyasal süreçtir. Bu terim bazen sadece protein translasyonu anlamında kullanılsa da transkripsiyon ile başlayıp translasyonla biten çok aşamalı bir süreçtir. Prokaryotlarda ve ökaryotlarda ribozom yapısı ve yardımcı proteinler bakımından farklılık göstermesine karşın, temel mekanizma korunmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Dericilik</span>

Dericilik, derinin fiziksel ve kimyasal işlemlere tabi tutulup kullanılacak hale getirilmesidir.

<span class="mw-page-title-main">Virüs</span> canlı ve ya cansız arası mikroskobik enfeksiyon etkeni

Virüs, sadece canlı hücreleri enfekte edebilen ve böylece replike olabilen mikroskobik enfeksiyon etkenleri. Virüsler; hayvanlardan ve bitkilerden, bakterilerin ve arkelerin de içinde bulunduğu mikroorganizmalara kadar her türlü canlı şekillerine bulaşabilirler.

Gıda ya da besin, yaşamı sürdürmek için gereksinim duyulan inorganik ve organik kimyasal maddeleri topluca belirten terim.

<span class="mw-page-title-main">Bakteriyofaj</span> Bakteri enfekte eden virüs

Bakteriyofaj, bakterileri enfekte eden bir virüstür. Terim genelde kısaltılmış hali olan faj olarak kullanılır.

<span class="mw-page-title-main">Tavuk</span> Sülüngiller familyasından evcilleştirilebilir bir kuş türü

Tavuk, sülüngiller familyasından evcilleştirilebilir bir kuş alt türüdür ve genelde çiftliklerde yetiştirilir. Hindistan'da Asya'nın güneydoğusundaki kırmızı Hint kuşundan geldiğine inanılır.

<span class="mw-page-title-main">Evcil hayvanlar</span> İnsanlarla birlikte yaşayan ve insanlar tarafından evcilleştirilen hayvanlardır

Evcil hayvanlar.

<span class="mw-page-title-main">Güvercin</span>

Güvercin, Güvercingiller (Columbidae) familyasına ait bir kuş türü.

<span class="mw-page-title-main">Yün</span>

Yün bazı memelilerden elde edilen hayvansal kıl kökenli doğal bir elyaf türü. Sıcak tuttuğu için battaniye ve kışlık giysilerin üretiminde kullanılır. Yün elyafı koyundan genellikle canlı hayvanlardan kırkılmak suretiyle olmak üzere değişik yöntemlerle elde edilir. Bu tür yüne kırkım yünü denir. Bu yünün ticari değeri diğer yöntemlerle elde edilenlerinkinden yüksektir. Kasaplık hayvanların kesildikten sonra derilerinin işlenmesi ile elde edilen yüne ise tabak yünü veya kasapbaşı yünü denir. Herhangi bir nedenle ölmüş hayvanın postundan elde edilen yün ise post yapağısı adını alır. Tabak yünü veya post yapağısı (yapak) deriden yolunarak alınmışsa kıl köklerini de içerdiğinden kırkım yününe göre daha düşük kalitelidir.

Bir kolesteril ester, kolesterolün bir asit ile tepkiyerek oluşturduğu bir esterdir. Lipit metabolizmasında kolesterol ester terimi yaygın olarak kolesterolün yağ asitleri ile oluşturduğu kolesteril asil esterleri için kullanılır. Kolesterolün esterleşmesi onun hücre içinde depolanmasını ve kanda taşınmasını sağlar. Aterotik plakaların oluşumu sırasında içlerinde kolesteril esterler birikmesi aterosklerozun ilk aşamalarındandır.

<span class="mw-page-title-main">Mitokondriyal DNA</span>

Mitokondriyal DNA (mtDNA), mitokondri organelinin sitoplazmaya benzer bir sıvı ile dolu olan matriks adı verilen bir kompartımanında bulunan, çift zincirden oluşmuş halkasal yapılı bir nükleik asittir. Her hücrede bir çift Kromozomal DNA bulunurken, mtDNA hücre başına 100-10.000 kopyaya sahip olabilir. Mitokondriyal DNA maternal kalıtım gösterir, bir başka deyişle anneden çocuklara aktarılır.

<span class="mw-page-title-main">Napa</span>

Napa, koyun, kuzu, keçi, dana, sığır vb. tüm deri türlerinden elde edilen ciltli ve cilt yüzünden finisaj katı uygulanmış giysilik deri türüdür.

Angus et üretiminde yoğun olarak kullanılan bir sığır türüdür. İskoçya’nın Aberdeenshire ve Angus bölgelerine özgü sığırların melezlenmeleriyle elde edilmiştir ve dünyanın birçok yerinde Aberdeen Angus olarak bilinir.

<span class="mw-page-title-main">Virüs replikasyonu</span> Enfeksiyon süreci sırasında biyolojik virüslerin oluşumu

Viral replikasyon biyolojik virüslerin konak hücrelerde kopyalanması işlemidir. Viral replikasyon sürecinin başlaması için virüsün konak hücreye girmesi gerekmektedir. Virüs açısından viral replikasyonun amacı, kendini kopya ederek türünün üretimini ve yeni konak hücrelere girerek hayatta kalmasını sağlamaktır. Replikasyon, virüsün genom yapısına ve barındırdığı kor proteinlerine göre önemli farklılıklar gösterebilir. Birçok RNA virüsü sitoplazmada gelişirken, birçok DNA virüsü çekirdeğe bağlanır. "

Scrapie koyun ve keçilerin sinir sistemlerini etkileyen ölümcül, dejeneratif bir hastalıktır. Birkaç bulaşıcı spongiform ensefalopatiden (TSE) biridir ve bu nedenle priondan kaynaklandığı düşünülmektedir. Scrapie en az 1732'den beri biliniyor ve insanlara bulaşabilir görünmüyor.

Miyostatin bir miyokindir, kas hücresi büyümesini inhibe etmek için kas hücreleri üzerinde etki eden miyositler tarafından üretilen ve salınan bir proteindir. İnsanlarda MSTN geni tarafından kodlanır. Miyostatin, TGF beta protein ailesinin bir üyesi olan salgılanan bir büyüme farklılaşma faktörüdür.