İçeriğe atla

Bedrettin Cömert

Bedrettin Cömert (27 Eylül 1940 - 11 Temmuz 1978), Türk akademisyen, çevirmen ve yazar.

Hacettepe Üniversitesi siyasi olaylarda yerini aldı. 12 Eylül Askeri Darbesi öncesinde yaşanan Türkiye'nin siyasi kutuplaşma dönemindeki cinayetlerden birinde öldürüldü.

1977'de Diyarbakır'da işkence gördü. 1972'de Hacettepe Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümünde öğretim görevliliğine atandı. Burada da İkinci doktorasını verdi. “Giotto ve San Francesco Geleneği” konusundaki tezi ile Sanat Tarihi doktoru da oldu.

Yoğun bir yazı ve çeviri etkinliğinin içinde bulunan Cömert, 1960'lı ve 70'li yıllarda dönemin belli başlı dergilerinde ürünleriyle yer aldı. Forum başta olmak üzere, Yansıma, Gelecek, Varlık, Soyut, Yeni Ufuklar, Yeni Ortam dergilerinde şiirleri yayınlandı. 1970'ten itibaren şiir yayınlamaktan vazgeçerek, eleştiri çalışmalarına daha ağırlık verdi. Bu konudaki düşüncesini 4 Mart 1969 tarihli mektubunda şair Hasan Hüseyin’e şöyle açıklamıştır:

“…Fakat ben şiirlerime güvenmiyorum artık. Şiirdeki duyarlığımı eleştiriye uygulayınca daha verimli, daha yararlı oluyorum. Kendimi ozan saymıyorum senin anlayacağın.(…) Gençliğimin ilk yapmacık heyecanlarından sıyrıldım artık.”

Cömert, 1950’lerde şiirle girdiği edebiyat-sanat dünyasında, adını daha çok eleştiri çalışmalarıyla duyurdu. Önemli çeviriler yaptı. Gombrich’in ünlü kitabı Sanatın Öyküsü’nün çevirisiyle 1977 Çeviri Ödülü'nü kazandı. Kalmasın Ellerim Sizlerden Uzak adlı şiir kitabı ise 1979 yılında yayınlandı.

Cömert’in daha sonra yayınlanan kitapları arasında şunlar sayılabilir: Giotto'nun Sanatı, Croce'nin Estetiği ve Mitoloji ve İkonografi. Eleştiriye Beş Kala isimli çalışması ölümünden sonra Hasan Hüseyin'in düzenlemesi ile yayınlandı.

Bedrettin Cömert üzerine hazırlanmış 2 önemli çalışma vardır. Her ikisi de H.Ü. yayınıdır. 1- Bedrettin Cömert' e Armağan, Özel Sayı, Ankara, 1980. 2- Dil ve Sanat, Ankara, 2012. ISBN 978-975-491-333-0

Bedrettin Cömert Cinayeti

11 Temmuz 1978 Salı günü, sabah saat 08:45'te Ankara Gaziosmanpaşa, Karagöz Sokak’daki evinden çıkan Cömert mavi renkli Volkswagen arabasına doğru yürüdü. İki adım arkasından İtalyan asıllı karısı Maria onu takip ediyordu. Arabalarına binip motoru çalıştırdılar.

Yolun ilerisinde kırmızı renkli bir Simca'da 3 kişi bekliyordu. Cömert çiftinin arabası hareket edince kırmızı Simca da hareket etti. Volkswagen'in yolunu kesen Simca’dan iki kişi dışarı çıkıp araca ateş açtılar. Çapraz ateş sonucu Cömert olay yerinde öldü. Karısı Maria ağır yaralandı.

Bedrettin Cömert'in mezarı, Karşıyaka Mezarlığı.

"Tüm Öğretim Üyeleri Derneği Başkanlığını" üstlenmiş olan Cömert, kısa bir süre önce Hacettepe Üniversitesi’nde çıkan olayları araştıran komisyonun başkanlığı üstlenmişti. Bu nedenle de ölüm tehditleri alıyordu.

30 Mart 1979'da Avrupa Ülkücü Türk Dernekleri Federasyonu'nun eski başkanı Lokman Kondakçı, İçişleri Bakanı Hasan Fehmi Güneş'e "Bedrettin Cömert olayında emri, dönemin ÜGD Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu'nun verdiğini, onun üzerinde de Ramiz Ongun'un yer aldığını" söyledi. Kondakçı daha sonra M.Yazıcıoğlu'nun mahkemeden Lokman Kondakçı'ya İddialarının neye dayandığının sorulması isteği üzerine o dönemde Ülkücü Hiyerarşiyi Tahmin ederek Böyle bir açıklama yaptığını ifade etmiş ve İddiasının Vehim Üzre olduğu Sabit Görülmüştür.

Yaklaşık aynı tarihlerde Cömert cinayeti'ni araştıran Ankara 5. Sulh Ceza Mahkemesi, cinayetin azmettiricisi sıfatıyla Abdullah Çatlı hakkında tutuklama kararı çıkardı.

Cömert'e ateş eden silahların Ankara'da pek çok cinayette kullanıldığı anlaşıldı. Polis, 3 saldırganı belirledi: Rıfat Yıldırım, Üzeyir Bayraklı ve "Ahmet" kod adlı bir sağ görüşlü kişi.

İlk ikisi, başka bir cinayetten aranmaktaydılar ve Almanya'ya kaçmışlardı. Artık bulunamazlar sanılırken 1985'te Almanya'da 1,5 kilo eroinle yakalanıp uyuşturucu kaçakçılığından tutuklandılar. Ama idamla yargılanacakları için Türkiye'ye iade edilmeyip serbest bırakıldılar.

Rıfat Yıldırım'ın Frankfurt'ta açtığı gece kulübü Skala, Alaaddin Çakıcı dahil Türk mafyasının buluşma yeri haline geldi. 2002'de Türkiye'ye iade edildi. Cömert davasında "delil yetersizliği"nden beraat etti. Üzeyir Bayraklı 1992'de öldürüldü. Cenazesine katılanlar arasında Abdullah Çatlı da bulunuyordu.

Dış bağlantılar

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Can Yücel</span> Türk şair

Can Yücel, modern Türk şair ve çevirmendir. Kullandığı kaba ama samimi dil ve bariton sesiyle okuduğu şiirlerle Türk Edebiyatı'nda farklı bir tarz yaratmıştır. 7 yıl süreyle Millî Eğitim Bakanlığı yapan Hasan Âli Yücel'in oğludur.

<span class="mw-page-title-main">Ataol Behramoğlu</span> Türk şair, yazar ve çevirmen

Ataol Behramoğlu, Türk şair, yazar, çevirmen, akademisyen ve edebiyatçı.

<span class="mw-page-title-main">Abdullah Çatlı</span> Türk organize suç örgütü lideri

Abdullah Çatlı, Türk organize suç örgütü lideri, mafya lideri, derin devlet ajanı ve kontrgerilla mensubu.

Oral Çelik, adı bir dönem Abdi İpekçi cinayeti ve Papa II. Jean Paul'a yönelik suikast girişimine karışmış olan Türk ülkücüdür.

<span class="mw-page-title-main">Ahmet Haşim</span> Türk şair

Ahmed Haşim, Fecr-i Ati topluluğu üyesi Türk şair ve yazar.

<span class="mw-page-title-main">Orhan Veli Kanık</span> Türk şair (1914–1950)

Orhan Veli Kanık, daha çok Orhan Veli olarak tanınan Türk şairdir. Melih Cevdet ve Oktay Rifat ile birlikte yenilikçi Garip akımının kurucusu olan Kanık, Türk şiirindeki eski yapıyı temelinden değiştirmeyi amaçlayarak sokaktaki adamın söyleyişini şiir diline taşıdı. Şair otuz altı yıllık yaşamına şiirlerinin yanı sıra hikâye, deneme, makale ve çeviri alanında birçok eser sığdırdı.

<span class="mw-page-title-main">Rıfat Ilgaz</span> Türk şair, romancı ve öykücü (1911–1993)

Rıfat Ilgaz tam adıyla Mehmet Rıfat Ilgaz, Türk şair, romancı ve öykü yazarı.

<span class="mw-page-title-main">Enver Gökçe</span>

Enver Gökçe ; Türk şair, yazar ve çevirmen.

<span class="mw-page-title-main">Doğan Öz</span> Savcı

Doğan Öz, Türk hukukçu. Sultandağı'nda doğan Öz, ölümünden önce Ankara'da Cumhuriyet Savcısı Yardımcısı olarak görev yapıyordu. Devletin içindeki Kontrgerilla yapılanmasını ve Türk derin devletini araştırırken, 24 Mart 1978 sabahı işe gitmek üzere evinden çıkıp arabasına bindiği sırada Ülkü Ocakları'nın bir parçası olan İbrahim Çiftçi tarafından öldürüldü. Öz'ün ölümünün gerçekleştiği koşullar ve suikastının kimler tarafından planlandığı, günümüzde bir tartışma konusu olmaya devam etmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Hasan İzzettin Dinamo</span> Türk yazar (1909-1989)

Hasan İzzettin Dinamo, Türk yazardır.

Veysel Çolak, Türk şair, romancı, deneme yazarı, edebiyat eleştirmeni, düşünür.

Osmanlı Devleti'nin son dönemlerinde eğitim amacıyla Avrupa'ya, özellikle Fransa'ya giden gençler oradaki edebiyatta gördükleri yenilikleri ülkeye dönüşlerinde Türk edebiyatında uygulamaya başlamışlardır. Bu şekilde belli dönemler halinde günümüze kadar süren yeni bir edebiyat başlamıştır. Bu dönemlerden biri de Cumhuriyet dönemi edebiyatıdır.

Bahçelievler Katliamı, 8 Ekim 1978 günü Ankara'nın Bahçelievler mahallesinde Türkiye İşçi Partisi üyesi Latif Can, Efrahim Ezgin, Hürcan Gürses, Osman Nuri Uzunlar, Serdar Alten, Faruk Erzan ve Salih Gevence isimli gençlerin öldürüldüğü olaydır.

Tekin Sönmez, Türk roman, öykü, deneme yazarı, gazeteci, şair, fotoğraf sanatçısı, sinevizyon editörüdür.

Hasan Enver Paşa Osmanlı askeri.

Maraş Katliamı veya Maraş Olayları, 19 Aralık ile 26 Aralık 1978'de Kahramanmaraş'ta meydana gelen Aleviler'e, Kürtler'e ve solculara yönelik katliamdır. Yedi gün süren olaylar sırasında iddianameye göre 111 kişi öldürüldü. Aleviler'e ait 559 ev yakıldı, 290'a yakın iş yeri tahrip edildi. 23 yıl süren davalar sonunda 22 kişi idam, 7 kişi müebbet hapis, 321 kişi de 1-24 yıl arasında hapis cezası aldı. Katliamda önemli rol oynayan 68 kişiye ise ulaşılamadı. 12 Eylül Darbesi'ne sebep olan olaylardan biri olarak kabul edilmektedir.

Türkiye'de sağ-sol çatışması, 1968 yılında başlayıp 12 Eylül 1980 Darbesi'ne kadar süren bir siyasal şiddet sürecidir. Sağcı ve solcuların mahalleleri kapatması, katliamlar, sokaklarda kim tarafından işlendiği bilinmeyen cinayetler ve bombalı saldırılar nedeniyle süreç bazı kesimler tarafından "örtülü iç savaş" ve "küçük çaplı iç savaş" olarak da adlandırılmaktadır.

Ankara faili meçhul cinayetler davası, 1993-1996 yılları arasında zorla kaybedilen veya infaz edilen Altındağ Nüfus Müdürü Abdülmecit Baskın, Sağlık Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkan Yardımcısı Namık Erdoğan, ANAP Keskin İlçe Başkanı Metin Vural, Behçet Cantürk ve şoförü Recep Kuzucu, Savaş Buldan, Hacı Karay, Adnan Yıldırım, İsmail Karaalioğlu, Avukat Yusuf Ekinci, Ömer Lütfi Topal, Hikmet Babataş, Avukat Medet Serhat, Fevzi Aslan ve yeğeni Salih Aslan, Lazem Esmaeli, Asker Sımıtko, Tarık Ümit ve Avukat Faik Candan'ın öldürülmesine ilişkin 20 Aralık 2013 tarihinde açılan ve Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmüş olan davadır. 2019 yılında sanıklar 19 cinayetin 17'sinden delil yetersizliği nedeniyle beraat etmiştir.

Türkiye'de 12 Eylül 1980 Darbesi'ne giden süreç ; Türkiye'de siyasi, ekonomik, sosyal krizlerin yaşandığı ve 4.250'den fazla kişinin öldürüldüğü dönemdir. "Örtülü iç savaş" ve "küçük çaplı iç savaş" olarak da tanımlanmıştır.

Bu sayfada, 1978 yılında Türkiye'de görevdeki siyasi kurumlar ve kişiler, yaşanan olaylar, doğan ve ölen kişiler yer alır.