Yek, Türk ve Altay halk inancında İblis. Yeg veya Yiğ olarak da bilinir. İnsanoğlunu yoldan çıkaran ve kötülüğün simgesi olan varlık. Tanrı'ya isyan etmiştir. Kısa boylu ve güçlü bir varlıktır. Alemin karanlık güçlerini temsil eder. Yerin altında yaşar. Yaka adlı kötü ruh ile de bağlantılıdır. Çak denilen yine Şeytan anlamını içeren sözcük ile de ilişkili görünmektedir. ayrıca bu sözcükle bağlantılı hastalık adları vardır. Yiğ verem, Yiğnik ise dizanteri demektir. Bulgar kültüründe Yaga adlı bir cadı figürü vardır. 'Kötü ruh, şeytanın yarattığı hastalık, zarar verme' gibi anlamları da vardır. Başka sözlüklerde 'ig' ve 'iklig' biçiminde geçen ve hastalık anlamı da bulunur. Maniheizm'de yine şeytan anlamında kullanılmıştır.
Azıktı, Türk ve Altay halk inancında bir kayıp cini. "Azıtkı" olarak da söylenir. İsmi "azdıran" anlamına gelen Kırgızların ve Özbeklerin İslamiyet öncesi inançlarında yer alan şeytani bir varlıktır. Her türlü kılığa girebilir. İnsanlara kendilerine en yakın olan kişi şeklinde görülebilir. Bu şekilde kılığa giren Azıktı insanı azdırıp, uçuruma, dağa veya bir akarsuya götürerek öldürebilir.
Ubır - Rus ve Türk mitolojisi ve halk inancında Vampir anlamına gelir. Obur, Hobur, Vupar, Opkur, Opkan olarak da bilinir. Ayrıca Rusçaya ve Slav dillerine Убыр (Ubır), Упир (Upir) ve Вубар (Vubar); Çekçe ve Slovakçaya Upír olarak geçmiştir. Çekoslavak kültüründe tam olarak vampir anlamını verir. Ubır inanışının ilk olarak Volga-İdil nehri ve Pontus bozkırlarında ortaya çıktığı Kıpçak-Kuman göçleri ile çeşitli coğrafyalara ve Slavlar arasında yayıldığı düşünülmektedir. Modern "Vampir" kelimesi Eski Slav dilinden ve Türkçe "онпыр (onpyr)" biçiminden türemiştir; geleneksel Bulgarca впир (vpir) biçiminin de gösterdiği gibi, Eski Bulgarcaya özgü büyük nazal sesli harften önce "v" sesi eklenir.

Abzar İyesi - Türk mitolojisinde avlunun koruyucu ruhudur. Abazar İyesi olarak da ifade edilir.
Şürele, Türk mitolojisinde ve halk kültüründe bir orman ruhu yani bir iye ya da cindir. Değişik şivelerde Şüreli, Şurala, Çurala, Çürele olarak da bilinir. Şürele Kayum Nasıri tarafından bilim, Abdullah Tukay’ın yazdığı bir şiirle de edebiyat dünyasına tanıtılmıştır. Tataristan’da Şürele hakkındaki efsanelerin büyük bir kısmı derlenmiş ve hakkında birçok çalışma yapılmıştır. Türkiye’de ise Mustafa Öner’in, Abdullah Tukay’ın Şürele adlı şiiri hakkında bir makalesi mevcuttur.

İye - Türk, Altay ve Tatar mitolojilerinde koruyucu ruh. Değişik Türk dillerinde Yiye, Eğe, İçi, Is, Ez şeklinde de söylenir. Moğolcada Ezen, Ejen, Eçen, Edin olarak bilinir. Genel ve özel olmak üzere iki anlamı vardır.
- Genel Anlam: Sahip. Koruyucu. Bir şeyin maliki.
- Özel Anlam: Bir şeyin koruyucu ruhu. Bir varlığın içindeki gizli güç.
Aran İyesi - Türk ve Tatar halk kültüründe ahırın koruyucu ruhu. Damız İyesi veya Kitre İyesi veya Ahır İyesi olarak da bilinir.
Bastı - Türk, Altay ve Tatar mitolojilerinde kabus cini. Bastırık da denilir. İnsanların kâbus görmesi, halsizleşmesi, korkuyla uyanması, sonrasında nefesinin kesilmesi bu kötücül ruh ile bağlantılı görülür. Anadolu Türkçesinde "Bastırık" doğrudan doğruya kâbus demektir. Aynı zamanda hapishane veya hücre anlamlarına da gelir. Değişik şekillere girebilir. Kedi kılığına bürünmeyi çok sever. Kazakçada kâbus "Bastırılu" demektir. Bastıyla ilgili aşağıdaki varlık adları dikkate değerdir.
- Albastı: "Aleybanı, Alyabani." Uzun boylu, beyaz tenli ve çıplak olarak tasvir edilen şeytani dişi varlık. Albıs ile özdeştir.
- Kulbastı: "Kuleybanı, Gulyabani." Gündüzleri mezarda uyuyup geceleri kalktığına inanılır. Tüylü, çok büyük ve pis kokulu olarak betimlenir.
- Karabastı: Kâbus, kötü rüya. Kâbus cini olarak da bilinir. Geceleri insanların göğüslerine çökerek soluklarını keser.
- Sarıbastı: Sara hastalığı. Sarı giysili bir kadın şeklindedir.

Çike - Türk ve Tatar mitolojisinde Şarkı Cini. Şeke veya Çeke olarak da bilinir. Dirsek boyunda bir cücedir. Yanına gelenlere destan okutturup, şarkı söyletir. Ağaçların altında yaşar, zararsızdır. Bazen dediğini yaptırabilmek için insanları korkutur. Yakaladığı kişiye saatlerce yır (şarkı) veya kay (destan) okuttuğu olur.
Çor - Türk, Altay ve Moğol halk kültüründe Cin demektir. Çer, Çur, Şor, Şar, Çora, Çura şeklinde de ifade edilir. Moğolcada Çotgor, Çutgur, Çutkur, Çetger, Çetker, Çidkür, Südkür, Sötkör olarak söylenir. Gözle görülemeyen, ateşten yaratılmış varlık.

Dağ İyesi - Türk, Altay ve Moğol mitolojisinde dağın koruyucu ruhudur. Değişik Türk dillerinde Tav İyesi / Eğesi / Ezi / Issı / İççisi ve Moğolcada Uğul (Ula) Ezen olarak bilinir.
Su Ana - Türk, Tatar ve Altay mitolojilerinde Su Tanrıçası. Değişik Türk dillerinde Suv Ana olarak da bilinir. Moğollar Usan (Uhan) Ece olarak adlandırırlar.
Su Ata - Türk, Tatar ve Altay mitolojisinde Su Tanrısı. Değişik Türk dillerinde Suv Ata olarak da bilinir. Moğollar Usan (Uhan) Etseg olarak adlandırırlar.

Su İyesi - Türk, Tatar ve Altay mitolojisinde suyun koruyucu ruhu. Değişik Türk dillerinde Suv İyesi / Eğesi / Ezi / Issı / İççisi olarak da bilinir. Moğollar Usan (Uhan) Ezen olarak adlandırırlar.

Yunak İyesi, Türk, Tatar ve Altay mitolojilerinde ve halk inancında hamamın koruyucu ruhu. Değişik lehçelerde ve şivelerde Yonak, Yunça İyesi / Eğesi / Ezi / Issı / İççisi şeklinde de söylenir. Hamam İyesi olarak da tanınır. Ayrıca Banyo Ruhu anlamında Cağ (Cağlık) İyesi veya Çimek İyesi olarak da bilinir. Kısa boylu bir ihtiyar kılığında olduğuna inanılır. İnsanlara temizliği öğretir. Güneş battığı zaman ve gece yarısı hamama girilmez, çünkü bu saatte İye kendisi yıkanır. Hamamda yıkanırken kişi yüzünü sabunladıktan sonra temiz su dolu leğeni bulamazsa ya da hamamdan gitmek üzereyken ayakkabılarının kaybolduğunu görürse, bunlar onun şakalarıdır. Tatar Türkleri, hamamda yıkandıktan sonra her şeyi temizleyip, eşyaları yerine kaldırırlar ve “Yunağın ısısı sana, huzuru bana!” diyerek çıkarlar.

Yol İyesi – Türk, Tatar ve Altay halk inancında Yol Ruhu. Yul İyesi veya Yolak İyesi de denir. Moğollar Col Ezen veya Zol Ezen derler. Yolların koruyucu ruhudur.

Ev İyesi – Türk halk kültüründe evin koruyucu ruhu. Üy İyesi / Eğesi / Ezi / Issı / İççisi olarak da tanınır. Moğollar Ger (Ker) Ezen derler.

Yer Tanrı - Türk ve Altay halk inancında ve mitolojisinde yeryüzü ilahıdır. Yertengri veya Certenger olarak da söylenir. Bazen kötülükleri ve insani ve nefsani oluşumları temsil eder. Gök Tanrı yanında ikinci planda kalır. İnsan biçimli olarak çok fazla tasvir edilmemiştir. Ancak çoğu zaman dişil bir varlık olarak algılanır. Yeryüzü veya Dünya “Yertinç / Yerdinç” olarak ifade edilir.

Eşik İyesi – Türk halk inancında eşiğin koruyucu ruhu. Eşgik İyesi veya Esik İyesi olarak da söylenir. Eşanlamlı olarak Astana İyesi veya Bosağa İyesi ifadeleri de kullanılır. Moğollar Bohogo Ezen derler.
Karamat - Türk, Çuvaş ve Anadolu halk kültüründe Kâbus Cini. Keremet veya Karımıt da denir. "Karav" olarak da bilinir. Kâbuslara neden olan ve bunun sonucunda hezeyan ve psikolojik bozukluklar ortaya çıkaran kötücül varlık.