İçeriğe atla

Batı Marksizmi

Batı Marksizmi, ilk olarak genel anlamda Perry Anderson'un Batı Marksizmi Üzerine Düşünceler kitabında bahsettiği anlamda, 19. yüzyıldan ve 20. yüzyıla Marksizmin Batı'daki hikâyesinden oluşur. Bu anlamda Marks'ın eserinden bugüne kadarki gelişimi, ayrışmaları, iç bölümlenmeleri, farklılıklarıyla teorik ve politik bir sistematik öğreti olarak Marksizmin Batı düşüncesindeki ve pratiğindeki yeri değerlendirilir. Karl Kautsky ve Lenin'in tartışmaları da bu bağlamda genel anlamdaki bu Batı Marksizmi içinde yer alır.

Tarihçe ve konum

Daha özgül olaraksa 20.yüzyılın başlarından itibaren Fransa, Almanya ve İtalya'da ortaya çıkan Marksist düşünürlerin yönelimlerinden oluşan eğilimlerin bileşkesini ifade etmektedir Batı Marksizmi terimi. Antonio Gramsci, Georg Lukács[1], Karl Korsch ile başlatılan ve klasik-sonrası Marksizm olarak adlandırılan dönem, bir anlamda Batı Marksizmi'nin başlangıç evresidir. Onların ardından pek çok Marksist düşünür Marksizmin iç-kuramsal-politik sorunlarına farklı yönelimlerde cevaplar bulmaya çalıştı ve bunların genel ifadesi Batı Marksizmi olarak adlandırıldı. Pek cok ismi sıralamak mümkün olmakla birlikte, özellikle Frankfurt Okulu ve Louis Althusser'in bu isimlere eklenmesi zorunludur. Bazı İngiliz akademisyenleri (E.P.Thompson gibi) ve özgün bir Marksist olarak Sartre'ı buraya katmak mümkündür.

Bu yönelim, somut olmaktan çok soyut, politik olmaktan çok teorik nitelikte bir konumdan hareket etti ve bu alanda çalıştı. Tam da böyle olduğu için Batı marksizmini Marksizm içinde bir sapma ve zaaf olarak değerlendirmek genel bir eğilimdir; özellikle ana akım olarak kabul edilen Politik-pratik icindeki Marksizmler bu alanı tümüyle yok saymaktadır. Bununla birlikte, Batı Marksizmi içinde yer alan bu düşünürler, geliştirdikleri kuramsal argümanlarla yalnızca Marksizm içinde degil, Marksizm dışında da etkili oldular ve günümüze kadar uzanan teorik-politik tartışmaların merkezinde durdular.

Perry Anderson,[2] Batı Marksizmi'nin ortaya çıkışını ve yaygınlaşmasını, bir dizi ekonomik ve sosyal olayla bağlantılandırır. Bu olgular sonucunda, Marksizmin siyasal alandan giderek üniversitelere ve araştirma merkezlerine kaydığını belirtir. Bu kayma sonucunda Marksizmin yalnızca etkinlikleri değil ilgileri de farklılaşmıştır der. Alt-yapının ve sınıfların analizinden, İdeolojinin ve kültür gibi üst-yapı kurumlarının analizine geçiştir kastedilen. Batı Marksizmini oluşturan teorisyenler, işçi hareketinden kopuk aydınlardır. Tüm bunların sonucunda batı Marksizmi genelde bir zaaf olarak değerlendirilmekte ve bu kişiler reformist olarak ele alınmaktadır. Batı Marksizmden beklenen yeniden politik alanda yer almaları ya da politik hareketlerle buluşmalarıydı, ancak bu düşünürler bir şekilde kuramsal düzlemde Marksizmi sınırlarına vardırdılar.

Batı Marksizmi'nin sonuçları

Bugün Gramsci[3], Frankfurt Okulu[4] ve Althusser üzerinden Marksizm-dışına çıkış söz konusudur, bu anlamda örneğin Post-Marksizm olarak bilinen eğilim tamamen Batı Marksizmi denilen alanın bir ürünüdür. Batı Marksizmi, Marksizmden Marksizm-sonrasına geçişin kuramsal evresini oluşturdu; ancak bu düşünürlerin etkilerinin ve önermelerinin Marksizm-içi meselelerden çok daha ötelere gitmesinin söz konusu olduğu da unutulmamalıdır. Kültür kuramı, İdeoloji teorisi, Özne, Kimlik, Hegemonya ve benzeri konular bu düşünürler olmaksızın bugünkü noktaya gelemezlerdi. Batı Marksizminin, Marksizmin sorunları olarak ortaya koydukları ve çözmeye çalıştıkları meseleler ve bu çözüm arayışında ürettikleri kavramlar bir andan sonra Marksizmi geçersizleştiren argümanlara dönüştü.

Batı Marksizmi'nin önemli isimleri

Kaynakça

  1. ^ Anderson 1976, s. 30.
  2. ^ Batı Marksizmi Üzerine Düşünceler, Perry Anderson, Birikim Yayınları, çeviren; Bülent Aksoy.
  3. ^ Jacoby 1991, s. 581; Anderson 1976, ss. 54.
  4. ^ Jacoby 1991, s. 581.
  5. ^ Korsch 1970, ss. 119-120.
  6. ^ Merleau-Ponty, Maurice (1973) [1955]. Adventures of the Dialectic. Bien, Joseph tarafından çevrildi. Evanston, Illinois: Northwestern University Press. ISBN 978-0-8101-0404-4. 

Dış bağlantılar

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Louis Althusser</span> Fransız filozof (1918-1990)

Louis Pierre Althusser, Fransız marksist filozof.

<span class="mw-page-title-main">Frankfurt Okulu</span>

Frankfurt okulu, Almanya'da 1923 yılında kurulan ve sosyoloji, siyaset bilimi, psikanaliz, tarih, estetik, felsefe, müzikoloji gibi farklı disiplinlerden insanları bir araya getiren Toplumsal Araştırma Enstitüsü'nün bir düşünce akımı olarak ifade edilmesidir. Okulun genel yaklaşım biçimi eleştirel teori olarak adlandırılmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Diyalektik materyalizm</span> Karl Marx ve Friedrich Engelsin eserlerinden türetilen felsefi görüş

Diyalektik Materyalizm, materyalizmin Karl Marx tarafından yorumlanmış biçimi, Marksist felsefenin adlandırılma biçimi ya da Marksizmin felsefi öğretisidir.

<span class="mw-page-title-main">Tarihsel materyalizm</span>

Tarihsel materyalizm, Marx ve Engels tarafından ortaya konulan diyalektik materyalizmin doğadan topluma doğru geliştirilerek tarihsel süreçlerin anlaşılmasında ve açıklanmasında kullanılmasıyla formüle edilen yöntemsel yapı. Diyalektik materyalizmde olduğu gibi tarihsel materyalizmi de bir felsefe dizgesi olarak anlayıp açıklamanın yanı sıra, bir bilim yöntemi dahası bir bilimsel kuram olarak değerlendiren düşünceler de vardır. Bu görüşler, Marksizm içindeki eğilimlere göre çeşitli ayrımlar gösterir.

<span class="mw-page-title-main">Antonio Gramsci</span> İtalyan düşünür, siyasetçi ve sosyalist kuramcı

Antonio Francesco Gramsci, İtalyan düşünür, siyasetçi, dilbilimci ve sosyalist kuramcı.

Sovyetler Birliği’nde felsefe, resmi olarak Marksist-Leninist düşünce odaklıydı, bu kuramsal olarak nihai felsefi doğru ve nesnellik temeliydi. 1920’ler ve 1930’lar boyunca, Rus düşüncesinin diğer eğilimleri baskılandı. Stalin 1931’de diyalektik materyalizm’i Marksizm Leninizm ile özdeşleştiren bir karar çıkartarak, bütün komünist devletlerde ve Comintern aracılığıyla çoğu Komünist partide geçerli olacak resmi felsefe haline getirdi.. Bolşevik yönetimin başlangıcından itibaren Sovyet felsefesinin resmi amacı, Komünist düşüncelerin kuramsal olarak anlatılmasıydı. Bununla birlikte, 1917 Ekim Devrimi nden sonra, hem felsefi hem siyasi mücadeleler damgasını vurmuş ve artık eskisi gibi dogmatik olunmayıp daha ilerici ve olumlu konular tartışılır hale getirmiştir. Evald Vasilevich Ilyenkov 1960’ların önde gelen filozoflarından biriydi, Leninist Diyalektik ve Positivizmin Metafizikliği (1979) kitabında, 1920’lerin “mekanikçiler ile “diyalektikçiler” tartışmasını yeniden açtı. 1960’lar ve 1970’lerde analitik felsefe ve mantık deneyciliği dahil Batı felsefeleri Sovyet düşüncesi üzerinde iz bırakmaya başladılar. Keza bu durum da SSCB'nin Stalin sonrası yönetiminde komünist idealini ne derece yeteneksiz kullandığının ve emperyalist ülkelerinin felsefelerine gittikçe kayan bir ivme kazandığının göstergesidir.

<span class="mw-page-title-main">Fredric Jameson</span>

Fredric Jameson, ABD'li Marksist edebiyat kuramcısı, edebiyat eleştirmeni ve teorisyeni.

<span class="mw-page-title-main">Jean-Paul Sartre</span> Fransız filozof (1905-1980)

Jean-Paul Charles Aymard Sartre, Fransız yazar ve düşünür. Felsefi içerikli romanlarının yanı sıra her yönüyle kendine özgü olarak geliştirdiği Varoluşçu felsefesiyle de yer etmiş; bunların yanında varoluşçu Marksizm şekillendirmesi ve siyasetteki etkinlikleriyle 20. yüzyıl'a damgasını vuran düşünürlerden biri olmuştur. Sartre, bir anlatıcı, denemeci, romancı, filozof ve eylemci olarak yalnızca Fransız aydınlarının temsilcisi olmakla kalmamış, özgün bir entelektüel tanımlamasının da temsilcisi olmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Genç Marx</span>

Genç Marx, genel Marksizm değerlendirmelerinde Karl Marx'ın entelektüel gelişiminin iki ayrı bölümlemeye tabi tutulmasının bir sonucu olarak ortaya konulan adlandırmadır. Buna göre, Genç Marx, bir anlamda Marksist düşüncenin başlangıç dönemini yani hazırlık ve oluşum aşaması evresini teşkil eder. Bazı eğilimlerde bu varsayımsal bir ayrımdır, bazı eğilimlerde ise daha kesin bir kategorik ayrım olarak görünür.

<span class="mw-page-title-main">Georg Lukács</span> Macar siyasetçi, filozof ve edebiyat eleştirmeni (1885-1971)

Georg Lukács, Batı Marksizminin ünlü isimlerinden Macar Marksist filozof ve edebiyat bilimcisidir. Marksizmi Hegelci anlamda yeniden değerlendirmiş ve geliştirmiştir. Ernst Bloch, Antonio Gramsci, Karl Korsch ile birlikte Lukacs, 20. yüzyılın ilk yarısında, Marksist felsefe ve Marksist teorinin yeniden oluşturulmasında en önemli isimlerden biri olmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Batı felsefesi</span>

Batı felsefesi, Antik Yunan'dan başlayıp günümüze kadar gelen Batılı felsefe tarihi anlayışı. Özellikle Avrupa'nın ve batı olarak adlandırılan dünyanın 19. yüzyıl'da felsefe tarihini yazarken kategorize ettikleri düşünce geleneği Batı felsefesi olarak adlandrılır. Platon'dan başlayıp modern zamanlara uzanan belirli bir felsefe yapma tarzı batı felsefesinin ayırıcı özelliği, daha ayrıcalıklı özelliği olarak anlaşılır. Bu eğilim genel bir yaklaşımla "Doğu'da felsefe yoktur" savını ileri sürer. Antik Mısır, Mezopotamya, İran, Çin ve Hint kültürleri tarih olarak çok daha eski olmalarına ve buralarda yaşayan insanların belirli düşünce geleneklerine sahip olmalarına rağmen, Batı felsefesi Antik Yunan dönemiyle birlikte başlatılır ve bunlar dışta bırakılır. Doğu felsefesi, Hint ve Çin felsefeleri dahil olmak üzere çok önceleri başlamıştır, bu gelenekler etkileşimlerle sürekli varlıklarını devam ettirmişlerdir, ancak Batı felsefesi bu gelenekleri felsefe-dışı sayma yönelimindedir. Felsefe tarihi kitapları, genel bir eğilim olarak, MÖ 500'lerden başlayarak bugüne kadar, batı olarak addedilen bölgelerde ve batılı düşürlerce ortaya konulan felsefe yapma geleneği Batı felsefesi olarak görülür.

<span class="mw-page-title-main">Post-Marksizm</span>

Post-Marksizm'in iki ilişkili fakat farklı kullanımı vardır. İlk olarak, Post-Marksizm Doğu Avrupa ve Sovyetler Birliği'nde komünizmin çöküşü sonrasında ortaya çıkan duruma işaret edebilir.

<span class="mw-page-title-main">20. yüzyıl felsefesi</span>

20. yüzyıl felsefesi, 19. yüzyıl sonlarından başlayıp günümüze kadar gelen ve devam eden düşünce geleneklerini ve felsefi akımları kapsar. Her çağın felsefesinin kendi toplumsal, kültürel ve siyasal koşullarıyla etkileşimli olduğu gibi, 20. yüzyıl felsefesi de kendi siyasal ve toplumsal gelişmelerinden etkilenmiştir. Çağın siyasal olayları, kültürel ve teknolojik gelişmeler, bilimsel alandaki yeni sonuçlar, ortaya çıkan yeni düşünce eğilimlerinin hepsi 20. yüzyıl felsefesinde görülen bilime yönelik sorgulayıcı yaklaşımların, aklın sorgulanması girişimlerinin, dile yönelik ilginin, özne kavramı üzerinde yürütülen tartışmaların, zihin problemlerinin, yeni bir boyut kazanan bilgi sorununun, cinsellik soruşturmasının, yabancılaşma ve iktidar sorunsalının arka planını oluşturmaktadır. Bu çağın düşünürlerinin çoğunluğu bir şekilde çalışmalarında çağın kuramsal sorunlarını dillendirmiş ve yanıt arayışında olmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Perry Anderson</span>

Perry Anderson Marksist entelektüel. UCLA'da tarih ve sosyoloji profesörü. Tarihçi Benedict Anderson un erkek kardeşidir.Sosyalist feminist yazar Juliet Mitchell'in eski eşidir.

<span class="mw-page-title-main">Sınıf mücadelesi</span>

Sınıf mücadelesi kavramını ilk olarak Karl Marx ele almış ve 1848 yılında Friedrich Engels'le birlikte kaleme aldığı Komünist Manifesto adlı eserde "Şimdiye kadarki bütün toplumların tarihi, sınıf savaşımları tarihidir" demiştir. Marx'a göre, kapitalizmde üretici pozisyonda bulunan ama bu pozisyonuna karşın üretim araçlarının burjuvazinin özel mülkiyetinde olmasından dolayı sömürülen işçi sınıfının, bu sömürüden kurtulması için burjuvazinin iktidarına son vermesi ve üretim araçlarını kamulaştırması gerekmektedir.

Raya Dunayevskaya, Amerikalı bir filozoftur ve Marksist-Hümanizm'in kurucusudur. Bir süre Leon Troçki'nin sekreterliğini yapmıştır. Daha sonra ondan kopmuş ve "News and Letters Committees" adında yeni bir örgüt kurmuş ve ölümüne kadar bu örgüte başkanlık etmiştir.

Teori ve Politika, Marksizm içinde özgün bir akımı temsil iddiasında olan kolektifin 1996 yılından beri kesintisiz olarak yayımladığı mevsimlik dergi. Editörlüğünü Metin Kayaoğlu yürütmektedir.

Neo-Marksizm, Marksizmi ve Marksist teoriyi tipik olarak eleştirel teori, psikanaliz veya varoluşçuluk gibi diğer entelektüel geleneklerden unsurları birleştirerek değiştiren veya genişleten 20. yüzyıl yaklaşımlarını kapsar.

<span class="mw-page-title-main">Siyaset sosyolojisi</span>

Siyaset sosyolojisi, devlet ve sivil toplumdan aileye kadar uzanan politik fenomenlerin sosyolojik analizi, araştırması vatandaşlık, toplumsal hareketler ve sosyal güç kaynakları gibi konuları araştırmakla ilgilenen bir bilim disiplinidir. Siyaset sosyolojisinin konusu toplumsal bağlamı içinde iktidardır. 19. yüzyıl ile beraber genel olarak toplumsal ve özel olarak siyasal düşüncenin bilimselleşmeye başladığı görülmüştür. Teknoloji, sanayileşme gibi unsurlar kalabalıklaşmayı beraberinde getirmiş, kalabalıklaşma ise siyasal düşünceye yönelim sağlamıştır.

Kültürel Marksizm, Frankfurt Okuluʼnu modern ilerici hareketlerin, kimlik politikalarının ve politik doğruculuğun kaynağı olarak gösteren aşırı sağcı antisemitik bir komplo teorisidir. Komplo teorisi, gelenekçi muhafazakarlığın sözde “Hristiyan değerleri”ni zedeleyen ve bunların yerine kültürel olarak liberal değerleri koymayı amaçlayan planlı bir kültür savaşı yoluyla Batı toplumunu yıkmaya yönelik süregelen ve kasıtlı bir akademik ve entelektüel çaba olduğunu ileri sürmektedir.