İçeriğe atla

Basra Körfezi ve Umman'da Afşar fetihleri

Basra Körfezi ve Umman'da Afşar fetihleri
Nadir'in seferleri

Bandar-e-Buşahr, imparatorluğun Basra Körfezi'ndeki en önemli ve tarihi liman kentidir.
Tarih1730'lardan 1747'ye
Bölge
Basra Körfezi ve çevresi
SonuçBasra Körfezi, imparatorluğun çöküşüne kadar Afşarların hegemonyası altında oldu.
Coğrafi
Değişiklikler
Basra Körfezi'ndeki adaların ve kıyıların çoğu ya Afşarlar'ın yönetimi altına girdi ya da ona bağlı olmayı kabul etti.
Taraflar
Afşar İmparatorluğu Maskat Sultanlığı
Umman İmamlığı
Deniz korsanları
Komutanlar ve liderler
Nadir Şah Bilinmiyor


Basra Körfezi ve Umman'da Afşar fetihleri - Basra Körfezi ve çevresindeki bölgelerin fethi, Afşar İmparatorluğunu Körfez'in hegemonik devleti olan bir imparatorluğa dönüştürmeyi amaçlaması olarak biliniyor. Bu bölgeleri ele geçirmeye yönelik tüm kampanyalar başlangıçta çok başarılıydı ve birçok hedef ele geçirildi. Ancak Nadir Şah Afşar'ın amiral olarak atadığı Muhammed Taghi han isyan etmiş ve bu isyanı bastırmaya yönelik güç kaybı sonucunda önceki başarıların bir kısmı kaybedilmiştir. Ama sonunda Muhammed Taghi Khan yakalandı, isyan bastırıldı ve daha önce kaybedilen topraklar geri alındı.[1]

Afşar İmparatorluğunun bu topraklardaki hakimiyeti Nadir Şah Afşar'ın ölümüne kadar devam etti.[2] Nadir Şah'ın 1747'de öldürülmesinden sonra tüm Afşar imparatorluğu iç kargaşaya sürüklendi ve imparatorluk bölündü. Bununla körfez bölgeleri merkezi otorite tarafından kaptırıldı ve yerel hakimler güçlerini yeniden kazanmayı başardılar.[3]

Yürüyüşler

Maskat Sultanlığı ve Umman İmamlığı Haritası.

Nadir'in Basra Körfezi'ni ele geçirme arzusu, imparatorluğunu yeniden bölgede ana güç haline getirme arzusundan kaynaklanıyordu. Bu yürüyüşler 1730'lardan itibaren başlatıldı ve çoğu başarıyla tamamlandı. Ancak Nadir Şah tarafından genel vali olarak atanan Deryasas (amiral) Taghi han, işi gerektiği gibi organize edemedi ve vergi yükünden bıkan halk, maliye yetkilileri tarafından Fars vilayetinde talep edilen yüksek vergileri karşılayamadığı zaman ayaklandı ve isyan etti. Taği Han ilk zamanlarda isyanı bastırmaya çalışsa da bunu başaramadı ve isyana bizzat katılarak liderliğini yapmaya başladı.

Taghi han isyana katılır katılmaz eyaletteki birlikleri kendi etrafında birleştirmeye başladı. Tagi han, Körfez'deki deniz kuvvetlerinin komutanı Rüstem Han'ın kendisiyle işbirliği yapmaması halinde tüm vilayeti Nadir Şah'a karşı isyan için seferber etmenin mümkün olmayacağını ilan etti. Kaynağa göre Taghi han, 20.000 kişilik bir grupla Bender Abbas'a giderek Rüstem Han ve güçlerini kendi tarafına çekmeye çalıştı. Ancak Rüstem Han, Nadir Şah'a ihanet etmedi. Böyle olduğunda, Taghi han suikast yolunu tuttu. Rüstem Han'ın hizmetinde bulunan Bender Abbas ve İranlı generaller arasında öyle bir propaganda yapıldı ki Nadir Şah hastalandı. Gördüğü kişileri beğenip beğenmediğini sebepsiz yere ve sorgulamadan öldürür. Ordunun hizmetindeki savaşçıları can korkusuyla kaçmış. Rüstem Han'ın grubundaki generallerin Nadir Şah'ın öfkesinden kurtulamayacaklarını böyle bir propaganda ile iletmek isteyen Taği Han, bu nedenle Rüstem Han'ı öldürmelerini ve Bender Abbas'taki güçlerle Taği Han'ın tarafına geçmelerini talep etti. Taghi han'ın bu propagandası meyvesini verdi ve kısa süre sonra Rüstem Han öldürüldü. Bununla birlikte Bender Abbas ve oradaki askerî güçler isyancıların kontrolüne girdi. Taghi han, eyaletin reisi olarak atanan Kelbali han'ı da ortadan kaldırmayı başardı. Kelbali Han'ın öldürülmesi Aralık 1743'ün başında gerçekleşti. Sonuç olarak, bu isyan 1743'ün sonunda ve 1744'ün başında doruk noktasına ulaştı.[4][5]

Nadir Şah

İsyanın büyümesi ve Taği Han'ın yaptıkları hakkında alınan her bilgi, Nadir Şah'ın telaşını artırdı. Osmanlı devleti ile girdiği savaş kafasını karıştırdığından bu ayaklanmanın bastırılmasına karşı hemen kararlı önlemler alamamıştı.

Nadir Şah, büyüyen isyanı önlemek için Umman'daki askeri kuvvetlerin komutanı Muhammed Hüseyin Han Kirhlı'yı geri çağırdı ve onu Tağı Han'ın üzerine gönderdi. Güçlenmeden önce Tagi han'a saldırması ve ayaklanmayı önlemesi talimatı verildi. Alam Ara-ye Naderi'nin verdiği bilgiye göre, Muhammed Hüseyin Han Kirhlı'nın 7.000 kişilik grubu Şiraz'da Taghi han'ın grubuyla karşılaştı. Aralarında 2-3 kez savaş çıktı. Ancak iki taraf da avantaj sağlayamadı. Böyle oldukda Taghi Khan, Muhammed Hüseyin Han'ın grubunu Şiraz mahallelerinde pusuya düşürmek için bir plan yaptı ve amacına ulaştı. Nadir Şah, Tagi han'ın isyanını bastırmak için İran'a daha büyük bir kuvvet gönderilmesi gerektiğine ikna olmuştu. Bu maksatla Allahverdi Han Kirhlı komutasında 30.000 kişilik bir grup teşkil ederek İsfahan'a gönderdi. Bu birlik İsfahan'dan Şiraz'a yöneldi.[6]

Allahverdi Han ve ordusu Şiraz yakınlarında Şahbağ denilen yerde konakladı. Tagi han, önce Allahverdi han ile kalenin dışında savaşa girmeye karar verdi. 10.000-12.000 kişilik birliyi kaleyi terk etti ve Nadir Şah'ın güçlerine saldırdı. Taraflar arasındaki savaş birkaç saat sürdü. Taği Han büyük umutlarla savaşa girmesine rağmen Allahverdi Han'ın birliyi'nın direnişini kıramadı. Birliyi ağır kayıplar verdi ve kaleye geri çekilmek zorunda kaldı.[7]

"Alam Ara-ye Naderi" ye göre Şiraz kalesinin kuşatması iki ay sürdü. Nadir Şah, kuşatmanın uzunluğundan memnun kalmamış ve endişesini Allahverdi Han'a iletmiştir. Nadir Şah, Şiraz'ın fethini hızlandırmak için ek bir askerî güç bile gönderdi. Ancak Şiraz kalesinin savunma yetenekleri, tüm girişimleri başarısız kıldı. Kalenin kuşatılması üç aya ulaştığında, Tağı Han'ın generalleri arasındaki hoşnutsuzluk Şiraz'ın alınmasına izin verdi. Kale duvarlarının savunmasında duran generallerden biri, ailesi kurtulacaksa kale kapısını açmaya hazır olduğunu söyledi. Allahverdi Han, o komutana yazılı bir garanti verdi ve bununla kalenin kapılarının açılması mümkün oldu. Nadir Şah'ın güçlerinin kaleye girdiğini duyan Tagi han, oğluyla birlikte kaleden kaçmayı başardı. Ancak kale içindeki direniş uzun süre devam etti.[8][9]

Nadir'in hayatının son günlerinde bazı sorunlar yaşaması, giderek daha acımasız hale gelmesi ve sürekli askeri seferlerin bedelinin halka yüklenmesi, insanların memnuniyetsizliğinin giderek artmasına neden oldu. Yavaş yavaş, tüm ülke isyanlarla kaplandı.

Ayrıca bakınız

Kaynakça

  1. ^ Ehsan Yar-Shater. Encyclopaedia Iranica. Routledge & Kegan Paul. 
  2. ^ Cambridge History of Iran. Cambridge: Cambridge University Press. 1968. Erişim tarihi: 20 Kasım 2022. 
  3. ^ Michael Axworthy (2012). "Nāder Shah and the Iranian Navy". iranicaonline.org. 17 Mayıs 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Temmuz 2022. 
  4. ^ Qüddusi 1999, s. 54
  5. ^ Süleymanov 2010, s. 463
  6. ^ Süleymanov 2010, s. 465
  7. ^ Süleymanov 2010, s. 466
  8. ^ Süleymanov 2010, s. 467
  9. ^ Qüddusi 1999, s. 101

Kaynak

  • Süleymanov, Mehman (2010). Nadir şah (PDF). Tahran. s. 740. 30 Ağustos 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 24 Kasım 2022. 
  • Qüddusi, Məhəmməd Hüseyn (1999). Nadir Şah Afşar'ın Hayatı. Bakı: Gənclik. s. 234. ISBN 5-8020-1178-5. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Kaçar Hanedanı</span> 1789-1925 yılları arasında İranı yöneten Türk hanedan

Kaçar Hanedanı, İran'daki Azerbaycan Türklerinin Kaçar boylarından olan Kovanlı kolu tarafından kurulmuş ve 1794 ile 1925 yılları arasında hüküm sürmüş bir İran Devletidir.

<span class="mw-page-title-main">Nadir Şah</span> 1. Afşar Devleti Şahı

Nadir Şah Afşar, Afşar İmparatorluğu'nun kurucusu ve ilk hükümdarı olan Türkmen şahtır. İran tarihinin en güçlü hükümdarlarından biri kabul edilip, 1736'dan 1747'deki suikastına kadar Afşar İmparatoru ve İran şahı olarak hüküm sürmüştür. Batı Asya, Güney Kafkasya, Orta Asya ve Güney Asya'da birçok seferde savaşmıştır. Askeri dehası nedeniyle, bazı tarihçiler onu İran'ın Napolyonu veya İkinci İskender olarak tanımlamıştır.

<span class="mw-page-title-main">Karadağ Hanlığı</span>

Karadağ Hanlığı, 1747 yılında bugün İran'a bağlı Azerbaycan bölgesindeki Karadağ (Karacadağ) topraklarında kurulmuş feodal devlettir. Karadağ kelimesi büyük dağ veya dağlık yer anlamına gelmektedir. Hanlığın başkenti Ahar şehri olup bir ara Kürdeşt'e taşınmıştır. Hanlığın batısında Hoy Hanlığı, doğusunda Lenkeran Hanlığı, kuzeyinde Karabağ Hanlığı, güneyinde Tebriz Hanlığı ve Erdebil Hanlığı vardır.

<span class="mw-page-title-main">Ağa Muhammed Şah</span> Türk Kaçar Hanedanının kurucusudur.

Ağa Muhammed Şah, Kaçar Aşireti'nin reisi; 1794-1925 yılları arasında İran'a hakim olan Kaçar Hanedanı'nın kurucusudur. Aslen Kaçar kabilesinden Koyunlu kolunun aşiret reisiydi. Ağa Muhammed Han 1789'da İran Şahı olarak tahta çıktı, ancak Mart 1796'ya kadar resmen taç giymedi, 1794'te Zend hanedanlığından Lotf Ali Han'ı öldürmesiyle tahta çıktı. 17 Haziran 1797'de suikasta kurban gitti ve yeğeni Feth Ali Şah Tahta çıktı. Ağa Muhammed Han'ın Saltanatında başkenti Tahran yaparak İran'ın tekrar merkezi otoriteye kavuşmasını sağladı. Gürcistan'ın bağımsızlık ilan etmesiyle Tiflis'e şiddetli bir saldırı düzenleyerek 15,000 Gürcü esir İle İran'a geri döndü.

Muhammed Hüdabende veya Hudabende, Muhammed Şah, Sultan Muhammed, 1578 ve 1587 yılları arasında hükümdarlık yapmış Safevî Devletinin 4. şahı.

<span class="mw-page-title-main">III. İsmail</span> 14. Safevi Türkmen hükümdarı

Şah III. İsmail Ebu Turab, III. İsmail Safevi, Şah İsmail Seyyid Murtaza oğlu Safevi - İran şehinşahı, Safeviler hanedanı devletinin XIII. hükümdarı. Aslında hiçbir gücü olmamıştır. Devleti adına Zend Kerim Han yönetmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Penahali Han</span>

Penah Ali Han, Azerbaycan'ın Terter şehrinde doğan Karabağ Hanlığı'nın kurucusu ve ilk hanıdır.

<span class="mw-page-title-main">Safevî donanması</span>

Safevi donanması ilk defa 1734 yılında Şah III. Abbas döneminde Başbakan Nadir Han Afşar tarafından kurulmuştur. Kırmızı "Zulfugar Kılıcı", ilk düzenli askeri kuvvetlerin bayrağına yansır.

<span class="mw-page-title-main">Afşar İmparatorluğu</span> 1736-1796da Horasan Türk kökenli İran Şahlığı

Afşar İmparatorluğu, Safevi devletinin çöküşünden sonra kurulan Türkmen devletidir. Devletin kurucusu Horasan Türkü olan Nadir Şah Afşar'dır. Nadir Şah'ın devletteki otoritesinin arttığını gören II. Tahmasb, kendi otoritesini artırmak için 1731'de Osmanlıların üzerine yürüdü. Ancak muharebede alınan yenilginin ardından Revan, Osmanlıların eline geçti. Nadir Şah, 1732'de II. Tahmasb'ı iktidardan indirdi ve yerine oğlu III. Abbas'ı getirdi. Nadir Şah, III. Abbas'ın Mart 1736'da tahttan indirilmesinin ardından "Şah" sıfatıyla taç giydi. Böylelikle İran'da Safevî Hanedanı resmen son buldu ve Afşar Hanedanı dönemi başladı.

Kelbali Han Kengerli 1787'den 1809'a kadar Nahçıvan Hanlığı'nın hanı (valisi) olmuştur. İran hükümdarı Nadir Şah'ın 1747'de ölümünden sonra Kelbali'nin Kengerli boyundan olan ailesi Nahçıvan'ın kontrolünü ele almıştır. Babası Haydarkulu Han bu kontrolü kuran kişi olmuştur. Kengerliler, Kızılbaş konfederasyonunun bir parçası olan Türk Ustaclı aşiretinin bir koluydu.

<span class="mw-page-title-main">Damğan Savaşı</span>

Damğan veya Mehmandust Savaşı - Damgan şehri yakınlarında 29 Eylül'den 5 Ekim 1729'a kadar süren bir savaş. Savaş Safevi devleti ile Afganlar arasında gerçekleşmiştir. Savaş, Nadir Han ve Safevi yönetimi için önemli bir zaferle sonuçlandı, ancak Eşref Han'ın İran'daki yönetimi henüz tamamen sona ermedi. Bu muharebeyi, II. Tahmasb'ı tahta çıkarmak için başarılı seferler izledi. Damğan Savaşı'ndan sonra Murchekhort Savaşı gerçekleşti. Murchekhort, İsfahan yakınlarındaki bir köydü ve savaş Safevilerin zaferiyle sonuçlandı. Bu iki muharebe sonucunda Afgan Gilzay hanedanının imparatorluk tahtındaki kısa süreli saltanatı sona erdi. Hotakiler, günümüz Afganistan'ının güney kısmını kapsayan kendi topraklarına sürüldüler.

<span class="mw-page-title-main">Kafir Kale Savaşı</span>

Kafir Kale Savaşı, Herat seferinin sonucunu belirleyen bir dizi çarpışmaydı. Bazı özellikleriyle Sangan Savaşı'na benzeyen Kafir Kala Savaşı, Abdali Afganları ile Nadir Han liderliğindeki Safevi ordusu arasında gerçekleşmiş ve Safevi ordusunun zaferiyle sonuçlanmıştır.

Tahmasb Han Calayir, Safevi İmparatorluğu'nun son dönemlerinin ve Nadir Şah Afşar'ın en ünlü ve en büyük generallerinden biridir. O Nadir'in Horasan'daki faaliyetlerinin ilk günlerinden itibaren onun yanındaydı ve Nadir'in seferleri sırasında en seçkin generali oldu.

Şeyh Ahmed Medani isyanı, İran'ın Gamsırat bölgesinde Ocak 1730'da başlayan ve Mayıs 1734'e kadar süren bir isyandır. Safevi imparatorluğuna karşı isyan, Afganların imparatorluk topraklarından sürülmesiyle aynı zamanda başladı ve Şeyh Ahmed Medani'nin yakalanmasıyla sona erdi. Şeyh Ahmed Medani'nin yakalanmasından sonra isyan zayıflasa bile, ancak bir süre devam etti ve Haziran ortasında tamamen bastırıldı.

<span class="mw-page-title-main">Afşar İmparatorluğu'nun askeri filosu</span>

Afşar İmparatorluğu'nun askeri filosu 1734'ten itibaren Nadir Han tarafından devletin askeri donanma sistemini yeniden düzenledi. Bu donanma, en iyi faaliyet dönemini Afşar İmparatorluğu'nun bölünmesinden önceki 10 yıl içinde yaşadı. Afşar İmparatorluğu'nun askeri filosu, Hazar Denizi'nde ana tehditlerden biri olarak kabul edilen Ruslara karşı da faaliyet gösteriyordu. Askeri filonun merkezi Buşehr'de bulunuyordu ve ana faaliyet alanı Basra Körfezi ve Umman Denizi idi. Burada asıl mücadele, Maskat Sultanlığı, Umman İmamlığı ve daha sonra Ateşkes Devletleri kıyılarına yerleşen haydutlar ve isyancılarla oldu. Afşar donanması sık sık Hollanda ve İngilizlerle işbirliği yaptı.

Şah I. Abbas'ın Bahreyn'i Fethi - Bahreyn'in Safevi hükümdarı I. Abbas tarafından ele geçirmesi. Savaş 1602'de gerçekleşti.

<span class="mw-page-title-main">Nadir Şah Afşar'ın Hindistan'ı fethi</span>

Nadir Şah Afşar'ın Hindistan'ı Fethi, Safevi hanedanını devirip kendi hanedanını kuran Nadir Şah Afşar, birkaç yıl sonra günümüz Hindistan'da bulunan Babür İmparatorluğu'na seferi. Günümüzün kuzey Hindistan'ı ve Pakistan'ını fetheden Nadir Şah, Mart 1739'da Karnal Savaşı'nı kazandıktan sonra Delhi'ye girdi. Böylece tüm savaşlardan galip çıkan Nadir, Babürlülerin başkenti olan şehre girdi.

<span class="mw-page-title-main">Rzagulu Mirza Afşar</span>

Rzagulu Mirza Afşar, Afşar İmparatorluğu'nun kurucusu Nadir Şah Afşar'ın en büyük oğluydu. 1736 yılında babasının şah ilan edildiği zaman Rzagulu 17 yaşındaydı. Nadir Şah olduktan sonra o, Horasan'ın valisi olarak atandığı, önemli bir vilayetin yönetimine getirildi. Görevi sırasında isyan eden hanları bastırarak, babasının düşmanları olan Buhara Hanlığı'na son vermek için Buhara'ya seferler düzenleyerek önemli bir başarı elde etti. Nadir Şah Hindistan'a sefere çıkmadan önce Rzagulu'yu imparatorluğun naibi olarak atadı. Bu, Rzagulu'nun babasının yokluğunda imparatorluğu yöneteceği anlamına geliyordu. Rzaqulu bunu gerçekleştirirken, imparatorluktaki karışıklığın önüne geçti, ancak vergi toplamak için aşırı derecede zalimlik etti ve birçok kişiyi idam ettirdi. Geçmiş Safavi şahları II. Tahmasb ile III. Abbas'ı öldürütmesi, halk arasında hoşnutsuzluğa neden oldu. Nadir Şah Hindistan'a döndükten sonra Rzagulu ile ilişkileri bozuldu ve onu zalimliği nedeniyle naiblikten uzaklaştırdı.

<span class="mw-page-title-main">Nadir Şah Afşar'ın Türbesi</span>

Nadir Şah Afşar Türbesi, Meşhed'de Nadir Şah Afşar'ın anısına inşa edilen ve Hushang Seyhun tarafından tasarlanan bir türbedir.

Portekiz-Safevî Savaşı, Portekiz İmparatorluğu ile onun tebaası Hürmüz, Safevi İmparatorluğu ve onları destekleyen İngilizler arasında 1507 ile 1622 yılları arasında yaşanan bir dizi askeri çatışma. Savaş, Portekiz İmparatorluğu'nun Hürmüz ve Bahreyn adalarının yanı sıra Kaşm ve Bandar-Abbas kalelerinin ele geçirilmesiyle başladı.