İçeriğe atla

Bartın Çayı

Bartın Çayı, Karadeniz kenarında.
Bartın Irmağı

Bartın Çayı, Antik Partenios (GrekçeΠαρθένιος Parthénios, LatinceParthenius), MÖ yıllarda Parthenios adı ile anılan ve kente adını veren Bartın Irmağı'dır.Kastamonu ve Karabük'te bulunan Ilgaz Dağları'nda doğar, kuzeye doğru akar, şehir merkezinde Gazhane Burnu'nda birleşen Kocaçay ve Kocanazçay'ının oluşturduğu ırmak, 15 Km. akarak Boğaz mevkiinde Karadeniz'e ulaşır.[1]

Kocanazçayı; güneyden doğup Kozcağız'dan kuzeye doğru akarken, Kocaçay; Kastamonu'dan gelip Ulus'tan geçen Göksu ve Eldeş Çayları (Ulus Çayı) ile bunlara katılan derelerden oluşur. Arıt ve Mevren Derelerinden oluşan Kozlu Çayı ile birleşen Kışla Deresi, Akpınar ve Karaçay Dereleri Kocaçay'ı besleyen akarsulardır. Diğer önemli akarsuları; Kurucaşile topraklarında doğan ve Karadeniz'e ulaşan Kapısuyu ve Tekkeönü dereleri ile Ulus-Uluyayla'yı sulayan Ovaçayı ve İnönü dereleridir.[1]

Bartın Irmağı; üzerinde 500 tonluk gemilerle Karadeniz'den kente kadar ulaşım yapılabilen en düzenli akarsudur. Akış hızı saatte 720 m. olup, denize her yıl 1.000.000.000 m3 su akıtmaktadır.[2] Bartın Irmağı (Yalı mevkii), Amasra Antikliman ve Balıkçı Barınakları; yat turizminde değerlendirilebilecek özellikler taşımaktadır. Bunun balıkçılığa ve bölge turizmine etkisi oldukça büyüktür.[3]

Stratigrafi

Havza içindeki en eski kayaç gruplarının Prekambriyen arazileri bu sahada oldukça sınırlı alanlarda mostralar verir. Bu grup içinde Riyodasit, Megaranitoyit ve türev kayaçlar magmatik kayaç örnekleridir. Bartın ırmağı sahası Paleozoik, iki farklı grup ile temsil edilir. Ordovisiyen, Devoniyen, Silüriyen yaşlı kireçtaşı, dolomitik kireçtaşı, şeyl, çamurtaşı ve şelf çökelleri olarak bilinirler. Bartın Çayının Karadeniz'e boşaldığı mansap kesiminde yayılma sahiptir.

Karbonifer yaşlı diğer paleozoik formasyonu ise çakıltaşı, kumtaşı, çamurtaşı, şeyl, kömür bantlı karasal çökel ardalanmasının oluşturduğu gruptur. Bartın şehir merkezinin kuzey-kuzeybatı yönünde sınırlı bir alanda mostra verir.

Mesozoik arazileri bu alanda Triyas. Jura ve Kretase arazileri ile temsil edilirler. Çökel zamanları farklı olmasına karşın bunların hepsi karasal yamaç, ve/veya şelf çökel birimleri olma özelliğine sahiptir.

Triyas çökelleri; çakıltaşı, kumtaşı, çamurtaşı, kireçtaşı karasal çökellerinden oluşmaktadır. Bartın Çayının kuzey bölümünde Arıt ilçesi ve Bartın Çayının Arıt kolu havzası içinde takip edilmekte olup, Perminyen Triyas zaman aralığına atfedilirler. Ulus ilçesinin kuzeyinde, kuzeydoğu-güneybatı uzanımlı kireçtaşlarından oluşan şelf çökel kayaçları Mesozoik yaşlı diğer çökel birimdir. Jura dönemine atfedilen kumtaşı, kireçtaşı karasal şelf çökel kayaçları bir diğer Mesozoik çökel birimidir. Bartın Çayı havzasında, Arıt ilçesinin kuzeybatısında yüzeylenir.

Bartın Çayı havzasında Kreatese de çökel ve katılaşım kayaçlarının örnekleri ile temsil edilirler. Kireçtaşı, killi kireçtaşı ve yamaç çökellerinden oluşan birim Kretase çökellerinin sahada en az rastlanan örneğidir. Bartın şehir merkezinin kuzey doğusunda sınırlı bir alanda rastlanır. Bartın Çayının aşağı çığırında, Bartın şehir merkezinden sonra. Kuzeydoğu-kuzeybatı uzanımlı olarak Kretase yaşlı katılaşım kayaçları yer alır. Bu birim, andezitler ile birlikte katılaşım kayaçlarının çökel örnekleri ile temsil edilir. Bartın Çayı havzasında çok geniş alanlar kaplayan Kretase yaşlı diğer birim ise kumtaşı, çamurtaşı, şelf, şelf-yamaç çökel kayaçlarından oluşan birimdir. Genel olarak, havzanın güneydoğusunu oluştururlar. Farklı yaşlardaki kayaç gruplarının küçük mostralar verdiği bu saha aynı zamanda havzanın yükseltisi fazla olan bölümünü temsil eder.

Andazit, dazit, aglomera, piroklastik, bazalt vb, katılaşım kayaçlarından oluşan Eosen yaşlı karasal ve şelf çökelleri Tersiyer arazilerinin bir bölümünü temsil eder. Bartın şehir merkezinde güneyinde sınırlı bir alanda mostra verir. Çok geniş bir alanda yüzeylenen Eosen Flişleri ise bu dönemin diğer çökel kayaç grubu oluşturur. Eosen Flişleri, Bartın şehrinin güneyinde Kozcağız ilçesinin de içinde bulunduğu ve Bartın şehrinin doğusunda da geniş alanlarda yayılıma sahip kayaç grubudur.

Bartın çayı ve kolları boyunca, özellikle akarsuyun tabanlı vadi karakteri gösterdiği orta ve aşağı çığırı boyunca takip edilen, akarsu çökellerinden oluşan karasal çökel birimdir. Bartın şehir merkezi ile eğim değerlerinin azaldığı, Bartın Çayını önemli kollarını takip eden sahalarda görülmektedir.[4]

Tektonik Özellikleri

Bartın Çayı havzasının günümüz jeomorfolojik özelliklerini kazanmasında tektonik hareketler de önemli rol oynamıştır. Havzanın doğu ve güneyinde yer alan farklı yaşlardaki tabakalı çökel birimlerinin, kıvrım ve faylanmalarla şiddetli şekilde deforme edilmiş olmaları, sahanın kara haline geçmesinden sonra tektonik faaliyetlerden çok fazla etkilendiğini göstermektedir.

Kıvrımlı ve faylı yapı özelliklerini; kısmen çayın kuzeyinde, ancak daha fazla doğu ve güneyinde belirgin şekilde izlemek mümkündür. Havzanın genel olarak doğu ve kuzeyi ile Bartın Çayının mansap kısmında fay diklikleri ve topoğrafik diskordanslar, Arıt, Ulus, Kirazlıköprü baraj inşaatı ve Derbent Boğazı çevresindeki asılı vadiler, Ulus ve Arıt'taki şelaleler ve değişik yükseltilerdeki su düşüşlerine neden olan boyuna profillerdeki kırıklar ve benzeri morfolojik örneklerin tümü sahanın tektonik aktivitesi hakkında bilgi vermektedir.

Bu alanda meydana gelen depremler tektonik aktivitesinin halen devam ettiğinin göstergesidir.[4]

Jeomorfolojik Özellikler

Bartın Çayı, 2059.35 km2'lik bir su toplama havzasına sahiptir. Bu alan 8 alt havzadan oluşmaktadır. Havzanın genel eğim yönü kuzeybatı olup, Bartın Çayı da bu ana yönde akış Karadeniz'e boşalır. Havzanın kuzeybatı-güneydoğu doğrultusundaki (uzunluğu) düz mesafesi 57,123 km, güneybatı-kuzeydoğu doğrultusundaki (genişlik) düz mesafesi ise 57,960 km dir. Bu değerlere göre havzanın form sayısı 1,01'dir. Havza form sayısı 1 ve üstü olan havzalar, taşkın riski yüksek olarak kabul edilir.

Bartın Çayının kolları ile hesaplanan toplam kanal uzunluğu 1978,169 km dir. Havza içinde kanal sıklığı ise 1203 adettir.[4]

Dağlık Alanlar

Eğim değerleri değişken olmakla beraber, genel olarak dik ve sarp karakter arz eder. Kireçtaşı formasyonunun hakim olduğu Arıt alt havzası ve çevresinde fay diklikleri, o havzadaki dağlık alanların diğer morfolojik karakterini belirler. Havza genelinde doğal bitki örtüsünden yoksun dağlık alanlarda günlenme ile oluşan ayrışmış-ufalanmış örtü-döküntü malzemeleri bu alanların diğer karakteristik özelliklerindendir.

Bartın Çayı kolları tarafından yarılması sonucunda plato alanları gelişmiş olup, havzada üç farklı seviyede takip etmek mümkündür. Bunlar; en yüksek plato alanları (750–1000 m yükseltiler), yüksek plato alanları (500–750 m yükseltiler), alçak plato alanları (200–500 m yükseltiler) olarak isimlendirilmiştir. Her kademedeki plato yüzeyleri, düşey yönlü yer değiştirmenin şiddetine bağlı olarak Bartın Çayının kolları ile sık ve derin olarak yarılmışlardır. Aynı sebeple şelaleler (Ulukaya ve Çöpbey Şelaleleri), asılı vadiler (Kirazköprü baraj gövdesi yamaçlarında, Arıt ve Ulus Çayları vadi yamaçlarında), fay dikliklerini (havzanın kuzey ve doğusundaki yüksek alanlarda), boğazlar(Derbent Boğazı, bartın Liman Boğazı, Çöme Boğazı, vd.) geliştiğini görmek mümkündür.

Bartın Çayı havzasının %88 ini yüksek alanlar temsil eder ve alçak alanlardan belirgin morfolojik diskordans ile ayrılır. Tektonik kökenli yükselmelerinde etkisinde gelişen yüksek alanlar, Bartın Çayının kolları tarafından sık bir şekilde yarılmışlardır. Bu gelişim içerinde sadece plato yüzeyleri değil tektonik deformasyon ve akarsu aşındırma faaliyetleri ile havza içinde ayrıca boğazlar da meydana gelmiştir. Bunlardan Derbent Boğazı, Liman Boğazı, Çöme (Çetme) Boğazı havzadaki önemli boğazlardandır.[4]

Alçak Alanlar

Bartın Çayı havzasının 0–100 m yükselti kademesinin kapladığı alan 247,12 km2 olup bu değer %12'lik bölüme denk gelir. Bu alan genel olarak Eosen düzlükleri ve alçak sırtlar ve dar vadi tabaları, kuaterner alüvyonlarında oluşan akarsu taraçaları ile temsil edilir. Alçak alanlar, Bartın Çayı alt havzaları ayrımında incelendiğinde bu sahanın Bartın ve Kocanaz Deresi olarak iki alt havzada toplanır.

Bartın Çayı havzasında 2 farklı akarsu taraçası seviyesi takip edilir. Bunlar 13–17 m ve 20–25 m yükselti değerlerine sahip olup, özellikle Bartın Çayı ve Kocanaz Deresi alt havzalarında çok belirgin olarak görülür. İstif özellikleri, farklı boylardaki akarsu çakılları ve kumulların ardalanmaları ile karakterize olmaktadır. Bu düşey istifi yer yer bozan menderes kuşağı içindeki ince taneli ard bataklık çökelleri ile yine ince taneli taşkın çökelleridir.

Bartın Çayı havzasındaki 0–20 m yükseltiye sahip, eğim değerlerinin %0,1 civarındaki Bartın Çayı taraçaları olup bu alanları ayrıca Bartın Çayının Taşkın ovası olarak nitelendirmekte mümkündür. Eğim özelliklerinin yanında çökel malzeme özellikleri ile de çevredeki morfolojik birimlerden kolayca ayırt edilebilir.[4]

Mansap Alanı Özelliği

Bartın Çayının mansabının morfolojik özelliği, Bartın Çayı, Bartın Limanı Boğazı içindeki Boğaz mahallesi mevkiiden itibaren 300 m genişliğindeki tabanlı bir vadi içinden 1400 metrelik mesafeyi kat ederek günümüzde batı yönünde Karadeniz'e boşalmaktadır. Bartın Çayının mansabı, 1960 yılında Bartın limanının inşaatı ile bu konumunu almıştır. Başka bir ifade ile Bartın Çayının son 1400 metrelik kısmının yatak özelliğine müdahale edilerek kanala alınmış ve Karadeniz'e boşalma konumu ve kıyı morfolojisi değiştirilmiştir. 1960 öncesinde Bartın Çayı, 600 m x 300 m boyutlarında ve KD ve GB yamaçları 130 m yükseltilere sahip Paleozoik metamorfiklerinin çevrelediği, KB ye açık, plajlı kıyıya sahip bir koya boşalmaktaydı. Batın Çayının yatağı ise bu koyun KD yamacına yaslı olarak gelişmiştir. 1960 tarihinde Liman inşaatı ile yatağın drenaj güzergâhı değiştirilerek kanala alınıp. Karadeniz'e boşalımı 25 m lık bir kanal genişliği ile sağlanarak, inşaat tamamlanmıştır.[4]

Eğim Özelliği

Bartın Çayı yakın dönemlere kadar, mansaptan iç kısma doğru 13 km ile, Türkiye'nin en uzun nehir taşımacılığının yapıldığı akarsuyudur. 1950 li yıllarda 500 tonluk ahşap teknelerin Bartın Çayına yük taşıyarak denizden bugünkü Yalı semtinden iskeleye yanaştıkları bilinmektedir.

Ancak günümüzde, doğal ve insan tarafından yapılan doldurmalar ile yatak geometrisinde büyük değişiklikler meydana getirilmiştir. Bu sebepten dolayı nehir içi taşımacılık yapılamamaktadır. Sadece küçük tonajlı balıkçı ve yük tekneleri Karadeniz'den şehir merkezindeki iskeleye gelebilmektedirler. Küçük balıkçı tekneleri ise daha iç kesimlere kadar devam edebilmektedirler.

Havzadaki yüksek alanlara geçildikçe, arazinin eğim değerlerine uyumlu olarak boyuna profillerde de yüksek eğim değerleri ve su düşüşleri izlenir.

Bartın Çayının eğim değerlerine bağlı alansal dağılışı dikkate alındığında düz alanlar ile dik ve çok eğimli alanlar arasında, geçiş zonu oluşturan eğim değerlerinin az olduğu alanların çok az yer kapladığı görülmektedir. Bu alansal dağılış, havzadaki eğimli arazilerden, düz arazilere aniden geçiş olduğunu göstermektedir.[4]

Yağış Özelliği

Bartın Çayı havzası Karadeniz iklimi ve Karadeniz yağış rejiminin görüldüğü bir alanda yer almaktadır. Gerek sahasının coğrafi konumu gerekse fiziki coğrafya şartlarına bağlı olarak Bartın Çayı havzasında görülen yağışlar, gezici alçak basınç merkezlerine bağlı cephesel yağışlar ve oroğrafik yağışlar şeklinde gelişmektedir. Havzada yer alan meteoloji istasyonlarına göre yıllık ortama toplam yağış miktarı, Ulus hariç, 1000 mm'nin üzerindedir. (Bartın 1024 mm., Kozcağız 1093 mm., Ulus 845 mm.)[4]

Bartın Çayı havzası kaynak suları bakımından zengindir. Havza genelinde yüzeysel suları besleyen kaynakların yanı sıra, su kalitesi yüksek olan ve çevrede tanınan; Askesuyu, Kavşak suyu, Çirkin suyu, Irmak suyu, Paşa suyu, Çörtle suyu, Durnuk suyu, Ağdacı köyü suyu, Gölbucağı suyu, Esmer Kuyusu suyu gibi adlar ile anılan kaynak suları mevcuttur. Havzanın litolojik tektonik özellikleri itibarı ile özellikle kireçtaşı litolojisindeki arazilerde subatan ve suçıkankar, erime-çatlak zonları boyunca sıkça gelişmiştir. Ulus ve Arıt havzaları bu şekilde gelişen kaynaklar bakımından zengindir. Ayrıca havzada geniş bir yayılıma sahip kretase ve eosen fliş analizleri akiferler ve kaynaklar bakımından oldukça önemli bir potansiyele sahiptir.[4]

Kaynakça

  1. ^ a b http://www.bartinkulturturizm.gov.tr/TR,69016/bartin-irmagi.html
  2. ^ http://www.bartin.gov.tr/cografi-yapi 4 Mart 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. Bartın İl Planlama ve Koordinasyon Müdürlüğü’nce hazırlanan 2015 Ağustos Bartın İli Brifing Raporu’ndan alınmıştır.
  3. ^ http://www.bartin.gov.tr/kultur-turizm
  4. ^ a b c d e f g h i TUROĞLU, Hüseyin (2005). Bartın'da sel ve taşkınlar (birinci basım bas.). istanbul: cantay. ss. 15, 63. ISBN 975-9060-04-3. 

Kaynakça

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Kızılırmak</span> Türkiye topraklarından doğup Türkiye topraklarından denize dökülen en uzun akarsu

Kızılırmak, eskiden Halis veya Alis, Sivas'ın İmranlı ilçesindeki Kızıldağ eteklerinden doğan ve Samsun'un Bafra ilçesinde Karadeniz'e dökülen bir nehir. 1.355 km. uzunluğu ile Türkiye'nin kendi sınırları içerisinde doğup kendi sınırları içinde denize dökülen en uzun akarsuyu olma özelliğini taşır. Sivas, Kayseri, Nevşehir, Kırşehir, Kırıkkale, Ankara, Çankırı, Çorum, Sinop ve Samsun illerinden geçen Kızılırmak, aralarında Delice Irmağı, Devrez ve Gökırmak gibi çok sayıda akarsu ve çayın sularını da toplayarak büyük bir kavis çizerek Bafra Burnu'ndan Karadeniz'e ulaşır.

<span class="mw-page-title-main">Sakarya Nehri</span> Türkiyenin Karadeniz bölgesinde bir ırmak

Sakarya Nehri Kızılırmak ve Fırat nehirlerinden sonra Türkiye'nin üçüncü en uzun, Kuzeybatı Anadolu'nun ise en büyük akarsuyudur. Nehir, ismini Yunan Mitolojisi'ndeki nehir tanrısı Sangarius'dan almaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Akarsu</span>

Akarsu, yeryüzünde ya da yer altında belirli bir yatak içinde, eğim boyunca sürekli veya zaman zaman akan sudur. Çoğunlukla tatlı sudan oluşan akarsular, tatlı su gölleriyle birlikte insanlığın temel su ihtiyacını karşılamak için kullanılırlar. Bunun yanında gıda, enerji ve turizm sektörleri tarafından da kullanılırlar.

<span class="mw-page-title-main">Tuz Gölü</span> Türkiyenin İç Anadolu Bölgesinde Ankara, Konya ve Aksaray illerinin sınırının kesiştiği yerde yer alan tuz gölü

Tuz Gölü, Türkiye'nin İç Anadolu Bölgesi'nde Ankara, Konya ve Aksaray illerinin sınırının kesiştiği yerde yer alan tuz gölüdür. Türkiye'nin tuz ihtiyacının %40'ı bu gölden sağlanır. Tuz Gölü'nde tuz, meteorolojik suların yer altına süzülerek daha önce oluşmuş tuz domlarını eritmesi ve tektonik hatlar boyunca yüzeye taşımasıyla oluşmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Samanlı Dağları</span>

Samanlı Dağları, Marmara Bölgesi'nde kuzeyde İzmit Körfezi, güneyde İznik Gölü ve Gemlik Körfezi'yle sınırlanan yörede, batıda Bozburun, doğuda Sakarya Nehri'nin Geyve Boğazı arasında yer alan dağlara verilen ad.

<span class="mw-page-title-main">Fırtına Deresi</span> Türkiyede nehir

Fırtına Deresi veya eski adıyla Peruma, Doğu Karadeniz'de yer alan akarsulardan birisi olup, Kaçkar Dağları'nın Karadeniz'e bakan yamaçlarındaki derelerin birleşmesi ile oluşmuştur. Rize Ardeşen'in yaklaşık 2 km batısında Karadeniz'e dökülen Fırtına Deresi, 68 km uzunluğundadır. Çay bahçeleri içerisinden geçen, üzerindeki kemer köprülerle süslü Fırtına Deresi, raftinge elverişli parkurlara sahiptir. Nehirde sportif olta balıkçılığı yapılabilmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Vadi</span> coğrafyada tepeler arasındaki alçak alan

Vadi ya da koyak, akarsuyun içinde aktığı, kaynaktan ağıza doğru sürekli inişi bulunan ve birkaç kilometre ile binlerce kilometre arasında olabilen coğrafi alandır. Kısaca vadi, iki dağın arasında zamanla oluşan çukurluktur. Vadiler, akarsuların yaptığı aşınmayla yanlamasına, derinlemesine gelişir. Genellikle dağ ya da tepelerle çevrelenirler.

<span class="mw-page-title-main">Madra Dağları</span>

Madra Dağları ya da Madra Dağı, Ege Bölgesi’nin Asıl Ege Bölümü ile Marmara Bölgesi’nin Güney Marmara Bölümü’nün sınırlarında yer alır. Madra Dağı, Balıkesir ilinin İvrindi, Havran, Burhaniye, Gömeç ve Ayvalık ilçeleri ile İzmir ilinin Bergama ilçesi topraklarında yer almaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Kafkas Dağları</span>

Kafkas Dağları, Kafkas Sıradağları Kafkasya'da Karadeniz ve Azak Denizi ile Hazar Denizi arasında, kuzeybatı ve güneydoğu doğrultusunda uzanan sıradağlar ve dağ sistemi. Bu dağlar kuzeybatıda Taman Yarımadası yakınlarında başlar ve güneydoğuda Apşeron Yarımadasına değin uzanır. Kafkas Dağları, Kuzey ve Güney Kafkaslar olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Kuzeyde kalan sıra dağlara Büyük Kafkas Dağları, Güney Kafkas Dağlarına ise Küçük Kafkas Dağları denir.

Terme Çayı — Türkiye'de çay

<span class="mw-page-title-main">Kargapazarı Dağları</span>

Kargapazarı Dağları Doğu Anadolu Bölgesi'nde, Erzurum sınırlarındaki sıradağlardır. 8–10 km genişliğe, 30–35 km uzunluğa sahip dağın en yüksek yeri 3288 m'dir. Pasinler, Oltu, Narman, Tortum, Yakutiye topraklarında, KD–GB doğrultusunda uzanır.

Osmaniye ilinin Düziçi ilçesi Düldül Dağı eteklerinden doğup Aslantaş Barajı ve böylece Ceyhan Nehri'ne dökülen bir çaydır. Sabun Çayı, Düziçi Ovasının büyük bir bölümünü sulamaktadır. Oldukça temiz olan bu suda balık bulunmakta ve çevresinde bol miktarda piknik yapılmaktadır. Su çok temiz kaynaklardan beslenmekte ve Düziçi Ovasının büyük bir bölümünü sulamaktadır. Ama bu sulama yetersiz kalmakta Üreticiler ürünlerini zamanında ve yeterince sulayamadıkları için ekili dikili alanlar her geçen yıl biraz daha azalmaktadır.

Tortum Çayı, Kargapazarı Dağları’nın kuzey yamaçlarından kaynaklarını alan Tortum Çayı, Erzurum–Artvin il sınırında bulunan Kınalıçam (Aşpişen) köyünde Yusufeli sınırlarına girer ve Tortum Gölünü geçerek Yusufeli-Oltu-Erzurum yol ayrımı mevkiinde Oltu Çayı ile birleşir. Su kavuşumu mevkiinde Çoruh'a karışır.

<span class="mw-page-title-main">Dilek Dağı</span>

Dilek Dağı veya Samsun Dağı Türkiye'nin Batısında Ege Bölgesi'nde Aydın'da bulunan, 1.237 metre rakımlı bir dağ ve millî park. Antik adı Mykale Dağı'dır.

<span class="mw-page-title-main">Yunt Dağları</span>

Yunt Dağları, Batı Anadolu'da Ege Bölgesi'nin kuzeyinde yer alan kırık tipi dağ oluşumudur. Yükseltisi 1076 m'dir.

<span class="mw-page-title-main">Denizaltı kanyonu</span>

Denizaltı kanyonu, okyanusların kenar kısımlarındaki diplerde, bir kısmı sığ, enine profilleri V şeklinde olan, bir kısmı da çok derin şeklinde yarılmış dik yamaçlı vadilere denilmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Köprüçay</span> Akdeniz Bölgesinde nehir

Köprüçay, eskiden Eurimedon, Isparta Sütçüler yakınlarında Toros dağlarından doğan, dar ve derin kanyonlardan geçerek Serik yakınlarında Akdeniz'e dökülün akarsu. Antik zamanlarda adı Eurymedon'dur. Köprü Çayı'n; havza alanı 2.357 km2, yıllık debisi 3065 hm³, uzunluğu 178 km, ağız yüksekliği 0 m (Akdeniz), kaynak rakımı 2.151 m'dir.

Çoruh Havzası, kuzeydoğu Türkiye ve Gürcistan topraklarında bulunan Çoruh Nehri'nin havzası. Büyüklüğü 19.654 km2, yıllık ortalama yağışı 540 mm'dir.

<span class="mw-page-title-main">Bolaman Irmağı</span>

Bolaman Irmağı, Orta Karadeniz'de, Ordu ili sınırlarında yer alan, Fatsa'nın doğusundan Karadeniz'e dökülen akarsu. Reşadiye-Aybastı sınırında dağların zirvelerinden, yaklaşık 1600 m'den doğar.

Aksu Havzası, Türkiye'nin güneybatısında, günümüz Aksu Nehri çevresinde yer alan tortul bir havzadır. Isparta Açısı'nda birçok önemli tektonik sistemin kesişim noktasında yer alan Aksu Havzası yaklaşık 2000 kilometrekarelik bir alanı kaplamaktadır. Aksu Havzası, Köprü Çay Havzası ve Manavgat Havzası ile birlikte daha geniş olan Antalya Havzası'nın bir parçasını oluşturur. Çevresindeki Anadolu Yaylası'na göre bir graben oluşturur.