Metal Simyacı, Çelik Simyacı veya Fullmetal Alchemist, Hiromu Arakawa tarafından yazılan bir manga serisidir. Seri, Ağustos 2001-Eylül 2010 arasında Square Enix'in Monthly Shōnen Gangan dergisinde 27 tankōbon cildi halinde yayımlandı. Çelik Simyacı dünyası, Sanayi Devrimi sonrasındaki Avrupa'ya benzemektedir. Bu kurgusal dünyadaki en gelişmiş bilimsel tekniklerden birisi simyadır. Öykü, simya yoluyla annelerini yaşama döndürmeye çalışırken başarısızlığa uğrayan ve kendi bedenleri parçalanan Edward ve Alphonse Elric adlı iki kardeşin, bedenlerini geri getirmek amacıyla felsefe taşını arayışlarını konu alır.
Simya veya alşimi hem doğanın ilkel yollarla araştırılmasına hem de erken dönem bir ruhani felsefe disiplinine işaret eden bir terimdir. Simya; kimya, metalurji, fizik, tıp, astroloji, semiotik, mistisizm, spiritüalizm ve sanatı bünyesinde barındırır.
Felsefe taşı, Simya ilmine göre dokunduğu her nesneyi altına dönüştüreceğine inanılan taştır. Kimya bilimine göre herhangi bir maddeyi altına dönüştürmek mümkün değildir. Zira altın bir bileşik değil bir elementtir. Bu taşı elde edebilmek için birçok formül ve deneme yapılmıştır. Bu çalışmalar altın elde etmekte başarısız olmuşlardır ama bu çalışmalar modern kimyanın temellerinin atılmasına vesile olmuştur.
Nicolas Flamel (1330-1418), 15. yüzyılda yaşamış Fransız simyacı. Simyacıların iki büyük düşü olan ölümsüzlüğü ve felsefe taşını bulduğu iddia edilir. Abraham adlı bir Yahudiden aldığı gizemli bir kitaptan bilgilerini elde ettiği söylenir. 1418 yılında öldüğü ve gömüldüğü söylenir fakat mezarı açıldığında bulunamamıştır. 1700'lü yıllarda bir operada dönemin simyacıları tarafından görüldüğü ve kaçtığı da rivayet edilir.
Bu liste okültizm, büyücülük, cadılık, astroloji, simya, mistisizm, Vudu, Fal-medyumluk, Teürji kavramlarıyla doğrudan veya dolaylı olarak ilgili tarihi-mitolojik karakterleri veya gerçekte yaşamış/yaşayan kayda değer kişileri içermektedir.
Johann Konrad Dippel 17. ve 18. yüzyıllar arasında yaşamış Alman doktor, teolog ve simyacı. Mary Shelley'in Frankenstein romanındaki ana karakterlerden Victor Frankenstein'ın ilham kaynakları arasında yer alır. Almanya'daki Frankenstein Kalesi'nde doğmuş ve uzun yıllar burada yaşamıştır. Çalışmalarının arasında simyaya da merak salan Dippel adına Dippel Yağı denen hayvansal bir ürün keşfetti ve bunun simyacıların arayıp bulmaya çalıştığı "Yaşam İksiri" olduğunu düşündü. 17.yüzyıl simyacısı olarak nam salmış ve sentetik boyalardan biri olan Prusya mavisinin mucididir. Nitrogliserinle çalışırken, bir kuleyi yok eden Dippel'in, deneylerini insanlar üzerinde yaptığı belirtiliyor. Marvel Comics'in Frankenstein çizgi romanlarında Dippel, Victor Frankenstein'ın atalarından biri olarak gösterilmektedir. Bonelli'nin Martin Mystere çizgi romanında aslında Dippel'in Frankenstein Kalesi'nde bir yapay insan yarattığı ve Mary Shelley'in bu hikâyeyi öğrenip romanını bundan esinlendiği anlatılmıştır
Crotoneli Theano belki de iki farklı Pisagorcu filozofa verilen addır. Diğerleri onun Brontinus'un karısı olduğunu söylemelerine rağmen, Pisagor'un öğrencisi, kızı veya karısı olarak adlandırıldı. Doğum yeri ve babasının kimliği de bir o kadar belirsizdir, bu da bazı yazarların ayrıntıları birleştirilen birden fazla kişinin olduğunu öne sürmelerine neden olur. Kendisine atfedilen ve yazarlığı belirsiz olan birkaç bölüm ve mektup günümüze ulaşmıştır.
Kimis üçüncü yüzyıldan önce yaşamış bir Grek-Romalı simyacıydı. Yalnızca Panopolisli Zosimos ve Tebli Olimpiodorus'un eserlerindeki metin parçalarıyla tanınmaktadır.
Kimya tarihi, antik çağdan günümüze kadar uzanan zaman aralığında kimya biliminin ortaya çıkışı ve gelişimini konu alır. MÖ 1000 yılına gelindiğinde antik uygarlıklar ileride kimyanın çeşitli dallarının temelini oluşturacak teknolojileri kullanmaktaydı. Ateşin keşfi, cevherlerden metal elde edilmesi, çömlek ve sır yapımı, bira ve şarabın fermantasyon ile elde edilmesi, ilaç ve parfüm yapmak için bitkilerden kimyasalların özütlenmesi, yağın sabuna dönüştürülmesi, cam imâli ve bronz gibi çeşitli alaşımların üretimi bu teknolojiler arasında sayılabilir.
Orta Çağ İslam dünyasında simya ve kimya, Ortaçağ döneminde Müslüman simyacı ve kimyacı bilim insanları tarafından yapılan geleneksel simya ve ilk kimya çalışmalarını tanımlamaktadır. Simya kelimesinin Arapça كيمياء (kīmiyā) kelimesinden türetildiği, bunun da bir Antik Mısır kelimesi olan kemi sözcüğüne dayandığı tahmin edilmektedir. İslami simya çalışmaları etkisini Batı Roma İmparatorluğu'nun çöküşünün ardından göstermeye başlar. Eserlerin ve çalışmaların iyi belgelenmiş olması sebebiyle İslami simya hakkında daha fazla bilgi bulunmaktadır.
Bir simyacı, simya sanatında usta bir kişidir. Batı simyası Yunan-Roma Mısır'ı, Orta Çağ boyunca İslam dünyası ve ardından 13. yüzyıldan 18. yüzyıla kadar Avrupa'da gelişmiştir. Hint simyacıları ve Çin simyacıları sanatın Doğu çeşitlerine katkıda bulunmuşlardır. Simya, günümüzde hala az sayıda kişi tarafından ilgi duyulan bir alan olup simyacı karakterler son dönem kurgusal eserlerde ve video oyunlarında halen yer almaktadır.
Simyacı Kleopatra bir Yunan simyacı, yazar ve filozoftu. Pratik simya ile deneyler yaptı ancak aynı zamanda felsefe taşını üretebilen dört kadın simyacıdan biri olarak da kabul edildi. Bazı yazarlar, onu bir damıtma cihazı olan imbik'in mucidi olarak görüyor.
Agathodaemon, geç Roma Mısır'ında bir simyacıydı. Başta Anepigraphos olmak üzere, 3. yüzyıla ait olduğuna inanılan eserlerine atıfta bulunan, Orta Çağ simya incelemelerinde kullanılan alıntılarıyla tanınaktadır.
Meryem veya Yahudi Meryem, aynı zamanda Kâhin Meryem ya da Kıptî Meryem Yunan simya geleneği temsilcileri ve Panopolisli Zosimos'un çalışmalarıyla tanınan erken dönem simyacılardan biridir. Zosimos'un aktardıkları kapsamında İskenderiye'de milattan önce birinci ve üçüncü yüzyıllar arasında yaşamıştır. Birinci yüzyıldan daha erkene dayanmayan çalışmaları nedeniyle French, Taylor ve Lippman tarafından ilk simya yazarlarından biri olarak kabul edilmektedir.
Panopolisli Zosimos MS 3. yüzyılın sonu ve 4. yüzyılın başında yaşamış bir Greko-Mısırlı simyacı ve Gnostik mistiktir. Panopolis'te doğmuş ve yaklaşık 300 yılında ölmüştür. Simya üzerine bilinen en eski kitapları yazmıştır. Bu kitaplara Yunanca "elle yapılan şeyler" anlamına gelen "Cheirokmeta" adını vermiştir. Bu eserin parçaları orijinal Yunanca dilinde ve Süryanice ya da Arapça çevirileriyle günümüze ulaşmıştır. Muhtemelen MS 7. veya 8. yüzyılda Konstantinopolis'te bir araya getirilmiş olan ve kopyaları Venedik ile Paris'teki el yazmalarında bulunan bir simya yazıları derlemesinde temsil edilen yaklaşık 40 yazardan biridir. İskenderiyeli Stephen da bir diğeridir.
Bir homunculus, orijinal olarak kilden yapılmış maketler veya küçük heykeller olarak tasvir edilen bir insan temsilidir. On altıncı yüzyıl simyasında ve on dokuzuncu yüzyıl kurgusunda popüler hale gelen bu kavram, tarihsel olarak minyatür, tamamen şekillendirilmiş bir insanın yaratılmasına atıfta bulunmuştur. Kavramın kökleri preformasyonizmin yanı sıra daha önceki folklor ve simya geleneklerine de dayanmaktadır.
Rönesans simyasında, alkahest teorize edilmiş "evrensel çözücü " idi. Temel bileşenlerini değiştirmeden veya yok etmeden altın da dahil olmak üzere diğer herhangi bir maddeyi çözme yeteneğine sahip olması gerekiyordu.
Simyanın, hem simya metinlerinde hem de ana akım eğlencede görülen, sanatla uzun süredir devam eden bir ilişkisi vardır. Edebi simya, Shakespeare'den modern fantezi yazarlarına kadar İngiliz edebiyat tarihi boyunca görülmektedir. Burada karakterler veya olay örgüsü, simyasal bir magnum opus'u takip eder. On dördüncü yüzyılda Chaucer, Terry Pratchett'inkiler gibi son zamanlardaki fantezi eserlerinde hala görülebilen bir simya hiciv akımı başlattı.
Fang, MÖ. 1. yüzyılda Han hanedanı döneminde yaşamış Çinli bir bilim insanı ve simyacıydı. Çin'de kayıtlara geçmiş en eski kadın simyacıdır. Fang, cıvayı gümüşe dönüştürme yönteminin keşfiyle tanınmıştır. Cıva kullanarak cevherlerden gümüş ekstraksiyon kimyasal tekniğini kullanmış olabileceğine inanılıyordu, burada kaynatılan cıvadan geriye saf gümüş kalıntısı kalıyordu.
Keng Hsien-Seng yada Master Geng Çinli bir simyacıydı.