İçeriğe atla

Bakır Çağlar

Bakır Çağlar, (1941, İstanbul - 25 Temmuz 2011, Lefkoşa) Türk anayasa hukukçusu, akademisyen.

Saint Joseph Fransız Lisesi'nden mezun olduktan sonra, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ni bitirdi. Daha sonra Sorbonne'da iki doktora yaptı. İstanbul Siyasal Bilgiler Fakültesi'nde anayasa hukuku ve insan hakları konularında dersler verdi. Bir dönem Anayasa Mahkemesi'nin hukuk danışmanı olan Prof. Çağlar, altı yıl Strazburg'da Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde Türkiye Devleti aleyhine açılan davalarda, Türkiye'nin avukatlığını yürüttü. Bu görevinden tartışmalı bir şekilde istifa ederek ayrıldı. 19 Temmuz 1999 tarihinde Neşe Düzel ile yaptığı röportajda,[1] "Türkiye'nin iç hukukunun Strazburg hukukuyla uyumlu hale sokulmasını sağlamak ve insan hakları açısından bir kazanım olur" düşüncesi ile görevi kabul ettiğini söylese de, sonunda bu görevi kabul etmekten pişmanlık duyduğunu belirtmiştir. Türkiye adına 200 kadar davaya girmiş ve girdiği davaların büyük kısmında, Türkiye tarafından tazminat ödenerek "dostça çözüm" yoluna gidilmiştir. Çağlar, böylelikle Türkiye devletinin duruşmalar sonucunda mahkûm olmadığını söylemiştir. Akademisyenin, “Anayasa Bilimi”, “Bir Anayasacının Seyir Defteri”, “İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi Hukukunda Türkiye” adında kitapları bulunmaktadır. 25 Temmuz 2011 tarihinde tedavi gördüğü hastanede mide kanamasından ölmüştür, cenazesi ise Karacaahmet Mezarlığı'na defnedilmiştir.

Kaynakça

  1. ^ "Arşivlenmiş kopya". 24 Şubat 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Şubat 2014. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Anayasa</span> devleti yöneten temel ilkeler bütünü

Anayasa, ülke üzerindeki egemenlik haklarının kullanım yetkisinin içeriğinde belirtildiği şekliyle devlete verildiğini belirleyen toplumsal sözleşmelerdir. Hans Kelsen'in normlar hiyerarşisine göre diğer bütün hukuki kurallardan ve yapılardan üstündür ve hiçbir kanun ve yapı anayasaya aykırı olamaz. Devletin temel örgüt yapısını kuran, önemli organlarını ve işleyişlerini belirleyen; ayrıca temel hak ve özgürlükleri tespit edip, sınırlarını çizen hukuk metinleridir. Toplumsal bir sözleşme niteliği taşır. Devlet faaliyetlerini ve oluşum biçimini düzenleyen yasa metnidir.

<span class="mw-page-title-main">Türkiye Cumhuriyeti Anayasa Mahkemesi</span> Türkiyedeki en yüksek yargısal devlet organı

Türkiye Cumhuriyeti Anayasa Mahkemesi (AYM), Türkiye'de anayasal denetimi yürüten en yüksek yargı organıdır. Kanunların, Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinin ve Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünün Anayasaya şekil ve esas bakımlarından uygunluğunu denetler ve bireysel başvuruları karara bağlar. Anayasa değişikliklerini ise sadece şekil bakımından inceler ve denetler. Görevleri, Türkiye Anayasası'nın 148. ve 153. maddeleri arasında belirtilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi</span> İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi ile kurulan, Avrupa Konseyine bağlı, Strazburgda bulunan uluslararası mahkeme

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) veya İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi (İHAM), uluslararası bir teşkilat olan Avrupa Konseyi'ne bağlı olarak 1959 yılında kurulmuş uluslararası bir mahkemedir. Mahkeme, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve ek protokolleriyle güvence altına alınmış olan temel hakların çiğnenmesi durumunda bireylerin, toplulukların, tüzel kişilerin ve diğer devletlerin, belirli usul ve kurallar dahilinde başvurabileceği bir yargı merciidir. 46 Avrupa Konseyi üyesi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin yargı yetkisini tanımaktadır. Mahkeme, Fransa'nın Strazburg şehrinde bulunmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Erdoğan Teziç</span> Türk hukukçu ve akademisyen

Erdoğan Teziç, Türk hukukçu ve akademisyendi. Yükseköğretim Kurulu başkanlığı, Galatasaray Üniversitesi rektörlüğü ve Galatasaray Lisesi müdürlüğü görevlerinde bulundu.

<span class="mw-page-title-main">Muammer Aksoy</span> Türk hukukçu, siyasetçi, köşe yazarı ve entelektüel

Mustafa Muammer Aksoy, Türk hukukçu, siyaset adamı ve yazar.

Güney Dinç, hukukçu, yazar, insan hakları savunucusu.

Bedii Süheyl Batum, Türk hukuk profesörü ve siyasetçi. Cumhuriyet Halk Partisi'nden TBMM 24. Dönem Eskişehir milletvekili'dir.

<span class="mw-page-title-main">Türkiye'de başörtüsü yasağı</span> Türkiyede 12 Eylül Darbesinden sonra kamu kurumlarında türbanın yasaklanması

Türkiye'de başörtüsü yasağı veya kılık kıyafeti düzenleyen kararlar, başta üniversite öğrencilerine yönelik olmak üzere bütün kamu ve bazı özel kurumlarda kadın çalışanlara uygulanan başörtü yasağı ile bu yasağın sosyal ve siyasal etkileri etrafında yaşanan tartışmalar. Siyasal İslam'ın simgesi olduğu iddia edilen başörtüsünü kamusal alanda yasakladığı iddia edilen mahkeme kararları bu sorunun ön ayağını oluşturmaktadır.

Adalet ve Kalkınma Partisinin kapatma davası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya'nın, AK Parti'nin "laikliğe aykırı fiillerin odağı haline geldiği" gerekçesiyle, partinin kapatılması ve ilgili dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere, dönemin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül dahil 71 kişinin 5 yıl süre ile siyasetten uzaklaştırılması istemiyle hazırladığı iddianame Anayasa Mahkemesine 14 Mart 2008'de sunulmuş olup, Anayasa Mahkemesi iddianameyi 31 Mart 2008 günü kabul etmiştir. 16 Haziran günü Adalet ve Kalkınma Partisi esas hakkındaki savunmasını vermiştir. 30 Temmuz 2008 tarihinde kamuoyuna yapılan açıklamada, partinin temelli kapatılmaması, fakat hazine yardımının belirli bir oranda kesilmesi kararına varılmıştır. 6 üye kapatılması, 5 üye kapatılmaması yönünde oy kullanmışken, hazine yardımının kesilmesi hakkındaki oylamada 11 üyenin 10'u kesilmesi yönünde oy kullanmıştır. Kapatma talebi en az 7-4 şeklindeki nitelikli çoğunluk koşulu sağlanamadığı için reddedilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Avrupa Adalet Divanı</span>

Avrupa Birliği Adalet Divanı ya da kısaca Avrupa Adalet Divanı, AAD Avrupa Birliği (AB) bünyesi içinde yer alan en yüksek mahkemedir. Avrupa Birliği üyesi ülkeleri arasında, Avrupa Birliği hukukunu ilgilendiren konularda son sözü söyleyen kurumdur. Avrupa Adalet Divanı 27 yargıç ve 11 hukuk sözcüsünden oluşmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Türkiye'de yargı teşkilatı</span>

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 9. maddesi uyarınca “Yargı yetkisi, Türk Milleti adına bağımsız ve tarafsız mahkemelerce kullanılır.” Ancak, 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev Ve Yetkileri Hakkındaki Kanun içinde yer alan bazı belirleyici hükümler haricinde tüm yargı teşkilatının görev ve yetkisini belirleyen kapsayıcı ve genel bir yasal düzenleme yapılmamıştır. Dolayısıyla, hangi durumda hangi mahkemenin yetkili olacağı çeşitli kanunlarda dağınık ve sistematikten uzak bir biçimde yer aldığından mevcut mevzuat konuya genel bir bakış sağlamaktan uzak bir görüntü sunmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Ayşe Işıl Karakaş</span>

Ayşe Işıl Karakaş veya Ayşe Işıl Ergüvenç, eski Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi yargıcı ve akademisyendi. Karakaş'ın akademik çalışmaları insan hakları, bireysel özgürlükler ve Avrupa hukuku üzerine yoğunlaşmaktaydı.

<span class="mw-page-title-main">Türkiye'de anayasal süreç</span> Türk anayasal sürecinin geçmişi ve bugünü

Türkiye'de anayasal süreç, 1808 tarihinde ilan edilen Sened-i İttifak ile başlayıp günümüze kadar devam etmektedir. II. Mahmud döneminde, Alemdar Mustafa Paşa tarafından hazırlanan Sened-i İttifak, merkezî otoriteyi taşrada hâkim kılmak için Rumeli ve Anadolu âyanları ile Osmanlı Devleti arasında 29 Eylül 1808’de imzalandı. Osmanlı'da Sened-i İttifak ile Türk tarihinde ilk defa devlet iktidarı sınırlandırıldığından, bu belge Türk tarihinde ilk "anayasal belge" kabul edilmektedir. Abdülmecid döneminde 3 Kasım 1839 tarihinde Mustafa Reşid Paşa tarafından hazırlanan Tanzimat Fermanı ilan edildi. Bu ferman ile padişah, fermanda ilân edilen ilkelere ve konulacak kanunlara uyacağına yemin etti. Tanzimat Fermanı'nın tamamlayıcısı ve pekiştiricisi olan Islahat Fermanı, Abdülmecid tarafından 1856 yılında "ferman" olarak ilan edildi. Tanzimat döneminde yetişen ve Genç Osmanlılar olarak bilinen aydın ve yazarlar, Avrupa'dan etkilenerek meşrutiyet yönetimini savunmaya başladılar ve meşrutiyeti ilan ettirmek için Abdülaziz’i tahttan indirerek, yerine II. Abdülhamid’i getirdiler. 23 Aralık 1876'da Mithat Paşa’nın hazırladığı Kanun-i Esasi ilan edilerek meşrutiyete geçildi. Kanun-i Esasî, şekli kritere göre bir anayasa olarak kabul edilmektedir. Türk tarihinin ilk anayasası olan ve 12 bölüm ile 119 maddeden oluşan Kanun-i Esasî'nin 113. maddesi gereğince, padişah olağanüstü durumlarda Anayasa'yı askıya alabilirdi. II. Abdülhamid, 1877 yılında Rus savaşlarını neden göstererek Anayasa'yı askıya aldı. 1908 yılındaki askeri ayaklanma sonucu II. Abdülhamid, 1876 Anayasası'nı tekrar yürürlüğe koydu ve böylece II. Meşrutiyet dönemi başladı. 1909 yılında 31 Mart Vakası'nın meydana gelmesinden sonra tahttan indirilen II. Abdülhamid'den sonra 1909 yılında Anayasa'da önemli değişiklikler yapıldı. Bu değişikliklerle 1876 Anayasası, meşruti bir parlamenter monarşi Anayasası haline geldi.

Alparslan Altan Türkiye Cumhuriyeti Anayasa Mahkemesi eski başkanvekili ve eski üyesidir.

Ağır ceza mahkemesi, Türkiye'de ceza davalarına bakan mahkemeler arasında, kanunlarda öngörülen cezaların ağırlığı kriteri uygulanarak asliye ceza mahkemelerinin görevini aşan tüm suçlara ilişkin davalara bakmakla görevlendirilmiş olan mahkemedir. Ağır ceza mahkemesi kanunların ayrıca görevli kıldığı haller saklı kalmak üzere, Türk Ceza Kanunu'nda yer alan yağma, irtikap, resmi belgede sahtecilik, nitelikli dolandırıcılık, hileli iflas suçları ile ağırlaştırılmış müebbet hapis, müebbet hapis ve "10 yıldan fazla" hapis cezalarını gerektiren suçlarla ilgili dava ve işlere bakmakla görevlidirler. Ele aldıkları davaların cezaları daha ağır olduğundan, sulh ceza hakimlikleri ve asliye ceza mahkemelerinden sonra ilk derece ceza mahkemeleri arasında 3. basamakta yer alan yüksek görevli mahkemelerdir. Avukatların görevi sırasında işledikleri suçların yargılaması ağır ceza mahkemesinde yapılır.

<span class="mw-page-title-main">Zühtü Arslan</span> 18. T.C. Anayasa Mahkemesi Başkanı

Zühtü Arslan, Türk akademisyen ve bürokrat. Türkiye Cumhuriyeti Anayasa Mahkemesi’nin eski başkanı. Eski Polis Akademisi Başkanı ve Güvenlik Bilimleri Fakültesi öğretim üyesidir.

Tolga Şirin, Türk avukat ve akademisyen. Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesinde Anayasa Hukuku dersleri vermekte ve T24 gazetesinde köşe yazıları yazmaktadır.

Yusuf Şevki Hakyemez Türk akademisyen ve hukukçu. Anayasa Mahkemesi üyesi.

Perinçek-İsviçre Davası, İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek ile İsviçre Federal Hükûmeti adına İsviçre arasında Ermeni Soykırımı'nın inkârı üzerine 2007-2015 yılları arasında süren yargı süreci. 15 Ekim 2015 tarihinde Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Büyük Dairesi tarafından açıklanan kesin karar ile Doğu Perinçek'in ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine hükmedildi ve İsviçre Devleti mahkûm edildi.

Saadet Yüksel, Türk hukukçudur. 2 Temmuz 2019 tarihinden beri Türkiye'den Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi yargıcı olarak görev yapmaktadır. 2 Temmuz 2028 tarihine kadar bu görevde bulunacak olan Yüksel, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin en genç yargıcıdır.