Baskılı devre kartı, elektronik devre elemanlarını monte etmek için yüzeyinde iletken yollar ve adalar, yüzeyler arasında ise içi lehim kaplı delikler içeren değişik yalıtkan materyallerden yapılmış plakalardır.
Burun, anatomik olarak hayvan ve insan yüzü üzerinde alınla üst dudak arasında bulunan, dışa çıkıntılı, iki delikli koklama ve solunum organıdır. İnsan burnu ve hayvan burnu arasında birçok anatomik farklar bulunur.
Teleskop veya ırakgörür, uzaydan gelen her türlü radyasyonu alıp görüntüleyen astronomların kullandığı, bir rasathane cihazıdır. 1608 yılında Hans Lippershey tarafından icat edilmiştir ve 1609 yılında Galileo Galilei tarafından ilk defa gökyüzü gözlemleri yapmakta kullanılmıştır. Uzaydaki cisimlerden yansıyarak veya doğrudan gelen görülen ışık, ultraviyole ışınlar, kızılötesi ışınlar, röntgen ışınları, radyo dalgaları gibi her türlü elektromanyetik yayınlar; kozmos hakkında bilgi toplamak için çok gerekli kanıtlardır. Bu kanıtlar, klasik manada optik teleskoplarla ya da çok daha modern radyo teleskoplarla incelenir.
Örümcek, eklembacaklılar (Arthropoda) şubesinin örümceğimsiler (Arachnida) sınıfından Araneae takımının üyelerine verilen genel ad. Hemen hemen dünyanın her tarafında yaşar. 2012 rakamlarına göre 112 familyada ve 3879 cinste toplanan 43.244 türü bilinmektedir.
Anüs veya makat, sindirim sisteminin sonunda yer alan ve dışkılamanın yapıldığı dış açıklıktır. Birincil görevi dışkılama olan anüsün açıklık ve kapalılığını iç ve dış büzgen kaslar (sfinkter) denetler. İç anal sfinkter istemsiz, dış anal sfinkter ise istemli şekilde hareket eder. Kadınlarda vajinanın arkasında yer alan anüs, erkeklerde ise testis torbasının arkasında yer alır.
Anatomide üretra, mesaneyi vücut dışına bağlayan bir borudur. Her iki cinsiyette de üretranın bir boşaltım sistemi vardır, erkeklerde ayrıca meninin geçmesini sağlayarak üremeyle ilgili de bir işlevi de bulunur.
Kara delik; astrofizikte, çekim alanı her türlü maddesel oluşumun ve ışınımın kendisinden kaçmasına izin vermeyecek derecede güçlü olan, büyük kütleli bir gök cismidir. Kara delik, uzayda belirli nitelikteki maddenin bir noktaya toplanması ile meydana gelen bir nesnedir de denilebilir. Bu tür nesneler ışık yaymadıklarından kara olarak nitelenirler. Kara deliklerin "tekillik"leri nedeniyle, üç boyutlu olmadıkları, sıfır hacimli oldukları kabul edilir. Kara deliklerin içinde ise zamanın yavaş aktığı veya akmadığı tahmin edilmektedir. Kara delikler Einstein'ın genel görelilik kuramıyla tanımlanmışlardır. Doğrudan gözlemlenememekle birlikte, çeşitli dalga boylarını kullanan dolaylı gözlem teknikleri sayesinde keşfedilmişlerdir. Bu teknikler aynı zamanda çevrelerinde sürüklenen oluşumların da incelenme olanağını sağlamıştır. Örneğin, bir kara deliğin potansiyel kuyusunun çok derin olması nedeniyle yakın çevresinde oluşacak yığılma diskinin üzerine düşen maddeler diskin çok yüksek sıcaklıklara erişmesine neden olacak, bu da diskin yayılan x-ışınları sayesinde saptanmasını sağlayacaktır. Günümüzde, kara deliklerin varlığı, ilgili bilimsel topluluğun hemen hemen tüm bireyleri tarafından onaylanarak kesinlik kazanmış durumdadır.
Solucan deliği, uzayzamandaki farklı noktaları birbirine bağlayan kurgusal bir yapıdır ve Einstein alan denklemlerinin özel bir çözümüne dayanır.
Armonika ya da mızıka, üflemeli bir çalgıdır. Latince "harmonicus" kelimesinden türemiştir. Nefes ve dil ile çalınan delikli bir çalgıdır. İçinde borucuklara yerleştirilmiş bir dizi serbest dilin bulunduğu delikli bir kutudur. Kutu nefes vererek ve alarak ağız hizasında gezdirilince ses çıkarır. Blues, Country ve Western gibi müzik dallarında oldukça yaygındır.
Elektriksel iletkenlik iletken bir malzemeye uygulanan elektriksel alan etkisinde yük taşıyıcılarının uzak mesafeli hareketleri sonucu oluşur. Dört tür yük taşıyıcısı vardır.
- Elektronlar
- Yayınan katyon
- Yayınan anyon
- Elektron deliği
Yakıt enjeksiyonu, içten yanmalı motorlarda yakıtın silindire ulaşması sistemine verilen ad. Modern uygulamalarda yakıt enjeksiyonu motor yönetim sisteminin birçok görevinden biridir.
Göbek, memelilerde göbek bağının düşmesinden sonra bebeğin karnının ortasında oluşan çukurluk. Göbek sözcüğü ile özellikle karın bölgesi kilolu olan kimselerde göbek çukurunun (deliğinin) etrafındaki bölge de kastedilir.
Delgeç veya Perfaratör, kâğıtları dosyalamak için gereken delikleri açan alet. Bir zımbayı andırır.
Kip Stephen Thorne, astrofiziğe ve yer çekimi fiziğine katkılarıyla tanınan Amerikalı teorik fizikçi. Uzun süre Stephen Hawking ve Carl Sagan ile beraber çalışmıştır. 2009'a kadar Kaliforniya Teknoloji Enstitüsü'nde teorik fizik “Feynman” profesörü olarak çalıştı Albert Einstein'ın genel görelilik kuramının astrofiziksel olarak uygulanması konusunda dünyanın önde gelen uzmanlarındandır. Günümüzde araştırmalarına devam etmektedir ve aynı zamanda 2014' te yayınlanan Yıldızlararası filminin bilimsel danışmanıdır.
Yıldız Geçidi, kurgusal Yıldız Geçidi Evreni'nde üzerinde değişik semboller bulunan ve bir solucan deliğini açan daire şeklindeki cihazın adıdır. Daire üzerinde sembollerin yanı sıra, sembollere kilitlenen dişler de vardır. Her sembol bir takımyıldızı simgeler. Takımyıldızların şekillerini biliyorsanız, Kral, Orion, Akrep takım yıldızlarını Yıldız Geçidi üzerinde kolaylıkla bulabilirsiniz. Her yedili sembol dizisi uzayda başka bir Yıldız Geçidi'ni yani daire şeklinde cihazı ifade eder. Telefon gibi numara yerine sembolleri girince o sembollere sahip olan geçide bağlantı kurulur
Genel görelilikte olay ufku, ışık ve maddenin artık kaçamadığı bölgeyi sınırlayan kuşağa denir. Olay ufku, herhangi bir fiziksel incelemede bulunamadığımız bir uzay parçasıdır. Ne olay ufkundan ötesini bilinen yasalarla açıklama olanağı vardır, ne de orada ne olup bittiğini bilmenin bir yolu vardır.
Çift ipte düğme, iki ip üzerinde, o iki ipin oluşturduğu, sepet örgülü / saç örgülü görünüşlü cevizimsi bir düğümdür.
Yıldız kaynaklı kara delik, bir yıldızın kütleçekimsel çöküşüyle oluşan bir kara deliktir. Kütleleri yaklaşık 5 ila birkaç on güneş kütlesi arasında değişir. Bunlar süpernova patlamalarının kalıntılarıdır ve bir tür gama ışını patlaması olarak gözlemlenebilirler. Bu kara deliklere ayrıca çökmüş yıldız (collapsar) olarak da atıfta bulunulur.
Delik-Taş 1, 1938'de Orta Asya'daki Özbekistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti'nde, Bajsuntau Dağları'ndaki Delik Taş mağarasında keşfedilen bir Neandertal iskeletidir.
Diapsidler, bundan yaklaşık 300 milyon yıl önce, geç Karbonifer dönemi sıralarında kafataslarının her iki tarafında iki delik geliştiren bir grup amniyot tetrapottur. Diapsidler çok çeşitlidir ve tüm timsahları, kertenkeleleri, yılanları, tuataraları, kaplumbağaları ve kuşları içerir. Bazı diapsidler ya bir deliği (kertenkeleler) ya da her iki deliği kaybetmiş ya da yeniden yapılandırılmış bir kafatasına sahip olsalar da, atalarına göre hala diapsid olarak sınıflandırılırlar. Bugün dünyanın çeşitli yerlerinde en az 7,925 diapsid sürüngen türü bulunmaktadır.