
Gemi inşaatı ve gemi makineleri mühendisliği, her türlü sivil ya da askerî deniz aracının, bu araçların makinelerinin ve diğer donanımlarının tasarım, üretim ve planlamasından sorumlu mühendislik dalı. İngilizcede Naval Architecture and Marine Engineering olarak karşılık bulur.

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi; Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk hukuk okulu olarak 1925 yılında Ankara'da Ankara Adliye Hukuk Mektebi adıyla kurulan, 1946 yılından itibaren Ankara Üniversitesine bağlı bir fakülte olarak hizmet veren hukuk okuludur.

İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi, tüm idari ve akademik birimleriyle İstanbul Üniversitesi'nin Beyazıt merkez kampüsünde faaliyet gösteren Türkiye'nin ilk hukuk fakültesidir. Türkiye Barolar Birliği'nin hukuk fakültelerine yönelik 22 ölçütlü değerlendirmesine göre Türkiye'nin en iyi hukuk fakültesidir.

Türkiye Cumhuriyeti Millî Eğitim Bakanlığı, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığına bağlı olarak çalışan, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, 430 sayılı Tevhid-i Tedrisat Kanunu, 1739 sayılı Millî Eğitim Temel Kanunu ve 1 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile kalkınma plan ve programları doğrultusunda millî eğitim hizmetlerini yürütmekle sorumlu olan bakanlık.

Çankaya Üniversitesi, Sıtkı Alp Eğitim Vakfı tarafından 9 Temmuz 1997 tarih ve 4282 sayılı yasa ile kurulmuştur. İlk öğrencilerini aynı yıl 1997-1998 akademik yılı için kabul etmiştir. Balgat ve Eskişehir Yolu 29. km’de olmak üzere iki kampüsü bulunmaktadır. Üniversitenin Merkez kampüsünün alanı, 70.000 metrekaresi kapalı alan olmak üzere toplamda yaklaşık 440.000 metrekaredir. Dünya standartlarında kaliteli yükseköğretim hedefini esas alan Çankaya Üniversitesinde eğitim dili Hukuk Fakültesi, Adalet Meslek Yüksekokulu, Halkla İlişkiler ve Reklamcılık Bölümü hariç İngilizcedir. Çankaya Üniversitesinde, 5 fakülte, 23 bölüm, 3 programlı 2 meslek yüksekokulu ile iki enstitüde lisans ve lisansüstü eğitim verilmektedir.

Hâkim veya yargıç, adaleti sağlamak üzere bağlı bulunduğu topluluğun hukuk kural ve prensiplerine dayanarak bağımsız ve tarafsız olarak karar veren kimsedir. Bazı hukuk sistemleri tek hâkimli, bazı sistemler ise hâkimler heyetinden oluşan yargılama biçimlerini benimsemiştir. Hâkimler ceza, hukuk, idare veya askeri mahkemelerde görev yapabilirler. Yaptıkları görevden ötürü toplum içerisinde saygınlık sahibi, alanında uzman ve güvenilir kişilerden seçilmeleri gerekir.
İdare hukuku, temeli anayasada belirlenen, idarenin faaliyet ve örgütlenmesine ilişkin kurallar öngören, kamuya tanınan üstünlük ve ayrıcalıklar ile bireye tanınan hak ve hürriyetlerin dengelenmesini sağlayan hukuk dalıdır.

Yükseköğretim, yüksekokullar ve üniversitelerde yapılan öğretim. İlköğretim ve ortaöğretim'den sonra gelir. Yükseköğretim; ön lisans, lisans ve lisansüstü eğitimi kapsayacak şekilde ele alınır. Ortaöğretimin ötesindeki mesleki eğitim, Birleşik Krallık'ta ileri eğitim olarak bilinir ve Birleşik Devletler'de sürekli eğitim kategorisine dahil edilir.

Şirin Ebâdî, İranlı avukat, yazar, insan hakları savunucusu.
Hikmet Sami Türk Türk hukukçu, akademisyen ve siyasetçidir.
Kredili sistem, eğitimde benimsenmiş bir ders seçme yöntemidir. Buna göre öğrenci dersleri alırken önüne konulan belli dersleri almak zorunda değildir. Mezun olmak için de gereken şart, tüm dönemleri başarıyla geçmiş olmak değil, zorunlu olan kredi miktarını almış olmaktır. Yani başarıyla mezun olmak için dönemlerden değil, derslerden tek tek başarılı olmak gerekir. Her ders birbirinden bağımsız olduğundan, başarısız olunan bir ders tüm dönemin tekrarını değil, sadece o dersin tekrarını gerektirmektedir. Böylece öğrencinin eğitim takvimi aksamamaktadır. Bu sisteme göre öğrenci belli derslere ve programa bağlı kalmaz, özgürce derslerini alabilir, seçmeli - laboratuvar - bölüm dışı dersleri de alıp eğitimine çeşitlilik katabilir.

İzmir Üniversitesi, İzmir'in 6. üniversitesiydi. Üniversite, 2007 yılında Doğanata Grubu'nun önderliğinde Doğanata Eğitim ve Kültür Vakfı (DEKVA) tarafından kurulmuş olup 2008-2009 öğretim yılında eğitim-öğretim hizmeti vermeye başlamıştı. Üniversitenin binası, Üçkuyular mevkiinde bulunmaktaydı.
Aslan Yıldırım,, Türk bürokrat.
Tamamlama, bir şeyin eksiğini tamamlayarak onu bir bütün haline getirmektir. Ayrıca, aşağıdaki anlamlarda da kullanılır.
- Tamamlayıcı (mantık), bir önermenin olumsuzu.
- Tamamlayıcı DNA: Bir RNA iplikçiğindeki dizinin tamamlayıcı dizisinden oluşmuş DNA molekülü.
- Tamamlayıcı gıda: başka bir gıdada eksik olan besleyici maddeleri sağlayan gıda.
- Tamamlayıcı mal, ekonomide, başka bir malla beraber tüketilen bir maldır.
- Tamamlayıcı renkler: birbiriyle karıştırılınca gri, beyaz veya siyah veren renk çiftleri
- Tamamlayıcı sistem kanda bulunan, bağışıklık ile ilgili bir grup protein. Kompleman veya komplement sistemi.
- Tamamlayıcı tıp, alternatif tıp.
- Tamamlayıcılık (fizik), bir fiziksel varlık özerinde yapılan bir ölçmenin onun ya tanecik ya da dalga özelliğini, ama hiçbir zaman her ikisini birden göstermeyeceği prensibi.
- Tamamlayıcılık, nükleik asitlerin birbiriyle baz çifti oluşturma özelliği, daha genel olarak, birbirine bağlanan moleküllerin şekillerinin birbirini tamamlama özelliği.
- Tamamlayıcılık insanların kendi görüşlerini tamamlayıcı görüşlere sahip kişilerle beraber olma eğilimleri olduğuna dair fikir.
Tümleme, bir şeyin eksiğini tamamlayarak onu bir bütün haline getirmek için kullanılır. Bu işlemi yapan şey için tümleç, tümleyen, tümleyici, onun sıfat hali için de tümleyici, tümler sözcükleri kullanılır.
Komplemantasyon, Fransızca complémentation 'dan Türkçeye girmiş, tamamlama, tümleme, bütünleme anlamlarına karşılık gelen bir sözcüktür. Bu eylemi yapan şeye 'kompleman' veya 'komplement', bunun sıfat haline 'komplemanter' veya 'komplementer', bunu yapma özelliğine 'komlemantarite' denir.
- Kompleman sistemi, kanda bulunan, bağışıklık sistemi ile ilgili bir grup protein.
- Komplemantasyon (genetik): farklı fenotiplerin aynı gende bulunan mutasyonlardan mı kaynaklandığını sorgulayan test.
- Komplementerlik, iki nükleik asit dizisinin tamamlayıcılık özelliği.
- komplemanter renk, iki rengin karışınca beyaz, gri veya siyah olma özelliği. Bkz. tamamlayıcı renk.
- Komplementer tıp, alternatif tıp.
- Komplementer, bilgisayar biliminde, tümleme yöntemi ile, negatif bir sayının pozitif bir sayı olarak karşılığıdır.
İkmal, eksik bir şeyi tam hâle getirme, bütünleme demek olup aşağıdaki anlamlara sahiptir:
- İkmal (edebiyat) cümlenin, dizenin anlamını sonra gelen cümle veya dize ile tamamlanması.
- İkmal sınavı, okullarda başarısız olan öğrenciler için yapılan ek sınav, bütünleme sınavı.
- İkmal, eksik malzemelerin tamamlanması, temini. Bkz. lojistik.

Paul Ramadier, Fransız siyasetçi ve eski başbakan (1947).
Türkiye Barolar Birliği Hukuk Müzesi veya kısaca Hukuk Müzesi; Ankara'nın Çankaya ilçesinde Türkiye Barolar Birliği binası içerisinde bulunan bir müzedir. 21 Aralık 2005 tarihinde alınan bir kararla kurulması kararlaştırılan ve 3 Nisan 2012'de hizmete giren müze, Türkiye'nin ilk ve tek hukuk müzesidir.

Askerî sınıflar; ordularda, görev ve sorumluluğuna göre birbirinden ayrışmış ve özelleşmiş alt birimler.