İçeriğe atla

Bütünleştirme (eğitim)


Eğitimde Bütünleştirme veya Toplumsallaşma, tüm öğrencilerin eğitime ve öğrenmeye eşit erişim ve fırsatlara sahip olmasını sağlayan bir yaklaşımdır [1].Bütünleştirme yaklaşımı, özel eğitim bağlamında, bireyselleştirilmiş eğitim programı gibi uygulamalarla birlikte ortaya çıkmıştır. Bu yaklaşımın temelini oluşturan düşünce, özel gereksinimli öğrencilerin karma öğrenim deneyimlerinin, sosyal etkileşimlerde daha başarılı olmalarını ve dolayısıyla yaşamlarında daha ileriye gitmelerini sağlayacağıdır. Bütünleştirme modelinin arkasındaki felsefe, özel eğitim sınıflarının ve özel eğitim okullarının kullanımını tamamen ortadan kaldırmayı amaçlamaz, ancak yine de bu imkanları sunar. Bütünleştirme modelleri, eğitim yöneticileri tarafından özel eğitimde tecrit modellerinden mümkün olduğunca uzaklaşma amacıyla uygulamaya konur. Bu uygulamanın temel düşüncesi, hem genel eğitim öğrencilerinin hem de özel eğitim öğrencilerinin sosyal açıdan gelişmesidir. Daha başarılı öğrenciler akran öğreticisi rolü üstlenirken, daha az başarılı öğrenciler genel eğitim öğrencilerinin empati öğrenmeleri için motivasyon kaynağı olur.

Bu uygulamaların uygulanması değişkenlik göstermektedir. Okullar, bütünleştirme modelini çoğunlukla hafif ila orta düzeyde özel gereksinimleri olan öğrenciler için kullanır.[2] Tamamen kapsayıcı okullar nadirdir ve "genel eğitim" ve "özel eğitim" programlarını ayırmaz; bunun yerine, okul tüm öğrencilerin birlikte öğrenmesi için yeniden yapılandırılır.[3]

Bütünleştirme yöntemi, geçmişte çocukların yeterince bütünleşmeyeceği sebebiyle endişe yaratan "entegrasyon" veya "kaynaştırma" modellerinden farklıdır. Bu yaklaşımda, engelli öğrencilerin tam katılımı ve sosyal, medeni ve eğitim haklarına saygı ön planda tutulur. Dahil olma hissi sadece fiziksel ve bilişsel engellileri değil, yetenek, dil, kültür, cinsiyet, yaş ve diğer tüm insani farklılıkları da kapsar.[4] Richard Wilkinson ve Kate Pickett, "öğrencilerin eğitim görevlerindeki performans ve davranışlarının, kendimizi nasıl hissettiğimiz, başkaları tarafından nasıl görüldüğümüz ve değerlendirildiğimizden derin şekilde etkilenebileceğini" belirtmişlerdir. "Aşağılanmayı beklediğimizde, yeteneklerimiz de azalıyor gibi görünüyor." [5] Bu nedenle, Birleşmiş Milletler 4. Sürdürülebilir Kalkınma Hedefi, yeterli fiziksel altyapıya ve güvenli, kapsayıcı öğrenme ortamlarına duyulan ihtiyacı kabul etmektedir.[6]

Tam kapsayıcı okullar ve genel veya özel eğitim politikaları

Tamamen kapsayıcı okullar, nadir de olsalar, "genel eğitim" ve "özel eğitim" programları arasındaki ayrımı ortadan kaldırır. Bu yaklaşım, 1980'lerde yaşanan tartışmalara örneğin Toplum Entegrasyon Projesi [7] ve evde eğitim ile özel eğitim-genel eğitim sınıfları arasındaki tartışmalara [8] artık değinmez. Bunun yerine, okul tüm öğrencilerin birlikte öğrenmesi için yeniden yapılandırılır [3][9]. Her türlü kapsayıcı okul yaklaşımı, ilköğretim ve lise eğitiminde geleneksel yöntemlerden uzaklaşmak için yönetimsel ve idari değişiklikler gerektirir [10]

Bütünleştirme, şu anda da okulların ayrılmaz bir parçası olarak varlığını sürdürmektedir (örneğin, Powell & Lyle, 1997'den itibaren en az kısıtlayıcı ortam ilkesine göre en kapsayıcı ortamda eğitim)[11] ve Türkiye ve diğer dünya ülkelerinde [12] eğitim reformu girişimlerinin önemli bir parçasıdır. Kapsayıcılık, engellilik alanında eğitim kalitesini artırma çabasıdır, onlarca yıldır eğitim reformunda ortak bir tema olmuştur ve BM Engelli Hakları Sözleşmesi (BM, 2006) tarafından desteklenmektedir.

Bütünleştirme, onlarca yıldır araştırılmış ve incelenmiştir. Bu araştırmalar kamuoyuna yeterince yansımasa da, heterojen ve homojen yetenek gruplandırmaları (Stainback & Stainback, 1989) [13], kritik arkadaşlar ve kapsayıcılık kolaylaştırıcıları çalışmaları (örneğin, Jorgensen & Tashie, 2000) [14], kendine yeten sınıflardan genel eğitime geçişte %90'lık başarı oranı (Fried & Jorgensen, 1998) [15] gibi ABD genelinde doktora derecesi alan birçok araştırmacı tarafından yürütülmüştür.

Öğrencilerin sınıflandırılması ve eğitim uygulamaları

Eğitim sistemlerinin çoğunda öğrenciler, tanısal, eğitsel ve psikolojik testlerin yanı sıra başka yöntemlerle de engellilik durumlarına göre sınıflandırılır. Ancak kapsayıcılık, kendi planlama yöntemleriyle de ilişkilendirilmiştir. Bu yöntemlerden biri, Jack Pearpoint'un öncülüğünü yaptığı ve 2015 yılında da liderliğini sürdürdüğü MAPS [16] yöntemidir. Diğer bir yöntem ise, John O'Brien ve Connie Lyle O'Brien tarafından geliştirilen ve kapsayıcılığı okul yenilenmesinin itici gücü olarak gören kişi merkezli planlamadır [17]

Bütünleştirici eğitim anlayışının iki alt türü vardır:[18] Bunlardan ilki bazen normal kapsayıcılık veya kısmi kapsayıcılık olarak adlandırılır, diğeri ise tam kapsayıcılıktır.[19]

Bütünleştirici uygulamalar her zaman gerçekten bütünleştirici olmayabilir, daha çok bir kaynaştırma yöntemidir. Örneğin, özel eğitim gereksinimi olan öğrenciler, günün neredeyse tamamı veya en azından yarısından fazlası normal sınıflarda eğitim görür [19]. Mümkün olduğunca, öğrenciler genel sınıfta ek yardım veya özel eğitim alır ve sınıfın tam teşekküllü bir üyesi olarak kabul edilir.

Ancak, özellikle bu hizmetler özel ekipman gerektiriyorsa veya sınıfın geri kalanını rahatsız edebilecekse (konuşma terapisine ihtiyaç duyan öğrenciler gibi) en uzmanlaşmış hizmetler genellikle normal sınıf dışında verilir ve bu hizmetler için öğrenciler normal sınıftan çıkarılır. Bu durumda, öğrenci ara sıra normal sınıftan ayrılıp ayrı bir sınıfta daha küçük ve daha yoğun öğretim oturumlarına katılmak veya konuşma ve dil terapisi, ergoterapi ve/veya fizik tedavi, psikolojik hizmetler ve sosyal hizmetler gibi diğer ilgili hizmetleri almak için dışarı çıkarılır [19]. Bu yaklaşım, pek çok kaynaştırma uygulamasına çok benzeyebilir ve arkasındaki eğitim idealleri dışında pek az farklılık gösterebilir[19].

Tam kapsayıcı eğitim ortamında, özel gereksinimli öğrenciler her zaman, uygun destek ve hizmetler sağlanarak, ilk ve en çok tercih edilen seçenek olarak özel gereksinimi olmayan öğrencilerle birlikte eğitim görür. Çoğu eğitimci, bunun özel gereksinimli öğrenciler için daha etkili olduğunu düşünmektedir [20]

Tam kapsayıcılığın en uç noktası ise, normal sınıflarda başarılı olmak için en kapsamlı eğitim ve davranışsal destek ve hizmetlere ihtiyaç duyanlar da dahil olmak üzere tüm öğrencilerin eğitimini kapsar ve özel, ayrı ayrı yürütülen özel eğitim sınıflarının kaldırılmasını savunur [20]. Bu yaklaşımda, özel eğitim bir yer değil, bir hizmet olarak görülür ve bu hizmetler öğrencinin bireysel ihtiyaçlarını karşılamak için onu sınıftan çıkarmak yerine günlük rutinlere, sınıf yapısına, ortamına, müfredata ve stratejilere entegre edilir [20].

Ancak, tam kapsayıcılık konusundaki bu yaklaşım biraz tartışmalıdır ve bugüne kadar tam olarak anlaşılmamış veya uygulanmamıştır [21][22][23].

Kaynakça

  1. ^ Qvortrup, A., & Qvortrup, L. (2017). Inclusion: Dimensions of inclusion in education. International Journal of Inclusive Education, 22(7), 803–817.
  2. ^ Allen, K.E., Schwartz, I
  3. ^ a b Scheyer et al. (1996). The Inclusive Classroom Teacher Created Materials, Inc. The Inclusive Classroom 28 Eylül 2007 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
  4. ^ "What is Inclusive Design". Inclusive Design Research Centre. OCAD University. 16 Ağustos 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 13 Kasım 2015. 
  5. ^ Wilkinson, Richard; Pickett, Kate (2010). The Spirit Level- Why Equity is Better for Everyone. 2010. İngiltere: Penguin Books. s. 113. ISBN 978-0-241-95429-4. 
  6. ^ "SDG4's 10 targets". Global Campaign For Education (İngilizce). 7 Aralık 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Eylül 2020. 
  7. ^ Knoll, J. & Meyer, L. (1986). Principles and practices for school integration of students with severe disabilities: An overview of the literature. In: M. Berres & P. Knoblock, Managerial Models of Mainstreaming. Rockville, MD: Aspen.
  8. ^ Brown, L., Long, E., Udvari-Solner, A., Schwarz, P., VenDeventer, P., et al. (1989, Spring). Should students with severe intellectual disabilities be based in regular or in special education classrooms in home schools? Journal of the Association of Persons with Severe Handicaps, 14(1): 8-12.
  9. ^ Sailor, W. (1991, November/December). Special education in the restructured school. Remedial and Special Education, 12(6): 8-22.
  10. ^ Sage, D.D. (1996). Administrative strategies for achieving inclusive schooling. (pp. 105-116). In: S. Stainback & W. Stainback, Inclusion: A Guide for Educators. Baltimore, MD: Paul H. Brookes.
  11. ^ Powell, Donna; Hyle, Adrienne E. (1 Mayıs 1997). "Principals and School Reform: Barriers to Inclusion in Three Secondary Schools". Journal of School Leadership. 7 (3). ss. 301-326. doi:10.1177/105268469700700305Özgürce erişilebilir. 
  12. ^ Bellamy, T.G. (1989). Book Review of D. K. Liptsky and A. Gartner, School Reform for All Students: An Essay Review of Beyond Separate Education: Quality Education for All. Baltimore, MD: Paul H. Brookes.
  13. ^ Stainback, W. & Stainback, W. C. (1989). Classroom organization for diversity among students. In: D. Biklen, D. Ferguson & Al Ford, Schooling and Disability. Chicago, IL: University of Chicago Press.
  14. ^ Jorgensen, C. & Tashie, C. (2000). Turning points: The story of high school inclusion in New Hampshire. (pp. 131-176). In: J. Nisbet & D. Hagner, Part of the Community. Baltimore, MD: Paul H. Brookes.
  15. ^ Fried, R.L. & Jorgensen, C.M (1998). Equity and excellence: Finding common ground between inclusive education and school reform. In: C. M. Jorgensen, Restructuring High School For All Students. (pp. 15–28). Baltimore, MD: Paul H. Brookes.
  16. ^ Forest, M. & Pearpoint, J.. (1992). MAPS: Action planning. (pp. 52–56). In: J. Pearpoint, M. Forest, & J. Snow, The Inclusion Papers: Strategies to Make Inclusion Work. Toronto, Canada: The Inclusion Press.
  17. ^ O'Brien, J. & Lyle O'Brien, C. (1996). Inclusion as a force for school renewal. In : S. Stainback & W. Stainback, Inclusion: A Guide for Educators. Baltimore, MD: Paul H. Brookes.
  18. ^ "Inclusion definition - Dictionary - MSN Encarta". 23 Şubat 2009 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Kasım 2009.  Definition of inclusion, accessed October 11, 2007. 2009-10-31.
  19. ^ a b c d Bowe, Frank. (2005). Making Inclusion Work. Merrill Education/Prentice Hall.
  20. ^ a b c "Understanding Psychology Eighth Edition", Feldman, Robert S. (2008), page 309. Retrieved 2010-06-10.
  21. ^ Student teachers' attitudes toward the inclusion of children with special needs. Educational Psychology, Hastings. R.P., & Oakford, S. (2003), page 23, 87-95
  22. ^ Mainstreaming to full inclusion: From orthogenesis to pathogenesis of an idea. International Journal of Disability, Development, and Education, Kavale, K.A. (2002), page 49, 201-214.
  23. ^ Attitudes of elementary school principals toward the inclusion of students with disabilities. Exceptional Children, Praisner, C. L. (2003), page 69, 135-145.

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Sheffield Üniversitesi</span>

Sheffield Üniversitesi, İngiltere'nin Yorkshire ve Humber bölgesindeki Sheffield şehrinde bulunan bir araştırma üniversitesidir.

<span class="mw-page-title-main">Özel İzmir Amerikan Koleji</span> İzmirde bulunan özel bir lise

İzmir Amerikan Koleji, İzmir'de bulunan en eski özel eğitim kurumu ve en eski lisedir. İzmir'de bulunan misyonerler tarafından kurulmuştur. İlk kurulduğu zamanlar sadece kızların öğrenim gördüğü bir okulken bugün karma eğitim vermektedir. İzmir Amerikan Koleji, özel bir okul olup, eğitim dili İngilizcedir. İzmir Amerikan Koleji, ECIS ve CIS tarafından akredite edilmesiyle beraber öğrencilerine IB diploma programı vermektedir.

<span class="mw-page-title-main">Bolton Üniversitesi</span>

Bolton Üniversitesi eski ismiyle Bolton Yüksek Eğitim Enstitüsü Bolton (İngiltere)'de bulunan bir yükseköğretim kurumudur. Kamuya ait bir üniversite olup 1982 yılında kurulmuştur. Nisan 2004'te üniversite statüsüne yükselmiştir. 6375 lisans, 1.740 lisansüstü öğrencisiyle toplam 8.740 öğrenci üniversite bünyesinde eğitim görmektedir.

Gymnasium veya jimnazyum ya da eski dildeki kullanımıyla jimnaz, İsviçre, Hollanda, İsveç, Avusturya ve Almanya ile bazı diğer ülkelerde bulunan, öğrencileri üniversiteye hazırlayan okul türü. Türkiye'de lise seviyesinin üstündedir. Gymnasium'a girebilmek için ders notlarının iyi olması şartı vardır.

Ayşegül Ataman, Türk akademisyendir.

<span class="mw-page-title-main">Minnesota Üniversitesi</span> ABDde 1851de kurulmuş kamuya bağlı bir araştırma üniversitesi

Minnesota Üniversitesi, ABD'de, Ortabatı eyaletleri'nden Minnesota eyaletinde Minneapolis ve Saint Paul'da yerleşik olarak 1851'de kurulmuş olan kamuya bağlı bir araştırma üniversitesidir.

Fen, teknoloji, mühendislik ve matematik (FeTeMM), bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik sözcüklerinin baş harflerinden oluşan kısaltma. Amerika Birleşik Devletleri'nde STEM olarak adlandırılan bu standart, okul düzeyinde matematik ve fen bilimleri derslerinin bütünleştirilmesi olarak yaygınlaşmış olsa da mühendislik ve teknolojinin sınıf içi ve sınıf dışı etkinlikler ile öğretilmesi olarak da anlaşılmaktadır. Örnek olarak, Amerikalı fen eğitimi standartlarına mühendislik ve mühendisliğin doğasının ve ortak çekirdek matematik müfredatına ise matematiksel modellemenin eklenmesi gösterilebilir. Her ne kadar ABD bağlamında STEM, ekonomik anlamda ilerleme ve liderlik için insangücü ihtiyacını karşılamayı ve güçlendirmeyi hedeflese de toplumsal barış ve eğitimde fırsat eşitliğini sağlamada bir araç olarak da kullanılabileceği savunulmaktadır.

Veteriner tıp koleji başvuru hizmetleri (VMCAS), veteriner hekimlik eğitimi görmek isteyen öğrenciler için kurulmuş merkezi bir başvuru servisi. Amerikan Veteriner Tıp Kolejleri Birliği tarafından 1995 yılında kurulmuştur, Birleşik Devletlerdeki birçok veteriner hekimliği okulu için hizmet verir, bunun yanında Kanada, Birleşik Krallık, Yeni Zelanda ve Avustralya'daki okullar için de hizmet verir.

Güney Kore'de eğitim, hem devlet okulları hem de özel okullar tarafından sağlanmaktadır. Her iki okul türü de devletten fon almaktadır, ancak özel okulların aldığı miktar devlet okullarından azdır.

<span class="mw-page-title-main">Çin'de eğitim</span> Çin Eğitim Bakanlığının işlettiği bir devlet eğitim sistemi

Çin'de eğitim, Çin Eğitim Bakanlığı'nın işlettiği bir devlet eğitim sistemidir. Tüm vatandaşların en az dokuz sene okul eğitimi görmesi şart. Hükûmetin finanse ettiği bu dokuz senelik zorunlu eğitim; altı ya da yedi yaşında başlayan altı senelik ilköğretim (小学) ve 12 ile 15 yaşları arasında üç senelik ortaokul (初中) eğitiminden ibaret; ancak bazı eyaletlerde beş senelik ilkokul ve dört senelik ortaokul var. Ortaokul sonrası ise Çinli öğrenciler üç senelik lise (高中) eğitimi görür.

Estonya'daki örgün eğitimin tarihi manastır ve katedral okullarının kurulduğu 13. ve 14. yüzyıllara dayanır. İlk Estonca okuma kitabı 1575'te yayımlanmıştır. Estonya'nın en eski üniversitesi İsveç Kralı II. Gustaf Adolf tarafından 1632 yılında kurulmuş olan Tartu Üniversitesi'dir.

<span class="mw-page-title-main">Azerbaycan'da eğitim</span> Azerbaycanın eğitim sistemi

Azerbaycan'da eğitim, Azerbaycan Cumhuriyeti Bilim ve Eğitim Bakanlığı tarafından düzenlenmektedir.

<span class="mw-page-title-main">COVID-19 pandemisinin eğitime etkisi</span> COVİD-19 pandemisinin eğitime etkisi

COVID-19 pandemisinin eğitime etkisi dünya çapında görüldü ve neredeyse tüm okul ve üniversitelerin kapanması eğitim pratik ve programlarını geniş çapta etkiledi. Eğitim kurumlarının kapanmasında temel gerekçe enfeksiyon riskini azaltmaktı. 30 Eylül 2020 itibarıyla yaklaşık 1.077 milyar öğrenci okulların kapatılmasından etkilendi. UNESCO okulların kapatılmasını takiben pandemi dönemi için uzaktan ve açık eğitim programlarının kullanılmasını önerdi. UNICEF'e göre Ekim 2020 itibarıyla 53 ülkede okullar kapalıyken dünya öğrenci popülasyonunun 61.6'lık kısmına tekabül eden 27 ülkede ise kısmi şekilde açılmış durumdaydı, 72 ülkede ise okullar açıktı. Okulların kapatılması sadece öğrencileri değil öğretmenleri, aileleri, sosyal yaşam ve öğrenci popülasyonunun yarattığı ekonomik canlılığı da etkiledi. Bu dönemde birçok sosyo-ekonomik sorun ve değişim etkisini gösterdi, öğrenci borçları, online eğitim, gıda güvenliği, evsizlik ve barınma sorunları bunlardan birkaçıydı. Ayrıca çocuk bakımı, öz sağlık durumu, mental yorgunluk, engelli hizmetlerindeki aksaklıklar ve internete erişim sorunları baş gösterdi. Dezavantajlı çocuk ve aileler için eğitimin aksaması çok daha sancılı oldu.

Montessori metodu, İtalyan doktor Maria Montessori tarafından geliştirilmiş bir eğitim yöntemidir.

Eğitim yönetimi; bir grubun, bir eğitim sistemini yürütmek için yapıları denetlemek, planlamak, strateji oluşturmak ve uygulamak için, insan ve malzeme kaynaklarını birleştirdiği eğitim sisteminin yönetimini ifade etmektedir. Eğitim; bilgi, beceri, değer, inanç, alışkanlık ve tutumların, öğrenme deneyimleriyle bireylere kazandırılması durumudur. Eğitim sistemi; bakanlıklar, sendikalar, yasal kurullar, kurumlar ve okullar gibi eğitim kurumlarındaki profesyonellerden oluşan büyük bir sistemdir. Eğitim sistemi, zenginleştirmek ve geliştirmek için birlikte çalışan siyasi başkanlar, müdürler, öğretim personeli, öğretim dışı personel, idari personel ve diğer eğitim profesyonellerinden oluşur. Eğitim sisteminin tüm seviyelerinde ise yönetim gerekmektedir. Yönetim; bir kurumun planlanması, organize edilmesi, uygulanması, gözden geçirilmesi, değerlendirilmesi ve bütünleştirilmesi konularını içermektedir.

Gizli müfredat, hem sınıfta hem de sosyal ortamda aktarılan normlar, değerler ve inançlar gibi okulda öğretilmesi gereken "öğrenilen ancak açıkça amaçlanmayan"bir dizi derstir.

Özel eğitim, öğrencilerin bireysel farklılıklarına; akademik, sosyal, günlük yaşam ve benzeri yetersizliklerine hitap eden geliştirilmiş ve bireyselleştirilmiş eğitim anlayışıdır. Özel eğitim, öğrenme güçlüğü, gelişimsel yetersizlikler, iletişim bozuklukları, duygusal ve davranışsal bozukluklar, fiziksel engelli ve diğer yetersizlik sınıfında olan veya yetersizliği olmayıp özel yeteneği yani yüksek yeterliliği olan öğrencilere uygun eğitim sağlamayı amaçlar. Yetersiz veya yüksek yeterliliğe sahip öğrencilerin farklı öğretim yaklaşımları, teknoloji kullanımı, özel olarak uyarlanmış bir öğretim sınıfı, ek ders, BİLSEM, destek eğitim odası veya ayrı bir özel eğitim okulu vb gibi eğitim hizmetlerinden yararlanmaları sağlanır.

Bireyselleştirilmiş Eğitim Programı (BEP), Özel eğitime gereksinim duyan bireylerin değerlendirme sonuçları esas alınarak; gelişim özellikleri, eğitim ihtiyaçları ve performansları doğrultusunda hedeflenen amaçlara ulaşmaya yönelik hazırlanan ve bu bireylere verilecek destek eğitim hizmetlerini de içeren kapsamlı ve bireyselleştirilmiş programları ifade eder.

<span class="mw-page-title-main">Katolik okulu</span> Katoliklik odaklı din eğitimi ve seküler eğitim veren eğitim kurumları

Katolik okulları, Katolik Kilisesi ile birlikte yönetilen okul öncesi, ilk ve orta eğitim kurumlarıdır. 2011 itibarıyla Katolik Kilisesi dünyanın en büyük dini, sivil toplum okul sistemini işletmektedir. Kilise, 2016 yılında 43.800 ortaöğretim okulunu ve 95.200 ilkokulu destekledi. Okulların müfredatlarında seküler konuların yanı sıra dini eğitime de yer veriliyor.

Eğitimde kaynaştırma uygulaması, özel gereksinimli öğrencileri, belirli zaman dilimlerinde veya tam zamanlı olarak genel eğitim sınıfına yerleştirme uygulamasıdır.