İçeriğe atla

Bölünmüş çizgi benzetmesi

Platon'un Bölünmüş çizgi analojisi (Yunanca; γραμμὴ δίχα τετμημένη), Platon'un Devlet isimli eserinin VI. kitabının son bölümünde yer alan, hangi bilgi edinme türlerinden geçildiğinde mutlak olan 'İyi'nin bilgisi'ne ulaşılabilineceğini gösteren derecelendirme, çizim.[1]

Noesis(kavrayış, idrak), Dionoia(çıkarımsal anlayış, düşünce), Pestis(kanaat), Eikasia(tahmin) yoluyla öğrenme ayrımları mevcuttur. İlk iki durum bilgiye, son iki durum ise sanıya ulaştırabilir.

Noesis'in nesnesi idea; Dionoia'nın nesnesi matematiksel, geometrik modeller; Pistis'in nesnesi çevrede görülebilen tüm doğal ve yapma nesneler ile canlı varlıklar ve bitkiler; Eikasia'nın nesnesi ise, aynada ya da suda gördüğümüz türden görüntüler, gölgeler ve bunlara benzer şeyler oluşturmaktadır.

İyi'nin bilgisi

İnsanın, mutlak olan 'İyi' 'ye ulaşması için bir yol gösterici olma iddiasında olan Platon, 'iyi'ye ulaşmayı ya da yaklaşmayı, Duyusal (görülebilir, duyumlanabilir) ve Akli (kavranabilir) olanlar tasnifi yaparak açıklamıştır.

Çizgi betimlemesinde, bir çizgiyi ikiye böler ve iki parçanın biri GÖRÜNEN EVREN'i (Oraton) dünyayı, öteki KAVRANAN EVREN'i(Noeton) yani idealar dünyasını temsil eder. Görünen evrenden ancak 'Sanı' (Doxa) elde edilebilirken; 'Kesin Bilgi' (Episteme)'ye Kavranan evrene çıkıldığında ulaşılabileceğini savunur.

Platon Görünen ve Kavranan evrenleri de iki parçaya böler. Bu dört parça aşağıdan yukarı düşünülecek olursa, alttaki iki parça duyuların değişken ve karanlık ortamını; üstteki iki parça ise düşünülür olanın aydınlık dünyasını temsil eder. Yukarı çıkıldıkça 'İYİ'ye yaklaşılabilir.

Çizgi betimlemesi

Platon çiziminde; Noesis |AB| 1 pay, Dionoia |BC| ve Pistis |CD| 2 pay, Eikasia |DE| ise 4 pay genişliğinde olacak şekilde betimlenmiştir.[1]

                         |AB|=Noesis    |BC|=Dionoia         |CD|=Pistis                  |DE|=Eikasia
                            İdealar    Metrik Modeller*     Duyusal nesneler             Hayal ve yansımalar
Bölünmüş Çizgi
*|AC||CE|
Ontololojik durumuAkledilebilir evren(noeton) Duyusal, Görülebilir evren (oraton)
Epistemolojik durumuKesin Bilgi (épistèmé) Sanı (doxa)
*|AB|=Noesis |BC|=Dionoia |CD|=Pestis |DE|=Eikasia
Ontolojik SeviyesiİdealarMatematik ve geometrik modeller*Duyusal nesneler, şeylerGölge, yansıma, hayal ve kopyalar
Epistemolojik SeviyesiSaf aklın kavrayışı Zihni çıkarım, anlayış Kanaat, fikir, yargı Tahmin

Ulaşılması arzu edilen 'İyi' için dört bölüm oluşturan Bölünmüş çizgi analojisi yukarıdan aşağı bir inişle tarif edilirse; en üstte 1 İdealar, onun altında 2 Sayısal, Geometrik modeller (çıkarımlar, vehimler), onun altında 3 Duyusal nesneler ve en altta ise 4 Hayaller (resim, yansıma, gibi) evreni yer alır. Bu evrenlere ait bilgiler ise dört düzeyde isimlendirilirler;

  • Noesis (kavrayış, idrak, saf akılla kavranan), bu bölmenin nesnesini İdealar oluşturmaktadır[2] saf akıl (Nous) ile kavranılabilir ve kesin bilgi (episteme) verirler.
  • Dionoia (zihni çıkarım, muhakeme ile anlaşılan, anlayış, düşünce), Sayılar ve Geometrik çıkarımların evreni çıkarımsal zihin(Dionoia) ile bilinebilirler. Matematik, varsayım (aksiyom) temeli üzerinde oturduğundan idealardan ayrılır; ancak yine kendi içinde tutarlı olmaları sonucunda bilgi(episteme)'ye ualştırırlar. (*Dionoia'nın idealardan ayrı bir nesnesi olup olmadığı hususu tartışmalıdır.[2][3])
  • Pistis (kanaat, fikir), bu bölmenin nesnesi; canlı varlıklar, bitkiler, insan yapımı nesneler, yani doğadır. Görülebilir, duyusal dünyanın nesneleri değişken olduğundan kesin bilgi değil ancak sanı (doxa)'ya ulaştırabilirler.
  • Eikasia(tahmin),bu bölmenin nesnesini ise aynada ya da suda gördüğümüz türden görüntüler, gölgeler, imgeler, yansımalar ve bunlara benzer şeyler oluşturmaktadır.[2] Bunlara ilişkin tahmin (eikasia) düzeyinde veri elde edilebilir ve sanı (doxa)'ya ulaştırır. Pistis'in nesneleri ile birlikte gözle görünen evreni (Oraton) teşkil ederler.

Kaynakça

  1. ^ a b "Platon'un DEVLET'teki Bölünmüş Çizgi Analojisi, Cevizci Ahmet" (PDF). 2 Haziran 2018 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Şubat 2017. 
  2. ^ a b c "Akdeniz Üni. Edebiyat Fak. Yayınları, cilt III, sayı I". 26 Şubat 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Şubat 2017. 
  3. ^ "Platon'un DEVLET'teki Bölünmüş Çizgi Analojisi, Cevizci Ahmet, sayfa 64-69, Dionoia ve Noesis'în nesneleri bölümü" (PDF). 2 Haziran 2018 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Şubat 2017. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Batlamyus</span> Yunan matematikçi, astronom ve coğrafyacı (100–170)

Klaudyos Batlamyus, İskenderiyeli Yunan matematikçi, coğrafyacı, astronom ve müzik teorisyeniydi ve üçü daha sonra Bizans, İslam ve Batı Avrupa bilimi için önemli olan yaklaşık bir düzine bilimsel tez yazmıştır. MS 100–170 yılları arasında yaşadığı tahmin edilmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Optik</span> fizik biliminin bir alt dalı

Optik, ışık hareketlerini, özelliklerini, ışığın diğer maddelerle etkileşimini inceleyen; fiziğin ışığın ölçümünü ve sınıflandırması ile uğraşan bir alt dalı. Optik, genellikle gözle görülebilen ışık dalgalarının ve gözle görülemeyen morötesi ve kızılötesi ışık dalgalarının hareketini inceler. Çünkü ışık bir elektromanyetik dalgadır ve diğer elektromanyetik dalga türleri ile benzer özellikler gösterir.

<span class="mw-page-title-main">Bilinç</span> Algı ve bilgilerin zihinde duru ve aydınlık olarak izlenme süreci. Düşünen öznenin kendisini anlama ve bilme durumu.

Bilinç, genel olarak, insanda farkındalığın, duygunun, algının ve bilginin merkezi olarak kabul edilen yetidir. Zihnin kendi içeriklerinin farkında olduğu, içebakış yoluyla bilinen, duyumları, algıları ve anıları ihtiva eden bölümüdür.

  1. Kişinin kendisine, yaşantılarına, çevresine, öteki kişilere, bir bütün olarak içinde yaşadığı dünyaya ilişkin farkındalığı, yaşanan deneyimlerden kendiliğinden doğan kendinin farkında olma görüngüsü;
  2. Öznenin duygularına, algılarına, bilgilerine ve kavrayışlarına bağlı olarak kendini anlama, tanıma ya da bilme yetisi;
  3. Bilme edimi ile bilinen içerik arasındaki ilişkiyi her ikisini de içerecek biçimde bir üst düzeyde kurabilme becerisi;
  4. Acı çekme, isteme, bekleme, düş kırıklığına uğrama, korkma gibi belli bir nesnesi bulunan bütün “geçişli” yaşama edimlerini olanaklı kılan ana ilke;
  5. Düşünen öznenin kendisine dönerek, kendisini kendi düşünceleri ile kavraması, kendisine bir başkası olarak dışarıdan bakabilmesi durumu;
  6. “İçebakış” yoluyla zihnin kendi deneyimlerinin gerçekliğini kavrama edimi;
  7. Zihinsel yaşamın geçmiş duyumları, algıları, bilgileri bellekte tutma yeteneği;
  8. Kişinin kendi içinde yaşadıklarına ya da dışarıda olup bitenlere yönelik incelmiş sezgisi, bütün yaşadıklarına ilişkin genel görüşü;
  9. Üzüntü, sevinç, hüzün gibi tek tek yaşantı durumlarına ilişkin kendilik izlenimleri, şeylerin kişiye nasıl göründüğüne yönelik görüngübilimsel yaşantılar bütünü.
<span class="mw-page-title-main">Aristoteles</span> Antik Yunan filozofu (MÖ 384–322)

Aristoteles veya kısaca Aristo, Antik Yunanistan'da klasik dönem aralığında yaşamını sürdürmüş olan Yunan filozof, polimat ve bilgedir.

<span class="mw-page-title-main">Platon</span> Antik Yunan filozofu

Platon veya Eflatun, Antik Yunan filozofu ve bilgesi.

<span class="mw-page-title-main">Demokritos</span> Antik Yunan filozofu, Leucippusun öğrencisi, atom teorisinin kurucusu

Demokritos, geliştirdiği atomcu evren teorisi formülasyonu ile tanınan Sokrates öncesi Antik Yunan filozof.

<span class="mw-page-title-main">Anaksimandros</span> Filozof

Anaksimandros Miletos'da Sokrates öncesi dönemde yaşamış İyonlu bir filozoftur. Thales'in öğrencisidir. Aynı zamanda tarihsel kaynaklara göre öğretilerini kaleme almış ilk filozoftur ve eseri Grek dilinde düzyazı olarak kaleme alınmış ilk kitaptır. Ancak yazdıklarından sadece bir cümle günümüze ulaşmıştır. Onun buluşlarıyla ilgili birincil kayıtlar sonraki yazarların bize aktardıklarıdır. (Söz konusu tek cümlede su ve ateş gibi sözlerin ortaya çıkışı, haksızlıkların cezalandırdığı insan toplumundan elde edilen mecazlarla betimlenir. Örneğin ne sıcak ne de soğuk süreklidir, ikisi de aralarındaki dengeyi korumak için ödün verirler.)

<span class="mw-page-title-main">Plotinos</span> Filozof

Plotinos, Neoplatonizmin kurucusu antik filozof. Plotinos hakkındaki bilgilerimizin çoğu, kendisi de filozof olan Porfirios'un Plotinos'un baş eseri Enneadlar'a yazdığı önsözden gelmektedir. Plotinos'un mistik felsefesi Yahudi, Hristiyan, gnostik ve Müslüman filozoflara ve mistiklere yüzyıllar boyunca esin kaynağı olmaya devam etmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Heraklitos</span> Yunan filozof

Efesli Heraklitos, döneminde Pers toprakları içinde bulunan Efes'te yaşamış Pre-socratik Yunan filozof. Platon ve Aristoteles'in eserleri de dahil olmak üzere Batı felsefesini geniş ölçüde etkilemiştir. Herakleitos’un yaşadığı şehir daha sonra ilk Yunan filozofların yaşadığı Miletos’a yakındır fakat mahut Miletoslu düşünürlerden herhangi biriyle tanıştığına ve hayatı boyunca seyahat edip etmediğine dair bir bilgi yoktur.

<span class="mw-page-title-main">Episteme</span>

Episteme, felsefe tarihindeki genel kullanımıyla, bilgi anlamına gelmektedir. Felsefenin alt disiplerinden biri olan epistemoloji'de episteme kavramından gelir. Episteme ve logos terimlerinin birleşiminden ortaya çıkar epistemoloji.

Bellek ya da hafıza, yaşananları, öğrenilen konuları, bunların geçmişle ilişkisini bilinçli olarak zihinde saklama gücüdür.

<span class="mw-page-title-main">Sembol</span> bir fikri, süreci veya fiziksel bir varlığı temsil eden bir şey

Sembol veya simge, kavramın uzlaşımsal olarak betimlendiği gösterge türü. Bir düşüncenin, nesnenin, niteliğin, niceliğin vb. ruhbilimsel ve düşünbilimsel açıdan betimlenmesi simgesel anlam taşıyan yapay bir belirtidir. Tüm simgeler doğaları itibarıyla kavramsal olup, sözel, görsel ya da sayısal olabilirler.

<i>Batı Felsefesi Tarihi</i>

Batı Felsefesi Tarihi, İngiliz filozof, mantıkçı, matematikçi ve tarihçi Bertrand Russell'ın 1945 yılında yazdığı üç ciltlik eseridir.

Timeeus, genelde ismi var olup cismi olmayan bir karakter tarafından uzun monologlar formatında verilen Plato'nun diyaloglarından biridir ve tahminen Milattan önce 360 yıllarında yazılmıştır. Çalışma fiziksel dünyanın ve insanların doğasının spekülasyonunu ortaya koyar ve Critias'ın diyaloğunu takip eder. Konuşmadaki katılımcılar Sokrates, Locri'nin Timeos'unu, Hermocrates ve Critias'ı içerir. Bazı bilim adamları diyalogda görünenin Thirty Tyrants'ın Critias'ı değil de onun büyük babası Critias olduğuna inanırlar.

<span class="mw-page-title-main">Stoacı fizik</span>

Stoacı fizik evrende işlemekte olan doğal süreçleri açıklamak üzere antik Yunan ve Roma Stoacı filozofları tarafından geliştirilmiş olan doğa felsefesidir. Stoacılar’a göre, evren, tek bir panteist tanrıdır, fakat aynı zamanda maddenin esasıdır. Evrenin en ilkel varlığı, var olan her şeyin temeli olan ilahi “öz”dür (pneuma). Kuvvetin maddeden ayrılması ilahi ateşi (aether) üretir, tüm maddenin temeli olan ateş elementlere ayrılır ve evrenin ilahi varoluş nedenine (logos) göre işleyen "pneuma"nın neden olduğu gerilimler tarafından şekillendirilir. Bu süreçler; sonsuz bir döngü (palingenesis) içerisinde evrenin oluş, gelişim ve nihai olarak yok oluşundan sorumludurlar. İnsan ruhu, evreni ortaya çıkaran coşkun ilahi ateşten (aether) bir yayılımdır ve insan duyuları ruhun yönetici parçası olan insan zihninin özüyle etkileşim halindeki nesnelerden ilahi öz (pneuma) akışının aktarımıdır. Stoacılar, aynı zamanda diğer tanrıların ve ilahi öznelerin varlıklarını da kabul etmişlerdir.

Gestalt psikolojisi veya gestaltizm, bilişsel süreçler içerisinde özellikle algı ve algısal örgütlenme konularında yoğunlaşmış psikoloji teorisidir. Yirminci yüzyılın ilk yarısında Almanya'da ortaya çıkmıştır. Gestalt psikolojisi kaotik görünen bir dünyada anlamlı bir algıya sahip olmamızın temelde hangi kanunlara dayandığını anlamaya çalışır. Gestalt psikolojisinin ana prensibi zihnin kendi kendisini algıladığı şeylerde bir bütün görmeye organize etmesidir.

Knidos'lu Eudoxus veya Knidoslu Ödoksus, antik bir Yunan astronomu, matematikçi, bilim insanı ve Archytas ile Platon'un öğrencisiydi. Hipparchus'un Aratus'un astronomi üzerine şiiriyle ilgili yorumunda bazı parçalar korunsa da tüm eserleri kaybolmuştur. Bithynialı Theodosius tarafından yazılan Sphaerics, Eudoxus'un bir çalışmasına dayanabilir.

<span class="mw-page-title-main">Ksenokrates</span> MÖ 4. yüzyıl Yunan filozofu, matematikçi ve bilgin

Kalkedonlu Ksenokrates, Yunan filozof, matematikçi ve MÖ 339/8'den 314/3'e kadar Platonik Akademinin lideri (bilgin) Öğretileri, genellikle matematiksel öğelerle daha yakından tanımlamaya çalıştığı Platon'un öğretilerini takip etti. Ayrıca otuz üçler konseyinin hevesli bir öğrencisiydi. Üç varoluş biçimini ayırt etti: Duyarlı, anlaşılır ve ikisinin birleşiminden oluşan üçüncüsü, sırasıyla duyu, akıl ve görüşe karşılık geliyordu. Birliği ve dualiteyi evreni yöneten tanrılar ve ruhu kendi kendine hareket eden bir sayı olarak görüyordu. Tanrı her şeyi kuşatır ve ilahi ile ölümlü arasında, ruhun koşullarından oluşan iki şeytani güç vardır. O, matematiksel nesnelerin ve Platonik Fikirlerin, onları ayıran Platon'un aksine aynı olduğunu savundu. Ahlakta, erdemin mutluluk ürettiğini, ancak harici malların ona hizmet edebileceğini ve amacını gerçekleştirmesini sağlayabileceğini öğretti.

İyi ideası ya da Platon felsefesindeki bir kavramdır. Platon'un cumhuriyet diyaloğunda (508e2-3) Sokrates karakteriyle anlatılır. Bu form, eğitim gören bir filozofun bir filozof-krala ilerlemesini sağlayan formdur. Açıkça görülemez veya açıklanamaz, ancak kişinin diğer tüm formları gerçekleştirmesine izin veren formdur. İyinin tanımı, içinde belirli iyi şeylerin paylaştığı, uzay ve zamanın dışında var olan mükemmel, ebedi ve değişmeyen bir Formdur.

<span class="mw-page-title-main">Geometri tarihi</span> Geometrinin tarihsel gelişimi

Geometri, mekansal ilişkilerle ilgilenen bilgi alanı olarak ortaya çıkmıştır. Geometri, modern öncesi matematiğin iki alanından biriydi, diğeri ise sayıların incelenmesi yani aritmetikti.