Psikoterapi, bireylerin duygusal ve davranışsal sorunlarının çözümünü, ruh sağlıklarının geliştirilmesi ve korunmasını amaçlayan tekniklerin genel adı. Psikoterapi her zaman sadece tek tek bireyleri konu almaz, zaman zaman incelenen tüm bir ailenin etkileşimsel meseleleri zaman zamansa incelenen bir çiftin birbiriyle olan ilişkisindeki bazı sorunların ruh sağlığı temelindeki kökleri olabilir. Ruh-zihin sağlığına dair sorunların psikolojik, sosyolojik veya somatik boyutları olabilir.
Aşağılık kompleksi ya da Aşağılık karmaşası, bireysel psikoloji ekolünün kurucusu Alfred Adler tarafından ortaya atılan ve kişinin bazı yönlerden kendini diğerlerinden aşağı hissetmesine neden olan karmaşasına verilen addır.
İşsizlik, herhangi bir ekonomik toplumda çalışmak istediği halde iş bulamayan yetişkinlerin bulunması durumu. İş bulamayan kimseye işsiz denir. Ekonomide genellikle 16 yaş ve üzeri kimseler işsiz grubuna dahil edilirler. Başlıca işsizlik türlerinden bazıları yapısal işsizlik, friksiyonel işsizlik, döngüsel işsizlik, gönülsüz işsizlik ve klasik işsizliktir. Yapısal argümanlar, yıkıcı teknolojiler ve küreselleşmeyle ilgili nedenleri ve çözümleri vurguluyor. BM Uluslararası Çalışma Örgütü'ne (ILO) göre, 2018 yılında dünya çapında 172 milyon insan işsizdi.
Psikosomatik, psikolojik kökenli fiziksel hastalıklar için kullanılan adlandırma. Eski Yunanca'da "ruh" anlamına gelen "psyche" ile "beden" anlamına gelen "soma" kelimelerinin birleşmesinden türetilmiştir.
Psikoz, düşünce ve duyunun ağır oranda bozulduğu zihin durumunu tanımlamakta kullanılan genel bir psikiyatri terimidir. Psikotik epizod geçiren hastalar halüsinasyonlar görüp, delüzyonel inançlar taşıyabilir, kişilik değişiklikleri ve düşünce bozukluğu gösterebilir. Bir psikotik epizod gerçek ile bağlatının kopması veya zarar görmesi ile karakterizedir denilebilir. Gençlerde daha sık görülen psikoz ağır bir zihinsel hastalığın belirtisi olabilir.
Megalomani, büyüklük hezeyanı ya da büyüklük kuruntusu, kişinin kendisine gerçekle uyuşmayan üstün nitelikler yakıştırmasıdır. Derin bir ruhsal sorunun belirtisidir. Megalomani, kendi başına bir hastalık değilse de oldukça şaşırtıcı bir psikolojik durumdur. Büyüklük hezeyanları kişinin, yetenekleri, nitelikleri ve yaşantısı hakkındaki mantıksız inançlara dayanır. Megalomani, kendini önemseme duygusunun gerçekliğe dayanıp abartılı bir biçim alan, aşırı bir özgüven değildir. Sağlıklı insanların yaklaşık % 10'u üstünlük düşüncesini yaşar ancak megalomaninin tüm kriterlerini içermezler. Farklı kültürlerdeki şizofreni hastalarında megalomani türlerine rastlanmıştır.
Taciz birçok kötü davranışı kapsamaktadır. Kelime hukuki bir anlamda kullanıldığı zaman tehdit edici, rahatsızlık veren ve toplum tarafından tasvip edilmeyen davranışları kasteder. İfade özgürlüğünü destekleyen toplumlar da, sadece ısrarla tekrarlanan ve doğru olmayan ifadeler hukuki anlamda taciz sayılır. Cinsel taciz, ısrarcı ve istek dışı cinsel yaklaşımlar için kullanılan terimdir. Bu tür taciz genellikle sokakta yalnız yürürken bazen de iş ortamlarında gerçekleşir ve cinsel yaklaşımları geri çevirmek mağdur kimseyi dezavantajlı bir durumda bırakabilir.
Kâbus en genel olarak uyurken kişiye güçlü bir duygusal rahatsızlık veren rüyalardır. Hayalet, canavar, cadı, vahşi hayvan gibi korku ve terör ögeleri içerebilirler. Acı çekme, düşme, boğulma ve ölme de sık rastlanan kâbuslardandır. Yüksek ateş gibi fizyolojik nedenlerden olabilecekleri gibi, kâbusu görenin hayatındaki beklenmedik bir stres ya da travma gibi psikolojik nedenleri de olabilir. Kimi zaman nedensiz yere görüldükleri de olabilir. Bazen kâbuslar o kadar etkili olur ki, uyuyan kişiyi halen yaşadığı duyguları taşır bir halde uyandırır ve kişi uzun bir süre etkisinden kurtulamaz.
Relaps bir kişinin geçmişte yakalandığı bir rahatsızlıktan tekrar etkilenmesi durumunda kullanılan tıbbi bir terimdir. Bu rahatsızlık fiziksel ya da psikolojik bir durum olabilir. Depresyon, bipolar bozukluk, multipl skleroz, kanser ya da madde bağımlılığı bu tür durumlara örnek gösterilebilir.
Bireysel psikoloji, Alfred Adler tarafından geliştirilen, psikanalizden ayrı olarak daha çok toplumsallık ve bütünlüğe önem veren psikolojik kuram.
Üstünlük kompleksi, Alfred Adler tarafından ortaya atılan bireysel psikolojinin temel ilkelerinden biridir. Kişinin doğuştan var olan aşağılık kompleksine dayanarak kendini diğer insanlardan daha üstün görme, yüceltme karmaşasıdır.
Türkiye'de insan hakları, çeşitli uluslararası hukuk anlaşmaları ile koruma altına alınmıştır. 1982 Anayasasının 90. maddesine göre uluslararası hukuk kurallarının iç hukuka karşı üstünlüğü kabul edilmiştir. Fakat yaşam hakkı, işkence, ifade özgürlüğü, dini özgürlükler, örgütlenme özgürlüğü gibi konularda sorunlar ve tartışmalar sürmektedir. Bu nedenle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinde yıllardır Rusya ile birlikte en çok sayıda davası görülen ülke konumundadır.
Gurur, Türkçede iki farklı konotasyona sahip olan bir sözcüktür. Negatif konotasyon, en basit tanımıyla kibir ve kendini beğenme anlamlarına gelir. Pozitif konotasyonsa övünme ve övünç anlamına gelir.
Rehabilitasyon veya Rehab şu anlamlara gelebilir:
- Rehabilitasyon hastanesi - bir hastane türü
- Psikiyatrik rehabilitasyon ya da psikososyal rehabilitasyon, psikiyatrik hastalık teşhisi almış kişilerin toplumsal yaşama kazandırılmasını ele alan bir psikiyatri branşı
- Uyuşturucu rehabilitasyonu, alkol, eroin, kokain gibi psikoaktif maddelere bağımlılık için yapılan tıbbi veya psikolojik tedavi sürecini anlatmak için kullanılan terim
- İtfaiye rehabilitasyonu, bir itfaiyecinin ateş altına acil tıbbi müdahalesinin itfaiyeciler tarafından sağlanması
- Arazi rehabilitasyonu, bazı süreçler sonrası hasar alan arazinin restorasyon süreci
- Mesleki terapi, insanlara "güncel iş becerileri" veya "iş için gerekli beceriler"i kazandırmayı amaçlayan terapi
- Nörokognitif rehabilitasyon, kognitif (bilişsel) veya motrisite hastalıklar için kullanılan bir rehabilitasyon metodolojisi
- Fizyoterapi, optimum nöromüsküloskeletal fonksiyonu edinme veya geri kazanmayı amaçlayan tedavi
- Fizik tedavi ve rehabilitasyon, fiziksel engelli kişilerin, mevcut kapasitelerini en üst düzeye çıkarmak, bağımlılıklarını azaltmak ve yaşam kalitelerini yükseltmek amacını taşıyan, bir tıp dalı.
- Siyasi rehabilitasyon, politikacı ve politik parti üyelerinin gözden düştükten sonra tekrar popülerliklerini kazanma süreci
- Rehabilitasyon mühendisliği, engelli kişilerin sorunlarını çözmek amacıyla teknolojik cihazların tasarımı, geliştirilmesi, adaptasyonu, testi, değerlendirilmesi, onaylanması ve dağıtımıyla ilgilenen mühendislik bilimleri
- Rehabilitasyon (nöropsikoloji), hastalık veya travma nedeniyle kaybolan veya azalmış nörolojik fonksiyonu iyileştirilmesini hedefleyen tedavi
- Rehabilitasyon (penoloji), kriminal davranışların rehabilitasyonu
- Felç rehabilitasyonu, felç sonrası iyilişme süreci
- Telerehabilitation, telekomünikasyon ağları ve internet üzerinden rehabilitasyon hizmetlerinin dağıtımını
- Mesleki rehabilitasyon, mesleki rehaberlik, mesleki eğitim ve seçici yerleşimi içeren sürekli ve koordine rehabilitasyonu süreci
- Yaban hayatı rehabilitasyonu, yaralı yaban hayvanlarının, yaban hayatına tekrar kazandırılmasını amaçlayan tedavisi
- Yaban Hayatını Araştırma ve Rehabilitasyon Derneği
- Türkiye İşitme Konuşma Rehabilitasyon Vakfı
- Pulmoner rehabilitasyon, akciğer rahatsızlığı olan kişilerde ilaç tedavisi yanı sıra uygulanan ve etkinliği kabul edilmiş multidisipliner bir rehabilitasyon programı
Kafaya takma, kişinin bir durumu veya bir kimseyi sürekli olarak düşünmesidir. Kafaya takma bir süre sonra melankoliye dönüşebilir. Böyle bir durumda o kişinin psikolojik destek alması gerekir. Bir şeyi kafaya takma durumu nadiren de olsa biyolojik rahatsızlıklara yol açabilir.
Napolyon kompleksi, kısa boylu insanlara atfedilen teorik bir durumu anlatan bir terimdir.
Bilişsel çelişki ya da bilişsel uyumsuzluk, Leon Festinger tarafından ortaya atılmış bir psikoloji bilimi kuramıdır.
Rahatsızlık, kişinin bilinçli düşünmesinden doğan sabırsızlık ve dikkat dağınıklığı ile karakterize, hoş olmayan bir zihinsel durumdur. Hayal kırıklığı ve öfke gibi duygulara yol açabilir.
İlgisizlik, Apati, çevre ile ileri derecede ilgisizlik, kayıtsızlık ve duyarsızlık halidir. Sağlıklı bireyler yaşadığı veya hissettiği olumsuz veya olumlu tüm olaylara olumlu veya olumsuz bir tepki verir. Apati olan kişilerde bu durum tam tersine olmak üzere çevrede gelişen tüm olaylara karşı tepkisiz kalırlar. Şizofreni, Tükenmişlik sendromu, Alzheimer, Hebefrenikler, Pick hastalığı, Ataraksiya gibi psikolojik rahatsızlıklarda Apati sendromu görülür.
Psikolojik Anlam, herhangi birinin, bir olay ya da durum yarattıktan sonra, onu kendisinin yaptığını ve ona bir özellik katmak için yaptığı psikolojik bir eylemlerden biridir. Bu eylemi yapan insanlar çoğu zaman psikolojik bozukluk veya çocukluk travması gibi nedenlerden ortaya çıkar. Anlamı kendine bir ifade biçimi olarak kullanan bu insanlar hayatlarını buna bellemiştir. Örnek olarak verilecek olursa, bir Seri Katilin kurbanını öldürdükten sonra ona imza bırakmak gibi, kurbanına kendine özgü bir şeyler katmak gibi. Belki de bu kişiler bu tarz şeylerin kendilerine anlam olarak saydıkları için, öldürmek, yaralamak veya cinsel sapkınlık gibi şeylerin kendilerine anlam yarattıklarını göstermektedir.. Genelde psikolojik olduğu için, psikolojik bozukluğu olmayan insanlarda bu tür eylemler pek sık karşılaşılmaz.