İçeriğe atla

Azerbaycan jeolojisi

Azərbaycan'ın jeolojik haritası, 1881

Azerbaycan'ın arazisi, Kafkasya arazisinin tamamı gibi, Alplerin kıvrımlı kuşağına ait olup karmaşık tektonik yapıya sahiptir. Azerbaycan Cumhuriyeti arazisinde son 13-15 bin yıl içinde yer alan jeolojik ve jeomorfolojik süreçler, iklim şartları ve denizin toplu olarak gerilemesi eşsiz yer şekillerini oluşturmuştur. Kayaçların yaşı, Alt Pliyosenden başlayarak çağdaş döneme kadar tüm zamanlarda insanların dikkatini çekmiştir. Azerbaycan arazisinde en eski kayaçlar, Alt Paleozoik, karmaşık metamorfik şistler çökelimidir. Azerbaycan Cumhuriyetinin arazisi paleontolojik ve mineralojik anıtlarla zengindir. Volkanik-magmatik ve tortul kökenli, paleontolojik koşulları yansıtan zaman ve mekân içinde değişen faktörler, aynı zamanda doğal zenginlikler bu kayaçların yaşını belirlemek için imkân sağlamaktadır. Kabuk içeren sapkın kayalar, onların Kretase ve Kretase sonrası dönemleri için yaşlarının tarihini belirlemeye yardımcı oluyor.[1]

Genel bilgi

Genellikle çeşitli jeolojik dönemlere ait eşsiz taşlar-tanıklar ve arazinin özelliği, jeologların dikkatini çekmektedir. Azerbaycan'da kayaçların yaşı 570 milyon yıldan (şistler, gnayslar) günümüz deniz çökellerine (kireçtaşı, alüvyon, kum, çakıl) kadar değişmektedir. En eşsiz jeolojik abidelerden biri, 3600 m rakımda korunmuş ve yer yer ayrı formlarda sarma siyen çökellerdir. Bu tür çökeller Kafkasya'nın diğer yerlerinde de görülmektedir. Onların yaygın olduğu bölgelerden bir de Şahdağ'dır.[1]

Azerbaycan'ın jeolojik ve jeomorfolojik formasyonları çok çeşitlidir. Kabarıklık oluşturan kurak-aşınım denüdasyon süreçleri sonucunda dağlar, tepeler ve çeşitli kayalar ortaya çıkmıştır. Onların bir kısmı sokulum kayaçlar olarak (Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti'ndeki İlanlıdağ, Nahacar, Elince gibi), bazı yerlerde – Devoniyen eski kristal kayaçlar olarak (Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti'nde Dahna, Sarıdağ, Velidağ vs.), diğer yerlerde ise Pliyosen çökelleri olarak oluşmuştur (Kobustan'da Ambizler ve Kuşgayası). Yoğun soyulma ve erozyon nedeniyle bazı çabuk yıkanabilir kayaçlar savrulmuşlar. Güneydoğu Kafkasya'da Kretase dönemine ait Lusitan kalkerlerinden oluşan Dibrar tipi kayalar mevcuttur. Onlar genellikle sivri uçlu kayalar şeklinde rölyefte kendini göstermektedir. Onlardan bazıları Şabran ve İsmayıllı bölgelerinde mevcuttur. Jura kalkerlerinden başlıca örneği Kepezdağ'dır.[1]

Dünyadaki yaklaşık 900 çamur volkanının üçte birinden fazlası Azerbaycan'da bulunuyor. Bu volkanların birçok çeşidi var: Halen faal durumda olan, sönmüş, gömülmüş, petrol püskürten, sualtı ve ada volkanları gibi. Çamur volkanları ülkenin doğusunda, Abşeron yarımadasında, Şamahı-Kobustan, güneydoğu Şirvan ve Bakü takımadasında bulunur. En büyükleri Galmas, Torağay, Büyük Kenizdağ'dır. Çoğu kesik koni şeklindedir. Yükseklikleri 20–400 m, çapları 100–4500 m arasındadır. Sadece Kobustan'da 100'den çok çamur volkanı vardır. 40 kadar volkandan yeryüzüne petrol çıkar. Bakü takımadasındaki 9 ada çamur volkanlarından oluşmuştur. Hazar Denizinde de 140'tan çok su altı çamur volkanı vardır. Çamur volkanları fay hatları boyunca yer almaktadır. Azerbaycan'daki çamur volkanlarının ilk faaliyete geçişi yaklaşık 25 milyon yıl öncesine dayanır. 1810 yılından günümüze 50 volkan yaklaşık 200 defa püskürmüştür. Sadece Lökbatan volkanında 19 püskürme gözlenmiştir. Çamur volkanları katı, gaz ve sıvı püskürtür. Püsküren katılarda 100'den fazla mineral ve 30 kadar element (bor, cıva, mangan, bakır, baryum, stronsyum, lityum vb.) yer alır. Çamur volkanları petrol ve gaz yatakları ile ilişkilidir. Bu volkanların bulunduğu alanlarda zengin petrol ve doğalgaz yatakları tespit edilmiştir (Lökbatan, Neft Taşları, Karadağ, Mişovdağ vb).[1]

Azerbaycan'ın hidrojeolojik çeşitlerine mineral kaynaklar aittir. Azerbaycan'da kimyasal bileşimine göre 10'dan fazla çeşit mineral kaynaklar tespit edilmiştir. Bunlara, hidrokarbonat, hidroklorür, bikarbonat-klorür-sülfat, karbonat-sülfat, klorürkarbonat, sülfat-klorür ve sülfat dahildir. Bunların dışında, kimyasal bileşimleri henüz belirlenmeyen birçok kaynak da mevcuttur. Bu kaynakların cereyan miktarı gün içinde 10 ila 100 bin litreye ulaşmaktadır. 30'dan fazla kaynakta suyun sıcaklığı 20 ila 70 dereceyi buluyor. Mineral kaynakların birçoğundan kükürt, karbon ve kükürt-karbon gazları ayrılmaktadır. Azerbaycan'da mineral kaynakların bulunduğu başlıca yerler Darıdağ, Sirab, Badamlı, Turşsu, Şirlan-İstisu, Slavyanka, Akkörpü, Haltan, Haşı, Cimi, Halhal, Beşparmak ve Kırkbulag'dır.[1]

Kaynakça

  1. ^ a b c d e "Azerbaycan Jeoloji Oturumu" (PDF). TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası. 1993. 5 Şubat 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 29 Ocak 2016.  (Türkçe)

Dış bağlantılar

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Kayaç</span> doğal olarak oluşan mineral agregası

Kayaç, çeşitli minerallerin veya mineral ve taş parçacıklarının bir araya gelmesinden ya da bir mineralin çok miktarda birikmesinden meydana gelen katı birikintilerdir. Kayaç terimi eski Türkçede sahre, yeni Türkçede külte ve yabancı dillerdeki rock, roche, gestein sözcükleri karşılığı kullanılmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Sedimantoloji</span>

Jeolojinin bir alt bilimi olan sedimantoloji biliminin konuları, yer kabuğundaki tortulların ve tortul kayaçların tanımlanması, sınıflandırılması ve orijininin araştırılması olarak sıralanabilir. Sedimantoloji, jeoloji içerisinde önemli bir yere sahiptir. Bunun nedeni yerkürenin yüzeyinin %75'i kadarının tortul (sedimanter) kayaçlardan oluşmuş olması ve şu anda kullanılan karbon bazlı (hidrokarbonik) enerji kaynaklarının tamamına yakınının bu tortul kayaçlardan çıkarılıyor olmasıdır. Ayrıca sedimenter sahalar çok verimli topraklara sahiptir. İklim şartlarının da uygunluğu yanında diğer şartların uygun olması durumunda tarım için çok önemli alanlar olabilirler.

<span class="mw-page-title-main">Tortul kayaçlar</span>

Üç ana kayaç türünden biri olan tortul kayaçlar, yeryüzünde en çok görülen kayaç türüdür. Dünya'nın yüzeyinin yaklaşık yüzde 75'ini yerkabuğunun ise yaklaşık yüzde 8'ini kaplarlar. Bu kayaçlar genellikle tabakalı olarak bulunurlar ve içerisinde organizma kalıntıları (fosil) bulundururlar. Sarkıt ve dikitler bu kayaçların oluşturduğu jeolojik yapılara örneklerdir. Tortul kayaçların büyük bir kısmı dış etmenler tarafından yeryüzünün aşındırılmasıyla meydana gelen çeşitli büyüklükteki unsurların (sediman) taşınarak çukur sahalara biriktirilmesi sonucu oluşmuşlardır. Bu olaya genel anlamda tortullaşma denir. Biriken unsurlar önceleri boşluklu gevşek bir yapıya sahiptirler. Fakat zamanla sıkışıp sertleşirler. Bir birikme sahasında, sonradan biriken unsurlar öncekiler üzerinde birikerek ağırlıkları vasıtasıyla basınç yaparlar. Bu basınç sonucu unsurlar, aralarındaki boşlukların küçülmesi ve büyük ölçüde ortadan kalkmasıyla sıkışır ve sertleşirler. Tortul depoların veya kayaçların oluştukları ortamlar yerden yere farklılık gösterirler.

<span class="mw-page-title-main">Stratovolkan</span> lav, tüf ve kül tabakasından oluşmuş, yüksek, konik biçimli bir volkan

Stratovolkan, pek çok sertleşmiş lav, tüf ve kül tabakasından oluşmuş, yüksek, konik biçimli bir volkandır. Bu volkanlar dik yamaçlarıyla ve periyodik patlamalarıyla tanınırlar. Bunlardan fışkıran lavın akışkanlığı azdır ve çok uzağa yayılmadan önce soğur ve sertleşir. Magmaları asidik ya da yüksek-orta düzeyde silika içeriklidir. Buna karşın bazik içerikli magmanın akışkanlığı yüksektir ve Hawaii'deki kalkan biçimli Mauna Loa dağı gibi yayvan dağları oluşturur. Pek çok stratovolkanın yüksekliği 2500 metreden fazladır. Türkiye'den Ağrı Dağı ve Nemrut Dağı birer stratovolkan tipindeki volkanlardır.

<span class="mw-page-title-main">Kafkas Dağları</span>

Kafkas Dağları, Kafkas Sıradağları Kafkasya'da Karadeniz ve Azak Denizi ile Hazar Denizi arasında, kuzeybatı ve güneydoğu doğrultusunda uzanan sıradağlar ve dağ sistemi. Bu dağlar kuzeybatıda Taman Yarımadası yakınlarında başlar ve güneydoğuda Apşeron Yarımadasına değin uzanır. Kafkas Dağları, Kuzey ve Güney Kafkaslar olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Kuzeyde kalan sıra dağlara Büyük Kafkas Dağları, Güney Kafkas Dağlarına ise Küçük Kafkas Dağları denir.

<span class="mw-page-title-main">Yunt Dağları</span>

Yunt Dağları, Batı Anadolu'da Ege Bölgesi'nin kuzeyinde yer alan kırık tipi dağ oluşumudur. Yükseltisi 1076 m'dir.

Fosilleşme organizmaların mineral çöküntülerin içine gömülerek zaman içinde mineraller üzerinde kalıplarının çıkması işlemidir. Jeolojik devirlerde deniz, göl ve karalarda yaşamış olan hayvanlar öldükleri zaman yumuşak kısımları çürümüş, sert kısımları olan kabukları (kavkılar), iskeletler, dişler deniz yahut göl dibinde sedimanlar içine gömülerek orada bazı fiziksel ve kimyasal etkiler altında muhafaza olmuşlardır. İşte organizmaların tortul taşlar içinde rastlanan tüm bu kalıntılarına fosil adı verilir. Çeşitli hayvansal ve bitkisel organizmaların böylece fosil haline gelmesi olayına da fosilleşme denir.

Çoğu başkalaşım kayacı yer kabuğunun geniş parçalarının yakınsayan levha sınırları boyunca yoğun deforme olduğu dağ oluşumu süreçlerinde bölgesel başkalaşıma uğrar. Bu işlem en sık kıtasal çarpışma alanlarında oluşur. Çarpışan kıtasal kabukların kenarını oluşturan çökel ve kabuksal kayaçlar kıvrımlanma ve faylanma yoluyla, toplanan halı gibi kısalır ve kalınlaşırlar. Kıtasal çarpışma kristalin kıtasal temel kayaçlarını ve hatta bir zamanlar okyanusun tabanını oluşturan okyanusal kabuğun dilimlerini de kapsar. Dağ oluşumu sürecinde oluşan kabuğun genel kalınlığı yüzmeyle bağlantılı yükselmeyle sonuçlanır ki bu alanlarda deforme kayaçlar deniz seviyesinin üzerine yükseltilirler. Kabuksal kalınlaşma bir biri üzerine ilerleyen kabuksal bloklardan dolayı büyük miktarlardaki kayaçların derine gömülmelerine de neden olur. Dağların derin köklerinde, derin gömülmeye bağlı yükselen sıcaklıklar dağ kuşaklarındaki en üretken ve yoğun başkalaşım olaylarından sorumludurlar. Sıklıkla derine gömülen kayaçlar erime noktalarına kadar ısıtılmış olurlar. Sonuç olarak magma yüzerek yükselmeye yetecek büyüklükte gövdeler oluşturacak boyuta gelene kadar birikir ve üzerinde yer alan başkalaşım ve çökel kayalarına sokulur. Bu nedenle birçok dağ kuşağının çekirdeği magmatik gövdelerle ardalanan, kıvrımlanmış ve faylanmış başkalaşım kayaçlarını içerir. Zamanla bu deforme kayaç kütleleri yükselir ve dağ kuşaklarının merkezi çekirdeklerini oluşturan bu magmatik ve başkalaşım kayaçları üzerleyen birimlerin erozyon ile kaldırılması sonucu yüzeylerler.

<span class="mw-page-title-main">Kayaç döngüsü</span>

Yer kabuğunu oluşturan üç temel kayaç türü vardır. Bunlar; magmatik kayaçlar, tortul kayaçlar ve başkalaşım kayaçlarıdır. Bu kayaçlar oluştukları günden bugüne kadar geçen zamanda birçok değişikliğe uğramışlardır. Her ne kadar bulundukları yerde hiç hareket etmeden kalsalar da, her biri çok uzun yıllardır süren bir değişikliğin parçasıdır. Kayaçların oluştukları günden bu yana devam eden ve farklı tür kayaçların doğal yollarla birbirine dönüşmesini açıklayan bu olaya "kayaç döngüsü" denir. Kayaç döngüsünü devam ettiren etken, doğal olaylardır. Kayaç döngüsünün geçtiği evreler:

Kapadokya Volkanik Kompleksi Doğuda Erciyes Volkanı'ndan, batıda Karacadağ-Karadağ volkanlarına ve kuzeybatıda Aksaray ili ve Tuz Gölüne kadar uzanan, kuzey-kuzeydoğu Sivas havzası ile güneyde ise Niğde Masifi, Ulukışla baseni ve Toros karbonat platformuyla sınırlanan Niğde-Nevşehir-Aksaray arasındaki volkanik bölgeyi karakterize eder. Kapadokya Volkanik Kompleksinde Neo-Kuvaterner döneminde polijenetik ve monojenetik yapılı volkanlar püskürmüş ve daha sonra Erciyes ve Hasan Dağı stratovolkanları ile çok sayıda monojenetik püskürme merkezleri KVK içinde geniş alanlara sahip olmuştur. Kompleks içindeki volkanik aktivite günümüzde de canlı yaşamını ve çevreyi büyük oranda etkilemiştir.

Türkiye jeolojisi, milyonlarca yıllık süreç içinde bugünkü Türkiye topraklarının karmaşık tektonik etkilerle şekillenmesini inceleyen alt başlıktır.

<span class="mw-page-title-main">Çamur volkanı</span>

Çamur volkanı, volkanik arazilerde, kil, mil, sıcak su ve gaz çıkışından oluşan küçük çamur konileridir. Gerçek yanardağ değildir, hiçbir zaman lav püskürtmezler.

<span class="mw-page-title-main">Lökbatan Çamur Volkanı</span> Azerbaycanda bir volkan

Lökbatan Çamur Volkanı, Azerbaycan'ın Bakü şehrinin 15 km güneybatısında yer alan Lökbatan kasabası yakınlarında, Hazar Denizi kıyısında aynı adlı petrol ve maden sahasında bulunan çamur volkanıdır. Püskürme sayısına göre "dünya rekortmeni" olan bu çamur volkanı, Azerbaycan'ın en aktif, dünyanın ise en aktif beş çamur volkanından biridir.

Toragay çamur volkanı, Azerbaycan Cumhuriyeti'nin en büyük çamur volkanlarından biridir. Bakü şehrinin Garadagh ilçesinin Gobustan yerleşiminden 28 kilometre uzaklıktadır. Volkan, Çeyildağ kasabasına 12 kilometre uzaklıktadır. Kraterinin çapı yaklaşık 900 metredir. Volkan hala surların içindedir. Volkan 400 metre yüksekliğe sahiptir.

<span class="mw-page-title-main">Jeolojik yapı</span>

Jeolojik yapı ya da jeolojik formasyon doğal yollarla oluşan yeryüzü şekilleri ve yapılardır. Belirli oranda kaya içerirler.

<span class="mw-page-title-main">Petrollü şeyl</span>

Petrollü şeyl, kerojen adlı mumsu organik madde içeren ince taneli sedimanter bir kayaçtır. Bitümlü şist, bitümlü şeyl ve bitümlü marn olarak da adlandırılır. Bu organik kayaç ısıtıldığında petrol ve doğalgaz elde edilebilir.

Azerbaycan, çok elverişli doğa koşullarına ve zengin doğal kaynaklara sahip bir ülkedir. Karlı tepeler, yüksek dağlar, verimli topraklar, geniş ovalar, Okyanus Seviyesi Altındaki En Alçak Arazi Noktaları cumhuriyetin ana peyzaj oluşumları arasındadır. Bu karmaşık peyzaj dokusu, doğal koşullarda - iklim, toprak-bitki örtüsü ve su kaynakları - çeşitliliğe neden olmuştur. Bu da, bölgedeki nüfus ve çiftliklerin dengesiz dağılımına ve üretimin farklı türlerde uzmanlaşmasına yol açmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Çamurtaşı</span>

Çamurtaşı, silt ve kil parçacıklarının bir karışımını içeren silisli bir tortul kayaçtır. "Çamurtaşı" terminolojisi, kireç taşları için Dunham sınıflandırma şeması ile karıştırılmamalıdır. Dunham'ın sınıflandırmasına göre, çamurtaşı yüzde ondan daha az karbonat taneleri içeren herhangi bir kireç taşıdır. Not, bir silisiklastik çamurtaşı karbonat taneleri ile ilgilenmez. Friedman, Sanders ve Kopaska-Merkel (1992), silisiklastik kayaçlarla karışıklığı önlemek için "kireç çamurtaşı" kullanımını önermektedir.

Türkmenistan'ın jeolojisi iki farklı jeolojik bölge içerir: Karakum veya Güney Turan Platformu ve Alpin Orojenezi.

<span class="mw-page-title-main">Azerbaycan çamur volkanları</span>

Çamur volkanları, volkanik çamur materyallerinden oluşan, zirvesinde bir krateri bulunan düz koni şeklindeki tepelerdir. Sürekli ya da aralıklı olarak çamur, gaz, kaya parçacıkları ve su püskürtür. Azerbaycan’ın petrol ve doğal gaz bölgelerinde 300’den fazla çamur volkanı ve çamur volkanı oluşumu bulunmaktadır. Bunların çoğu yoğun grifon-salza aktivitesiyle karakterize edilir ve yeryüzüne hidrokarbon gazları, mineralli sular, petrol emülsiyonlu çamur çıkarır.