Aras Nehri, Türkiye'nin Doğu Anadolu Bölgesi'nde doğup, Kura Nehri ile birleşerek Hazar Denizi’de dökülen bir nehirdir.
Ezop, MÖ 6. yüzyılda yaşadığı varsayılan eski Yunan masalcısıdır. Kahramanları hayvanlar olan masallarıyla büyük ün kazanmış olan Ezop'un yaşamıyla ilgili bilgiler kesin değildir.
Azat, Kars ilinin Merkez ilçesine bağlı bir köydür.
Selman-ı Farisi, Fars sahabe.
"Azat u ankah Artsah", Dağlık Karabağ Cumhuriyeti'nin ulusal marşı.
Haçkar veya K(h)açkar genellikle Ermenistan'da bulunan, Ermeni kültüründe önemli bir yere sahip işlenmiş anıtsal taşlardır.
Ali Ufkî Bey, Klasik Türk musikisi bestekârı, santûrî, müzikolog ve "Mecmua-i Sâz ü Söz" adlı nota ve güfte mecmuasının müellifi, Kitâb-ı Mukaddes'i Türkçeye ilk çeviren mütercimdir.
Çeşnigir Camii, Türkiye'nin Manisa şehrinde yer alan bir camidir. 1474 yılında II. Mehmed'in azat etmiş olduğu bir köle olan Çeşnigir Sinan Bey tarafından yapılan cami, şehrin en eski camilerinden biridir. Caminin bir de kütüphanesi bulunmaktaydı.
1679 Erivan depremi, günümüzde Ermenistan'ın başkenti Erivan bölgesi sınırları içinde kalan, Safevî İmparatorluğu'nda 4 Haziran 1679 tarihinde gerçekleşen deprem.
Ebû Fükeyhe, İslam peygamberi Muhammed'in sahabelerinden birisidir.
Kayırakan Dağı, Tuva Cumhuriyeti'nin Ulukem kojununun merkezi olan Şagonar şehri ve Kayırakan (Hayırakan) köyü yakınında bir dağ.
Kuşlar da Gitti, Yaşar Kemal'in tefrika edilmeden doğrudan kitap olarak yayımlanan ilk romanıdır. 1978 yılında Milliyet Yayınları tarafından basılmıştır. Eserde, ağ ile kuş avlayıp satan birkaç insanın son yıllardaki bir zaman parçası içinde kuş avcılığını ve avlanan kuşları İstanbul sokaklarında satışları ele alınmıştır. Kilise, cami ve sinagog önlerinde "azat buzatlık" satmak için kuş avlayan gençlerin satamayıp sonunda çaresizlikten kuşları yemek zorunda kalmalarına kadar olan süreç betimlenir. Kuşlar da Gitti, Yaşar Kemal'in en çok satılan dördüncü kitabıdır.
Çorum Ulu Camii, Murad-i Rabi Ulu Camii, Sultan Alâeddin Camii ya da Câmi-i Kebîr, Çorum ilinde yer alan cami. Kitabesi bulunmayan caminin Selçuklu Sultanı III. Alâeddin Keykubad'ın azat ettiği kölelerinden Hayreddin Bey tarafından XIII. yüzyılın sonlarında yaptırıldığı kabul edilmektedir. Ağaç işçiliği yönüylede önemli bir mekandır. Osmanlı hanedanı üyesi Padişah III.Murat zamanında Sultan Murad-ı Salis Cami adıyla anılmıştır. 1446 yılında gerçekleşen bir depremde büyük oranda yıkılmış, Mimar Sinan tarafından onarılmıştır. 1790 yılındaki depremde tekrar harap olan cami, tadilat devam ederken Abdülcabbarzade Süleyman Beyin ölmesiyle oğlu Abdülfettah Bey tarafından 1810 yılında bugünkü hali ile tekrar yaptırılmıştır. Halkında yardımıyla birlikte Mutasarrıf Celal Bey tarafından 1905'te son cemaat yeri yapılmıştır.
Garnitür, hazırlanmış bir öğle veya içeceğe eşlik eden bir dekorasyon veya süsleme olarak kullanılan bir madde veya ilavedir. Birçok durumda, ilave veya zıt bir lezzet verebilir. Bazı garnitürler esas olarak yemeğin görsel etkisini arttırırken diğerleri özel olarak verebilecekleri lezzet için seçilmiştir. Bu, çeşninin aksine, esas olarak tadı için başka bir gıda maddesine eklenen hazır bir sosdur. Garnitürle servis edilen bir gıda maddesi, garni olarak tanımlanabilir.
Tavşan yahnisi tavşan eti ile hazırlanan bir sulu yemektir.
Gökkaya, Erzincan'ın Kemah ilçesine bağlı bir köydür.
Garni Tapınağı, Gaṙnii tačar, Ermenice telaffuz: [ˈgɑrnii ˈtɑtʃɑʁ]), Ermenistan'ın Kotayk vilayetinin Garni bölgesinde, MS.1. yüzyılda Kral I. Tiridatis döneminde, Helenistik mimaride inşa edilmiş bir Pagan tapınağıdır. Ermenistan'ın Hıristiyanlık öncesi sembolüdür.
Antik Roma'da vatandaşlık özgür bireylerin yasalar, mülkiyet ve yönetim ile ilgili olarak elde ettiği ayrıcalıklı siyasi ve hukuki bir statüdür.
- Romalı kadınlar sınırlı bir vatandaşlık biçimine sahipti. Oy kullanamazlardı veya seçimler için aday olamazlardı. Zengin kadınlar, inşaat projelerine, dini törenlere veya diğer etkinliklere kaynak sağlayarak kamusal hayata katılabilirlerdi. Kadınların mülk edinme, iş yapma ve boşanma hakları vardı ancak yasal hakları zamanla değişiklik gösterdi. Evlilikler, Cumhuriyet döneminde önemli bir siyasi ittifak biçimiydi.
- Bağımlı devlet veya müttefik (socii) vatandaşları Roma vatandaşlığının sınırlandırılmış biçimi olan Latin vatandaşlığı haklarına sahipti. Yine de seçme seçilme hakkı yoktu.
- Azat edilmiş kölelere doğrudan vatandaşlık verilmiyordu. Aynı zamanda magistratus olma hakları da yoktu. Azat edilmiş kölelerin çocukları doğuştan özgür vatandaş oluyordu. Horatius bunlardan biriydi.
- Köleler bir eşya olarak görüldüğü için kişilik haklarından yoksundu. Zaman içinde, Roma yasalarınca az da olsa korundular. Bazı köleler, sunduğu hizmetlerin karşılığında veya efendileri öldüğünde serbest bırakıldı. Özgür olduklarında, Roma toplumuna katılmak için birkaç engelle karşılaştılar. Bir kişinin doğuştan ziyade yasayla vatandaş olabileceği ilkesi Roma mitolojisinde yer almıştır; Romulus, savaşta Sabinleri yendiğinde, Roma'da bulunan savaş esirlerine vatandaş olabileceklerine söz verdi.
II. Sargis Cakeli, 1306-1334 yılları arasında Samtshe Atabeyliği'nin prensliğini yapmış Cakeli hanedanı üyesidir. Prens I. Beka'nın oğluydu. Sargis, babasının saltanatı sırasında birçok sefere katıldı. Azat Musa, 1290'lı yıllarda Anadolu Türkmen birliklerinin lideri olarak Samtshe Atabeyliği'ne saldırdı. Beka Cakeli, oğlu Sargis'i ordu komutanı olarak atadı ve Vaşlovani köyü yakınlarında Türkleri durdurmasını emretti. 1303 civarında Sargis, Türkmen boylarını yenerek Ahıska topraklarından gönderdi. Sargis, 1306'da babasının ölümünden sonra Samtshe Atabeyliği tahtına çıktı. Yeğeni Kral V. Giorgi tarafından Sargis'e Amirspasalar unvanı verildi. II. Sargis'in ölümünden sonra oğlu Kvarkvare, Samtshe Atabeyliği'nin yeni prensi oldu.
Bellac arrondissementi, Fransa'nın Yeni Akitanya bölgesine bağlı Haute-Vienne departmanında bulunan bir arrondissementtir. Yüzölçümü 1.779,9 km² olan arrondissementin nüfusu Ocak 2018 tarihi itibarı ile 38.258'dir. Arrondissementin alt prefektörlüğü Bellac'tır.