
Uygur Kağanlığı, 8.ve 9. yüzyılların ortaları arasında yaklaşık bir yüzyıl boyunca var olan bir Türk imparatorluğuydu. Çinliler tarafından Jiu Xing, dokuz Oğuz veya Dokuz Tuğluk olarak adlandırılan bir kabile konfederasyonuydu.

Karaevli boyu Oğuz Kağan Destanı'na göre Oğuzların 24 boyundan biri ve Kaşgarlı Mahmud'a göre Divân-ı Lügati't-Türk'teki yirmi iki Oğuz bölüğünden onikincisi; "Karabölük"lerdir. Belgeleri şudur :
diye tanımladığı bir Oğuz boyudur. Bu boyların Bozoklar kolundan Oğuz Kağan'ın oğlu Gün Han'ın soyundan geldikleri kabul edilir.

Yazır boyu Oğuz Kağan Destanı'na göre Oğuzların 24 boyundan biridir. Bu boyların Bozoklar kolundan Oğuz Kağan'ın oğlu Ay Han'ın soyundan geldikleri kabul edilir.

Çavuldur boyu, Çuvaldar boyu veya Çovdur boyu, Oğuz Kağan Destanı'na göre Oğuzların 24 boyundan biri ve Kaşgarlı Mahmud'a göre Divân-ı Lügati't-Türk'teki yirmi iki Oğuz bölüğünden "Yirmincisi; "جووَلدَر Çuvaldar"lardır. Belgeleri şudur :
" diye tanımladığı bir Oğuz boyudur. Kaşgarlı Mahmud'un listesindeki Oğuz boylarının adları, zamanlarındaki söyleniş şekillerine göre yazılmıştır. Besim Atalay dipnotunda, Bu kelime bugün Anadolu'da "Çavundur" şeklinde söylenmektedir. Bu isimde Çankırı, Amasya illerinde köyler vardır, diye yorumlamıştır. Günümüzde Çankırı ili Kurşunlu ilçesine bağlı Çavundur beldesi, Isparta ili Şarkikaraağaç ilçesine bağlı Çavundur köyü ve Amasya ili Merzifon ilçesine bağlı Çavundur köyü. Ankara ili Çubuk ilçesine bağlı Yukarı Çavundur beldesi ve Aşağı Çavundur köyü bulunur. Ayrıca Türkmenistanda da Çavundur ili bulunmaktadır.

Büğdüz boyu, Oğuz Kağan Destanı'na göre Oğuzların 24 boyundan biri ve Kaşgarlı Mahmud'a göre Divân-ı Lügati't-Türk'teki yirmi iki Oğuz bölüğünden sekizincisi; "Büüdüz"lerdir. Belgeleri şudur :
diye tanımladığı bir Oğuz boyudur.

Oğuz Kağan Destanı Türk destanlarından, Hun-Oğuz destanları grubundandır. Oğuz Kağan Destanı'nın dört ayrı yazması vardır. Çağatayca, Farsça ve Uygurca yazmalardaki Oğuz Kağan Destanı; Oğuz boyları, Türk dili, edebiyatı, folkloru, târihi ve kültürü hakkında bilgi verir. Destan Türklerin atası olduğu varsayılan Oğuz Kağan'ın hayatını anlatır.
Destanların nazım şekli ve türünü, hem Halk Edebiyatı hem de Âşık Edebiyatı bünyesinde bulmak mümkündür.

Oğuz Kağan ya da Oğuz Han, Türk ve Altay mitolojisinde Oğuz Türklerinin atası. Uğuz Han, Uz Han veya Oğur Han olarak da bilinir. Dedesi Kabi Han, annesi Ay Kağan, babası Kara Han'dır. Oğuz Kağan Destanı'nın baş kahramanıdır. 24 Oğuz Boyu’nun ondan türediğine inanılır. Bazı kaynaklara göre destanda Asya Hun İmparatorluğu'nun hükümdarı Mete Han ile özdeşleştirilmiştir.
Göç Destanı, bir Uygur destanıdır. Türeyiş Destanı’nın devamı niteliğindedir. Destanda, Türklerin kutsal taşı Çinlilere verince Tanrı tarafından cezalandırılması, açlık ve kuraklığın başlaması ile ana vatanlarından göç etmeleri anlatılır.

Yüreğir boyu Oğuz Kağan Destanı'na göre Oğuzların 24 boyundan biridir. Bu boyların Üçoklar kolundan Oğuz Kağan'ın oğlu Dağ Han'ın soyundan geldikleri kabul edilir.Simgeleri kılıç tır. Orta Çağ dönemine kadar Ortaasya'da Seyhun ve Ceyhun ırmaklarının arasındaki Yüreğir havzasında yaşıyorlardı.

Ulayundluğ boyu veya Ulanyundluk boyu, Oğuz Kağan Destanı'na göre Oğuz Türklerinin 24 boyundan biri ve Kaşgarlı Mahmud'a göre Divân-ı Lügati't-Türk'teki yirmi iki Oğuz bölüğünden "Onyedincisi; "الايُندلُق Ulayundluğ"lardır. Belgeleri şudur :
" diye tanımladığı bir Oğuz boyudur. Alayundluğ kelimesi "الا ala" "Ala tenli." + "يند yund" "At. Bu cins ismidir." + "luğ" ekinin birleşmesinden oluşmuştur.

Tüger boyu veya Döğer boyu, Oğuz Kağan Destanı'na göre Oğuz Türklerinin 24 boyundan biri ve Kaşgarlı Mahmud'a göre Divân-ı Lügati't-Türk'teki 22 Oğuz bölüğünden 18.'si "Tüger"lerdir. Belgeleri şudur:
diye tanımladığı bir Oğuz boyudur. "Beydili" olarak da adlandırılırlar. Tüger kelimesi günümüz Anadolu'da düver ve döğer şekillerini almıştır. Yuvarlak kereste, anlamında olarak Batı Anadolu'da kullanılır; sırıktan kalın, kirişten incedir. Afyonkarahisar'da Diyarbakır'da Kayseri'de Konya' da Burdur'da Sivas'ta ve Muğla'da Bolu Dörtdivan'da Yukarı Düğer bu adda bir köy vardır ve Dörtdivan'da Düğer yaylasında oğuz boylarına ait yazıtlar göze çarpmaktadır. Türkiye'nin dışında ise Suriye, Carablus ve Rakka şehirlerinde ise hâӀâ yer ismi olarak adlandırılır. Gittikleri yerlere "Döğer" ya da "Beydili" isimlerini vermişlerdir. Osmanlı devrinde Diyarbakır ile Halep arasındaki en güzel yaylaklar tamamen "Döğer" oymakları tarafından tutulmuştur.

Yıva boyu, Oğuz Kağan Destanı'na göre Oğuz Türklerinin 24 boyundan biri ve Kaşgarlı Mahmud'a göre Divânu Lügati't-Türk'teki 22 Oğuz bölüğünden dördüncüsüdür.

Kızık boyu Oğuz Kağan Destanı'na göre Oğuzların 24 boyundan biridir. Bu boyların Bozoklar kolundan Oğuz Kağan'ın oğlu Yıldız Han'ın soyundan geldikleri kabul edilir. Kızık “yasakta pek ciddi ve kuvvetli” anlamındadır. Oğuz boylarıyla birlikte Anadolu'ya gelmiş ve bir Türk yurdu olmasında önemli rol oynamıştır. 16. yüzyıl Osmanlı tahrir defterlerinde Kızıklara ait yirmi sekiz köy tespit edilmiştir. Anadolu'da Kızıkların en yoğun olarak yaşadıkları yerler Gaziantep, Kahramanmaraş, Adıyaman, Bursa, Tokat, Bolu ve Ankara dolaylarıdır. Ayrıca Balıkesir ili Manyas ilçesine bağlı Kızık ve Kızıksa köyleri ve Bolu ili Seben ilçesine bağlı Kızık köyü ve yaylası da bulunmaktadır. Bursa'da Uludağ'ın kuzey eteklerinde beş tane Kızık köyü bulunur. Cumalıkızık, Değirmenlikızık, Fidyekızık, Hamanlıkızık ve Derekızık. Günümüze ulaşamayan diğer yerleşimler ise şunlardır: Bayındırkızık, Dallıkızık, Kızık, Bodurkızık, Ortakızık, Camilikızık, Kiremitçikızık, Kızıkşıhlar ve Kızıkçeşme.
Yaparlı boyu Oğuz Kağan Destanı'na göre Oğuzların 24 boyundan biridir. Bu boyların Bozoklar kolundan Oğuz Kağan'ın oğlu Ay Han'ın soyundan geldikleri kabul edilir.Yaparlı “Misk kokulu” anlamındadır.
İslamiyet öncesi Türk edebiyatı ya da Destan dönemi Türk edebiyatı, Türklerin İslamiyeti kabulünden önceki dönemlerde oluşturdukları edebiyata verilen isimdir. İslamiyet öncesi Türk edebiyatı M.Ö 4000'li yıllardan başlayarak Türklerin İslamiyeti kabul ettiği XI. yüzyıla kadar sürmektedir. Bu dönem edebiyatı genellikle sözlü ürünlerden oluşmuştur ve yazılı ürünler yok denecek kadar azdır. İslamiyet öncesi Türk edebiyatında M.S VI. yüzyıla kadar olan dönem sözlü edebiyat dönemi olarak adlandırılırken, ilk yazılı eserlerin verilmeye başlamasından sonra yazılı edebiyat dönemi başlamıştır. Eski Türklere ait olan en eski yazılı belgeler ise Orhun Yazıtları'dır Bu yazıtlar Türklerin bilinen ilk alfabesi olan Orhun alfabesi ile Göktürkler tarafından yazılmış yapıtlardır. Genel olarak Orhun Yazıtları'ndan önceki dönem sözlü edebiyat, sonrası ise yazılı edebiyat olarak nitelendirilmiştir.
Dağ Han - Türk ve Altay mitolojisinde Dağ Kağanı. Tav Han olarak da söylenir. Dağ han oğulları Salur, Eymür, Alayuntlu, Yüreğir. Bu dört oğlundan dört boy uzamıştır
Deniz Han - Türk ve Altay mitolojisinde Deniz Kağanı. Tengiz Han olarak da söylenir. Moğollar ise Tengis Han şeklinde anarlar.
Gün Han - Türk ve Altay mitolojisinde Güneş Kağanı. Kün (Kön) Han olarak da bilinir. Oğuz Han’ın göksel olan ikinci eşinden doğan oğludur. Gün Han'dan türeyen boylar arasında en bilineni Kayı boyudur ve bu boy Osmanlı Devletini kurmuştur.

Yollıg Tigin ya da tahta oturduktan sonraki adıyla Ay Kağan, Türkçenin Tonyukuk'tan sonra bilinen ilk yazarı ve İkinci Göktürk Kağanlığı'nın 5. kağanıdır. Bir Göktürk hükümdarı olmasına rağmen Türkiye Türkçesinde "Ay Kağan" değil "Yollıg Tigin" olarak bilinir. Bunun nedeni henüz bir tigin (prens) iken yazdığı Göktürk Yazıtları'nda "Yollıg Tigin" adını kullanmasıdır. Tonyukuk Yazıtı ile birlikte Bilge Kağan ve Köl Tigin yazıtları; Türk siyasi tarihinin dayandırıldığı ilk Türkçe belgeler olduğu için, Yollıg Tigin; hükümdarlığından çok sanatçı yönüyle ön plana çıkmıştır.