
Hades, Yunan mitolojisinde ölülere hükmeden yeraltı tanrısıdır. Zeus, yeryüzünün hâkimiyetini kardeşleri arasında paylaşırken Zeus'a gökyüzü, Poseidon'a denizler ve Hades'e yeraltı düşer. O artık ölüler ülkesi tanrısıdır; ancak kötü değildir. Yer altının tüm hazineleri Hades'in olduğu için Romalılar onun adını varlıklı yani, Plüton olarak değiştirmiştir. Eşi, Demeter ve Zeus'un kızı Persephone'dir. Hades ve eşi Persephone amansız, insafsız, yürekleri hiçbir yakarış, hiçbir sunu ya da kurbanla yumuşamayan korkunç tanrılar olarak bilinir. Gigantlar arasındaki karşıtı Alcyoneus'dur.

Erlik Han, Türk ve Altay mitolojisinde kötülük, yeraltı ve yıkım tanrısıdır. Erlik Han, Gök Tanrı'nın oğlu ve eski Türklerin inancı Tengricilik'te yer altı âleminin efendisidir.. Moğollar ise Erleg veya Yerleg derler. Macar mitolojisindeki Ördög ile eşdeğerdir. Ülgen'in kardeşidir. Yer Tengri'nin yeğeni ve Kayra Han'ın oğludur.

Ejderha, yarasa kanatlı, dikenli kuyruklu, derisi pullu, ağzından ateş saçan dev kertenkele ya da yılan biçimindeki efsanevi canavardır. Tarih öncesinin ejderhayı andıran dev sürüngenleri hakkında hiç bilgi yokken bile bu yaratıkların varlığına inanılırdı. Yunancadaki δράκων (drákōn) sözcüğü başlangıçta her türlü büyük yılan için kullanılırdı.

Dev, birçok farklı kültürün efsane, folklor, mitoloji ve masallarında yer alan bir doğaüstü yaratık.

Tufan, birçok yerel efsaneye ve kutsal kitaplara göre Tanrı tarafından bir kavmi, milleti ya da tüm insanları cezalandırmak amacıyla gönderildiğine inanılan büyük felaket. Tufanın detayları farklı kültürlerde farklılıklar arz etmekle beraber en çok bilinen şekli Nuh Tufanı'dır.

Sfenks, kafası koç, kuş veya insan, gövdesi ise uzanan bir aslan biçimini alan heykel. İlk önce Antik Mısır'da rastlanan Sfenks, antik Yunan mitolojisinde büyük kültürel önem taşımıştır ve ismini buradan almıştır. Sözcüğün Mısırca’daki orijinal biçimi kepes ankh ya da “yaşayan heykel” anlamında şeşep (sheshep) ankh'tır. Sfenkslerin en tanınmışı Büyük Gize Sfenksi'dir.

Düşzamanı, Avustralya Aborjin mitolojisini birleştiren ana temadır. Rüyazamanının dört yönü bulunmaktadır: Her şeyin başlangıcı; ataların hayatı ve etkisi; yaşam ve ölüm tarzı; yaşamdaki gücün kaynağı. Rüyazamanı hem zamanın hem de her şeyin mevcut olduğu mekanın ötesindeki bir durumdur.
Efsane ya da söylence, hem anlatıcı hem de dinleyiciler tarafından insanlık tarihinde yer aldığına inanılan veya öyleymiş gibi algılanan insan eylemlerinin yer aldığı bir anlatıdan oluşan bir folklor türüdür. Efsanelerde anlatılan olaylar bazen doğaüstü olabilir ama çoğunlukla gerçek olaylara ve gerçekten yaşamış kişilere dayanır. Bu öykülerin çoğu kahramanca işler yapmış kişilerle ilgilidir. Eski alcıklarlı şair Gizem tanrıçası, ecem Eski Yunan ve Odysseia adlı destanlarında krallara ve kahramanlara ilişkin söylencelerden yararlanmıştır. Kral Arthur ve şövalyeleri ile ilgili birçok öykünün kaynağı söylencelerdir. Efsaneler nesilden nesile aktarılır. Efsaneler belirsizdir, katılımcılar tarafından asla tamamen inanılmaz, aynı zamanda kararlı bir şekilde şüphe edilmez.

Yaşam ağacı kavramın kökeni tarih-öncesi denilen devirlere kadar uzanan, başta Asya şamanist gelenekleri olmak üzere, pek çok gelenekte rastlanılan bir semboldür.

İtbarak ; eski Türk destanlarında sözü edilen, Türklerin sürekli savaşa tutuştukları, o zamanki Türklerin kuzeybatısında yaşayan "köpek başlı insana benzer yaratıklar". Efsanelere ilk defa "Çok tüylü köpek" manasında geçmiştir. Oğuz Kağan destanlarına göre, "İtbarak'ların yurdu, kuzey-batıya dogru uzanan, karanlık ülkeleri içindeydi. Oğuz Han, İtbarak'lara karşı bir akın yapmış; fakat yenik ayrılıp, dağlar arasındaki bir nehrin ortasında bulunan, küçük bir adacığa sığınmak zorunda kalmıştır.
"Beneath You", The WB kanalında yayınlanan, Joss Whedon tarafından oluşturulan bir fantastik dizi olan Buffy the Vampire Slayer televizyon dizisinin yedinci sezonunun ikinci bölümü.
Avustralya yerlileri ya da Avustralya Aborjinleri, Avustralya kıtası yerlilerine verilen ad. Aborjinler, Avustralya'ya Güneydoğu Asya'dan gelmişlerdir. Bir göçebe hayatı sınırları boyunca hareket halinde yaşamışlardır. Avlanırken mızrak ve bumerang, balık avında ise kanolar kullanmışlar, meyve ve sebze toplamışlardır. Yazılı bir dilleri olmamasına rağmen şarkılar yoluyla ağızdan ağza birçok bilgi aktarılmıştır.

Bunyip Aborjin inancında suda yaşayan bir deniz canavarıdır. Bazı insanlar bunyipi gördüklerini söyleselerse de bunyip şu an diğer aborjin inancındaki canavarlar gibi mitolojiktir. Çeşitli hesaplar ve bunyip hakkında açıklamalar Avustralya kolonilerinin ilk kuruluşlarından beri yapılmıştır. Avustralya'da en çok tanınan efsanevi yaratıktır.

Drop bear, Aborjin mitolojisinde, muhtemelen gece görülen koalalardan korkan yerli halkın ortaya attığı kötü yaratıktır. Genel olarak büyük, kötü, koala görünümlü, ağaçlarda yaşayan ve avlarına yukarıdan saldıran bir yaratık olduğu anlatılmaktadır.

Atlantis şehri bilimkurgu dizisi Yıldız Geçidi Atlantis'te yer alan aynı zamanda bir yıldızgemisi olan gelişmiş bir Kadim yapısıdır. Atlantis, Yıldız Geçidini kullanarak diğer gezegenleri keşfeden ana karakterler için bir operasyon üssü olarak hizmet vermektedir. Yıldız Geçidi mitolojisine göre şehir Kadimler tarafından milyonlarca yıl önce inşa edilmiştir ve Antik Yunanların "Kayıp Şehir Atlantis" efsanesine dayanmaktadır.

Macar mitolojisi, efsaneleri, masalları, olağanüstü öyküleri, insanüstü varlıkları ve tanrıları içeren bir anlatılar ve derlemeler bütünüdür.

Avustralya ve Tazmanya’ya 40 bin ile 60 bin yıl önce gelen ve günümüzde bile avcı toplayıcı olarak yaşayan Aborijinler, pek çok klan ve dil grubuna ayrıldığından bir bütün olarak Aborijin mitolojisinden söz etmek zordur. Buna rağmen sözlü geleneğe dayanan yaratılış ile insan-doğa ilişkisini açıklamaya yoğunlaşan söylence ve mitolojiler arasında benzerlikler bulmak mümkündür. Aborijinler yeryüzü üzerinde mevcut canlı ve cansız tüm varlıkları kutsal olarak kabul etmekte, ata totemi kültüne dayanan bir inanç sistemi geliştirmiş olup, Rüya Zamanı adını verdikleri bir dönemde ata ruhlarının yeryüzü üzerinde dolaşarak dağ, dere, göl, deniz, bitki, hayvan ve insanları yarattığına inanmaktadırlar. Aborijin mitolojisinde en önemli tanrısal varlık her şeyden ve atalardan önce var olduğuna inanılan ‘Her şeyin Babası’ olup, çeşitli kabilelerde Baiame, Biame’, ‘Nooralie’ ve Mungan Ngour bu ruhun oğlu ise ‘Daramulun’, ‘Gayundi’, ‘Gnawdenoorte’ ve ‘Tun-dun’ adlarıyla bilinmektedir. İnanışa göre Baiame hayvanları yarattıktan sonra önce erkek ardından kadını yaratırken diğer hayvanların şikayetlerini dikkate alarak mükemmelleştirmiş, insanların uyması gereken dini kuralları ve tören geleneklerini oluştururken, Aborijin dini törenlerinde özellikle inisiasyon sırasında kullanılan 'boğa gümbürtüsü' çalgısı tjuringa veya inma'yı da insana hediye etmiştir.

Maya mitolojisi, Mezoamerikan mitolojisinin bir parçasıdır ve doğanın kişileştirilmiş güçlerinin, tanrıların ve bunlarla etkileşime giren kahramanların ana rolleri oynadığı tüm Maya masallarını kapsar. Maya sözlü geleneğinin diğer kısımları burada dikkate alınmaz.

Bir ağaç tanrısı veya ağaç ruhu, bir ağaçla ilgili bir doğa tanrısıdır. Bu tür tanrılar birçok mitolojide mevcuttur. Genellikle genç bir kadın olarak temsil edilirler, genellikle eski doğurganlık ve ağaca tapınma kültüne bağlanırlar. Ağaç tanrıların statüsü ve formu bölgelere göre değişir. Peri, hayalet ve ruh olarak görülebilirler.
Yara-ma-yha-who, Avustralya Aborjin mitolojisinde bulunan efsanevi bir yaratıktır. Efsaneye göre Yara-ma-yha-who, çok büyük kafalı, dişleri olmayan büyük ağızlı ve el ve ayaklarının uçlarında emiciler olan küçük kırmızı kurbağa benzeri bir adamdır.