İçeriğe atla

Atra-Hasis

Babil'in ilk hanedanından Kral Ammi-saduga döneminden kalma (M.Ö.1646-1626) Atra-Hasis tablet parçası.Günümüzde New York'ta Morgan Library & Museum isimli müzede sergilenmektedir.

Atra-Hasis, kil tabletlere çeşitli versiyonlarda kayda geçirilmiş MÖ 18. yüzyıla ait[1] Akadca yazılmış destansı bir şiirdir. Şiirin adı, şiirin protagonisti olan Atrahasis'ten gelir ve Atrahasis'in anlamı "yüce bilge"dir. Atra-Hasis tabletleri, hem bir yaratılış mitini hem de günümüze ulaşan üç Babil su baskını hikayesinden biri olan tufanı ele alır. "Atra-Hasis" adı, Sümer kral listesinin birinde tufandan önceki zamanlarda Şuruppak'ın kralı olarak yer alır.

Kaynakça

  1. ^ Jean Bottéro, Ancestor of the West: Writing, Reasoning, and Religion in Mesopotamia, Elam, and Greece 17 Ocak 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., s. 40. University of Chicago Press, 2000. 978-0226067155.

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Hititler</span> Tunç Çağında Anadolu yarımadasının büyük çoğunluğunu egemenliği altına alan bir Hint-Avrupa kavmi

Hititler ya da Etiler, Tunç Çağı'nda Anadolu, Levant ve Kıbrıs'ta varlık göstermiş bir halk.

<i>Gılgamış Destanı</i> tarihin en eski yazılı destanı

Gılgamış Destanı, antik Mezopotamya'dan günümüze ulaşan en eski edebiyat eseri ve Piramit metinlerinden sonra en eski ikinci dini metin olarak kabul edilen destansı bir şiirdir. Gılgamış'ın yazınsal tarihi, Üçüncü Ur Hanedanlığı'ndan kalma Uruk Kralı Bilgamış hakkında yazılan beş Sümer şiiriyle başlar. Bu bağımsız hikâyeler, daha sonra Akadcada birleşik bir destan için kaynak olarak kullanılmıştır. "Eski Babilce" yorumu olarak bilinen bu birleşik destanın günümüze ulaşan ilk yorumu, MÖ 18. yüzyıla dayanır ve adını açılışından almıştır. Destanın sadece birkaç tableti günümüze ulaşmıştır. Sîn-lēqi-unninni tarafından derlenen daha sonraki Standart Babilce yorumu, MÖ 13. yüzyıldan 10. yüzyıla kadar uzanır ve Sha naqba īmuru açılışına dayanır. Bunun yaklaşık üçte ikisi daha uzundur ve on iki tabletlik yorum kurtarılmıştır. En iyi kopyalardan bazıları, MÖ 7. yüzyılda yaşamış olan Asur Kralı Asurbanipal'in kütüphane kalıntılarında keşfedilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Gılgamış</span> Sümer şehir devleti Urukun tarihî kralı

Gılgamış, Sümer şehir devleti Uruk'un tarihî kralı, antik Mezopotamya mitolojisinin önemli bir kahramanı ve MÖ 2. binyılın sonlarında Akadca yazılan epik şiir Gılgamış Destanı'nın protagonistidir. Muhtemelen MÖ 2800 ile 2500 arasındaki bir zaman aralığında ülkeyi yönetmiş ve ölümünden sonra tanrısallaştırılmıştır. Ur'un üçüncü hanedanlığı döneminde Sümer efsanelerinde önemli bir şahsiyet olmuştur. Gılgamış'ın efsanevi kahramanlıkları günümüze kadar gelen beş Sümer şiirinde anlatılmıştır. Bunların tespit edilebilen en eskisi Gılgamış, Enkidu ve Ölüler Diyarı'dır. Bu şiirde Gılgamış, Tanrıça İnanna'nın yardımına gelir ve tanrıçanın huluppu ağacını istila eden yaratıkları defeder. İnanna, Gılgamış'a mikku ve pikku adı verilen iki bilinmeyen nesne verir fakat Gılgamış, bunları kaybeder. Enkidu'nun ölümünden sonra gölgesi, Gılgamış'a Ölüler Diyarı'nın kasvetli koşullarını anlatır. Gılgamış ve Agga şiiri, Gılgamış'ın tâbi olduğu Kral Agga'ya karşı ayaklanmasını anlatır. Diğer Sümer şiirleri Gılgamış'ın dev Huvava ve Gök Boğası ile ilişkisini anlatırken kötü muhafaza edilmiş olan sonuncu şiir Gılgamış'ın ölümüyle cenazesini anlatır.

<span class="mw-page-title-main">Enlil</span> Antik Mezopotamya tanrısı

Enlil, daha sonra bilinen adıyla Elil veya Ellil, rüzgâr, hava, yeryüzü ve fırtınalarla ilgili Antik Mezopotamya tanrısıdır. İlk olarak Sümer panteonunun baş tanrısı olarak kaydedilen Enlil, daha sonra Akadlar, Babilliler, Asurlular ve Hurriler tarafından da tapınılan bir tanrı hâline gelmiştir. Enlil'in ana tapınma yeri, bizzat Enlil tarafından inşa edildiğine inanılan ve gökyüzü ile yeryüzünün "bağlantı noktası" olarak kabul edilen Nippur kentindeki Ekur tapınağıdır. Enlil, bazen Nunamnir olarak da anılmaktadır. Bir Sümer ilahisine göre, diğer tanrılar ona bakmaya cesaret edemez. MÖ 24. yüzyılda Nippur'un yükselişiyle birlikte önem kazanan Enlil kültü, MÖ 1230'da Elamlıların Nippur'u yağmalamasıyla zayıflamış ve sonuç olarak Mezopotamya panteonunun baş tanrısı ve Babil'in ulusal tanrısı Marduk tarafından konumu ele geçirilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Tanah</span> Yahudiliğin ana kutsal metinlerini oluşturan kitapların kanonik bir koleksiyonu

Tanah/Tanak, Yahudiliğin ana mukaddes metinlerini oluşturan kitapların kanonik bir koleksiyonudur. Hristiyanlar tarafından İbranice Mukaddes Kitap ya da Eski Ahit denir. Metinlerin neredeyse tamamı Kutsal İbranice ile yazılmış olup, ufak bir bölümü de Kutsal Aramiceyle yazılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Nuh</span> Peygamber

Nuh, İbrahimî dinlerde kendisinden söz edilen Tufan peygamberidir. Tevrat'ta Nuh'un 950 yıl yaşadığına işaret edilir. Kur'an'da ise kaç yıl yaşadığı bildirilmemiş, yalnızca kendisinin 950 yıl boyunca kavmi içinde yaşadığı belirtilmiştir. İnanışa göre Tufan'dan önce Allah'ın emriyle büyük bir gemi inşa etmiş ve bu gemiye "Nuh'un Gemisi" denmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Enkidu</span> Gılgamışın yol arkadaşı

Enkidu (Sümerce: 𒂗𒆠𒄭 EN.KI.DU10), antik Mezopotamya mitolojisinde efsanevi bir figür ve Uruk kralı Gılgamış'ın savaş zamanındaki yoldaşı ve arkadaşıdır. İkisinin maceraları, Sümer edebiyatında ve M.Ö. 2. binyılda yazılan Akad destanı Gılgamış Destanında yer aldı. Enkidu, vahşi adamın en eski edebi temsili olarak, Mezopotamya'daki sanatsal temsillerde ve Antik Yakın Doğu edebiyatında sıkça rastlanan bir motif olarak öne çıkıyor. Enkidu'nun ilkel bir adam olarak belirmesi, M.Ö. 1300-1000 arasındaki Eski Babillilerin versiyonuyla potansiyel bir benzerlik taşıyor; bu versiyonda Enkidu, Sümerce şiirlerde bir hizmetkâr-savaşçı olarak tasvir edilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Utnapiştim</span>

Utnapiştim, Babil'deki Gılgamış Destanı'na göre Sümer şehir devleti Şuruppak'ın kralı. Efsaneye göre karısıyla birlikte ki karısının ismi destanda yer almaz, tanrı Enlil tarafından gönderilen ve tüm canlıları yok etmeyi amaçlayan büyük Büyük Tufan'dan kurtulmuştur. Utnapiştim'in hikâyesinden Gılgamış Destanı'nın XI. tabletinde bahsedilir.

<span class="mw-page-title-main">Nabu</span> Asur ve Babil inanışında bilgelik ve yazı tanrısı

Nabu, Mezopotamya'nın okuryazarlık, yazıcı ve bilgelik tanrısıdır. Babilliler tarafından, Marduk'un oğlu ve Ea'nın torunu olarak tapılırdı. Nabu'nun eşi Taşmetum'du. Aslen, Nabu Amoritler tarafından Mezopotamya'ya getirilmiş bir batı Semitik putuydu. Nabu'ya Anbay veya Nebo ismiyle Güney Arapları da tapınmışlardır.

Lugalbanda, Sümer mitolojisi ve edebiyatından bir karakterdir. Adı genç kral anlamına gelir. Sümer Kral Listesi'ne göre Uruk şehrinin üçüncü kralıdır. Eski Çağ Mezopotamya edebiyatında Gılgamış'ın babası olarak yer alır ve karısı tanrıça Ninsun'dur.

<span class="mw-page-title-main">Tufan</span>

Tufan, birçok yerel efsaneye ve kutsal kitaplara göre Tanrı tarafından bir kavmi, milleti ya da tüm insanları cezalandırmak amacıyla gönderildiğine inanılan büyük felaket. Tufanın detayları farklı kültürlerde farklılıklar arz etmekle beraber en çok bilinen şekli Nuh Tufanı'dır.

<span class="mw-page-title-main">Kiş (antik kent)</span> Antik Sümerli şehri

Kiş, modern adı ile Tall al-Uhaymir, Sümerlilerin antik şehirlerinden biridir. Tarihi çağlarda Babil'in 12 km doğusunda bulunmaktaydı. Günümüzde Irak'da Bağdat şehrinin 80 km güneyinde bulunmaktadır. Sümer kral listesinde belirtildiğine göre tufandan sonra krallara sahip olan ilk şehir Kiş'dir. Şehrin efendi tanrısı Zababa idi.

<span class="mw-page-title-main">Mitanni</span> MÖ 1500 ile MÖ 1300 yılları arasında Kuzey Mezopotamyada hüküm sürmüş bir devlet

Mitanniler, ,ayrıca Hani-Gelbat veya Hani-Rabbat olarak adlandırılır) MÖ 1500 ile MÖ 1200 yılları arasında Anadolu'da hüküm sürmüş bir devlettir. Mitanni'ler Hititler'in yıkılışından sonra bölgesel bir güç oldu. Son krallarının adı II. Şattuara idi. Kayıprenins JiaŞ-Jiara efsanevî bir kişiliğe sahiptir.

<span class="mw-page-title-main">Gılgamış tufan efsanesi</span> tufan efsanesi

Gılgamış tufan efsanesiGılgamış Destanı'nda geçen bir tufan efsanesidir. Birçok araştırmacı, destanın "standart sürümü"nün XI. tabletinde yer alan tufan efsanesinin destana Atrahasis Destanı'ndaki tuhaf hikâyesini kullanan bir düzeltmen tarafından eklendiği görüşündedir. Çok eski Sümer Gılgamış şiirlerinde tufan efsanesine kısa bir gönderme de mevcuttur.

<span class="mw-page-title-main">Ninurta</span> Antik Mezopotamya tanrısı

Ninurta (Sümerce: 𒀭𒊩𒌆𒅁 DNIN.URTA. Anlamı bilinmiyor.) veya bilinen diğer adıyla Ninĝirsu (Sümerce: 𒀭𒊩𒌆𒄈𒋢 DNIN.ĜIR2.SU Anlamı: "Girsu'nun Lordu"), erken Sümerlerde ilk ibadet edilen tarım, şifa, avcılık, hukuk, yazı ve savaşla ilgili antik Mezopotamya tanrısıdır. İlk kayıtlara göre, tarım ve insanları hastalıklar ile demonların güçlerinden koruyan şifa tanrısıdır. Daha sonraki zamanlarda ise Mezopotamya daha askerî bir hâle geldikçe, daha önceki tarımsal niteliklerinin çoğunu elinde tutmakla birlikte savaşçı bir tanrı olmuştur. Baş Tanrı Enlil'in oğlu olarak kabul edilmiştir. Sümerlerdeki ana tapınma merkezi, Nippur'daki Eşumeşa tapınağıydı. Ninĝirsu, Lagaş'ta kendisine ait tapınağı yeniden inşa eden Lagaş Kralı Gudea tarafından onurlandırılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Asag</span> demon

Sümer mitolojisine ait Lugal-e şiirinde Asag ya da Azag, canavarımsı bir demondur. O kadar berbattır ki varlığı tek başına balıkların nehirde canlı kaynamasına sebep olur. Girdiği bir savaşta bir taş ordusu kendisine eşlik etmiştir. Cesur Akad ilahı Ninurta tarafından alt edilmiştir. Ninurta, kendisiyle olan savaşında afsunlu konuşan gürzü Şarur'u kullanmıştır.

<span class="mw-page-title-main">İgigi</span> Mezopotamya mitolojisinde cennet tanrıları

İgigi, Mezopotamya mitolojisinde cennet tanrılarıdır. Bazen "Anunnaki" terimi ile eş anlamlı olarak kullanıldığı düşünülse de bir efsanede, İgigi, Annunaki'nin hizmetkarları olan daha genç tanrılardır ve daha sonra isyan ederek yerlerini insanlara bırakırlar.

<span class="mw-page-title-main">Skald</span>

Skald veya skáld (Eski İskandinav : [ˈSkald], sonra [ˈSkɒːld] ; İzlandacada: "Şair" anlamına gelen, genellikle Viking Çağı, MS 793-1066'da İskandinav liderlerinin mahkemelerinde beste yapan ve Orta Çağ'a kadar devam eden şairler için kullanılan bir terimdir. Skaldik şiir, Eski İskandinav şiirinin iki ana grubundan birini oluşturur, diğeri ise anonim Eddic şiiridir.

<span class="mw-page-title-main">Mami (tanrıça)</span> Mitolojik varlık

Mami, Babil destanı Atra-Hasis'te ve diğer yaratılış efsanelerinde geçen bir tanrıçadır. Muhtemelen Ninhursag ile eş anlamlıydı. İnsanoğlunun çamurdan ve kandan yaratılmasında görev almıştır. Nintu efsanelerinin belirttiği gibi ilk yedi insan embiriyosunu yaratmıştır. Enki'nin önerisi üzerine tanrılar kendi aralarından birini öldürüp o tanrının kanını ve etini kil ile karıştırarak insanlığı yaratmak için kullandıklarında, o Belet İli olmuş olabilir. Belet-ili veya Nintu olarak da bilinir. Adının alternatif biçimleri Mama ve Mammitum'dur.

<span class="mw-page-title-main">İstanbul 2461</span> kutsal evlilik hakkında antik dönem aşk şiiri

İstanbul #2461, en eski aşk şiirini içerdiğine inanılan eski bir Sümer çivi yazısı tabletidir. İstanbul Eski Şark Eserleri Müzesinde sergilenmektedir. İsimsiz bir kadın konuşmacı tarafından Kral Şu-Sin'e hitap eden erotik bir şiirdir. Şiirin, kral ve İnanna'nın bir rahibesi arasındaki "kutsal bir evlilik" ile bağlantılı olabileceği düşünülmektedir.