İçeriğe atla

Atlantikçilik

Soğuk Savaş döneminde Batı Bloku'nda Avrupa'yı Kuzey Amerika'ya bağlamada etkili olan ABD hükümeti tarafından yapılan bir poster.

Atlantikçilik,[1] Kuzey Amerika (Amerika Birleşik Devletleri ve Kanada) ile Avrupa'daki (Avrupa Birliği ülkeleri, Birleşik Krallık, İsviçre, Norveç, İzlanda, Türkiye vb.) insanlar ve hükûmetler arasındaki daha yakın ilişkilere destek verme ideolojik inancıdır. Bu ilişkiler, siyasi, ekonomik ve savunma konularında işbirliğini amaçlayarak katılımcı ülkelerin güvenliğini ve refahını korumak, liberal demokrasiyi ve çokkültürlülüğü birleştiren açık bir toplumun ilerici değerlerini korumak amacıyla kurulur. Terim, Kuzey Amerika ve Avrupa tarafından çevrelenen Atlantik Okyanusu'ndan türetilmiştir.

"Atlantikçilik" terimi, Sovyetler Birliği'ne[2] karşı Kuzey Atlantik askeri ittifaklarına destek verme anlamında daha spesifik bir şekilde kullanılabileceği gibi, daha geniş bir işbirliğini, derin paylaşılan değerleri,[3] diplomatik kültürlerin birleşmesini ve Kuzey Amerika ile Avrupa arasında bir topluluk hissi ve bir dereceye kadar entegrasyonu ima etmek için daha geniş anlamda da kullanılabilir. Uygulamada, Atlantikçilik felsefesi, özellikle Amerika Birleşik Devletleri'ni içeren Kuzey Amerika'nın aktif bir şekilde Avrupa'ya katılımını ve okyanusun her iki tarafındaki devletler arasında yakın işbirliğini teşvik eder. Atlantikçilik, II. Dünya Savaşı sırasında ve sonrasında, Soğuk Savaş döneminde, özellikle NATO ve Marshall Planı gibi çeşitli Avro-Atlantik kuruluşlarının kurulmasıyla en güçlü şekilde ortaya çıkmıştır.

Atlantikçilik görüşünün, bölgeden bölgeye ve ülkeden ülkeye çeşitli tarihsel ve kültürel faktörlere bağlı olarak farklılık gösterir. Genellikle Doğu Avrupa, Orta Avrupa, İrlanda ve Birleşik Krallık gibi bölgelerde özellikle güçlü olduğu kabul edilir. Siyasi olarak, Avrupa'da klasik liberaller veya sağ siyasetle sıkı bir şekilde ilişkilendirilmiş olmasına rağmen, yalnızca bunlarla sınırlı değildir. Atlantikçilik genellikle Amerika Birleşik Devletleri'nin siyasi veya sosyal kültürüne ya da Kuzey Amerika'da Avrupa'ya olan yakınlığa, ayrıca iki kıta arasındaki tarihsel bağlara bir yakınlığı ima eder.

Atlantikçilik ve kıtasalcılık arasında Atlantik'in her iki tarafında da bazı gerilimler bulunmakta ve bazı kişiler transatlantik işbirliği yerine artan bölgesel işbirliği veya entegrasyonu vurgulamaktadır. Atlantikçilik ile Kuzey Amerika veya Avrupa entegrasyonu arasındaki ilişki karmaşıktır ve birçok yorumcuya göre doğrudan çelişmezler. Uluslararasıcılık, hem Atlantikçilik hem de kıtasalcılığı birleştiren bir dış politika inancıdır.[4]

Tarihçe

Photograph
Ronald Reagan, 1987'de Berlin'de Almanya Şansölyesi Helmut Kohl ile konuşurken ("Yıkın bu duvarı!"). Reagan kararlı bir Atlantikçiydi.

Dünya Savaşları öncesinde, Batı Avrupa ülkeleri genellikle kıtasal konularla ve Afrika ve Asya'da sömürge imparatorlukları kurma konularıyla meşguldüler ve Kuzey Amerika ile ilişkileriyle ilgilenmiyorlardı. Benzer şekilde, Amerika Birleşik Devletleri iç meselelerle ve Latin Amerika'ya müdahalelerle meşguldü, ancak Avrupa meselelerine ilgi duymuyordu ve Kanada, 1867'de Konfederasyon yoluyla özyönetimli dominion statüsünü elde etmesine rağmen, İngiliz İmparatorluğu'nun bir parçası olarak tam bir dış politika bağımsızlığını henüz kullanmamıştı.

I. Dünya Savaşı'nı takiben, New Yorklu avukat Paul D. Cravath, Amerika Birleşik Devletleri'nde Atlantikçiliği kurma konusunda dikkate değer bir liderdi. Cravath, savaş sırasında uluslararası konulara adanmıştı ve daha sonra Dış İlişkiler Konseyi'nin kurucu ortağı ve yöneticisi oldu. I. Dünya Savaşı'nın ardından, ABD Senatosu Versay Antlaşması'nı onaylayıp onaylamama konusunu tartışırken, bazı Kongre üyesi Cumhuriyetçiler, ABD'nin İngiltere ve Fransa ile yasal olarak bağlayıcı bir ittifaka desteklerini dile getirdiler ve bu, Milletler Cemiyeti'nin ve özellikle 10. Madde'nin sınırsız taahhütlerine bir alternatif olarak sunuldu; ancak ABD Başkanı Woodrow Wilson, tekliflerini ciddi şekilde araştırmadı ve bunun yerine Amerika Birleşik Devletleri'ni Milletler Cemiyeti'ne girmeye yönelik mücadelesine odaklanmayı tercih etti.[5]

Paul D. Cravath, eski dönem Atlantikçi Hareket lideri.

Amerikan ve Kanadalı askerlerin Birinci ve İkinci Dünya Savaşları sırasında İngiliz, Fransız ve diğer Avrupalılarla birlikte Avrupa'da savaşmaları, bu durumu temel olarak değiştirmiştir. İkinci Dünya Savaşı'ndan önce ABD (ve kısmen Kanada) daha izolasyonist bir tutum benimsemesine rağmen, Normandiya çıkarmaları döneminde Müttefikler her konuda iyi bir entegrasyona sahipti. 1941'de Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Franklin D. Roosevelt ve İngiltere Başbakanı Winston Churchill tarafından ilan edilen Atlantik Bildirisi, Müttefiklerin savaş sonrası dünya için hedeflerini belirledi ve daha sonra Batı müttefikleri tarafından benimsendi. İkinci Dünya Savaşı'nın ardından, Batı Avrupa ülkeleri, Sovyetler Birliği'nin olası saldırganlığını caydırmak için ABD'nin Avrupa işlerine angaje olmaya devam etmesi konusunda endişe duyuyordu. Bu durum, 1949 yılında Kuzey Atlantik Antlaşması'nın imzalanmasına yol açtı ve bu antlaşma, Atlantikçiliğin temel kurumsal sonucu olan Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü'nü (NATO) kurarak üyeleri birbirlerine askeri olarak bağlıyordu. Bu durum Amerikan ve Kanadalı askerlerin uzun süreli olarak Batı Avrupa'da konuşlandırılmasına yol açtı.

1986'da ABD Başkanı Ronald Reagan (sağda) ve İngiltere Başbakanı Margaret Thatcher
ABD Başkanı Bill Clinton (solda) 1999'da İngiltere Başbakanını Tony Blair selamlıyor

Soğuk Savaş'ın sona ermesinden sonra, Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa arasındaki ilişki köklü bir şekilde değişti ve her iki taraf da birbirine olan ilgisini kaybetti. Sovyetler Birliği'nin Avrupa'yı domine etme tehdidi olmadan, kıta Amerika Birleşik Devletleri için askeri bir öncelik olmaktan çıktı ve benzer şekilde, Avrupa da artık Amerika Birleşik Devletleri'nden askeri korumaya olan ihtiyacı hissetmedi. Sonuç olarak, ilişki stratejik önemini büyük ölçüde kaybetti.[6]

Ancak, eski Varşova Paktı ülkelerinin yeni demokrasileri ve parçalanmış Yugoslavya'nın bazı parçaları farklı bir görüşe sahipti ve Atlantikçiliği, Sovyetler Birliği'nden ayrılmış en büyük ülke olan Rusya'nın devam eden tehdidine karşı bir savunma olarak istekle benimsediler.[7][8]

21. yüzyılda, terörizm ve Irak Savaşı ışığında Atlantikçilik önemli değişikliklere uğramıştır ve bunun net etkisi, fikrin kendisinin yeniden sorgulanması ve ilgili ülkelerin güvenliğinin Kuzey Atlantik bölgesi dışında ittifak eylemlerini gerektirebileceği yeni bir anlayış olmuştur. 11 Eylül 2001 saldırılarından sonra NATO, ilk kez 5. Madde'yi devreye soktu;[9] bu maddeye göre bir üye devlete yapılan saldırı, tüm üye grubuna karşı yapılan bir saldırı olarak kabul edilecektir. NATO'nun çok uluslu AWACS birimi uçakları ABD havada devriye gezerken, Avrupa ülkeleri personel ve ekipman gönderdi. Ancak, Irak Savaşı NATO içinde çatlaklara neden oldu ve işgali destekleyen ABD önderliğindeki taraftarlar ile karşıt görüşlü olanlar arasındaki keskin farklılık ittifakı zorladı.[10] Robert Kagan ve Ivo Daalder gibi bazı yorumcular, Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri'nin ittifakın artık geçerli olmadığı derecede ayrıştığını sorguladılar.[11][12] Daha sonra, 2018'de Kagan, "aslında Amerika Birleşik Devletleri'nin Avrupa'yı desteklemek ve güçlendirmek için aktif bir şekilde çalışmasına ihtiyacımız var" dedi.[13]

NATO'nun önemi Barack Obama yönetimi sırasında yeniden teyit edildi,[14] ancak bazıları onu önceki liderlere kıyasla nispeten az Atlantikçi olarak nitelendirdi.[15] Obama Doktrini'nin bir parçası olarak, Washington Avrupa'daki müttefiklerle çok taraflılığı destekledi.[16] Obama, Rusya'nın Kırım'daki ilk Ukrayna işgalinden sonra Avrupa (ve Pasifik) müttefikleriyle birlikte Rusya'ya yaptırımlar uyguladı.[17] Başkanlığından sonra, Obama ayrıca Trump yönetimi sırasında Atlantik ittifakının önemini vurgulayarak, dolaylı olarak Trump'a karşı durdu.[14]

Trump döneminde, Türkiye'de demokratik gerileme ve Trump'ın NATO üyeleri ve ittifak hakkındaki açıklamaları nedeniyle NATO içinde gerilimler arttı.[18] Robert Kagan, Trump'ın ittifakı zayıflattığı yönündeki yaygın eleştirileri yineledi. Buna rağmen, NATO o dönemde iki yeni üye ülke (Karadağ ve Kuzey Makedonya) kazandı.[13] NATO'nun Avrupa'daki önemi, Rus askeri ve istihbarat teşkilatının sürekli tehdidi ve eski Sovyet Birliği ülkelerinde Rusya'nın eylemlerine dair belirsizlik, Orta Doğu'daki çeşitli tehditler nedeniyle arttı. Almanya-Rusya ekonomik ilişkileri,[15] Nord Stream 2[19] gibi konular nedeniyle Atlantik ilişkisinde bir sorun haline geldi, ayrıca Amerika Birleşik Devletleri ile Avrupa Birliği arasındaki ticaret anlaşmazlıkları gibi diğer anlaşmazlıklar da yaşandı.[20]

Biden yönetimi başladığında, Avrupa Birliği'nin üst düzey yetkilileri Atlantik ilişkisi hakkında iyimserliklerini dile getirdi.[21] Şubat 2022'de Rusya'nın Ukrayna'yı işgal etmesinin ardından, gazeteciler Rus saldırganlığının[22] Avrupa Birliği'nden birleşik bir siyasi tepki aldığını ve Atlantik ittifakının savunma açısından daha geniş bir şekilde önemli olduğunun daha yaygın olarak bilinmesini sağladığını ve İsveç ve Finlandiya gibi ülkelerde NATO'ya katılımın popülaritesini artırdığını belirttiler.[23][24][25] Finlandiya Nisan 2023'te NATO'ya katıldı.[26]

İdeoloji

Atlantikçilik, Kuzey Amerika ve Avrupa arasındaki işbirliğinin gerekliliğine inanma düşüncesidir. Bu terim, özellikle güvenlik konularında, Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri arasındaki ikili ilişkinin, özellikle intra-Avrupa işbirliğinden daha önemli olduğuna inanmayı ima edebilir.[27] Terim ayrıca "transatlantik güvenlik mimarisi için kısaltma olarak da kullanılabilir."[27]

Kuzey Atlantik bölgesinin üst ulusal entegrasyonu, 19. yüzyılın sonlarında Atlantik'in her iki tarafındaki entelektüeller arasında düşünce odaklarından biri olarak ortaya çıktı. O dönemde Atlantikçilik olarak adlandırılmamış olsa da (terim 1950'lerde türetilmiştir), bu yaklaşım, yumuşak ve sert gücü birleştiren bir yaklaşım geliştirmiştir ve bir ölçüde Atlantik'in iki tarafını entegre etmiştir. Çekici bir "çekirdek" birliğinin fikri en büyük yumuşak güç unsuru idi; böyle bir birliğin sahip olacağı hegemonik küresel gücün gerçek faktörü ise sert güç unsuru idi. Bu yaklaşım, sonunda NATO, G7 grubu ve diğer Atlantikçi kurumlar şeklinde belirli bir ölçüde uygulanmıştır. 20. yüzyılda Atlantikçilik ve eleştirmenleri arasındaki uzun süren tartışmada, ana argüman derin ve resmi Atlantik entegrasyonun hala dışında olanları çekmek için hizmet edip etmeyeceği, Atlantikçilerin iddia ettiği gibi ya da dünyanın geri kalanını yabancılaştırıp onları zıt ittifaklara sürükleyeceği yönündeydi.[28] Realistler, nötralistler, barışçılar, milliyetçiler ve uluslararasıcılar, bu durumun sonucunun ikincisini yapacağına inanma eğilimindeydiler ve Varşova Paktı'nı görüşlerinin kanıtı olarak göstererek, onu NATO'nun kaçınılmaz gerçekpolitik karşılığı olarak ele almışlardır.[29][30]

Genel olarak, Atlantikçilik özellikle Birleşik Krallık[27] ve Doğu ve Orta Avrupa'da güçlü bir şekilde etkilidir.[31] Doğu Avrupa'daki gücünün birçok nedeni vardır, öncelikle Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra siyasi özgürlüğü getirmekte Amerika Birleşik Devletleri'nin rolü, İkinci Dünya Savaşı sırasında Nazi Almanya'sının yenilmesinde Amerika Birleşik Devletleri'nin önemli rolü, Soğuk Savaş sırasındaki öncü rolü, NATO gibi Atlantikçi kurumlara bölgenin ülkelerini dahil etme konusundaki nispeten hevesi ve büyük Batı Avrupa güçlerinin niyetlerine yönelik şüphelerdir.[31] Bazı yorumcular, genellikle Polonya ve Birleşik Krallık gibi ülkelerin güçlü Atlantikçi görüşlere sahip olduğunu, Almanya ve Fransa gibi ülkelerin ise kıtasal görüşleri ve güçlü bir Avrupa Birliği'ni desteklemeye meyilli olduklarını düşünmektedir.[4][32][33]

21. yüzyılın başlarında, Atlantikçilik genellikle Avrupa'da (ülkeden ülkeye değişmekle birlikte) politik sağda biraz daha güçlü olmuştur, ancak Amerika Birleşik Devletleri'nde politik merkez-sol'da yer almaktadır. Partizan ayrım abartılmamalıdır, ancak Soğuk Savaş'ın sona ermesinden bu yana var olan ve artan bir ayrım mevcuttur.[34]

Soğuk Savaş dönemi ve sonrasında transatlantik ticaret ve siyasi bağlar genellikle güçlü kalmış olsa da, daha genel bir eğilim kıtasal ekonomik entegrasyon olmuştur. Avrupa Ekonomik Alanı ve Kuzey Amerika Serbest Ticaret Anlaşması, Atlantik bölgesini iki rakip ticaret bloğuna ayırmıştır. Bununla birlikte, birçok siyasi aktör ve yorumcu, bu iki sürecin birbirine karşıt olması gerektiğini düşünmemekte,[35] hatta bazı yorumcular bölgesel entegrasyonun Atlantikçiliği güçlendirebileceğine inanmaktadır. Kanada tarafından eklenen Kuzey Atlantik Antlaşması'nın 2. maddesi, ülkeleri ekonomik ve siyasi açılardan birbirine bağlamayı amaçlamıştır.[2]

Kurumlar

Kuzey Atlantik Konseyi, Atlantikçi bağlamda tartışma ve karar alma için başlıca hükûmet forumudur. Diğer kuruluşlar da Atlantikçi kökenli olarak kabul edilebilir.[36]

Dünya Bankası ve Uluslararası Para Fonu da Atlantikçi olarak kabul edilir. İkisi arasında zımni bir anlaşma çerçevesinde, Dünya Bankası Amerikalılar tarafından yönetilirken, Uluslararası Para Fonu ise Avrupalılar tarafından yönetilmektedir.[37]

Kaynakça

  1. ^ Klinke, Ian (1 Mayıs 2018). "Geopolitics and the political right: lessons from Germany". International Affairs. 94 (3): 495-514. doi:10.1093/ia/iiy024. 1 Ekim 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Haziran 2023. 
  2. ^ a b Croci, Osvaldo (December 2008). "Not a Zero-Sum Game: Atlanticism and Europeanism in Italian Foreign Policy". The International Spectator: Italian Journal of International Affairs. 43 (4): 137-155. doi:10.1080/03932720802486498. 
  3. ^ Weisbrode, Kenneth. The Atlanticists.' 1 Aralık 2021 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.' Nortia Press, 2017.
  4. ^ a b Kořan, Michal, (Ed.) (2010). Czech Foreign Policy in 2007-2009: Analysis. s. 373. ISBN 978-8086506906. Erişim tarihi: 24 Haziran 2015. 
  5. ^ Ambrosius, Lloyd E. (1972). "Wilson, the Republicans, and French Security after World War I". The Journal of American History. 59 (2): 341-352. doi:10.2307/1890194. JSTOR 1890194. 25 Aralık 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Haziran 2023. 
  6. ^ Daalder, Ivo (2003). "The End of Atlanticism" (PDF). Survival. 45 (2): 147-166. doi:10.1080/00396330312331343536. 23 Ekim 2013 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Temmuz 2013. 
  7. ^ Asmus, Ronald D. and Alexandr Vondra: "The Origins of Atlanticism in Central and Eastern Europe," 1 Ekim 2022 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. July, 2005 Cambridge Review of International Affairs Volume 18, Number 2, Centre of International Studies, ISSN 0955-7571 print / ISSN 1474-449X, retrieved June 8, 2020 from Pittsburg State University.
  8. ^ Schmitz-Robinson, Elizabeth: "Kindred Spirit or Opportunistic Ally? Polish Atlanticism in the 21st Century," 28 Eylül 2022 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., Claremont-UC Undergraduate Research Conference on the European Union 6 Ekim 2022 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. (2009) : Vol. 2009, Article 12. DOI: 10.5642/urceu.200901.
  9. ^ North Atlantic Council. "Statement by the North Atlantic Council," 25 Aralık 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. 2001-10-12. Retrieved on 2007-10-13
  10. ^ NATO, "Statement to the Press, by NATO Secretary General, Lord Robertson," 25 Ocak 2021 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. 2001-10-04. Retrieved on 2007-10-13
  11. ^ Kagan, Robert (2003). Of Paradise and Power: America and Europe in the New World Order. New York: Alfred A. Knopf. 
  12. ^ Daalder, Ivo H.: "The End of Atlanticism," 20 Ekim 2022 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. June 1, 2003, Brookings Institution, retrieved June 8, 2020
  13. ^ a b Reinert, Ted (20 Temmuz 2018). ""To destroy the liberal world order": Trump, Putin, and the imperiled trans-Atlantic alliance". Brookings (İngilizce). 20 Ocak 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Mart 2021. 
  14. ^ a b Horsley, Scott (25 Mayıs 2017). "As Trump Slams NATO Allies, Obama Defends 'International Order'". NPR.org (İngilizce). 24 Ocak 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Şubat 2021. 
  15. ^ a b "NATO's 'Obama problem'". POLITICO (İngilizce). 10 Aralık 2015. 21 Aralık 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Şubat 2021. 
  16. ^ Good, Chris (10 Aralık 2009). "The Obama Doctrine: Multilateralism With Teeth". The Atlantic (İngilizce). 11 Şubat 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Şubat 2021. 
  17. ^ "Obama urges Russia to show 'respect'". BBC News (İngilizce). 13 Şubat 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Şubat 2021. 
  18. ^ Kirchick, Norman Eisen and James (14 Temmuz 2018). "Yes, Russia is a threat to NATO. So are the alliance's anti-democratic members". Brookings (İngilizce). 13 Şubat 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Şubat 2021. 
  19. ^ Ellyatt, Holly (29 Haziran 2020). "America's relationship with Germany may never be the same again, Berlin warns". CNBC (İngilizce). 10 Şubat 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Şubat 2021. 
  20. ^ "EU keeps its shield up in the US trade war". POLITICO (İngilizce). 10 Kasım 2020. 22 Şubat 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Şubat 2021. 
  21. ^ "EU sighs with relief as Biden readies to enter White House". AP NEWS. 20 Ocak 2021. 10 Şubat 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Şubat 2021. 
  22. ^ Langfitt, Frank (24 Mart 2022). "Russia's invasion of Ukraine transforms Europe's political and military landscape". NPR (İngilizce). 14 Mayıs 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 14 Mayıs 2022. 
  23. ^ "Ukraine conflict: What is Nato and how could Finland and Sweden join?". BBC News (İngilizce). 12 Mayıs 2022. 13 Haziran 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 14 Mayıs 2022. 
  24. ^ "NATO Expansion Could Finally Shore Up Alliance's Weakest Flank". Bloomberg.com (İngilizce). 14 Mayıs 2022. 15 Mayıs 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 14 Mayıs 2022. 
  25. ^ "Timeline of NATO expansion since 1949". AP NEWS (İngilizce). 10 Mayıs 2022. 14 Mayıs 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 14 Mayıs 2022. 
  26. ^ Kauranen, Anne; Gray, Andrew (4 Nisan 2023). "Finland joins NATO in historic shift, Russia threatens 'counter-measures'". Reuters (İngilizce). 4 Nisan 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Nisan 2023. 
  27. ^ a b c Dunne, Tim (2004). "'When the shooting starts': Atlanticism in British security strategy". International Affairs. 80 (5): 895. doi:10.1111/j.1468-2346.2004.00424.x. 
  28. ^ Straus, Ira (June 2005). "Atlanticism as the core 20th century U.S. strategy for internationalism" (PDF). Streit Council. Annual Meeting of the Society of Historians of American Foreign Relations. 20 Ekim 2013 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Temmuz 2013. 
  29. ^ Lewkowicz, Nicolas (2018). The United States, the Soviet Union and the Geopolitical Implications of the Origins of the Cold War. New York: Anthem Press. s. 63. ISBN 9781783087990. 
  30. ^ Straus, Ira (June 2005). "Atlanticism as the core 20th century U.S. strategy for internationalism" (PDF). Streit Council. Annual Meeting of the Society of Historians of American Foreign Relations. 20 Ekim 2013 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Temmuz 2013. 
  31. ^ a b Asmus, Ronald; Alexandr Vondra (July 2005). "The Origins of Atlanticism in Central and Eastern Europe". Cambridge Review of International Affairs. 18 (2): 203-216. CiteSeerX 10.1.1.393.1224 $2. doi:10.1080/09557570500164439. 
  32. ^ Mouritzen, Hans (16 Mayıs 2007). "Denmark's Super Atlanticism". Nordic International Studies Association. 7 Mart 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Haziran 2015. []
  33. ^ "The new kids on the block," 23 Haziran 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. The Economist, 2007-01-04. Retrieved 2007-10-14. Quote: "Romania, under its president, Traian Basescu, is a bastion of Atlanticism in the Balkan and Black Sea regions."
  34. ^ Asmus, Ronald; Phillip Everts; Pierangelo Isernia (2004). "Across the Atlantic and Political Aisle: The Double Divide in U.S. - European Relations" (PDF). German Marshall Fund. 3 Temmuz 2015 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Temmuz 2013. 
  35. ^ "The Atlanticist delusion". The Economist. 18 Mayıs 2013. 10 Temmuz 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Temmuz 2013. 
  36. ^ Straus, Ira (June 2005). "Atlanticism as the core 20th century U.S. strategy for internationalism" (PDF). Streit Council. Annual Meeting of the Society of Historians of American Foreign Relations. 20 Ekim 2013 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Temmuz 2013. 
  37. ^ Keating, Joshua E. "Why Is the IMF Chief Always a European?". Foreign Policy (İngilizce). 29 Aralık 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Aralık 2021. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">NATO</span> uluslararası askerî ittifak

Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü veya NATO, 4 Nisan 1949'da 12 ülke tarafından imzalanan Kuzey Atlantik Antlaşması'na dayanarak kurulan ve farklı dönemlerde 20 ülkenin daha katıldığı uluslararası askerî ittifaktır.

<span class="mw-page-title-main">Soğuk Savaş</span> 1947–1991 yılları arasında Batı Bloku ve Doğu Bloku arasında geçen jeopolitik gerginlik süreci

Soğuk Savaş, iki Süper güç olan ABD önderliğinde Batı Bloku ile Sovyetler Birliği'nin önderliğinde Doğu Bloku ülkeleri arasında Truman Doktrini'nin ilanından (1947) SSCB'nin dağılmasına (1991) kadar devam ettiği kabul edilen uluslararası siyasi ve askeri gerginlik. Soğuk Savaş dönemi, Amerika liderliğinde batı dünyası ile Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği'nin önderliğindeki komünist blok arasındaki dünya üzerinde geniş bir nüfusu etki etmesine verilen isimdir. Soğuk Savaş döneminde NATO, "Batı İttifakı" olarak da biliniyordu. Batı Bloku, NATO üyesi ülkeler ile NATO üyesi olmayan ancak ABD ile müttefik olan kapitalist ve antikomünist ülkelerden, Doğu Bloku ise Varşova Paktı'na üye olan komünist ve bu pakta üye olmayan diğer komünist ülkelerden oluşuyordu. Bu iki karşıt blokun yanı sıra hiçbir bloku desteklemeyen Bağlantısızlar Hareketi isimli üçüncü bir blok daha vardı. Çin ve Yugoslavya hem Doğu Bloku ülkeleri, hem de Bağlantısızlar Hareketi ülkeleriydi. Bu iki komünist ülkenin her iki blokta da olmasının nedeni Sovyetler Birliği ile olan görüş farklılıklarıydı.

<span class="mw-page-title-main">NATO Parlamenter Asamblesi</span> hükümetler arası kuruluş

NATO Parlamenter Asamblesi, Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü'ne üye ülkelerden 158 parlamenter 1955 yılında Paris’te toplanarak kurdukları örgüttür. Bu örgütün ismi 1966 yılında Kuzey Atlantik Asamblesi; 1999 yılında ise NATO Parlamenter Asamblesi olarak değiştirilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Paul-Henri Spaak</span> Belçikalı siyasetçi (1899 – 1972)

Paul-Henri Charles Spaak, Belçikalı devlet adamı. Avrupa Birliği'nin başlıca savunucularından olmuş, Avrupa Ekonomik Topluluğu (AET), Kuzey Atlantik Antlaşması Teşkilatı (NATO) ve Benelüks Ekonomik Birliği'nin kurulmasında önemli rol oynamıştır.

<span class="mw-page-title-main">İspanya-Türkiye ilişkileri</span> ikili ilişkiler

İspanya-Türkiye ilişkileri, tarihten itibaren süregelen Türkiye-İspanya ve Türk-İspanyol ilişkilerini içerir.

<span class="mw-page-title-main">NATO üyesi ülkeler</span> Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü üyesi olan ülkeler

NATO, Avrupa ve Kuzey Amerika'daki 32 üye ülkeden oluşan uluslararası bir askeri ittifaktır. Kuzey Atlantik Antlaşması'nın 4 Nisan 1949 tarihinde imzalanmasıyla kurulmuştur. Antlaşmanın 5. maddesi, üye devletlerden birine karşı silahlı bir saldırı olması halinde, bunun tüm üyelere karşı yapılmış bir saldırı olarak kabul edileceğini ve diğer üyelerin saldırıya uğrayan üyeye gerekirse silahlı kuvvetlerle yardım edeceğini belirtmektedir. Antlaşmanın 6. maddesi, 5. maddenin kapsamını Yengeç Dönencesi'nin kuzeyindeki adalar, Kuzey Amerika ve Avrupa anakaraları, Türkiye'nin tamamı ve sonuncusu Temmuz 1962'den beri tartışmalı olan Fransız Cezayiri ile sınırlamaktadır. Dolayısıyla, Hawaii, Porto Riko, Fransız Guyanası, Falkland Adaları, Septe veya Melilla gibi yerlere yapılacak bir saldırı 5. madde kapsamında bir karşılık verilmesini tetiklemeyecektir.

<span class="mw-page-title-main">NATO Genel Sekreteri</span> Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütünün baş görevlisi

NATO Genel Sekreteri, Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü'nün (NATO) başlıca sivil görevlisidir. Bu görevi üstlenen kişi, örgütün işleyişini koordine etmek, NATO'nun uluslararası kadrosunu yönetmek, Kuzey Atlantik Konseyi'nin toplantılarını ve örgütün önemli komitelerinin çoğunu yönetmekle sorumludur. NATO Askeri Komitesi dışında, NATO'nun sözcüsü olarak da hareket eder. Genel Sekreterin askeri komutada rolü yoktur; siyasi, askeri ve stratejik kararlar nihayetinde üye ülkelerin yetkisindedir. NATO'nun en üst düzey yetkililerinden biri olan genel sekreter, NATO Askeri Komitesi Başkanı ve yüksek müttefik komutanı ile birlikte çalışır.

<span class="mw-page-title-main">NATO'nun genişlemesi</span>

NATO'nun genişlemesi, NATO'ya yeni üyeler dahil etme sürecidir. NATO, Avrupa ve Kuzey Amerika ülkelerinin oluşturduğu ve kolektif savunma temeline dayanan bir askerî ittifaktır. İttifaka katılma süreci Kuzey Atlantik Antlaşması'nın 10. maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddeye göre bir ülkenin ittifaka katılması veya ittifaka davet edilmesi için mevcut bütün üye ülkelerin onayı gerekmektedir.

Avrupa-Atlantik Ortaklık Konseyi, NATO üyesi olmayan Avrupa ve eski Sovyetler Birliği ülkeleri ile NATO ülkeleri arasındaki ilişkileri geliştirmek için oluşturulan ve bir NATO kurumu olan çok taraflı bir forum. 1 Ocak 1997'de kuruldu.

<span class="mw-page-title-main">2004 İstanbul zirvesi</span> 20. NATO zirvesi

2004 NATO İstanbul zirvesi, 28-29 Haziran 2004 tarihleri arasında Türkiye'nin İstanbul şehrinde düzenlendi. NATO'nun Devlet ve Hükûmet Başkanları'nın güvenlik konuları hakkında resmi kararlar aldığı 17. NATO zirvesi olarak kabul edilir. Genel olarak, zirve, Soğuk Savaş döneminde Sovyet saldırganlığına karşı bir ittifaktan, 21. yüzyılın yeni ve bölge dışı güvenlik tehditlerine karşı bir koalisyona dönüşü uman 2002 Prag zirvesinde başlayan dönüşüm sürecinin bir devamı olarak görülmektedir. Zirve dört toplantıdan oluşuyordu.

Arnavutluk'un dış ilişkileri, ülkenin diğer hükûmet ve halklarla olan ilişkilerini ifade eder. Dış ilişkiler, başkent Tiran'da bulunan Avrupa ve Dışişleri Bakanlığı aracılığıyla yürütülür. Mevcut bakan Ditmir Bushati'dir. Güneydoğu Avrupa'da bulunan ve Akdeniz'e kıyısı olan Arnavutluk, 28 Kasım 1912'de bağımsızlığını ilan ederek egemen bir devlet oldu. Tüm ülkelerle dostça ilişkiler kurmayı hedefleyerek tamamlayıcılık politikasını sürdürür. 1990'da komünizmin çöküşünden sonra dünya genelindeki diğer uluslarla iyi ilişkiler kurarak sorumluluklarını ve konumunu genişletti.

<span class="mw-page-title-main">Müttefik Kara Komutanlığı</span>

Müttefik Kara Komutanlığı (LANDCOM), eski adıyla Müttefik Kara Kuvvetleri Güneydoğu Avrupa Komutanlığı (LANDSOUTHEAST), NATO Kara Kuvvetlerinin daimi karargâhıdır. LANDCOM komutanı ittifakın birincil kara savaşı danışmanıdır. Avrupa Müttefik Kuvvetleri Yüksek Komutanı tarafından talimat verildiğinde kara harekâtlarının yürütülmesinden sorumlu olan karargâhın çekirdeğini oluşturur. 2012'de oluşturulan komutanlığın merkezi, İzmir'in Buca ilçesinde 1994'te inşa edilen Orgeneral Vecihi Akın Kışlası'dır.

<span class="mw-page-title-main">Amerika Birleşik Devletleri-Polonya ilişkileri</span> Polonya Cumhuriyeti ile Amerika Birleşik Devletleri arasındaki diplomatik ilişkiler

Amerika Birleşik Devletleri-Polonya ilişkileri ya da alternatif adıyla Leh-Amerikan ilişkileri, Amerika Birleşik Devletleri ile Polonya arasındaki diplomatik, sosyal, ekonomik ve kültürel ikili ilişkilere verilen addır.

Çevre İttifakı veya Çevre doktrini, İsrail'in, Arap devletlerinin İsrail'in varlığına birleşik muhalefetine karşı koymak için Ortadoğu'daki Arap olmayan devletler ve toplumlar ile yakın stratejik ittifaklar geliştirmesini amaçlayan bir dış politika stratejisidir. İsrail'in ilk Başbakanı David Ben-Gurion tarafından geliştirilmiştir. Türkiye, devrim öncesi İran ve Emperyal Etiyopya gibi devletlere ve Irak ve İran'daki Kürtlere yöneliktir.

<span class="mw-page-title-main">Amerika Birleşik Devletleri-Gürcistan ilişkileri</span>

Amerikan-Gürcistan ilişkileri çok yakın olmaya devam ediyor ve çok sayıda ikili işbirliği alanını kapsıyor. Teröre karşı savaşta önemli bir Amerika Birleşik Devletleri müttefiki olan Gürcistan, Irak Savaşı'na en büyük üçüncü asker katkısı yapan ülkeydi ve şu anda Afganistan'daki ABD liderliğindeki misyona kişi başına en büyük katkıda bulunan ülkedir. Amerika Birleşik Devletleri de Gürcistan'a, kuzey komşusu Rusya'nın artan baskısı karşısında devlet kurumlarını güçlendirmede aktif olarak yardım ediyor ve 1991'den bu yana ülkeye 3 milyar doları aşan mali yardım sağladı. 2009 yılından bu yana, Gürcistan-Amerikan ilişkileri, demokrasinin öncelikli alanları üzerine dört tane ikili çalışma grubu oluşturan ABD-Gürcistan Stratejik Ortaklık Şartı ile geliştirilmektedir; savunma ve güvenlik; ekonomi, ticaret, enerji sorunları, insanlar arası ve kültürel alışverişler.

<span class="mw-page-title-main">Rusya-NATO ilişkileri</span> Rusya ve NATO arası ilişkiler

NATO askeri ittifakı ile Rusya Federasyonu arasındaki ilişkiler 1991 yılında Kuzey Atlantik İşbirliği Konseyi çerçevesinde kurulmuştur. 1994'te Rusya, Barış İçin Ortaklık programına katıldı ve o zamandan beri NATO ve Rusya iş birliği konusunda birkaç önemli anlaşma imzalandı.

<span class="mw-page-title-main">Amerika Birleşik Devletleri-Rusya ilişkileri</span>

Amerika Birleşik Devletleri-Rusya ilişkileri, dünyanın en güçlü iki ülkesi olan Amerika Birleşik Devletleri ile Rusya arasındaki ikili ilişkiyi ifade eder. Amerika Birleşik Devletleri ve Rusya diplomatik ve ticari ilişkilerini sürdürüyor. Rusya Devlet Başkanı Boris Yeltsin (1991-99) döneminde, 1999 baharında NATO’nun Yugoslavya Federal Cumhuriyeti’ni bombalamasına kadar ilişkiler genel olarak sıcaktı ve o zamandan beri önemli ölçüde kötüleşti. 2014 yılında ilişkiler, Ukrayna krizi, Rusya'nın 2014'te Kırım'ı ilhak etmesi, Rusya'nın Suriye İç Savaşı'na askeri müdahalesi ile ilgili farklılıklar ve 2016'nın sonundan itibaren Rusya'nın 2016 ve 2020 ABD seçimlerine müdahalesi iddiasıyla biraz kötüleşti.

<span class="mw-page-title-main">Amerika Birleşik Devletleri-Yunanistan ilişkileri</span>

İki ülke arasında derin tarihî, siyasî, kültürel ve dinî bağlardan dolayı, Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ile Yunanistan devletleri arasında sürdürülen diplomatik ilişkiler oldukça olumlu hâldedir ve her iki ülke birbirini müttefik olarak görmektedir. Günümüz Yunanistan, ABD'nin Dünya'daki en yakın müttefiklerinden biridir. İki ülke arasındaki çağdaş diplomatik ilişkiler 1830'larda, yani Yunan Bağımsızlık Savaşı sonrasında, kuruldu, ve günümüzde samimi olarak algılanmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Brüksel Antlaşması (1948)</span> 1948 Batı Avrupa savunma antlaşması

Brüksel Antlaşması veya Brüksel Paktı 1948-1954 yılları arasında faaliyet gösteren Batı Birliği'nin kurucu antlaşmasıydı. Sonraki dönemde Değiştirilmiş Brüksel Antlaşması (MTB) olarak düzenlendi ve 2010 yılında feshedilene kadar Batı Avrupa Birliği'nin (BAB) kurucu antlaşması olarak yürürlükte kaldı. Antlaşma, üye devletler arasında askeri, ekonomik, sosyal ve kültürel işbirliğinin düzenlenmesinin yanı sıra karşılıklı savunma maddesini de içeriyordu.

Atlantik Antlaşması Derneği (ATA), Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü'nü (NATO) desteklemek üzere siyasi liderleri, akademisyenleri, askeri yetkilileri ve diplomatları bir araya getiren bir şemsiye organizasyondur. ATA, NATO'dan ayrı bağımsız bir örgüttür.