İçeriğe atla

Atlı piyade

Atlı piyadeler, yürümek yerine ata binen piyadelerdi. Orijinal dragonlar, esasen atlı piyadeler idi. 1911 Encyclopædia Britannica'ya göre, "Atlı tüfekler yarı süvari, atlı piyadeler yalnızca özel olarak hareketli piyadelerdir."[1] Günümüzde, askeri ulaşım için atların yerini motorlu taşıtların almasıyla, motorize piyade bazı açılardan atlı piyadelerin halefidir.

Tarihçe

Barut öncesi

Atlı piyadelerin kökenleri, organize savaşların başlangıcına kadar gider. Antik bronz zırhın ağırlığı nedeniyle rakip şampiyonlar, savaşmak için atlarından inmeden önce savaş arabalarına binerlerdi. Hoplit savaşının evrimiyle birlikte, bazı hoplitler falankstaki yerlerini almak için atlarından inmeden önce savaşa at sırtında giderdi. Erken Marius öncesi Roma ordusu, süvarileri savaşa götürmek için eyerlerine yapışan ve sonra savaşmak için inen piyadelerden oluşan birimlere sahipti. Galyalı ve Cermen savaş gruplarının at üstünde ikişer kişiyle gittikleri, ikinci bir savaşçının yaya olarak savaşmak için attan inmeden önce kısa bir mesafe için bir süvariye katıldığı bildirildi. Han Hanedanı da Hiung-nu konfederasyonuna karşı seferlerinde yaygın olarak atlı piyade kullandı.[2] Han seferlerinin çoğu sırasında, ordunun büyük çoğunluğu ya süvari olarak ya da atlı üstünde savaşan atlı piyade olarak at sırtındaydı. Araplar, Mezopotamya ve Suriye çöllerinde Bizanslılar ve Sasanilere karşı yürüttükleri seferler sırasında, hareket kabiliyetlerini artırmak için develeri kullandılar ve özellikle çöl ortamında düşmanlarıyla tam bir zıtlık oluşturdular. Şarlman komutasındaki Karolenj İmparatorluğu da ordularının büyük bir kısmı için ulaşım aracı olarak atları kullandı ve sefer sırasında atların sağlığı, yem ve mevcudiyetini sağlamak için fazladan özen gösterildi. Hareket kabiliyetlerini artırmak için atları kullanan diğer önemli piyadeler arasında Cenevizli arbaletçiler ve çıkarma yaptıkları yerlerin yakınında bulabildikleri tüm atları toplayan Viking akıncıları yer alır.

Dragonlar

Bir Fransız dragon (y. 1700).

Dragonlar başlangıçta, binicilik ve piyade dövüş becerileri konusunda eğitilmiş piyadelerdi. Bununla birlikte, kullanımları zamanla değişti ve 18. yüzyılda dragonlar, geleneksel hafif süvari birimlerine dönüştü. Avrupa ordularının çoğunda 17. yüzyılın sonlarında ve 18. yüzyılın başlarında dragon alayları kuruldu.

Dragonların ismi, muhtemelen Fransız Ordusunun dragonları tarafından taşınan bir tür ateşli silahtan (dragon) türetilmiştir. Fransızcada ejderha ve dragon kelimeleri arasında bir ayrım yoktur.

Dragon ismi, modern zamanlarda bir dizi zırhlı veya törensel atlı alay tarafından korunmuştur.

19. yüzyıl

19. yüzyılın ortalarında isabetli ve hızlı ateş eden tabanca ve tüfeklerin icadıyla süvariler, giderek daha savunmasız hale geldi. Birçok ordu, koşulların gerektirdiği şekilde ya at sırtında ya da yaya olarak savaşabilen birlikler kullanmaya başladı. Kılıçlar ve mızraklarla at sırtında savaşmak, düşman ateşine karşı herhangi bir koruma olmaksızın hızlı hareket etmeyi sağlarken tabanca ve tüfeklerle yaya olarak savaşmak, askerlerin siperden yararlanmalarına ve savunma hatları oluşturmalarına izin verdi.

İlk atlı piyade birimleri, Meksika-Amerika Savaşı sırasında Birleşik Devletler tarafından oluşturuldu (Atlı Tüfekçiler Alayı, 1861'de 3. Süvari Alayı olarak yeniden adlandırıldı) ve 1880'de Avustralya gibi diğer ülkeler de bir süre sonra kendi atlı piyadelerini oluşturdular. "Atlı tüfekler" veya "hafif atlılar" gibi terimler, atlı piyade birimleri için sıklıkla kullanıldı.

Fransız Yabancı Lejyonu, 1880'lerden itibaren katıra binen bölükleri kullandı. Her katır, sırayla ona binen iki lejyoner tarafından paylaşılıyordu. Bu sistem, bir günde 100 kilometreye kadar mesafeye ulaşan hızlı ve daha uzun yürüyüşlere olanak verdi.

Amerikan İç Savaşı'nın batı cephesinde, birkaç piyade alayı atlı piyadelere dönüştürüldü ve tekrarlayan tüfeklerle silahlandırıldı. Chickamauga Muharebesi'ndeki Yıldırım Tugayı, Birlik tarafından kullanılan atlı piyade birimlerine örnek olarak verilebilir.

Britanya Ordusunda, İmparatorluk'un bazı bölgelerindeki piyade birlikleri, keşif ve çatışma için atlı bir müfrezeye sahipti. Buna ek olarak, Seylan Atlı Tüfekleri, Cape Atlı Tüfekleri, Natal Karabinalıları ve Marshall'ın Süvarileri gibi yerel olarak oluşturulan birçok birim, atlı piyade olarak savaştı.

II. Boer Savaşı'nda İngilizler, Boerleri kopyaladılar ve büyük atlı piyade birlikleri oluşturdular. Çeşitli geçici oluşumlar arasında bulunan İmparatorluk Gönüllü Süvarileri, 1900 ve 1901'de Britanya'daki gönüllülerden oluşturuldu. Avustralya, Kanada ve Yeni Zelanda'dan gelen birliklerin çoğu (örneğin, Avustralya Hafif Süvarileri ve Kanada Atlı Tüfekleri) atlı piyade ve ayrıca İmparatorluk Hafif Süvarileri ve Güney Afrika Hafif Süvarileri gibi yerel olarak oluşturulmuş düzensizlerdi. Toplar, savaşın ilerleyen dönemlerinde dağınık Boer gerilla gruplarına karşı sınırlı kullanımda olduğundan, Kraliyet Topçuları birimlerinin atlı personeli, Kraliyet Topçu Atlı Tüfekleri olarak yeniden düzenlendi.

Savaştan alınan derslerin bir parçası olarak, İngiliz düzenli süvari alayları piyadelerle aynı tüfekle silahlandırıldı ve atsız taktikler konusunda iyi eğitimli hale geldi. Standart piyade tüfeğinin bir versiyonu olan daha kısa namlulu LEC veya "Lee-Enfield Cavalry Carbine Mark I (Lee-Enfield Süvari Karabinası Model I)", 1896'da üretilmeye başlandı.

20. yüzyıl

İki Avustralyalı hafif atlı, 1914

Birçok Avrupa ordusu, atlı piyadelerin atları kullanmasına benzer şekilde bisikletli piyadeleri de kullandı. Ancak, uygun yollara ihtiyaç duymaları nedeniyle kullanımları sınırlı kaldı.[3]

I. Dünya Savaşı sırasında Birüssebi Muharebesi'ndeki süvari hücumunda yer alan Avustralya 4. Hafif Süvari Tugayı, popüler medyada atlı piyade tugayı olarak tasvir edilir, ancak bunlar aslında muharebeye dahil olan Yeni Zelanda Atlı Tüfekler Tugayı gibi atlı tüfeklerdi. Atlı tüfek alayları, atlı piyade taburlarının kitlesinden yoksundur, çünkü bir hafif süvari tugayı sadece tek bir tabur kadar çok sayıda tüfek toplayabilir. Sonuç olarak, kademeli toplu saldırılar yerine düşmanın üstesinden gelmek için daha fazla hareketlilik ve ateş kullanmaya çalışan taktiklerle, kullanımları bu kitle eksikliğini yansıtıyordu.

1920'ler ve 1930'larda atlardan motorlu taşıtlara geçişle birlikte atlı piyadeler ortadan kalkmaya başladı. Almanya, II. Dünya Savaşı sırasında Doğu Cephesi'nde birkaç atlı piyade birliği konuşlandırdı[] ve her iki cephede de bisikletçi birimleri kullandı. Hem Almanya, hem de İngiltere (I. Dünya Savaşı'nda bisikletçi taburları kullanmıştı) motosiklet taburlarıyla deneyler yaptı. Almanya ayrıca II. Dünya Savaşı boyunca piyade oluşumlarında organik atlı ve bisikletli birlikler kullandı, ancak Almanya kendi topraklarına çekildikçe bisikletlerin kullanımı arttı. Japonya, 1941-1942 arası Malaya'daki seferde büyük etki yaratan ve Singapur'a doğru ilerleyen bisikletçileri görevlendirdi. Filipin İzcilerinden oluşan bir süvari alayı, II. Dünya Savaşı'nın başlangıcında Filipinler savunmasına yardım etti. ABD Ordusunun 10. Dağ Tümeni, II. Dünya Savaşı boyunca, savaşın daha sonraki evrelerinde İtalya ve Avusturya'da hizmet gören bir atlı keşif birliğine sahipti.

İsviçre gibi yerleşik askeri geleneklere sahip ülkeler Soğuk Savaş'a kadar atlı birliklerini elinde tutarken İsveç, kar yağmayan aylarda piyadelerinin çoğunu bisikletlere bindirdi.

Ayrıca bakınız

  • Dragon
  • Yaya süvari
  • Avustralya Hafif Süvarisi
  • Kanada Atlı Tüfekleri
  • Grey'in İzcileri
  • İmparatorluk Gönüllü Süvarileri
  • Deve süvarisi
  • İmparatorluk Deve Kolordusu

Kaynakça ve notlar

  1. ^  Chisholm, Hugh, (Ed.) (1911). "Mounted Infantry". Encyclopædia Britannica. 18 (11. bas.). Cambridge University Press. s. 940. 
  2. ^ "War, state formation, and the evolution of military institutions in ancient China and Rome" [Antik Çin ve Roma'da savaş, devlet oluşumu ve askeri kurumların evrimi]. Rome and China: Comparative perspectives on ancient world empires [Roma ve Çin: Antik dünya imparatorluklarına karşılaştırmalı bakış açıları]. New York: Oxford University Press. 2010. s. 54. ISBN 978-0-19-975835-7. Bunun yerine, Han zamanındaki askeri odak [...] ve seferleri sırasındaki profesyonel askerler.  Yazar |ad1= eksik |soyadı1= (yardım)
  3. ^ The Bicycle In Wartime: An Illustrated History [Savaş Sırasında Bisikler: Resimli Bir Tarih]. Washington, DC: Brassey's Inc. 1998. ISBN 1-57488-157-4.  Yazar |ad1= eksik |soyadı1= (yardım)

Dış bağlantılar

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Balaklava Muharebesi</span>

Balaklava Muharebesi, 25 Ekim 1854'te meydana gelen, Kırım Savaşı sırasında Ruslar ile Kırım'ın Sivastopol kentini kuşatan Osmanlı Devleti - Birleşik Krallık - Fransız İmparatorluk ittifak kuvvetleri arasındaki muharebedir. İttifak kuvvetlerinin amacı Sivastopol'un limanı ve kalesini ele geçirmekti. Muharebenin bir tarafının bu üç değişik devlet tarafından oluşması, Alma Muharebesi'nde kazanılan ittifak zaferinin ardından meydana geldi.

Orta Çağ'da savaş, genellikle Orta Çağ Avrupası'nda kullanılan savaş tarzını anlatmak için kullanılır.

<span class="mw-page-title-main">Tugay</span> alaydan büyük, tümenden küçük olan askeri taktik birliği

Tugay, alaydan büyük, tümenden küçük askeri taktik birim. Personel sayısı ihtiyaçlara göre değişmekle beraber 5.000 askerden oluşan askerî birliklerdir. Organizasyonunda piyade bölüklerinden, tank gücüne, istihkâm bölüğüne her türlü ikmal ve muhabere birimine sahiptir. Tugayın en önemli özelliği, kendi kendine yetebilen en küçük askerî birlik olmasıdır. Komutanı Tuğgeneral'dir.

<span class="mw-page-title-main">Carrhae Muharebesi</span> roma-part savaşı

Carrhae Savaşı, MÖ 53 yılında, Carrhae şehri yakınlarında Roma Cumhuriyeti adına Romalı general Crassus ve Part İmparatorluğu adına spahbed ("General") Surena arasında yapılan ve Partlar adına mutlak bir zaferle sonuçlanan savaş.

<span class="mw-page-title-main">Alman Kara Kuvvetleri</span>

Alman Kara Kuvvetleri, Almanya Federal Cumhuriyeti'nin kara kuvvetleridir. Geleneksel Alman Ordusu 1955 yılında yeni yapılanmaya gitti ve Batı Almanya'nın ordusu olan Bundeswehr bünyesinde kara kuvvetleri kuruldu. Daha öncesinde hava kuvvetleri ve kara kuvvetleri aynı branş içindeydi. Almanya'nın Yeniden Birleşmesi'nden sonra Doğu Almanya Ordusu Batı Almanya Ordusu'na katıldı ve bugünkü Alman Kara Kuvvetleri oluştu.

9. Kolordu, Osmanlı İmparatorluğu'nun I. Dünya Savaşında 3. Orduya bağlı kolordusu. Karargahı Erzurum'da idi. Sırasıyla Ahmet Fevzi Paşa, Remzi Paşa, Hüsamettin Paşa, Binbaşı Nurettin Bey (Sakallı) ve Binbaşı Mustafa Nimet Bey tarafından yönetilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Birinci Çatalca Muharebesi</span>

Birinci Çatalca Muharebesi 17 ve 18 Kasım [E.U. 4-5 Kasım] 1912 tarihinde gerçekleşmiş ve Osmanlı zaferi ile sonuçlanmıştır. Birinci Balkan Savaşı'nın Lüleburgaz Muharebesi'yle birlikte en büyük muharebelerinden biri olmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Zincirler Muharebesi</span>

Zincirler Muharebesi, Müslüman Arap kumandanı Halid bin Velid'in Kuveyt'te bulunan Kâzımiyye bölgesinde, Sasani İmparatorluğu'na karşı yapmış olduğu ilk muharebedir. Ebu Bekir'den gelen bu emirle, İslamiyet'in Arap Yarımadasının dışına taşınması ve kurulan İslam Devletinin sınırlarının genişletilmesi hedeflenmiştir. Savaşı Müslüman ordusu kazanmış ve İslam Orduları Kuveyt'i fethederek Irak yönünde ilerlemeye başlamışlardır.

<span class="mw-page-title-main">Yeni Ordu (İngiltere)</span> Yeni Ordu (İngiltere)

Yeni Ordu İngiliz İç Savaşında Parlamento yanlıları tarafından 1645 yılında kurulmuş olan ve 1660 yılındaki Restorasyon sonrasında lağvedilmiş olan silahlı kuvvettir.

Praecepta Militaria, 965 yılında Bizans İmparatoru Nikiforos Fokas tarafından ya da onun adına yazılmış bir Bizans askerî talimatına verilen Latince geleneksel addır. Yunanca adı Grekçe: Στρατηγικὴ ἔκθεσις καὶ σύνταξις Νικηφόρου δεσπότου.

Suriye-Lübnan Savaşı, II. Dünya Savaşı sırasında teslim olan Fransa'nın ardından kurulan Vichy Fransası'nın sömürgelerine karşı yapılan operasyondur.

<span class="mw-page-title-main">Breitenfeld Muharebesi (1631)</span> Leipzigde muharebe

Breitenfeld Savaşı veya Birinci Breitenfeld Muharebesi, Breitenfeld yakınlarındaki surlarla çevrili Leipzig şehrinin yaklaşık 8 km kuzey batısında 17 Eylül 1631'de gerçekleşti, bu savaş Protestanların Otuz Yıl Savaşı'nda elde ettiği ilk büyük zaferiydi.

<span class="mw-page-title-main">Yahudi Lejyonu</span>

Yahudi Lejyonu (1917–1921), Birinci Dünya Savaşı'nda, Filistin Cephesi'ndeki Osmanlı ordusunun Türk birliklerine karşı savaşmak için, Büyük Britanya Ordusu'na bağlı olarak ve Yahudilerden oluşan lejyondur.

<span class="mw-page-title-main">Afşar İmparatorluğu'nun askeri sistemi</span>

Afşar imparatorluğunun askeri sistemi — Afşarların askeri sistemlerinin kökleri, Safevi devletinin çöküşünün arifesinde Horasan'daki kanlı çatışmalar dönemine dayanmaktadır. Yerli bir general ve Türkmen Afşar aşiretinin bir üyesi olan Nadir Gulu Han Afşar'ın komutasındaki savaşçıların sayısı sadece birkaç yüzdü ve onlar günümüz İran'ının kuzeydoğusunda faaliyet gösteriyorlardı. Nadirgulu kendini Şah ilan ettikten sonra komutasındaki toplam savaşçı sayısı 375 bine ulaştı. Tarihçi Mihael Axvorthy'ye göre bu ordu, zamanının en güçlüsü iken, en büyük avantajı, en yetenekli ve başarılı general Nadir tarafından komuta edilmesiydi.

<span class="mw-page-title-main">Gebirgsjäger</span>

Gebirgsjäger Almanya, Avusturya ve İsviçre'nin dağ veya dağ birliklerinin (Gebirgstruppe) hafif piyade kısmıdır. Jäger kelimesi, Almanca konuşulan ülkelerde hafif piyadeler için kullanılan karakteristik bir terimdir.

Levant Ordusu, iki savaş arası dönemde ve İkinci Dünya Savaşı'nın başlarında Levant'taki Fransız Mandası altındaki toprakları işgal eden ve kısmen bu topraklardan toplanan, Fransa'nın ve ardından Vichy Fransası'nın silahlı kuvvetlerini tanımlamaktadır. Bu kuvvetin yerel olarak askere alınan Suriyeli ve Lübnanlı birlikleri Levant Özel Birlikleri olarak adlandırılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Dragon (asker)</span>

Dragonlar başlangıçta, hareketlilik için atları kullanan, ancak yaya olarak savaşmak için yere inen bir atlı piyade sınıfıdır. 17. yüzyılın başlarından itibaren, dragonlar giderek artan bir şekilde geleneksel süvari olarak kullanıldı ve at sırtında kılıç ve ateşli silahlarla savaşmak için eğitildi. Kullanımları 16. yüzyılın sonlarına kadar gitse de, çoğu Avrupa ordusunda 17. ve 18. yüzyılın başlarında dragon alayları kuruldu; normal piyadelere göre hem daha fazla hareketlilik sağlıyorlardı hem de süvarilere göre çok daha ucuzlardı.

<span class="mw-page-title-main">Bisikletli piyade</span>

Bisikletli piyadeler, askerî bisikletler kullanarak savaş alanlarında manevra yapan piyadelerdir. Terim, "güvenlik bisikletinin" Avrupa, ABD ve Avustralya'da popüler hale geldiği 19. yüzyılın sonlarına dayanmaktadır. Tarihsel olarak, bisikletler at, yakıt ve araç bakım ihtiyacını azaltmıştır. Yıllar geçtikçe birçok orduda kullanımları azalsa da, milisler gibi geleneksel olmayan ordularda bisikletli piyadeler kullanılmaya devam ediliyor.

<span class="mw-page-title-main">6. Süvari Tümeni (Alman İmparatorluğu)</span>

6. Süvari Tümeni, Alman Ordusu'nun I. Dünya Savaşı sırasında Doğu ve Batı Cephelerinde savaşan bir birliğiydi. Tümen, Ağustos 1914'te Alman Ordusu'nun seferber edilmesiyle kuruldu ve 1919'da I. Dünya Savaşı'ndan sonra Alman Ordusu'nun terhis edilmesi sırasında dağıtıldı.

<span class="mw-page-title-main">İkinci Amman Muharebesi</span>

İkinci Amman Muharebesi, 25 Eylül 1918'de Nablus Muharebesi'nin bir parçası olan Üçüncü Trans-Ürdün saldırısı sırasında gerçekleşmiş ve Şaron Muharebesi ile birlikte I. Dünya Savaşı'nda Suriye ve Filistin Cephesi'de Megiddo Muharebesi olarak bilinen büyük taarruzu oluşturmuştur. Chaytor'un kuvvetleri 22 Eylül'de Nablus'tan Es Salt'a giden yolu kestikten sonra Cisr ed Damieh'de Şeria Nehri üzerindeki köprüyü ele geçirirken, 7. Ordu ve 8. Ordu'nun kalıntıları hala Judean Tepeleri'nden köprüye doğru çekilmekteydi. Bu geri çekilme hattını kesen Chaytor'un kuvvetleri, Amman'ı savunan 4. Ordu'nun Osmanlı artçı birliklerine saldırıp ele geçirmeden önce Es Salt'a saldırıp ele geçirmek için doğuya doğru ilerledi. Üçüncü Trans-Ürdün saldırısının Yıldırım Ordular Grubu kuvvetlerine karşı kazandığı bu İngiliz zaferlerini, Mart ve Nisan 1918'de Şeria Nehri üzerinden yapılan iki başarısız EEF saldırısı izlemiştir.