İçeriğe atla

Astronomi tarihi

Astronomi, kökenleri tarih öncesi dönemin dini, mitolojik, kozmolojik, takvimsel, astrolojik inanç ve uygulamalarına dayanan, antik çağlara kadar uzanan en eski doğa bilimlerinden biridir. Bunların izleri, uzun süre halk ve devlet astronomisi ile iç içe geçmiş bir disiplin olan astrolojide hala görülmektedir. Astronomi ve astroloji, Avrupa'da 1543 yılında başlayan Kopernik Devrimi sırasında tam olarak ayrılmamıştır. Bazı kültürlerde astronomik veriler astrolojik tahminler için kullanılmıştır.

Tarih öncesi Avrupa

Dünya'daki ilk rasathane olan Goseck çemberi MÖ 4900 yıllarında Almanya'da kurulmuştur. Bu gözlemevi 1991'de keşfedilip, Çek Cumhuriyeti ve Avusturya'da Goseck çemberine benzeyen tahta çubuklardan oluşan oluşumlar bulunmuştur.

Nebra gök tekeri

Goseck çemberi yakınlarında bulunan Nebra gök tekeri ise Almanya'da bulunan başka bir tarihöncesi astronomiyle alakalı bir arkeolojik bulgudur. Nebra gök tekeri yaklaşık 30 cm çapında, mavi-yeşil kayaç kiri kaplı, üzerinde güneş ya da dolunay olduğu sanılan, ayrıca içlerinde Ülker yıldız kümesinin de bulunduğu yıldızlar ve çok kürekli bir güneş teknesi olduğu düşünülen birçok çizgi, hilal şeklinde altın işleme işaretler bulunan bronz bir tekerdir.[1] Ve Almanya'da 2011 yılında Magdalenenberg'de bir ay takvimi keşfedilmiştir.

Mezopotamya

Halley kuyruklu yıldızıyla alakalı MÖ 164 yılında yazılmış bir Babil tableti.

Asur, Sümer ve Babil uygarlıklarının yaşadığı yer olan Mezopotamya'da modern astronominin temelleri atılmıştır. Sümerler astrolojiyle bağlantılı bir dinleri olduğundan ziggurat adlı tapınakların en üst katında yıldızları gözlemlerlerdi.

Mezopotamya'da Babillere ait matematiksel ve astronomik tabletler bulunmuştur. Babillerin Enuma anu enlil (Anlamlı çevirisi:An ve Enlil'in zamanı) adında 68-70 tabletlik bir tablet serisi bulunmuştur. Venüs ile alakalı tabletler de bulunmaktadır.

Mezopotamya'daki milattan önce 100'lü yıllarda yaşayan Selevkos İmparatorluğu'ndan Seleucus günmerkezlilik teorisini desktelemiştir.

Antik Yunan

Antikythera düzeneği.

Antik Yunanlar, astronomiyi matematiğin bir dalı-branşı olarak görmüştür. Antik Yunanistan'da özgür düşünce ortamı sayesinde Tales, Demokritos, Öklid gibi astronom ve matematikçiler yetişmiştir.

Milattan önce 100-200'lü yıllarda yaşayan Aristarchus, okulunda Dünya'nın kendi çevresinde döndüğünü söylemiştir.

Antik Yunanistan'da MÖ 100-150 yılları arasına ait astronomik birimlerin tespit edilmesini sağlayan bir mekanik hesap makinesi bulunmuştur. İsmi Antikythera düzeneğidir.

İlk yıldız sistemlerinin çoğunun temeli Antik Yunanistan'da ve İyonya'da Aristoteles ve Eudoxus tarafından atılmıştır. Kopernik'in sisteminin temeli ve benzeri milattan önce Batlamyus tarafından ortaya atılmıştır.[2]

Çin

Doğu Asya'da astronomiyle ilk Çin tanışmıştır. Çin astronomiyle çok erken tanışmıştır. Astronomik gözlemlerin MÖ 6. yüzyılda başlandığı söylenmektedir. Zhang Heng gibi bazı Çinli astronomlar Güneş tutulmasını önceden hesaplayabiliyor ve bazı takvimlerden astronomik olayları ve yıldızları tahmin edebiliyordu.

Ayrıca tarihte insan tarafından tespit edildiği bilinen ilk süpernova olan Yengeç Nebulası Çin'de 1054 yılında gözlemlenmiştir. İlk yıldız kataloğu da Çin'de oluşturulmuştur.

Maya ve Aztek

Chichen Itza, Meksika'da bulunan El Caracol gözlemevi.

Mayaların takvim ve astronomik bilgisi dönemin oldukça ilerisindeydi. Ay'ın evreleri, tutulmalar, Venüs'ün çıkışı ve kayboluşu hakkında tabletler bulunmuştur. Ülker Yıldız Kümesi, Mars, Venüs, Güneş, Samanyolu'nun evreleri ve döngüleri hakkında çalışmaları ve takvimleri vardır.

Orta Çağ İslam dünyası

Müslüman olan Pers ve Arap dünyası Çin biliminin yükselişinde barut, kâğıt ve pusulayı Avrupa'dan önce alıp inceleme şansı buldu. Böylece Hint eserleri Arapçaya çevrildiğinde Orta Çağ İslam dünyası bilimde altın çağını yaşadı. Astronomide, gözlemsel astronominin değerini her zaman vurgulamışlardır. 9. yüzyılda büyük gözlemevleri kuruldu.[3] Yıldız katalogları bu gözlemevlerinde üretildi. 10. yüzyıl'da Abdurrahman es-Sufî, yıldızların parlaklık ve renk gibi özelliklerini Kitabü Suveri'l-kevakibi's-sabite adlı kitabında topladı. Ayrıca Andromeda Galaksisi'ni Küçük bulut olarak adlandırmıştır.[] 10. yüzyılın sonuna doğru Tahran'da büyük bir gözlemevi inşa edildi. Bu gözlemevinde Güneş ve Dünya ile, güneşin açısıyla alakalı çalışmalar yapılmıştır.

11. yüzyılda Ömer Hayyam, Gregoryen takvimine yakın bir takvim yapmıştır. İslam dünyasında astronomi, doğal felsefe ve fizikten ayrı olup matematiğin bir dalı değildi.

Orta Çağ Avrupası

Orta Çağ Avrupası'nda astronomi de dahil çoğu bilimsel alanda gelişme olmamıştır. Kilisenin etkisi ve derebeylik rejimi bunun en büyük nedenlerindendir. Orta Çağ Avrupası'na ait astronomik eserlerden kayda değer olan sadece Johannes Sacrobosco'nun ve birkaç papazın eserleri vardır.

Rönesans

Galileo Galilei (1564–1642)

Rönesans astronomisi; Kopernik'in gezegenlerin Dünya değil, Güneş etrafında döndüğü bir teori önermesiyle başlamıştır. Sistemi sonradan Johannes Kepler ve Galileo Galilei tarafından savunulmuştur. Galileo ise astronomi amaçlı teleskopların mucididir. Kendi yaptığı 20x refraktör teleskobuyla Jüpiter'in İo, Ganymede, Callisto ve Europa adlı 4 uydusunu 1610'da gözlemlemiştir. Venüs'ün Ay gibi evrelere sahip olduğunu, Güneş lekeleri ve Ay'ın kraterlere sahip olduğunu keşfetmiştir.

Güneş Sistemi'nin tamamlanması

Rönesans'tan sonra Sanayi Devrimi döneminde asıl modern astronomiye başlangıç yapılmıştır. William Herschel'ün Uranüs'ü keşfi, Halley Kuyruklu Yıldızı, Ceres, Pallas ve asteroitlerinin keşfiyle Güneş Sistemi'nin büyük bir kısmı keşfedilmiş oldu. Bode Yasası bulundu.

Modern astronomi

Giovanni Schiaparelli tarafından çizilen Mars haritası.

19. yüzyılın sonları ve 20. yüzyılın başlarına doğru spektrometre icat edilmiştir. Kirchoff ve Bunsen adlı iki fizikçi, spektrometrenin astronomi alanında kullanılabileceğini gösterdi ve Güneş'in materyal analizini yapıp hidrojen ve helyum elementlerinden oluştuğunu kanıtlamıştır. Ayrıca 20. yüzyılın başlarına dek genellikle erkekler astronom idi. Ancak 19. yüzyılda Annie Jump Cannon ve Henrietta Leavitt gibi kadın astronomlar yetişip, söz sahibi olmuşlardır.

Kozmoloji ve Evrenin büyümesi

20. yüzyılda kozmoloji adlı bir bilim dalı daha ortaya çıkmıştır. Edwin Hubble'ın Andromeda'nın farklı bir galaksi olduğunu, farklı galaksilerinde varlığını tespit etmesi kozmoloji için temeldir. Böylece Hubble kanunu ortaya çıkmıştır. Büyük Patlama teorisi de bu dönemde ortaya atılmıştır. Doppler etkisi, spektrometre, gelişmiş teleskopların ve gama ışınının bulunmasının astronomiye etkisi çok fazladır.

Kozmik mikrodalga arka planın da keşfiyle evrenin genişlediği astronomi dünyasında kabul görmeye başlanmıştır.

Ayrıca bakınız

Kaynakça

  1. ^ "Arşivlenmiş kopya". 12 Nisan 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 4 Nisan 2014. 
  2. ^ Meydan Larousesse, Büyük Lugat ve Ansiklopedi, Ptolemaios maddesi.
  3. ^ Micheau, Francoise, "The Scientific Institutions in the Medieval Near East", pp. 992–3, in (Rashed & Morelon 1996, pp. 985–1007)

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Astronomi</span> kökenleri, evrimleri, fiziksel ve kimyasal özellikleri ile gök cisimlerini açıklamaya çalışmak üzere gözleyen bilim dalı

Astronomi, gök bilimi ya da gökbilim gök cisimlerinin kökenlerini, evrimlerini, fiziksel ve kimyasal özelliklerini açıklamaya çalışan doğa bilimi dalıdır. Astronominin sınırlı ve özel bir alanı olan gök mekaniği ile karıştırılmaması gerekir. Astronomi daha açık bir deyişle, yörüngesel cisimleri ve Dünya atmosferinin dışında gerçekleşen, yıldızlar, gezegenler, kuyrukluyıldızlar, kutup ışıkları, gökadalar ve kozmik mikrodalga arkaalan ışınımı gibi gözlemlenebilir tüm olay ve olguları inceleyen bilim dalıdır.

<span class="mw-page-title-main">Batlamyus</span> Yunan matematikçi, astronom ve coğrafyacı (100–170)

Klaudyos Batlamyus, İskenderiyeli Yunan matematikçi, coğrafyacı, astronom ve müzik teorisyeniydi ve üçü daha sonra Bizans, İslam ve Batı Avrupa bilimi için önemli olan yaklaşık bir düzine bilimsel tez yazmıştır. MS 100–170 yılları arasında yaşadığı tahmin edilmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Galileo Galilei</span> İtalyan fizikçi ve astronom (1564–1642)

Galileo Galilei, İtalyan astronom, fizikçi, mühendis, filozof ve matematikçiydi.

<span class="mw-page-title-main">Astronom</span> gök cisimlerini inceleyen bilim insanı

Astronom, astrofizikçi ya da gök bilimci, Dünya'nın kapsamı dışındaki belirli bir soru veya alan üzerine çalışan astronomi alanında uzmanlaşmış bir bilim insanıdır. Gözlemsel veya teorik astronomide yıldızlar, gezegenler, uydular, kuyruklu yıldızlar ve gökadalar gibi astronomik nesneleri gözlemlerler. Astronomların çalıştığı konular veya alanlar arasında gezegen bilimi, güneş astronomisi, yıldızların kökeni veya evrimi ile gökadaların oluşumu gibi konular yer alır. İlgili ancak farklı bir konu olan fiziksel kozmoloji ise Evren'i bir bütün olarak inceler.

<span class="mw-page-title-main">Astroloji</span> Sözdebilim

Astroloji, gök cisimlerinin ve astronomik fenomenlerin, insan karakteri ve kaderi üzerine etkilerinin olduğu önermesini konu alan, bilimsel gerçekliğe sahip olmayan sözdebilimdir.

<span class="mw-page-title-main">Kozmoloji</span> Evreni konu alan bilim dalı

Kozmoloji, bir bütün olarak evreni konu alan bilim dalıdır.

<span class="mw-page-title-main">Nicolaus Copernicus</span> Polonyalı matematikçi ve astronom (1473–1543)

Nikolas Kopernik, Kraliyet Prusyası'na bağlı Ermland Derebeyliği'nde Katolik piskopos danışmanı, boş zamanlarında matematik, astronomi ve harita bilimi ile meşgul olan bilim insanı.

<span class="mw-page-title-main">Johannes Kepler</span> Alman gökbilimci, matematikçi ve astronom

Johannes Kepler ; Alman gök bilimci, matematikçi ve astronomdur. 17. yüzyılın bilimsel devriminde, "Astronoma Nova", "Harmonik Mundi" ve "Kopernik Astronomi Özeti" adlı çalışmalarına bağlı olarak şahsen ortaya çıkardığı Kepler'in gezegensel hareket yasaları ile tanınır. Bu çalışmaları Isaac Newton’un evrensel yer çekimi kuvveti teorisine dayanak sağlamıştır.

<span class="mw-page-title-main">Takvim</span>

Takvim, zamanın yüzyıl, yıl, ay, hafta ve gün gibi parçalara bölünüp düzenli bir sırayla gösterildiği çizelgedir.

<span class="mw-page-title-main">Müneccimbaşı</span>

Müneccimbaşı, Osmanlı İmparatorluğu'nda 15-16. yüzyıllardan itibaren saray görevlileri arasında yer alan müneccimleri yöneten kişi. İlmiye sınıfından seçilen müneccimbaşılar müneccimliğin kelime anlamında mevcut astroloji ve kehanet gibi görevlerinin yanı sıra zamanla devlet katında kullanım için takvim, imsakiye ve zayiçe hazırlamaya başlamışlardır.

<span class="mw-page-title-main">Sisamlı Aristarkus</span> Yunan astronom ve matematikçi (MÖ 310 - yak. 230)

Aristarkus, Yunan gökbilimci ve matematikçi. Sisam adasında doğdu. Evrenin merkezine dünyayı değil de güneşi koyan günmerkezlilik inanışının bilinen ilk savunucularındandı. Pisagor'dan ve Filolaos'dan etkilendi. Her ikisi de güneşi merkeze koymalarına rağmen, gezegenlerin diziliş sırası açısından Filolaos'dan farklı görüşlerde oldu. Onun astronomik fikirleri 1800 yıl boyunca geçerliliğini sürdüren Aristo ve Batlamyus'un yermerkezli teorileri karşısında rağbet görmedi, ta ki Kopernik, Kepler ve Newton'un buluşlarına kadar. Ay'daki Aristarkus Krateri'ne onun adı verilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Kopernik günmerkezliliği</span> Güneş merkezli evren modeli

Kopernik günmerkezliliği, Nicolaus Copernicus tarafından geliştirilen ve 1543 yılında yayımlanan bir astronomik modeldir. Bu modele göre Güneş, evrenin merkezinde hareketsiz olarak konumlandırılmıştı ve her şeyin başlangıcı olarak kabul edilirdi. Modern astronomik ve bilimsel gelişmelerin başlangıç noktası olarak gösterilir. Dünya ve diğer gezegenler ise sabit Güneş etrafında, sabit hızla periyodik hareketler yapmaktadırlar.

<span class="mw-page-title-main">Uzay biliminin anahatları</span> özellikle uzay araştırmaları, uzay yolculuğu ve uzay kolonizasyonu ile ilgili konuların incelenmesi

Aşağıdaki taslak, uzay bilimi için hem konusal bir kılavuz hem de genel bir bakış olarak verilmiştir:

<span class="mw-page-title-main">Antik Yunan astronomisi</span>

Yunan astronomisi klasik antik dönemde Yunan dilinde yazılmıştır ve antik Yunan, Helenistik, Greko-Romen ve geç dönem antik çağlarını kapsar. Yunanca, Helenistik dönemden Büyük İskender'in fethini takip eden süreçte bilimin dili haline geldiği için antik Yunan astronomisi coğrafi sınırları aşmıştır. Bu yüzden Helenistik astronomi olarak da adlandırılır. Helenistik ve Roma dönemleri boyunca Yunan olan veya olmayan birçok astronom, çalışmalarını Yunan geleneklerini kullanarak Ptolemaios krallığındaki İskenderiye kütüphanesini de içeren büyük bir enstitüde yürütüyordu.

<span class="mw-page-title-main">Astraryum</span>

Astraryum, ayrıca diğer adıyla planetaryum, astronomik cisimlerin döngüsel niteliğini mekanik olarak temsil eden astronomik saat.

<span class="mw-page-title-main">Mısır astronomisi</span>

Mısır astronomisi, tarih öncesi zamanlarda, Predinastik Dönem'de gelişmeye başladı. M.Ö. 5. binyılda yapılan Nabta Playa'daki taş dairelerin tasarımında astronomik hizalamalardan esinlenilmiş olabilir. Tarihi Hanedan Dönemi M.Ö. 3. binyılda başladığında, 365 günlük periyot sistemi zaten Mısır takviminde kullanılıyordu ve Nil'in yıllık su baskınlarının belirlenmesinde yıldız gözlemi önemli bir yer tutuyordu.

<span class="mw-page-title-main">İyonya Aydınlanması</span>

İyonya Aydınlanması, Arkaik Yunanistan'da MÖ 6.yüzyılda başlayan bilimsel düşünce, doğanın açıklanması, fenomenlerin arkasındaki nedenselliği açıklama alanındaki bir dizi gelişmelerdir. Bu hareketlenmeler Anadolu'nun batısında İyonya kıyılarındaki Milet, Sisam, Halikarnas gibi şehirlerdeki birkaç ileri düşünürler tarafından başladı

<span class="mw-page-title-main">Babil matematiği</span> matematik

Babil matematiği, Sümerlerin ilk günlerinden, MÖ 539'da Babil'in düşüşünü izleyen yüzyıllara kadar Mezopotamya halkı tarafından geliştirilen veya uygulanan tüm matematiktir. Babil matematik metinleri bol miktarda bulunur ve iyi düzenlenmiştir. Zaman açısından iki farklı gruba ayrılırlar: biri Eski Babil döneminden, diğeri ise MÖ son üç ya da dört yüzyıldan, Seleukoslular döneminden kalmadır. İçerik açısından, iki metin grubu arasında neredeyse hiç fark yoktur. Babil matematiği, karakter ve içerik olarak yaklaşık iki bin yıl boyunca sabit kaldı.

<span class="mw-page-title-main">Kopernik Devrimi</span>

Kopernik Devrimi, Dünya'yı kozmosun ve evrenin merkezinde durağan olarak tanımlayan Batlamyus gök modelinden, Güneş'in Güneş Sisteminin merkezinde olduğu Güneş merkezli modele doğru yapılan bir paradigma değişimini ifade eder. Bu devrim iki aşamadan meydana gelmektedir. Bunlardan ilki doğası gereği son derece matematikseldir ve Dünya'nın Güneş'in etrafında dönüşünün gözlemlenmesidir. İkinci aşama ise 1610 yılında Galileo'nun bir broşürünün yayınlanmasıyla başlar. Nicolaus Copernicus'un "De devrimibus orbium coelestium"unun yayınlanmasıyla başlayan "devrime" katkılar, bundan yaklaşık bir asır sonra Isaac Newton'un çalışmalarına kadar devam etmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Babil astronomi günlükleri</span> Babil çivi yazısı metinleri

Babil astronomi günlükleri, astronomik gözlemlerin ve siyasi olayların sistematik kayıtlarını ve astronomik gözlemlere dayanan tahminleri içeren Babil çivi yazısı metinlerinden oluşan bir koleksiyondur. Ayrıca belirli tarihlerdeki emtia fiyatları ve hava durumu raporları gibi diğer bilgiler de mevcuttur.