Millî İstihbarat Teşkilatı Başkanlığı (MİT), Türkiye'nin Cumhurbaşkanlığına bağlı resmî istihbarat örgütüdür. MİT'in mevcut merkezi, Ankara'nın Etimesgut ilçesindeki KALE binasıdır.
Bekir Refik Koraltan, Türk bürokrat ve siyasetçi. Demokrat Parti döneminde, 1950 ile 1960 yılları arasında Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı görevinde bulunmuştur.
Ahmet Hamdi Akseki, Türk din bilgini, 3. Diyanet İşleri Başkanı. 1947'den vefatına değin Diyanet İşleri Başkanı olarak görev yaptı.
Damad Mehmed Ferid Paşa, Osmanlı diplomatı ve devlet adamı. VI. Mehmed saltanatında 4 Mart 1919 - 30 Eylül 1919 ve 5 Nisan 1920 - 17 Ekim 1920 tarihleri arasında toplam bir yıl bir ay on beş gün sadrazamlık yapmıştır. Mustafa Kemal Paşa önderliğindeki ulusal kurtuluş hareketine muhalefetinden ötürü savaştan sonra Yüzellilikler listesine alınmış ve vatan haini ilan edilmiştir. 1922 yılında yurt dışına kaçmıştır.
Mustafa Necati, Türk siyasetçi, avukat, öğretmen.
1920 Osmanlı Meclis-i Mebusanı ya da VI. Meclis-i Mebusan, 12 Ocak - 18 Mart 1920 tarihleri arasında görev yapan son Osmanlı Meclis-i Mebûsanı'dır. 16 Mart 1920'de İstanbul'un İtilaf Devletleri tarafından işgal edilmesi nedeniyle 18 Mart'ta çalışmalarını sonlandırdı. Bu meclisteki mebusların büyük bölümü 23 Nisan 1920 tarihinde Ankara'da açılan Büyük Millet Meclisi'ne katıldı.
Karakol Cemiyeti, Mütareke döneminde Osmanlı istihbarat örgütüdür.
Halil İbrahim Çolak,, Türk asker, siyasetçi ve iş insanı.
Mehmet Münir Ertegün, Türk diplomat ve devlet adamı. Osmanlı Devleti ve Türkiye Cumhuriyeti dönemlerinde görev yapmıştır.
Doktor Nâzım veya Selanikli Mehmed Nazım Bey, Türk siyasetçi, hekim, 22 Temmuz 1918-8 Ekim 1918 arası Maârif Nazırı ve 1915-16 dönemi Fenerbahçe SK fahri başkanı. İttihat Terakki Cemiyeti'nin kurucu liderlerinden ve Jön Türk Devrimi'nin öncü isimlerindendir. Askeri Tıbbiye'de okuduğu dönemlerde, daha sonrasında Osmanlı İmparatorluğu'nun bir dönemine hükmedecek İttihat Terakki Fırkası'nın ve Teşkîlât-ı Mahsûsa'nın kurulmasında, örgütlendirilmesinde ve Osmanlı toplumunda büyük bir dönüşüm sağlayan meşrutiyetin yeniden ilanında oldukça önemli rol almış birkaç yöneticisi arasındadır.
Ahmet Akif Ağaoğlu, Azerbaycan asıllı Türk siyasetçi, hukukçu, yazar ve gazeteci. Liberal Kemalizmin kurucusuydu.
Mustafa Reşit, Türk siyasetçi ve doktor.
Nakiye Elgün, Türk siyasetçi ve eğitimcidir.
Mihri İffet Pektaş, Türk siyasetçi.
Hüseyin Şadi Karagözoğlu , Türk oyuncu, senarist ve yönetmen.
Alemdar, 1912-1922 yılları arasında İstanbul'da yayımlanan ve Türk Kurtuluş Savaşı'na karşı çıkan günlük gazete.
Mütareke, Türk tarihinde 30 Ekim 1918 Mondros Mütarekesi ile başlayıp Mudanya Mütarekesi ile sona erdiği kabul edilen ve işgal ve Türk Kurtuluş Savaşı ile betimlenen ara dönem. Edebiyat ve diğer sanat eserlerine konu ve sahne oluşturmuştur.
Türkiye'de feminizm kavramının literatüre girişi, Türk milliyetçiliğinin ve Türkçülüğün düşünce babalarından Ziya Gökalp'in "Türkçülüğün Esasları" adlı kitabının "Türk Feminizmi" adlı bölümünde "feminizm" kavramına övücü bir dille değinmesiyle oldu. Jön Türkler ve İttihat & Terakki Cemiyeti içerisinde oldukça yetkili olan; Ziya Gökalp, Ahmet Rıza, İbrahim Hilmi ve Enver Beylerin başını çektiği Türk milliyetçisi kanat kadınların özgürleşmesinin milletin bir bütün olarak özgürleşmesindeki önemine dikkat çekerek kadınların eğitimine yönelik oldukça yoğun çabalar harcadılar. Bu çabalar sonucunda kadınlar için İnas Sanâyi-i Nefîse Mektebi ve İnâs Darülfünunu gibi üniversite düzeyinde eğitim veren kurumlar yanında İstanbul'da ve Anadolu'da kız liseleri açılmasını sağladılar. Ayrıca yine bu milliyetçi kanat Türkiye tarihindeki ilk feminist kadın derneği olan Teali-i Nisvan Cemiyeti ile dönemi için oldukça sert taleplerde bulunan Osmanlı Müdafaa-i Hukuk-ı Nisvan Cemiyeti'nin ve kadınların iş gücüne katılımı için mücadele yürüten Osmanlı Kadınları Çalıştırma Cemiyeti'nin kuruluşuna önayak oldular. Ek olarak günlük yaşamda kadınları rahatlatmak için kadınlara uygulanan tek başına faytona binememek ve giyim-kuşam kısıtlamaları gibi bazı yasakları da kaldırdılar.
Osmanlı İmparatorluğu'nda feminizm genel olarak II. Meşrutiyet sonrasındaki göreceli özgürlük ortamında ivme kazandı. Daha öncesinde ise dinsel ve geleneksel nedenlerden dolayı kısıtlı olan kadın yaşamı Tanzimat ile değişime uğramıştı. Tanzimat döneminde yetişen eğitimli kadınlar sonraki kuşaklarda Osmanlı'da hak arayışlarına girdi. II. Meşrutiyet döneminde ise örgütlü hareket edilmeye başlandı ve çeşitli kadın cemiyetleri kurulup kadın dergileri çıkarıldı. 19. Yüzyılda Avrupa feminizmi oy hakkını savunup bu konuda mücadele verirken Osmanlı kadını daha fazla özgürlük, iş olanağı, eğitim ve sosyal yaşam mücadelesi veriyordu. Özellikle Kadınlar Dünyası adlı dergi ile Osmanlı Müdafaa-i Hukuk-ı Nisvan Cemiyeti feminizm bağlamında Osmanlı'da uç noktalardaydı. Ülkeye geç gelen milliyetçilik anlayışı doğrultusunda da bazı kadınlar eski Türklerde var olan kadın-erkek eşitliğini verdikleri mücadelede dile getiriyordu.
Osmanlı Kadınları Çalıştırma Cemiyeti, Osmanlı kadınlarının iş gücüne katılımını sağlamak için 1916 yılında Enver Paşa tarafından kurulan ve 1923 yılına kadar faaliyet gösteren cemiyet. Dolaylı olarak feminist özellikte olduğu kabul edilir.